onedio

Bekir Bozdağ Haberleri

Bekir Bozdağ ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Bekir Bozdağ ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Erdoğan’ın Yargıya Talimatı, Alevi Hâkim Fişlemesi ve FB Mahkûmiyeti TBMM'de
Umut Oran: Hakim savcılar etnik kökenlerine göre mi ayrılıyor? Adalet Bakanı’nın dava takipçiliği görevi var mı? FB yöneticileri için de Yargıtay girişiminiz oldu mu? ANKARA CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in telefonla yaptığı telefon görüşmesinde işadamı Aydın Doğan'ın, Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) isteği doğrultusunda mutlaka mahkûm olması için Yargıtay nezdinde girişimde bulunması talimatı vermesi, Sadullah Ergin’in ise davaya bakan hâkimin “Alevi” olmasından bahsetmesini TBMM’ye taşıdı. Oran, Erdoğan’ın, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın davasının Yargıtay’da onanması için girişimde bulunup bulunmadığının da açıklanmasını istedi. Erdoğan’dan, Ergin’e, işadamına ceza verilsin talimatı CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye sunduğu soru önergesinde dün gece sosyal medyaya düşen son telefon kaydını gündeme getirdi. Umut Oran önergesinde şunları kaydetti: “Sosyal medyaya yansıyan yasal dinleme kayıtlarına göre Recep Tayyip Erdoğan selefiniz dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin’i telefonla aramış, aralarında yaptıkları konuşmada halen sürmekte olan bir davayı takip etmesi talimatını kendisine vermiş, yine davada çıkan sonucun kabul edilemez olduğunu ve sanıkların SPK’nın da istediği biçimde mutlaka ceza alması gerektiğini bildirmiştir. Sadullah Ergin ise,  davada karar veren hâkimin “Alevi” ve “kendilerine karşı olumsuz” bir kişi olduğunu ifade etmiş, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda Erdoğan’ın istediği sonucun alınacağını beyan etmiştir. Daha sonra aralarında yargıya “transfer edilen” hâkimler hakkında konuşulmuş, konunun Ali Babacan ve Sadullah Ergin tarafından takip edilmesi noktasında anlaşılmıştır.” Hakim savcılar etnik kökenlerine göre mi ayrılıyor? CHP’li Oran’ın, Adalet bakanı’na yönelttiği sorular ise şöyle: Bakanlığınız tarafından hâkim ve savcıların etnik kökenleri, dini ve siyasi inanışları takip edilmekte midir, bu bilgiler bir bilgi notuyla Başbakan’a sunulmakta mıdır? Bakanlıkta kaç Alevi hâkim ve savcı çalışmaktadır? Alevilik olumsuz bir özellik mi? Alevi olmak “olumsuz” bir özellik midir? Alevi vatandaşlarımızın hâkim ve savcı olma hakkı yok mudur? Alevi hâkim ve savcıların yaptığı işlemler doğrudan hukuksuz mudur? Hukukta “Aleviler hâkim, savcı olamaz” diye bir mevzuat bulunmakta mıdır? Bakanlar Kurulu’nda bu konuda izahatta bulunulacak kadar bunun alenileşmesi hükümetinizin politikalarından biri midir? Ayrımcılık suçu değil mi? Bir kamu görevlisi, hâkim-savcıyı, vatandaşı “Alevi” diye nitelemek ayrımcılık suçunu oluşturmuyor mu? Hâkim ve savcıları etnik kökenleri, dini ve siyasi inanışları nedeniyle fişleyerek ayrımcılık suçu işleyen personel hakkında tarafınızca başlatılan adli veya idari bir soruşturma bulunmakta mıdır? Bu soruşturma kapsamında kaç bürokrat soruşturulmaktadır, bu emirleri veren amirler hakkında da soruşturma başlatılmış mıdır? Adalet Bakanı’nın dava takipçiliği görevi var mı? Adalet Bakanı’nın görevleri arasında Başbakan’ın emri üzerine dava takipçiliği yapmak bulunmakta mıdır? Bakanlığın ve personelinin bu amaçla kullanılmaması için aldığınız önlemler nelerdir? Göreve geldiğiniz günden bugüne kadar Başbakan’ın şahsen sizin takip etmenizi istediği davalar nelerdir, bu davalarda Başbakan hangi kararların çıkmasını istemiştir, Anayasa’ya aykırı ve yargıya müdahale anlamına gelecek bu kanunsuz emirlere uydunuz mu? Şahsınıza bu kanunsuz emirleri veren şahıs hakkında suç duyurusunda bulunarak adli süreci başlattınız mı? Kamuoyunda Ergenekon, OdaTV, Balyoz, Poyraz, KCK adıyla bilinen davalar Bakanlığınız tarafından takip edilmiş midir, bu davayı görmekte olan mahkemelerin hangi kararları alacağı yönünde Bakanlığınız tarafından verilen sözlü veya yazılı bir talimat bulunmakta mıdır? FB yöneticileri için de Yargıtay girişiminiz oldu mu? Kamuoyunda 3 Temmuz davası adıyla da bilinen, Fenerbahçe ve Beşiktaş yöneticilerini kapsayan dava da Erdoğan ve selefiniz Sadullah Ergin tarafından takip edilmiş midir? Yargıtay 5. Dairesi’ne bu davada Aziz Yıldırım’a ve Fenerbahçe yöneticilerine ceza verilmesi yönünde bir talimat gönderilmiş midir?
Perinçek’e Tahliye Veli Küçük’e Ret!
Mahkemeler 19 Ergenekon sanığının tahliyesine karar verdi. Tahliyesine karar verilen son isimlerden biri Doğu Perinçek. Veli Küçük dahil 7 sanığın tahliye talebi ise reddedildi. Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Anayasa Mahkemesi'nin 'hak ihlâli' kararı üzerine 7 Mart Cuma akşamı Silivri Cezaevi'nden çıkarken, Ergenekon davasının diğer sanıkları için de tahliyeler gündemdeydi. Özel Yetkili Mahkemeleri kaldıran ve tutukluluk süresini 7,5 yıldan 5 yıla indiren yasanın cuma günü yürürlüğe girmesiyle, 5 yılı aşkın süredir cezaevide bulunan tutukluların tahliyesine kesin gözüyle bakılıyordu. Zira cuma günü birkçok davada benzer tahliye kararları çıkmıştı. Ancak, 13. Ağır Ceza Mahkemesi bugün sürpriz bir karar verdi. Veli Küçük, Doğu Perinçek, Tuncay Özkan, Sedat Peker, Mustafa Levent Göktaş'ın da aralarında olduğu Ergenekon davası sanığı 33 kişinin tahliye taleplerini reddetti. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Özel Yetkili Mahkemeleri kaldıran yasanın anayasaya aykırı olduğunu, bu konudaki kararın HSYK tarafından verilmesi gerektiğini söyledi. Özese, bu konuda Anayasa Mahkemesi'ne başvurduklarını açıkladı. Diğer mahkemelerden tahliye kararları Bu karardan kısa bir süre sonra, 13. Ağır Ceza'nın 'tahliye talebi reddedildi' diye açıkladığı isimlerden Tuncay Özkan, Levent Göktaş ve Sedat Peker için tahliye kararı açıklandı. Bu kararı 21. Ağır Ceza Mahkemesi verdi. Mahkeme Tuncay Özkan ve Levent Göktaş'a yurtdışı yasağı koyarken, Sedat Peker'e aldığı ceza miktarını dikkate alarak yasak koymadı. Ardından tahliye taleplerini inceleyen çeşitli mahkemelerden peş peşe tahliye kararları çıktı. Eski Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur, Emekli Org. Hasan Iğsız, Alaaddin Sevim, Danıştay saldırısı sanığı Alpaslan Aslan, Albay Dursun Çiçek, Eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, Kemal Kerinçsiz, Yalçın Küçük, Teğmen Mehmet Ali Çelebi. gazeteci Merdan Yanardağ, Mehmet Demirtaş, Hikmet Çiçek ve Hasan Atilla Uğur için tahliye kararı verildi. Aralarında Veli Küçük'ün de bulunduğu 7 sanığın tahliye talepleri ise reddedildi. Aslan ve Çiçek cezaevinden çıkamayacak Dursun Çiçek, Balyoz davasından hüküm giydiği için, Alpaslan Aslan da 3 davadan kesinleşmiş toplam 4 yıl 2 ay cezası olduğu için cezaevinden çıkamayacak. Aslan'ın avukatı, bu cezanın yattığı süreden düşülmesini isteyeceğini açıkladı. İlk Tuncay Özkan tahliye oldu Silivri Cezaevinden ilk çıkan isim 1994 gün sonra tahliye olan Ergenekon sanığı Tuncay Özkan oldu. Özkan çıkışta yaptığı açıklamada, '6 yıl sonra zulmün bittiği, özgürlüğe kavuşytuğumuz bir gün olmasını çok isterdim. 6 yıl boyunca çektiğimiz sıkıntıların, gündem olmasını isterdim. Biz kin, husumet, öç alma duygusu içinde asla değiliz' dedi. Tuncay Özkan 1996'dan 2007'ye kadar 5 kez suikast girişimine uğradığını, 2007'de de öldürülmediği için hapse atıldığını söyledi. 'Bugün çıkarken dahi, aldıkları tavır ibretliktir, şeytanla yatağa girdiler, çarpılarak çıktılar' diye konuştu. Bozdağ: HSYK'yı göreve çağırıyorum Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Ergenekon mahkemesinin kararına ilişkin açıklamada, 'İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, kaldırılmış bir mahkemedir. Ortada olmayan bir mahkeme var. Burada görevli hakim ve savcıların görevleri sona ermiştir. Bunlar sadece ellerinde bulunan dosyaları devredebilirler. Bu işlemleri yapabilirler. Karar verme yetkileri yoktur. HSYK'yı göreve çağırıyorum' dedi. Mahkemenin ısrarı 13- Ağır Ceza Mahkemesi, davaya bakan mahkeme. Tahliye talepleri için yetkinin kendisinde olduğunu söylüyor. Sanık avukatları ise, 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin artık yok hükmünde olduğunu, tahliye taleplerinin nöbetçi mahkemelerce karara bağlanması gerektiğini savunuyor. Sanık avukatlarından Celal Ülgen, ilginç bir iddiada bulundu. Ülgen, hafta sonu 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin infaz koruma memurları aracılığıyla Ergenekon sanıkları tek tek tahliye dilekçesi topladığını iddia etti. Ve bu dilekçeler ışığında tahliye taleplerini reddettiği söyledi. Ülgen 'Biz avukatlar olarak mahkemeye böyle bir başvuruda bulunmadık. Bu mahkeme kanunla kaldırıldı. Mahkeme kanuna direniyor. Beni HSYK kurdu o kaldırsın nasıl der? Artık tarihe gömüldüler. Bunlar sadece direnmedir. Bu bir darbedir. Darbeyi yargılayanlar darbe yapmaya çalışıyor. Bazı nöbetçil mahkemeler de tahlliye taleplerine direnebilir.' dedi. Ülgen, tahliyelerle ilgili bir sorun yaşanmayacağını savundu. 'Sorun çıkması için legal bir kurum olmalıdır karşı tarafta. Legal bir kurum yok. Onun için verilen kararın kıymet-i harbiyesi yok' diye konuştu. Al Jazeera'nin görüşünü aldığı bir savcı ise, özel yetkili mahkemelere ellerindeki dosyaları teslim etmeleri için 15 gün süre tanındığını, bu süre içinde yetkinin de kendilerinde olduğunu söyledi. 13. Ağır Ceza'nın 'hayır' dediği isimler Mustafa Levent Göktaş, Mehmet Fikri Karadağ, Özkan Kurt, Ulaş Özel, İsmail Sağır, Mehmet Demirtaş, Hasan Ataman Yıldırım, Levent Ersöz, Muzaffer Tekin, Sedat Peker, Boğaç Kaan Murathan, Semih Tufan Gülaltay, Veli Küçük, Fikret Emek, Kemal Kerinçsiz, Serdar Öztürk, Yalçın Küçük, Aykut Metin Şükre, Ergün Poyraz, İbrahim Şahin, Kemal Aydın, Doğu Perinçek, Mehmet Bedri Gültekin, Turhan Özlü, Erkan Önsel, Hikmet Çiçek, Mehmet Deniz Yıldırım, Hasan Atilla Uğur, Tuncay Özkan, Durmuş Ali Özoğlu, Memet Zekeriya Öztürk, İsmail Yıldız, Oktay Yıldırım. Hukukçuların görüşü: Mete Göktürk - Eski Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Savcısı: 'Özel yetkili mahkemeler kalkınca bu davalar ağır ceza mahkemelerine devredildi. İki mahkemenin aynı suçlara farklı kararlar verebildiğini görüyoruz. Tam bir hukuk karmaşası hakim. Bu kararlara itiraz etmek hâlâ mümkün. Tahliye kararı verilenler çıkacaktır, asıl mağdur olanlar tahliye kararı verilmeyenler.' Yusuf Utku Tekayak - Ergenekon davasından 10 yıl hapis cezası alan Sedat Peker’in avukatı: 'Özel yetkili mahkemeler kalkınca, 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin yetkisi kalmadı. Artık incelemeleri yapacak olan diğer mahkemeler. 13. Ağır Ceza hâlâ görevli olduğunu söyleyip tahliyeleri reddediyor; ama bunun çözümü başka bir mahkemeyle alakalı değil. Kararı Yargıtay verir. 13. Ağır Ceza’nın tahliyesini reddettiği kişiler de itiraz hakkını kullanmalı. Tutukluluk süresinin 5 yıla inmesiyle zaten 13. Ağır Ceza kendiliğinden tahliye kararı vermeliydi. Burada bir hukuksuzluk var. Anayasa’yı ihlâl ediyor.' Süreç Başbuğ'un tahliyesi ile başlamıştı Mahkemelere, yeni yasanın yanı sıra, İlker Başbuğ'un tahliye gerekçesine atıfta bulunarak yapılan başvurular da vardı. Anayasa Mahkemesi, davada 5 Ağustos'ta açıklanan kararın gerekçesinin hâlâ yazılmadığına, bu nedenle temyiz yolunun kullanılamadığına dikkat çekmişti. Sanık avukatları dilekçelerinde, 'Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlâl edildiği' yönündeki yüksek mahkeme kararının tüm sanıkları ilgilendirdiğini, Başbuğ için verilen tahliye gerekçelerinin kendileri için de geçerli olduğunu belirtti. Cuma gününden itibaren İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'ne bu iki gerekçeyle tahliye talebinde bulunanların sayısı 30'u geçti. Bu isimler arasında Yalçın Küçük, Sedat Peker ve Teğmen Mehmet Ali Çelebi de var. 5 yılı aşkın süredir cezaevinde olan ve müebbet hapis cezası alan gazeteci Tuncay Özkan, yine müebbet alan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, emekli Albay Hasan Atilla Uğur, Muzaffer Tekin, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Hikmet Çiçek, Mehmet Demirtaş ve Oktay Yıldırım da daha önce tahliye talebinde bulunmuştu. Tutukluluk süresini 5 yıla indiren yasanın yürürlüğe girmesinin ardından, ilk tahliye olan isim, Hrant Dink cinayeti davası sanığı Erhan Tuncel'di. 8 Mart Cumartesi günü de, Zirve Yayınevi cinayetleriyle ilgili davanın beş sanığı tahliye edilmişti. aljazeera.com.tr
Türk Siyasi Tarihinde Saldırıya Uğramış Politikacılar
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun bugün mecliste saldırıya uğraması akıllara Türk siyasi hayatında saldırıya uğramış politikacıları getirdi. Kimi zaman sade vatandaş kimi zaman da kendi meslektaşları tarafından saldırıya uğrayan politikacılara kısaca bir göz atalım istedik.
Tanık Koruma Programı Kapsamında 12 Kişinin Yüzü Değiştildi
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Tanık Koruma Kanunu kapsamında, Tanık Koruma Kurulu kararları ile 105 tanık, 168 tanık yakını olmak üzere 273 kişi hakkında koruma tedbirinin uygulandığını bildirdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan'ın soru önergesini Adalet Bakanı, İçişleri Bakanlığınca hazırlanan bilgi notuyla yanıtladı. Adalet Bakanı, Tanık Koruma Kanunu kapsamında, Tanık Koruma Kurulu kararları ile 105 tanık, 168 tanık yakını olmak üzere 273 kişi hakkında koruma tedbirinin uygulandığını söyledi. ESTETİK CERRAHİ 12 KİŞİ HAKKINDA UYGULANDI ANKA'nın haberine göre Adalet Bakanı Tanık Koruma Kanunu kapsamında 'fizyolojik görünümünün estetik cerrahi yoluyla veya estetik cerrahi gerektirmeksizin değiştirilmesi' tedbirinin 12 kişi hakkında uygulandığını belirtti. Adalet Bakanı, Tanık Koruma Kanununun 'Kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerin değiştirilmesi ve düzenlenmesi' tedbirinin, tanık ve tanık yakını olmak üzere toplam 109 kişi hakkında uygulandığını ifade etti. Adalet Bakanı, Kurul tarafından Tanık Koruma Kanunu kapsamında uygulanmakta olan tedbirlerin; fiziki koruma sağlanması, kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerin değiştirilmesi ve düzenlenmesi, geçici olarak geçimini sağlama amacıyla maddi yardımda bulunulması, çalışan kişinin iş yerinin ya da iş alanının değiştirilmesi veya öğrenim görenin devam etmekte olduğu her türlü eğitim ve öğretim kurumunun değiştirilmesi, yurt içinde başka bir yerleşim biriminde yaşamasının sağlanması, fizyolojik görünümün estetik cerrahi yoluyla veya estetik cerrahi gerektirmeksizin değiştirilmesi ve buna uygun kimlik bilgilerinin yeniden düzenlenmesi olduğunu kaydetti. Yüksekova Haber
'Cinsel Saldırı Mağdurundan Sağlık Raporu İstenmeyecek'
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, yeni yargı paketine ilişkin ayrıntıları açıkladı. Yeni yargı paketinde kadına ve çocuğa yönelik suçların cezası artırılıyor. Cinsel suçları işleyenlere tıbbi müdahale de getiriliyor.Adalet Bakanı Bozdağ, yeni yargı paketine ilişkin, 'Cinsel suçlardan hapis cezasına mahkum olanlar, tıbbi tedavi, mağdurun bulunduğu yerde yaşamamak gibi tedbirlere tabi tutulacak' dedi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, yeni yargı paketine ilişkin, 'Cinsel suçlardan hapis cezasına mahkum olanlar, tıbbi tedavi, mağdurun bulunduğu yerde yaşamamak, çocuklarla bir arada olmayı gerektiren ortamda çalışmamak, çocuklarla ilgili meslek icra etmemek tedbirlerinden bir veya birkaçına tabi tutulacak' dedi. Bozdağ, 'Çocuklara karşı işlenen bir suçtan dolayı, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alanlar 30 yıl yerine 39 yıl, müebbet hapis cezası alanlar 24 yıl yerine 33 yıl ceza infaz kurumunda kalacak' diye konuştu. Bakanı Bozdağ,, '(Cinsel saldırıda) beden ve ruh sağlığının bozulması, yasa tarafından peşinen kabul edilmektedir. Böyle bir saldırıya uğrayanın beden sağlığı bozuldu mu bozulmadı mı bilirkişi incelemesine gidilmeyecektir' dedi. AA
Salih Mirzabeyoğlu'ndan İlk Açıklama
Cezaevinden tahliye edilen İBDA/C lideri Salih Mirzabeyoğlu (Salih İzzet Erdiş) 'Şu an tahliye edildiğim için mutluyum, içeride olmak istemezdim ama bu, benim için hayatımın boşa geçmiş safhası değil' dedi. Mirzabeyoğlu, hukuk sisteminin çok tuhaf olduğunu belirterek, 'Bundan sonraki süreçte arkadaşlarımla hukuk safhasını geniş anlamıyla ele alacağım' diye konuştu.Bolu Cezaevi'nden tahliye edilen İBDA/C davası hükümlüsü, kamuoyunda 'Salih Mirzabeyoğlu' olarak tanınan Salih İzzet Erdiş, sürece ilişkin, 'Şu an tahliye edildiğim için mutluyum, içeride olmak istemezdim ama bu, benim için hayatımın boşa geçmiş safhası değil' dedi. Tahliyesinin ardından kendisini karşılayan kalabalık grupla Sapanca ilçesindeki restorana gelen Erdiş, gazetecilere yaptığı açıklamada, cezaevinden salıverilmesinin kendisi için sürpriz olduğunu söyledi. 'Şu an tahliye edildiğim için mutluyum, içeride olmak istemezdim ama bu, benim için hayatımın boşa geçmiş safhası değil' diyen Erdiş, şöyle konuştu: 'Hayatım ziyan oldu' demiyorum' 'Hayatımı o şartların gerektirdiği şeyleri yaparak geçirdim. O sebeple 'hayatım ziyan oldu' demiyorum. Tahliye için uğraşan arkadaşlarım işe nereden başladılar, onu da çok iyi biliyor değilim. Şöyle söyleyeyim. Adli Tıp Kurumu'na gittim, hastalık raporu alacağımı bekliyorlardı. Ben tam tersi, zekamın son derece sağlıklı olduğunu gösterir şekilde konuştum. Bunun üzerine doktor, bana 'niye geldin' diye sordu. Ben de 'niye geldiğimi bilmiyorum, savcı ve diğerleri gönderdi, geldim' dedim. Tuhaf bir durum oluştu. Hukuk düzeni sadece benim problemim değil. Savcı ve hakimlerin de problemi. Şahsi konularımla uğraşırken bile elimde olmadan kayıverdiğim başka mevzular var. Yani bundan sonraki süreçte arkadaşlarımla hukuk safhasını geniş anlamıyla ele alacağım. 'Hayata bıraktığım yerden devam ediyorum' demiyorum. İnişler ve çıkışlar var. Hayatımı heba olmuş veya boşa geçmiş görmüyorum.' Erdiş'in avukatı Hasan Ölçer de Türk yargısının da siyasetinin de hukukunun da normalleşme yolunda çok önemli adım attığını gördüklerini söyledi. 'Yargının normalleşmesinde çok önemli katkıları olan, davamıza da yakın alaka gösteren öncelikle Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakan ve Sayın Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, fevkalade önemli, en azından psikolojik destek sağlamışlardır' diyen Ölçer, şunları belirtti: 'Kendilerine teşekkürüi borç biliyorum. '28 Şubat'la hesaplaşmak, onun sonuçları ile hesaplaşmayı gerektirir' demiştik. Bugün itibarıyla 28 Şubat'ın sembol ismi Salih Mirzabeyoğlu'nun yeniden yargılanma talebinin kabul edilmesi ve infazının durdurulmasının da bir anlamda 28 Şubat'la hesaplaşmanın da ciddi adımı olarak algılanması lazım. Bu anlamda da 'artık 28 Şubat'la daha ciddi hesaplaşılıyor' diyebileceğimiz noktaya geldik. Bugünkü karar bu anlamda fevkalade önemlidir. AA
Emniyet Operasyonunda İkinci Dalga
Yasadışı dinleme soruşturmasında 14 ilde 29 polis gözaltına alındı. Listedeki beş polisin aranmasına devam ediliyor. İstanbul Organize Suçlar Şube Müdürlüğü tarafından yürütülen 'yasadışı dinleme' soruşturmasının ikinci dalgası için bu sabah operasyon başlatıldı. İstanbul, Van, Hakkari, Mardin, Ankara, Batman, Diyarbakır, Şırnak, Bingöl, Bitlis, Ağrı, Iğdır, Kahramanmaraş ve Şanlıurfa'da komiser ve komiser yardımcılarının da aralarında bulunduğu polis memurları hakkında gözaltı işlemleri yapılıyor. Gözaltı listesinde 33 polisin ismi var. Soruşturma bünyesinde haklarında yakalama kararı bulunan 33 kişiden 29'u gözaltına alındı. Diğer dört kişinin yakalanması için operasyonlar sürüyor. İstanbul'da gözaltına alınanlardan üçü Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildi ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Vatan Caddesi'ndeki yerleşkesine götürüldü. Diğer illerde gözaltına alınan emniyet görevlileri de İstanbul'a getirilmeden önce bulundukları illerde sağlık kontrolünden geçirildi. Gözaltı kararı alınan polisler şunlar; Murat Turan, Engin Yaşar, Hüseyin Duş, Akif Yılmaztürk, Abdülkerim Anaçoğlu, Metin Güneş, Serkan Durmaz, Safa Tarık Oğuz, Furkan Donkar, Haluk Ural, Ubeydullah Çelik, Ahmet Sarı, Hacı Şerif Erikmen, Şemsettin Dündar, Seçin Tasadif, Erhan Sazil, Hasan Aladağ, Şerif Yiğit, Emre Durak, Burhan Alioğlu, İhsan Şirin, Sadettin Karataş, Ömer Hüseyin Eroğlu, Ebubekir Özer, Ebubekir Gül, Hüseyin Türk, Süleyman Bağlan, Veli Karlı, Osman Kılıç, Serdal Kurtoğlu, Halil Kocaman (Ankara), Fatih Yılmaz (Ankara), Ergün Acun (Ankara)22 Temmuz'da Fethullah Gülen Cemaati'ne yakın olduğu iddia edilen polislere yönelik, 'casusluk' ve 'yasadışı dinleme' başlıklarıyla iki ayrı soruşturma başlatılmış ve 115 polis gözaltına alınmıştı. Bunlardan 31'i tutuklanmıştı. Tutuklananlar arasında, İstanbul Emniyeti İstihbarat Dairesi'nin eski başkanı Ali Fuat Yılmazer ve İstanbul Terörle Mücadele Şubesi'nin eski müdürü Yurt Atayün de vardı. Bu sabah başlatılan operasyon da, Organize Suçlar Şube Müdürlüğü tarafından yürütülen 'yasadışı dinleme' soruşturmasının 'ikinci gözaltı dalgası' niteliğinde. Bozdağ'dan açıklama Ankara'da gazetecilere konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a operasyonla ilgili görüşü soruldu. Bozdağ, 'Yorum yapmayı doğru bulmuyorum, önemli olan sürecin hukuk içinde ilerlemesidir. Algı operasyonlarıyla yargılama faaliyetlerini etkilemek doğru değildir. Bekleyelim, hukukun gereği neyse o uygulansın' diye konuştu. Bozdağ, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Ahmet Hamsici'nin , 'bazı yargı mensuplarına da operasyon yapılacağına ilişkin medyada haberler yer aldığı ve bu yolla hakim ve savcılara baskı kurulduğu yönündeki görüşlerini de değerlendirdi. 'Şahsi görüşüdür. HSYK adına yapılmış açıklama değildir' ifadesini kullanan Bozdağ, 'Daha önce de korsan açıklamalar yapmıştı, o da onlardan bir yenisidir. Bazı savcılar açıklama yapıyorlar. Ana muhalefetin açıklamalarından daha ileri açıklama yapıyorlar. Üzerlerinde yargı cüppesi değil de, sanki kin cüppesi var. HSYK’nın sigorta görevini sağlıklı şekilde yapması gerekir. Sayın Hamsici’nin korsan bildirisi aba altından sopa göstermektir ' dedi. Kaynak: Al Jazeera
Başbakan'ın Sandığından Kim Çıktı
Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ve çocuklarıyla birlikte saat 14.30 sıralarında oy kullandığı 3245 numaralı sandıktaki oylar sayıldı. Sandıktan çıkan oyların dağılımı şöyle Recep Tayyip Erdoğan: 210 Ekmeleddin İhsanoğlu: 83 Selahattin Demirtaş: 30 Boş: 4 EKMELEDDİN İHSANOĞLU'NUN SANDIĞI: İHSANOĞLU 195, ERDOĞAN 59 Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nun eşi Füsun İhsanoğlu ile birlikte saat 10.30 sıralarında Sarıyer Yeniköy İlköğretim Okulu'nda oy kullandığı 1592 nolu sandıkta sayım yapıldı. Sandıktan çıkan oyların dağılımı şöyle: Ekmeleddin İhsanoğlu: 195 Recep Tayyip Erdoğan: 59 Selahattin Demirtaş: 12 Geçersiz: 1 GÜL'ÜN OY KULLANDIĞI SANDIKTAN İHSANOĞLU ÇIKTI Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün oy kullandığı sandıkta, en fazla oyu cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu aldı. Sandıktan cumhurbaşkanı adaylarından Recep Tayyip Erdoğan'a 34, Selahattin Demirtaş'a 21, Ekmeleddin İhsanoğlu'na 225 oy çıktı. NECDET ÖZEL'İN SANDIĞINDAN İHSANOĞLU ÇIKTI Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'in oy kullandığı sandıkta en fazla oyu cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu aldı. Cumhurbaşkanı adaylarından Recep Tayyip Erdoğan'a 53, Selahattin Demirtaş'a 11, Ekmeleddin İhsanoğlu'na da 222 oy çıktı. BAKAN YILMAZ'IN SANDIĞINDAN ERDOĞAN ÇIKTI Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın oy kullandığı sandıktan cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, birinci çıktı. Bakan Yılmaz'ın oy kullandığı Fevzipaşa İlkokulu'ndaki 1259 nolu sandıkta oy dağılımı belli oldu. Kayıtlı 379 seçmenden 249'unun oy kullandığı sandıktan Recep Tayyip Erdoğan'a 136, Ekmeleddin İhsanoğlu'na 96, Selahattin Demirtaş'a 8 oy çıktı; 9 oy ise geçersiz sayıldı. ATALAY'IN SANDIĞINDAN İHSANOĞLU ÇIKTI Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın oyunu kullandığı sandıkta, en fazla oyu cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu aldı. Söz konusu sandıkta cumhurbaşkanı adaylarından Ekmeleddin İhsanoğlu'na 208, Recep Tayyip Erdoğan'a 54, Selahattin Demirtaş'a 8 oy çıktı, 3 oy ise geçersiz sayıldı. ARINÇ VE BAKAN YILDIZ'IN SANDIĞINDAN İHSANOĞLU ÇIKTI Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın cumhurbaşkanı seçimi için oy kullandığı sandıkta en fazla oyu Ekmeleddin İhsanoğlu aldı. Sayım sonuçlarına göre 3056 numaralı sandıkta Ekmeleddin İhsanoğlu 165 oy aldı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 143, Selahattin Demirtaş ise 3 oyda kaldı. İŞLER'İN SANDIĞINDAN İHSANOĞLU ÇIKTI Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler'in, cumhurbaşkanı seçiminde oy kullandığı sandıktan Ekmeleddin İhsanoğlu çıktı. İşler'in oy kullandığı sandıkta, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a 40, Selahattin Demirtaş'a 19 ve Ekmeleddin İhsanoğlu'na ise 249 oy çıktı. İşler'in sandığında 5 oy geçersiz sayıldı. BAKAN BOZDAĞ'IN SANDIĞINDAN ERDOĞAN ÇIKTI Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın oy kullandığı sandıktan en fazla oy, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a çıktı. Sandıktaki 241 oydan 180'i Erdoğan'a, 52'si Ekmeleddin İhsanoğlu'na, 1'i de Selahattin Demirtaş'a çıktı. Oylardan 8'i ise geçersiz sayıldı. AK PARTİLİ ŞENTOP'UN SANDIĞINDAN İHSANOĞLU ÇIKTI Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop'un oy kullandığı sandıkta, en fazla oyu Ekmeleddin İhsanoğlu aldı. Şentop'un oyunu kullandığı Dikmen'deki Dedeman İlköğretim Okulu'nda, 397 seçmenin kayıtlı olduğu 2123 numaralı sandıkta, 294 kişi oy kullandı, oyların 288'i geçerli sayıldı. Cumhurbaşkanı adaylarından İhsanoğlu'na 216, Recep Tayyip Erdoğan'a 51, Selahattin Demirtaş'a da 21 oy çıktı. SP GENEL BAŞKANI KAMALAK'IN SANDIĞINDAN İHSANOĞLU ÇIKTI Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak'ın oy kullandığı sandıktan en çok oy cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'na çıktı. Sandıktan cumhurbaşkanlığı için Recep Tayyip Erdoğan'a 72, Ekmeleddin İhsanoğlu'na 202 , Selahattin Demirtaş'a ise 23 oy çıktı. BBP GENEL BAŞKANI DESTİCİ'NİN OY KULLANDIĞI SANDIKTAN ERDOĞAN ÇIKTI BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'nin cumhurbaşkanı seçimi için oy kullandığı sandıkta en fazla oyu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan aldı. Sayım sonuçlarına göre Erdoğan 175, Ekmeleddin İhsanoğlu 134 oy, Selahattin Demirtaş 1 oy aldı. DEMİREL'İN SANDIĞINDAN İHSANOĞLU ÇIKTI Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in cumhurbaşkanı seçimi için oy kullandığı sandıkta en fazla oyu Ekmeleddin İhsanoğlu aldı. Sandıktan cumhurbaşkanlığı için Ekmeleddin İhsanoğlu'na 214, Recep Tayyip Erdoğan'a 23, Selahattin Demirtaş'a 7 oy çıktı. 9- Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in doğum yeri Isparta'nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy'de de seçimi Ekmeleddin İhsanoğlu önde bitirdi. Demirel'in memleketi İslamköy'de 1014, 1015 ve 1016 Nolu sandıklardan, geçerli oyların 395'i Ekmeleddin İhsanoğlu'na, 292'si Recep Tayyip Erdoğan'a ve 6'sı Selahattin Demirtaş'a çıktı. İslamköy'de 12 oy da geçersiz kabul edildi.GÖKÇEK'İN SANDIĞINDAN İHSANOĞLU ÇIKTI Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in oyunu kullandığı sandıkta cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu birinci çıktı. Başkan Gökçek, eşi Nevin, oğulları Ahmet ve Osman Gökçek'in de oylarını kullandığı sandıkta, cumhurbaşkanı adaylarından Ekmeleddin İhsanoğlu'na 188, Recep Tayyip Erdoğan'a 39, Selahattin Demirtaş'a 8 oy çıktı.DHA
Ali Babacan Kabine Dışı mı Kalıyor?
Tayyip Erdoğan ’ın Cumhurbaşkanı olarak seçilmesinin ardından olağanüstü kongreye gidecek olan AKP’de gözler yeni Başbakan’ın kuracağı kabineye çevrildi. Kulislerde üç dönem kuralına takılan bakanların değişeceği, bu bakanların yerine Erdoğan'ın yakın ekibinin kabineye gireceği dile getirilirken, en çok tartışılan isim Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan. Hürriyet'te yer alan habere göre AKP’de Cumhurbaşkanlığı seçiminin tamamlanmasının ardından, gözler hem genel başkanlığı hem de başbakanlığı üstlenecek yeni isim kadar, beraber çalışacağı kabine arkadaşlarına da çevrildi. İçerisinde kabine hesapları yeni başbakanın kim olacağına göre değişirken, tüm senaryolar için geçerli olan bazı noktalar netleşmeye başladı. Buna göre, kabinedeki üç dönemlik bakanların büyük kısmı görevine veda edecek. Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan ’ın yakın çalışma ekibinden isimler ise hükümete girecek. Bu hafta genel başkan adaylığı konusunda istişareleri tamamlayacak olan Erdoğan, önümüzdeki hafta yeni kabinenin dizaynını da yapacak. Türkiye ’nin 62’nci hükümetinin kimlerden oluşacağı, AKP’de heyecanlı bir bekleyişe neden oldu. Mevcut bakanlardan özellikle siyasette 3 dönemden beri var olan bazı isimlerin değişeceği, bazılarının da kaydırma yoluyla başka bakanlıklara getirilebilecekleri belirtiliyor. AKP kulislerinde, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan , Bülent Arınç ve Beşir Atalay, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek , Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız , Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’ nın görevlerinin sona erebileceği iddia ediliyor. Grup Başkanvekilleri Mahir Ünal ile Nurettin Canikli ’nin yanı sıra Erdoğan’ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan ve Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop’un ise yeni kabinede yer alacakları ifade ediliyor. Perfonmansıyla parti içinde destek gören Babacan’ın görevinden alınması, kabinedeki en önemli görev değişikliklerinden biri olacak. Kulislerde, bu görevi Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un, Şimşek’in görevini de Grup Başkanvekili Nurettin Canikli’nin üstlenebileceği konuşuluyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın da bir son dakika sürpriziyle yerini EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz’a bırakabileceği öne sürülürken, en büyük sürprizin ise Adalet Bakanı Bekir Bozdağ konusunda yaşanabileceğinden söz ediliyor. Bozdağ’ın Adalet Bakanlığı’ndan Başbakan Yardımcılığı’na kaydırılabileceği iddia ediliyor. Bu durumda, Adalet Bakanlığı’nı Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop’un üstlenebileceği ifade ediliyor. Dışişleri Bakanlığı’nı Ömer Çelik veya Mevlüt Çavuşoğlu’nun üstlenebileceği, Çelik’in bu görevi üstlenmesi durumunda ise Kültür Bakanlığı için Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın adı geçiyor. Dışarıdan bakan olabilecek isimler arasında Dışişleri Bakanlığı için MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın adı da kulislerde dillendiriliyor. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın yerinin kaydırılması durumunda yerine Niğde Milletvekili Alpaslan Kavaklıoğlu’nun getirilebileceğinden söz ediliyor. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’in de yerini kendisi gibi Diyarbakırlı Galip Ensarioğlu’na bırakabileceği öne sürülüyor. Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler , Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci , Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu , Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam , İçişleri Bakanı Efkan Ala , Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ve Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ’nin ise yerlerini koruyacağı belirtiliyor. Ancak Ala’nın adı Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği için de geçiyor.T 24