onedio

Fazıl Say Haberleri

Fazıl Say ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Fazıl Say ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Türkiye'nin İlk 'Ateizm Derneği' Kuruldu
Türkiyeli bir grup ateistin örgütlenme çalışmalarının sonunda 'Ateizm Derneği' kuruldu Radikal gazetesinin internet sitesinin haberine göre, Türkiyeli bir grup ateistin örgütlenme çalışmalarının sonunda 'Ateizm Derneği' kuruldu. Derneğin sosyal medyadaki açıklamasında açıklamasında 'Uzun uğraşlarımız sonucu onaylanmış- resmi olarak kurulmuştur. Artık hiçbir ateist ne mahkemede, ne de sokakta yalnız kalmayacak.Kadıköy'deki dernek merkezimize çayımızı içmeye, salyangozumuzu yemeye bekleriz arkadaşlar' denildi.'Ateizm Derneği Girişimi' adıyla çalışma yürütenlerden Tolga İnci ve Ahmet Balyemez’le geçen mart ayında AGOS'tan Özgün Çağlar'a konuşmuştu. 'Kutsal kitapaları' okuyarak ateist olduklarını anlatan İnci ve Balyemez, Türkiye'de artık 'ben ateistim' demenin bile dine hakaret olarak algılandığına işaret ederek, Sevan Nişanyan ve Fazıl Say hakkında verilen mahkumiyet kararlarını hatırlatmıştı. İnci ve Balyemez, Özgün Çağlar'a özetle şunları anlatmıştı:'Bir grup ateist olarak internet üzerinden bir araya geldik. Birinin başı sadece ateist olarak derde girdiği zaman çalabileceği bir fiziki kapı olmalı, hukuki destek verilmeli dedik. Türk Ceza Kanunu’nunda yer alan bazı maddeler nedeniyle Sevan Nişanyan ve Fazıl Say gibi göz önündeki ateistler yakın zamanda bazı davalara muhatap oldu. Türkiye ’de artık neredeyse ‘Ben ateistim’ demek dine hakaret anlamına gelmeye başladı. Başbakan’ın ‘Ateist teröristtir’ tarzında lafları normal karşılanır hale geldi. Ateistler olarak ‘Biz de buradayız!’ dememiz gerekiyor. ‘Artık ne mahkemede, ne sokakta hiçbir ateist kendini yalnız hissetmeyecek’ dedik ve bu şekilde başladık.(...) Ateistlere açılan davalara bakarsak, bu davalar gerçek! (...) Biz herhangi bir ideolojiye bağlı değiliz. Ateizme ideolojik değil, bilimsel yaklaşmak istiyoruz.'Röportajın tamamı: Hiçbir ateist kendini yalnız hissetmeyecek’ 
Fazıl Say ile Piyano Çalan 65 Yaşındaki Nene
Antalya'da 65 yaşındaki Münevver Ercan, konser için Antalya’ya gelen ünlü piyanist Fazıl Say’a köy yumurtası hediye etti. Say, Münevver teyze ile piyano çaldı.Antalya’nın Elmalı İlçesi’ne bağlı Bayralar Mahallesi’nde oturan Münevver Ercan, kendisiyle aynı adı taşıyan 13 yaşındaki torunu sayesinde müzikle tanıştı. Torunuyla birlikte okuldaki müzik eğitimlerine katılan Münevver Ercan’ın müziğe ilgisi arttı. Mahalledeki Durmuş Yener Ortaokulu’nun müzik öğretmeni Emre Dayıoğlu’nun derslerine katılan Münevver Ercan, piyano dersleri almaya başladı.‘TEYZENİN İLGİSİ HEPİMİZİ SEVİNDİRDİ’Piyanist Fazıl Say, Münevver Ercan’ı tanıdığını belirtirken, 'Facebook’tan izliyorum. Teyzenin bu ilgisi hepimizi sevindiriyor. Örnek bir davranış' dedi. Fazıl Say, Münevver Ercan’a Mozart ve Beethoven’i tanıyıp tanımadığını sordu. Münevver Ercan, 'Tanımaz mıyım. Beethoven’in kitabını okuyorum' diye yanıt verdi.
Uludağ Sözlük ve Dikkat Çeken Yazarları
Uludağ Sözlük'ün kurucusu Zall tarafından sözlükte başlatılan 'Kitabınla Bombala' kampanyasıyla birçok okula kitap yardımı yapıldı. Uludağ Sözlük yazarlarının kitap desteğiyle öğrenciler kitaplarına kavuştu. Uludağ Sözlük, bir sosyal sorumluluk projesini gerçekleştirmiş oldu.
Fazıl Say'dan 'Türkiye Hükümeti'ne Açık Mektup'
Dünyaca ünlü piyanist ve besteci Fazıl Say'ın eserlerinin seslendirileceği iki konserin, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın (CSO) yeni sezon programından çıkartılmasının yankıları sürüyor. HDP'li Tüzel ile CHP'li Ağbaba konuyu Meclis'e taşırken, Özerk Sanat Konseyi Bakanlığın hangi sanatsal yeterlilikle bu kararı verdiğini sormuştu. Fazıl Say Çin'de turnesi sırasında  'Türkiye Hükümeti'ne açık mektup' başlıklı bir yazı kaleme aldı ve 'Korkma sanattan sanatçılardan, karşındaki 'askeri güç' filan değil, karşındaki müzisyen, tiyatrocu, dansçı... İnsan... Sade vatandaş... Sadece şaşkınlık ve küçümseme ile karşılanıyor bu tutum. İstediğin bu mu?' ifadelerini kullandı. İşte o mektup;'Sayın Başbakan, Sayın Kültür Bakanı ve Tüm Yetkililer;Size bu mektubu Pekin'den yazıyorum, bu akşam Çin'de konserim var. Programda kendi eserlerim var. Ben Japonya'da turnedeyken, 3 eserim Ankara'da programdan çıkarılmış, olay Türkiye'de ve dünyada tepki ile karşılanmış. Hoş bir durum değil. Size söylemek istediklerim var. Umarım okursunuz ve bir insanı anlamaya çalışırsınız...Ne zaman gerçekten 'güçlü' olunur biliyor musunuz? Hem doğuyu, hem batıyı, hem de ikisinin sentezini en iyi şekilde varettiğinizde. Ankara'da çalınması yasaklanan 'İstanbul Senfonisi' eseri işte bu yüzden dünyanın her yerinde çalındı. Daha geçen hafta Tokyo Senfoni Orkestrası çaldı. İstanbul Senfonisi, 80 kişilik batı orkestrasının en önünde, Ney, Kanun, Bendir ve Kudüm ile çalınan bir eserdir. İstanbul'u müzik ile anlatır. Eserin sözleri yoktur. 2010'daki ilk seslendirilişinden sonra dünya üzeri 50'den fazla orkestra bu eseri repertuvarına almıştır. Hemen hemen tüm Türk orkestraları da çalmıştır. Bu eser ile ben 2013 ECHO Klassik ödülünü kazandım, klasik müzikteki en mühim ödüllerden biridir. Daha da önümüzdeki tarihte nice çalınışları olacak.Bununla gurur duyabil. Korkma bundan, bu eser sadece bir müzik eseri. Gel bu bütün dünyada şaşkınlık ve öfke yaratan 'yasakçı' tutumunu değiştirebil. Yıkıcı olma. Gel bu eseri Ankaralılar da dinleyebilsin. Bırak kim neyi seviyorsa sevsin. Destek ol buna. Fazıl Say'ın 56 eseri var. 3 tanesi Ankara'da çalınamadı diye hiç bir şey değişmiyor Fazıl Say için. Dünya, bu 'yasakçı' tutumu ayıplıyor sadece. Türkiye'de de kimse daha iyi hissetmiyor bir müzisyene boykot uygulaması getirildiğinde. Sen de iyi hissetmiyorsun. Gel bunu değiştirebil. Kaybeden sadece bu kararı veren oluyor. Korkma el uzatabilmekten. Hatta 'bu eseri orkestramız olmayan şehirlerimize de götürelim' diyebil. Uzat elini. Merak etme değeri bilinir. Katar'da bile dünyanın en pahalı opera prodüksiyonları yapılıyor...Farklı yaşam tarzları korku ve tehdit altında kalırsa, bu çok sağlıksız bir toplum dokusu yaratmakta. Ne ezen mutlu olur ne de ezilen. Bırak Türkiye sanatta da dünya ile yarışsın. Gel operaları, tiyatroları, orkestraları kapatma, bırak izleyen izlesin, seven sevsin, halk karar versin neyin iyi olduğuna. Hatta, daha iyi olması için bütçelerini bile arttır, dünya yarışında varolsunlar, bırak ne yapıyorlarsa yapsınlar, 21. yüzyıldayız, özgür bir dünyadayız, pozitif kılabil dünyayı, 'Türkiye'de iyi sanat yapılıyor' dedirt tüm dünyaya.Korkma sanattan sanatçılardan, karşındaki 'askeri güç' filan değil, karşındaki müzisyen, tiyatrocu, dansçı... İnsan... Sade vatandaş...Yıllardır karşı karşıya geldik. Bu hükümet ile bir türlü anlaşamadık. Başka sansürler, konser iptalleri, hep bizi karşı karşıya getirdi. Hep tuhaf karşılandı. Kimse mutlu olmadı. Gel Antalya'da dünya çapında bir müzik festivali yaratmış bu ekibi işine geri koy, o festivali biz yarattık, emeğimizle, düşüncemizle, yaratıcılığımızla, hakkımızdır. Hatta bu başarılı ekibe başka imkanlar bile tanı, 'gelin diğer başka şehirlerimizde de yeni festivaller yaratalım' diyebil. 'Gelin beraber büyüyelim' diyebil. Korkma bundan.Fazıl Say'ın dünya üzeri her yıl 100-130 konseri var. İstersen incele. 'Kimdir bu?' diye bir kere olsun bak, anlamaya çalış. Bir Türk vatandaşı. Tüm eserlerinin konusu Türkiye olan bir sanatçı. Her yıl 30'dan fazla ülkede 100-130 konseri var. Bak, 3-4 konserimi iptal edince ne benim için bir şey değişiyor ne de başkası için. Sadece şaşkınlık ve küçümseme ile karşılanıyor bu tutum. İstediğin bu mu? Bu ülke on yıllarca bu yanlışlar yüzünden kaybetmedi mi? Dünya'da pek çok sanatçı var, aralarında dinlere inananı, inanmayanı, budist olanı, deist olanı, ateist olanı var. Kimse sanatçıları bu yüzden sorgulamıyor. Açık olabilelim.Türkiye'nin dünya üzerinde tanınan bir kaç sanatçısı var. Ve bu noktaya şans eseri gelinmiyor, yarışmalar kazanılıyor, ödüller kazanılıyor, dünya üzeri yüzlerce şehirde binlerce konser vererek on yıllar süren bir emeğin karşılığında bir yere varılıyor ve hiç kolay değil o noktaya varmak.Lütfen bir kere olsun anlamaya çalışın.Saygılar,'
Fazıl Say ve Şef Aykal Anlaşamadı, BİFO Festivali İptal Edildi
İki ünlü sanat adamı arasındaki tartışma bir festivalin iptaline neden oldu. Ünlü piyanist Fazıl Say ve Borusan Filarmoni'nin Onursal Şefi Gürer Aykal birlikte çalışmama kararı Borusan Filarmoni'nin bu yıl organize edeceği festival iptal oldu.Piyanist-besteci ve şef olarak yıllarca birlikte önemli işlere imza atan ikili arasındaki tartışma Uluslararası Antalya Piyano Festivali nedeniyle başladı.Fazıl Say 14 yıldır festivalin genel sanat yönetmenliğini yürütüyordu. AK Partili Belediye Başkanı Menderes Türel'in, festivalin Fazıl Say olmadan da devam edebileceğini söylemesinin ardından kriz yaşandı.Ünlü piyanist festivalden çekildi hemen ardından görev Aykal'a verildi. Ve ikili arasında ''Atatürk rozetli'' polemik başladı.Fazıl Say yaşananlarla ilgili olarak tepkisini sosyal medyada dile getirmişti. ''Türel ile Aykal, Antalya'da çok güzel şeyler yapacaklarmış. Orkestra elemanlarında Atatürk rozeti olmadığı için zılgıt çeken Aykal ve Antalya'da AKP ile 'çok güzel şeyler' yapmak, ben şaşırdım. Belki siz de şaşırmışsınızdır''demişti.Şef Gürer Aykal ise Say'a, 'Göğsümden yaşam boyu eksik etmediğim Atatürk rozetine dil uzatanlar bilsinler ki ölünceye kadar bu görevi ayakta, dimdik ve büyük onurla sürdüreceğim' diye yanıt verdi.İşte yaşanan bu tartışma üzerine, Borusan Sanat'ın iki yılda bir düzenlediği festival iptal etti.Konuyla ilgili Borusan Sanat'tan yapılan açıklamada da, 'Etkinliğimizi, sanatçıların artık birlikte çalışmama kararına duyduğumuz saygının bir sonucu olarak aldık' denildi.CNN Türk
'Ömer Hayyam Yakınım Olur!'
PİYANİST Fazıl Say, vokali Serenad Bağcan ile birlikte Kayseri’nin Sarıoğlan ilçesinin daha önce köy olan Karaözü Mahallesi'nde konser verdi. Ömer Hayyam’ın rubailerini Twitter hesabından paylaştığı için gördüğü tepkiler üzerine 2013 yılında 10 ay ceza alan Say, bir müzik arasında 'Ömer Hayyam benim yakınım olur' dedi.Ressam, gazeteci ve yazar Fikret Otyam’ın isminin verildiği Kültürevi’nin daveti üzerine düzenlenen Fazıl Say ve Serenad Bağcan konserine, ünlü piyanistin babası Ahmet Say, Fikret Otyam, davetliler, müzikseverler ve Karaözü halkı ilgi gösterdi. Belde meydanına kurulan platformda piyanosunun başına geçen Fazıl Say, bestelediği Nazım Hikmet’in ‘Memleket’ şiirini seslendirerek konserine başladı. Serenad Bağcan’ın vokalistliği ile devam eden konserde Fazıl Say, bestelediği Ömer Hayyam’ın ‘Akılla bir konuşmam oldu dün gece’ rubaisini seslendirdi. Twitter hesabından Ömer Hayyam’ın rubailerini paylaşınca gördüğü tepkiler üzerinde 2013 yılında 10 ay hapis cezası alan Fazıl Say, 'Şimdiki şairimiz, Ömer Hayyam. Kendisi benim yakınım olur' dedi.Say’ın bu sözleri büyük alkış aldı. Konserin ardından ayakta alkışlanan Say, kendisini dinlemeye gelen babası Ahmet Say’ın da doğum gününü kutladı. Etkinliğin ikinci bölümünde ise edebiyatçı yazarlar Orhan Kemal, Orhan Veli ve Oktay Rıfat’ın doğumlarının 100’üncü yılı nedeniyle Ahmet Say, Fikret Otyam ve Işık Öğütçü anılarını anlattı. Say, konserin ardından beldeden ayrıldı.Mükremin ÖKSÜZGİL/ KAYSERİ, (DHA)
Fazıl Say Sansürü Meclis'e Taşındı
Piyanist Fazıl Say'ın Kültür Bakanlığı'nca sanüsürlenmesi üzerine tepkiler sürüyor. HDP'li Tüzel ile CHP'li Ağbaba konuyu Meclis'e taşırken Özerk Sanat Konseyi Bakanlığın hangi sanatsal yeterlilikle bu kararı verdiğini soruyor.Piyanist ve besteci Fazıl Say ’ın Kültür Bakanlığı tarafından sansüre uğramasına yönelik tepkiler sürüyor.Özerk Sanat Konseyi (ÖSK) Say’ın eserinin Kültür Bakanlığı’nın baskısı sonucu Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın (CSO) programından çıkarılmasını “Ancak otoriter rejimlerde görülen bir engelleme” olarak nitelendirdi.“Sanatı “halkçı-elit”, sanatçıyı “yandaş-muhalif” diye ayrıştıran, sanat eserlerini ideolojisine göre yeniden biçimlendirebileceğini sanan, özgürlüğü erke övgü olarak algılayan bu yasakçı, bölücü, sansürcü ve gerici zihniyeti şiddetle kınıyor, bu baskıcı anlayışa teslim olmayı reddediyoruz.”ÖSK Bakanlık’ın hangi “sanatsal yetersizlikler” sebebiyle programdan çıkarıldığını, hangi “sanatsal yeterliliğe” dayanarak bu kararı verdiğini sordu.Say’a bir destek de HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel ’den geldi. Tüzel TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmasında şunları söyledi:“Osmanlı'nın torunları, günümüz hükümdarları, despotluk ve baskılardan vazgeçmiyor. Bu kez hedefte, dünyanın tanıdığı, onur duyduğumuz piyanist Fazıl Say var. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası 2014-2015 programında yer alan Fazıl Say eserleri, Bakanlığın isteği doğrultusunda çıkartılmıştır.“Ambargo, sansür, görevden alma, bu Hükûmetin kültür ve her alanda topluma yaklaşımıdır. Devlet Tiyatrosu Genel Müdürleri de istenmeyen insan ilan edilmişti. Kültür Bakanlığının sevdiği eserler, sanatçılar, sevmedikleri var. Hani, kimsenin görüşüne, hayatına, felsefesine karışılmayacaktı? Ama hem karışırlar hem de halkla buluşmasını engellerler. Baskıların, yasakların, sansürün adı olan AKP rejimi artık son bulmalı diyoruz.”Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba da bugün verdiği soru önergesinde Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik'e bu sansürü sordu.Ağbaba soru önergesinde şu soruları yöneltti:CSO’nun 2014-2015 sezonu için Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü'ne gönderdiği programda iki ayrı haftada Fazıl Say’a ait eserlerin yer aldığı doğru mudur?Gönderilen listede olmasına rağmen, “Bakan Onayı” ile çıkan CSO’nun 2014-2015 yıllık programında, dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say’ın eserlerine yer verilmediği doğru mudur?Bu iddia doğruysa, 2014-2015 yıllık programında Fazıl Say’ın eserlerine yer verilmeme sebebi nedir? Fazıl Say’ın hükümetinize yönelik olan muhalif tutumu bu kararı vermenize neden olmuş mudur?Hükümetinize muhalif olan diğer sanatçıların eserlerini de benzeri şekilde ilgili programlardan çıkarmayı düşünüyor musunuz?Devlet Orkestraları’nın yönetim kurulları, yıllık sezon programlarını hazırlayarak Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği bu dönemde CSO’nun yeni sezon için bakanlığa gönderdiği programda Fazıl Say’ın ‘İstanbul Senfonisi’, ‘Hermiyas-Yunus Sırtındaki Çocuk’ ve piyano konçertosu ‘Su’ adlı eserleri de bulunuyordu.Ancak sanattanyansımalar.com’un haberine göre CSO’ya sözlü olarak Say’ın solist olarak yer alacağı ve eserlerinin çalınacağı programların değiştirilmesi, aksi takdirde yıllık programın Bakan Ömer Çelik tarafından onaylanmayacağı bildirildi.Açılış konseri öncesi yapılan bu bildirim üzerine, CSO programda istenen değişikliği yaptı, program onaylandı ve açılış konseri gerçekleşebildi.Sanatçının menajeri Ceylan Karaca olayı doğrularken Kültür Bakanlığı’ndan henüz bir açıklama gelmedi.Bianet
Kılıçdaroğlu: 'Bir Ülkenin Cumhurbaşkanı Kaçak Binada Oturur mu?'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yeni Cumhurbaşkanlığı binasında verilecek 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu'na davetli olan herkese 'Kaçak binadaki resepsiyona katılmayın' çağrısı yaptı.CHP Parti Meclisi (PM) öncesinde bir basın toplantısı düzenleyen Kılıçdaroğlu, açılışı 29 Ekim'deki resepsiyonla yapılacak yeni Cumhurbaşkanlığı binasının kaçak olduğunu savundu. Binanın yapımının yargı kararıyla durdurulduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu 'Bir ülkenin Cumhurbaşkanı kaçak binada oturur mu?'diye sordu.'Bizi Ak Saray'da bekliyorlarmış. Gitmeyin, kirlenmeyin, gidenler kirlenecektir. O bina, alın teriyle bu vatandaşların vergileriyle yapıldı. Orada Cumhuriyeti kutlayacaklarmış, hangi Cumhuriyeti? Alın teri ve gözyaşıyla kurulan Cumhuriyeti mi, yolsuzlukların başkenti yaptığı Ak sarayı mı, o Cumhuriyeti mi kutlayacaklar? Biz cumhuriyeti meydanlarda fener alaylarıyla, halkla kutlayacağız, coşkumuzla kutlayacağız. Oraya gidenler de ister sanatçı ister işadamı...Mahkeme kararıyla yapımı durdurulan kaçak bir yapıya gidip Cumhuriyeti kutlamak için Erdoğan'ın dizinin dibine çöken insanları tarih affetmeyecektir. Bırakın kendi kendilerine yolsuzluklarını kutlasınlar. Baş aktör olarak Rıza Sarraf'ı çağırsınlar, devleti nasıl soyduklarını anlatsınlar. Bu onlar için gurur vesilesi olacaktır.''Açmazsan namertsin'Kılıçdaroğlu 17 Aralık soruşturması hakkında takipsizlik kararı veren Savcı Ekrem Aydıner'e yönelik eleştirilerini sürdürdü, grup toplantısındaki eleştirileri nedeniyle Aydıner'in kendisine tazminat davası açacağını söyledi:'Bunu affetmeyeceğiz, ne o savcıyı ne o dosyayı unutacağız. Savcı tazminat davası açacakmış, açmazsan namertsin. Kalkacaksın gideceksin hırsızların dizinin dibine çökeceksin. Sen hırsızların avukatısın, savcı değilsin. Biz bunu affetmeyeceğiz.'Meclis'te 4 eski bakanla ilgili kurulan komisyondaki dosyanın milletvekillerine verilmediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, eski bakanların avukatlarına dosyanın blok olarak verildiğini savundu.'Davutoğlu by-pass ediliyor'Hükümetin dış politika ve çözüm sürecini yönetemediğini öne süren Kılıçdaroğlu devlet yönetiminde söylem farklılıkları yaşandığını söyledi. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık makamlarının fiilen boş olduğunu savunan CHP lideri, Erdoğan'ın Davutoğlu'nu by-pass ettiğini iddia etti, yeni HSYK teklifini örnek verdi:'Yeni bir teklif getirdiler. Önce şunu soralım niye tasarı olarak gelmedi teklif olarak geldi. Tasarı olsaydı Bakanlar Kurulu'nda görüşülürdü. Teklif olarak verildi ve Salı günü verildi. Neden?. Davutoğlu'nun abisi dedi ki 'Salı günü gelecek Meclis'e'…Böylece Davutoğlu by pass edildi. Almanya'da Führer bir şey söyler ertesi gün yerine gelirdi. Aynı süreci yaşıyoruz.'Dünya liderlerinin de Davutoğlu 'pas geçerek' Erdoğan'ı aradığını söyleyen Kılıçdaroğlu, 'Çünkü onlar da biliyor ki ülkeyi Davutoğlu yönetmiyor. Bu, Davutoğlu'nun ağırına gitmiyor ancak bu ülkenin ana muhalefetinin genel başkanı olarak benim ağırıma gidiyor' dedi.'Önce sen sus'Kobani'ye destek eylemleri için 'iç isyan' ifadesini kullanan CHP lideri, hükümeti olaylara seyirci kalmakla eleştirdi. Kılıçdaroğlu muhalefetin sağduyu çağrısı yaptığı, iktidarın şiddeti teşvik ettiği bir döneme girildiğini savundu:'İşler tam tersine dönmüş, böyle bir anlayış olabilir mi, neden biz bu çağrıyı yapıyoruz çünkü biz ülkemizi seviyoruz. Kişisel gizli hiçbir ajandamız yok, İktidar koltuğuna yapışmak gibi bir düşüncemiz de yok.Koşa koşa İmralı'ya gittiler, yalvardılar yakardılar. Görüşmeler sağlandı olaylar bitti. Şu Türkiye Cumhuriyeti devletinin geldiği noktaya bak, nasıl içinize sindirirsiniz? Böyle bir anlayış olabilir mi, ben itiraz etmeyeceğim konuşmayacağım da kim konuşacak…Bana 'sus' diyor, önce sen sus, aklını başına al devleti yönet, yönetimiyorsan bırak.'Fazıl Say'a destekKılıçdaroğlu, piyanist Fazıl Say'ın eserlerinin Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası 2014-2015 programından çıkarılmasına da tepki gösterdi. Hükümetin baskı uygulamaya sanatçılardan başladığını savunan CHP lideri, 'Akıl var mantık var, bana hangi demokratik ülkede böyle bir yasak olduğunu söyler misiniz? Say ne yaptı? Eline silah mı aldı, molotof mu aldı, yüzünü kapattı mı? Tek çaldığ piyano, ama çalma anlayışı farklı...O piyano çalıyor öbürleri başka şey çalıyor, yediremiyorlar.' dedi.Kaynak: Al Jazeera