onedio

Fernando Muslera Haberleri

Fernando Muslera ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Fernando Muslera ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Galatasaray'dan Gol Yağmuru
Galatasaray, hazırlık maçında Neymar'ın takımı Guaratingueta'yı 6-0 mağlup etti.Galatasaray Alanya'da oynadığı ikinci hazırlık maçında Neymar'ın takımı Guaratingueta'yı 6-0 mağlup etti. Galatasaray'ın golleri Emre Çolak, Bruma, Emre Can Coşkun, Hamit Altıntop, Sinan Gümüş ve Yasin Öztekin'den geldi. Galatasaray'ın hazırlık maçı özeti ve gollerini Eurosport.com Türkiye aracılığıyla izleyin.Galatasaray maça Muslera, Semih, Hakan, Sabri, Telles, Melo, Selçuk, Bruma, Sneijder, Emre Çolak, Umut Bulut 11'iyle çıkarken ikinci yarıda yedek ağırlıklı bir kadro ile maça devam etti. İlk yarıda Emre Can, Bruma ikinci yarıda Hamit, Yasin ve Olcan'ın istekli ve iyi oyunları dikkat çekti.Galatasaray'da Koray ve Burak'ın ardından Semih de sakatlandıGalatasaray'ın başarılı stoperlerinden Semih Kaya, Sarı Kırmızılılar'ın hazırlık maçında şok bir sakatlık geçirdi. Dün akşam Burak Yılmaz'ın sakatlığıyla sarsılan Galatasaray'da şimdi de Semih Kaya şoku yaşanıyor. Başarılı stoper, Sarı Kırmızılılar'ın Royal International Cup'ta 3.'lük maçındaki rakibi Neymar Institute ile oynadığı maçın 3. dakikasında sakatlık yaşadı. Neymar Institute atağında ceza sahasına gelen rakip forvetle çarpışan Semih acılar içinde yerde kıvranmaya başladı. Hemen saha kenarına alınan oyuncunun tedavisine başlanırken, Semih'in dizinin sarıldığı dikkat çekti. İlk bilgiSemih'in sakatlığı ile ilgili gelen ilk bilgilere göre futbolcunun yan bağlarında esneme olduğu ve durumunun İstanbul'da netlik kazanacağı belirtildi.Eurosport
"Avrupa’da Kimse Türkiye’de Oynayan Futbolcuları Tanımıyor"
GALATASARAY Teknik Direktörü Roberto Mancini, Four Four Two dergisine çok önemli açıklamalarda bulundu. Roberto Mancini, yabancı kuralı hakkında da şunları söyledi: Bana göre çok kötü bir karar. Bunun milli takıma yardım ettiğini düşünen varsa gerçekten yanılıyor. Avrupa’da kimse Türkiye’de oynayan futbolcuları ve takım çalıştıran hocaları tanımıyor. Çünkü kimse bu ligi izlemiyor! TFF’nin esas problemi bu olmalı. Bu kural devam ederse Türkiye’deki takımların Avrupa’da kupa kazanma konusunda hiçbir şansı kalmaz. Four Four Two dergisinden Ahmet Yavuz'un yaptığı ve Barış Tekin'in görüntülediği randevu sırasında henüz Chelsea maçı oynanmamış, Galatasaray evinde ligin son sırasında bulunan Kayserispor’a kaybetmemişti. Haliyle futbol kamuoyunda da Mancini’ye karşı bir infial yaratılmamıştı. O bir hafta içinde İtalyan hocaya duyulan güven önemli bir yara aldı ve ortam bir anda gerildi. Ancak Mancini, röportajda verdiği cevaplarda başarının zaman isteyen bir hedef olduğu vurgusunu yapmıştı. “Daha gidecek çok yolumuz var” diyor İtalyan hoca. Sezon başı kampında takımın başında olmamasını, takımı kendisinin kurmamış olmamasını handikap olarak yorumluyor. SABIR VE SÜKUNETE DAVET EDİYOR Mancini, 2006-07 sezonunda Inter’i ikinci kez şampiyon yaparken kulüpte üçüncü sezonunu tamamlamıştı. O sezon Inter sadece bir maç kaybetmiş ve tam 97 puan toplamıştı. 2011-12’de Manchester City’yi 44 yıl aradan sonra şampiyon yaparken de takımdaki üçüncü sezonuydu. Her iki takımı da kendisi inşa etmiş ve tarihe iz bırakacak şekilde zirveye taşımıştı. Bu örnekler ve Mancini’nin verdiği cevapların satır arasındakiler, başarı için Galatasaraylıları sabır ve sükunete davet ediyor. G.SARAY TÜM PLANLARIMI DEĞİŞTİRDİ Galatasaray sizi buraya gelme konusunda nasıl ikna etti? Neden Türkiye’yi tercih ettiniz? Manchester City’den ayrıldıktan sonra bir yıl kulüp çalıştırmamaya karar vermiştim. Çünkü 36 yıldır ara vermeden çalışıyordum! Dinlenmeye ihtiyacım vardı. City’de geçirdiğim dört yıl da beni yıpratmıştı. Ekim ayında Galatasaray aradığında biraz düşündüm ve buraya gelmeye karar verdim. Çünkü bu benim için yeni bir deneyim demekti. Türkiye büyük bir ülke, Galatasaray da büyük bir kulüp... Avrupa’nın en iyilerinden biri. Bu yüzden buradayım. ALMAMIZ GEREKEN ÇOK YOL VAR Beklentilerinizi ve burada bulduklarınızı karşılaştırdığınızda mutlu musunuz? Mutluyum... Burada çok iyi bir ekiple çalışıyorum. Oyun formatımızı değiştirme konusunda çok çalıştık ve bence şimdiye kadar iyi iş çıkardık. Elbette hâlâ almamız gereken çok yol var. BENDE KENDİ TAKIMIMI KURMAK İSTERDİM Buraya geleli yaklaşık altı ay oldu. Bu süre içinde sizce takımı tam olarak kontrolünüz altına alabildiniz mi? Elbette her şeyi kontrol eden biri olmak istemiyorum. Benim görevim takımı yönetmek. Ama her teknik direktör gibi ben de kendi takımımı kurmak isterdim. Tabii ki başka bir teknik direktörün kurduğu takımı devralmak zordur. Üstelik başka bir ülkeden geldiyseniz... Ülkenin kültürünü tanımanız, kulübü, oyuncuları anlamanız gerekir. Çok fazla problem var ve bunlarla kısa zamanda başa çıkmak kolay değil. Futbolcuyken de sisteme yönelik düşünceleriniz var mıydı? Mesela “David Platt şurada, Veron burada oynamalı” der miydiniz? Kariyerim boyunca çok büyük oyuncularla oynadım. David Platt, Ruud Gullit, Juan Sebastian Veron, Dejan Stankovic, Sinisa Mihajlovic, Diego Simeone, Alessandro Nesta... Bu futbolcularla oynarken işler kolaydı. Onlara nerede oynamaları gerektiğini söylemenize gerek yoktu. Ama ben sahada bir teknik direktör gibi görev yapıyordum. Tabii bazı kötü huylarım da vardı. Gergin olduğumda takıma zarar verebiliyordum. Beni şimdi Galatasaray’da yardımcılığımı yapan Atillo’ya (Lombardo) sorun. O, İtalya’nın en iyi kanat oyuncularından biriydi. Ama sürekli ondan şikayet ederdim. Aslında bunu pek hak etmezdi (gülüyor). KAPTANDIM VE EN İYİSİYDİM Juan Sebastian Veron da futbolculuk günleriniz hakkında FourFourTwo’ya “Topu sürekli ona vermezseniz çok kızardı” demişti. Bu doğru mu? Evet doğru. Çünkü ben takımdaki en iyi oyuncuydum! Çok normal. Kaptandım ve en iyisiydim (gülüyor). Veron’u Sampdoria’ya getiren kişi de bendim. Çok gençti. Başkana “Onu alın, çünkü çok iyi bir oyuncu olma potansiyeli var” dedim. Ki bana göre dünyanın en iyi oyuncularından biri oldu. Ben kaptandım. Kaptanın çok fazla sorumluluğu var. Her şeyi kontrol etmesi gerekir. BİR MANCİNİ YETER Bugünlerde aktif futbolcular arasında Mancini stili bir oyuncu var mı? Bir tane yeter (gülüyor). Vusolin Boskov, müthiş bir teknik direktördü. Samporia’da, Real Madrid’de çalıştı. Bir gün çok kötü durumdaydım, sahadaki arkadaşlarımla da sorunlarım vardı. Bana takım arkadaşlarımın önünde “Soyunma odasının teröristisin” dedi (gülüyor). O yüzden bir Mancini yeter... Bir teknik direktör olarak efsane bir futbolcu olmanın avantajları ya da dezavantajları neler? Bazen çok zor. Çünkü bir takımın birinci sınıf oyunculardan oluşması genellikle mümkün olmaz. Ortalama yetenekteki oyunculardan da verim almasını bilmeniz gerekir. Bazı futbolcular, çok çalışarak bir şeyleri başarırlar. Özellikle kariyerimin başlarında bu konuda çok zorlandım. Bazı futbolculardan kolayca umudu kesiyordum. Ama deneyim kazandıkça bu konuda mesafe kat ettim. FUTBOLCULAR CİDDİ OLMALI Peki fiziksel ve mental olarak bir futbolcudan ne gibi beklentileriniz var? Futbolcular, futbol oynayabildikleri için çok şanslılar. Üstelik bunun için para kazanıyorlar! Tüm futbolcuların özel hayatlarına dikkat etmeleri gerekir. Çünkü bu işi en çok 20 yıl yapabilirler. Bu süre için ellerinden gelenin en iyisini yapmalılar. Ciddi olmalılar ve antrenmanda çok çalışmalılar. Her gün kendilerini geliştirmeye odaklanmalılar. 30 yaşında olsanız da öğrenecek bir şey vardır. Eğer kariyerinizin sonuna geldiyseniz artık geri dönüş yoktur. BEN POLİS DEĞİLİM Sizce Galatasaraylı oyuncular bunun farkında mı? Ben polis değilim. Geceleri onları kontrol etmek için peşlerine düşmüyorum. Onları özgür bırakıyorum. Ama eğer ciddi olmazlarsa ve özel hayatlarına dikkat etmezlerse iyi oynamayacaklarını anlamalılar. Çünkü sahada her şey ortaya dökülür. BURAK SOL FORVETTE OYNAYABİLİR Bugüne kadar Galatasaray’da çok sayıda taktik diziliş denediniz ve bununla ilgili sorulan sorulara da her seferinde “Önemli olan diziliş değil, mantalite” şeklinde cevap veriyorsunuz. Bununla tam olarak kastettiğiniz şey ne? Sahada her zaman 11 oyuncu vardır. Buna bir oyuncu daha ekleyemezsiniz. Oyuncuların pozisyonları belki ileri ya da geri 10- 15 metre değişebilir. Ancak sahada bir top var ve karşınızda da 11 oyuncu vardır. 4-3-3 ya da 3-5-2 oynayabilirsiniz. Bu çok önemli değil. Eğer maça iyi hazırlanmadıysanız, eğer takım arkadaşınıza yardım etmiyorsanız, eğer yüzde 100’ünüzü ortaya koymuyorsanız taktiği ne kadar değiştirirseniz değiştirin başarılı olamazsınız. Diğer taraftan bana göre her oyuncu farklı pozisyonlarda oynayabilmeli. Örneğin Burak’tan sağ kanatta, sağ forvet ya da sol forvet olarak oynamasını istiyorum. Çünkü Barcelona, Bayern Münih ya da Real Madrid gibi büyük kulüplerde her pozisyonda oynayabiliyor olmanız gerekir. Ayrıca bir oyuncu bencil olmamalı, önce takımını düşünmeli. 6-0 KAZANMAYI İSTERİM AMA City’de çalışırken “1-0’lık skorları severim. Gol yemediğiniz zaman, hele elinizde Dzeko, Agüero, Tevez ve Silva gibi oyuncular varsa yüzde 90 oranında o maçı kazanırsınız” demiştiniz. Galatasaray’da da elinizde Sneijder, Drogba, Burak gibi oyuncular var. Yine aynı şekilde mi düşünüyorsunuz? Her teknik direktörün ilk hedefi takımı defansif anlamda geliştirmek olur. Çünkü savunma tarafınız güçlüyse pozisyon da vermezsiniz. Bu durumda kötü bir hücuma sahip olsanız da her zaman gol atma şansınız vardır. Eğer hücum oyuncularınız da iyiyse o zaman kazanmaya yakın olan taraf siz olursunuz. Bu yüzden takımı inşa etmeye önce savunmayı öğretmekle başlamak gerekir. Ardından hücum yönünüzü geliştirirsiniz. Elbette takımda ikisi arasında bir denge kurmalısınız. Evet, 1-0 kazanmak istediğimi söyledim, çünkü gol yememek ve pozisyon vermemek benim için çok önemli. Tabii ki ben de 5-0, 6-0 kazanmayı isterim ama bu her zaman mümkün olmaz. TAKIM SAVUNMASI MI? HAYIR, DAHA ÇOK ÇALIŞMAMIZ GEREKİYOR Takım savunmasının geldiği noktadan memnun musunuz? Hayır, daha çok çalışmamız gerekiyor. Inter’de üç yıl boyunca en iyi savunmayı yapan takım bizdik. Hücumcularımız da aynı şekilde en iyilerden biriydi. Manchester City’de de durum böyleydi. Çok iyi savunma yapıyorduk ve hücumda iyiydik. Tabii ki Galatasaray’da daha fazla gelişmeliyiz. Bu açıdan sezon öncesi hazırlıklar kritik önemdedir. Orada futbolcular teknik direktörün istediklerini daha iyi anlar. Bu benim için mümkün olmadı, ama buna rağmen oyuncularım bugüne kadar iyi çalıştı ve önemli aşama kaydettik. CİTY’DE KİMSEYE GÜVENEMEYECEĞİMİ ÖĞRENDİM Manchester City’de dört yıl geçirdikten sonra orada ne öğrendiniz? Kimseye güvenemeyeceğimi öğrendim. Aralık 2009’da göreve geldiğimde takım yedinci sıradaydı. Bana gelişmek istediklerini söylediler. O sezonu beşinci sırada bitirip Avrupa Ligi’ne katılmaya hak kazandık. Hatta şampiyonlar ligi’ne katılmayı son maçla kaçırdık. Ertesi sezon yönetim bana Şampiyonlar Ligi’ne gitmek istediğini söyledi. O sezon da ikinci Chelsea’nin averajla arkasında üçüncü olduk, üstelik FA Cup’ı kazandık. Göreve geldiğimde dört yıl içinde Premier Lig’i kazanmak istiyorlardı. Bunu üçüncü sezon gerçekleştirdik. Dördüncü sezon ligi ikinci bitirdik ve beni kovdular. Ama neden kovduklarını bilmiyorum. KAFALARI PEK İYİ ÇALIŞMIYOR Görevinize son verdiklerini duyurdukları açıklamada “bütünleştirici tutumun geliştirilmesi gerektiğinden” bahsettiler. Bu ne demekti? Kafaları pek iyi çalışmıyor! Beni gönderirken basına nasıl bir açıklama yapacaklarını bilmiyorlardı. Mesela İtalya’da her kulüp her teknik direktörü her an kovabilir. Fakat İngiltere’de işler böyle yürümez. Kağıt üstünde City sürekli savaştı, üç buçuk yılda gelişti. Her şeyi kazandık, sadece Şampiyonlar Ligi’nde başarılı olamadık. Ama o ligde de sadece iki yıl oynadık. Daha öncesinde hiç deneyimimiz yoktu. Bu hiç kolay değil. Eğer Şampiyonlar Ligi’ni kazanabileceklerini düşündülerse söyleyecek bir şey yok (gülüyor). Bu sezonki City hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu sezon Premier Lig’in en iyi takım onlar. Bir 100 milyon pound daha harcadılar. İyi oyuncular aldılar. Bence ligi kazanırlar. Eğer kazanamazlarsa kötü bir iş çıkarmış olurlar. BALOTELLİ’NİN TÜRKİYE’YE GELMESİ ÇOK TEHLİKELİ Balotelli geçen ay FourFourTwo’ya “Mancini’yle yeniden çalışmak isterim” dedi... (Gülerek araya giriyor) Ben Mario’yla beş yıl çalıştım. Mario’yu seviyorum. Inter’de daha 17 yaşındayken A takımda ona ilk kez şans veren teknik direktör benim. Bu yüzden onu çok iyi tanıyorum. Umarım zamanın çok hızlı geçtiğini anlar. Çünkü o dünyanın en iyi futbolcularından biri olmak için her şeye sahip. Sizce Balotelli Türkiye’ye gelse başarılı olur mu? Mario’nun Türkiye’ye gelmesi çok tehlikeli (gülüyor). Şaka bir tarafa, galiba Milan’da kalacak. Milan onun için çok önemli bir kulüp. Orada kendini daha da geliştirebilir. City döneminde ayrıca soyunma odasıyla aranızdaki bağın da zayıfladığı, ilişkinizin kötü olduğu söylenmişti. Bu doğru muydu? Bu çok bilindik bir hikâye... Manchester City basınının taraftarlara neden gönderildiğimi açıklaması gerekiyordu. O yüzden böyle aptalca şeyler söylediler. Ben de tıpkı diğer teknik direktörler gibi bazı futbolcularla problemler yaşadım. Çünkü ben de çok para kazanıp yüzde 30’la oynayan oyuncuları sevmem. Eğer futbolcu sahaya takımı ve takım arkadaşları için her şeyini koymuyorsa bundan hoşlanmam. Zaman zaman bu tip oyuncuları dışarıda bıraktım. Tabii ki oynamayan oyuncular mutsuz oldu. Ama benim görevim en iyi, en hazır oyuncuları, en çok hak eden oyuncuları sahaya sürmek. Tüm bunlar bir yana, City’de tüm oyunculara eşit mesafedeydim, hepsini severdim, çünkü onları o takıma ben getirdim. Galatasaray’a geldiğinizde takımın fiziksel durumunu nasıl buldunuz? Tabii ki her teknik direktörün farklı metotları vardır. Ben buraya geldiğimde kendi metodumla çalışmaya karar verdim. Benim doğrum buydu. O yüzden hızla adapte olmaya çalıştık. 110 KM GÜZEL BİR RAKAM ANCAK HER ZAMAN DAHA İYİSİ VARDIR Takımın koşu mesafesinin son haftalarda 110 km’lere çıktığını görüyoruz. Bundan memnun musunuz? Hiçbir zaman yetmez. Benim için “yeterli” diye bir şey yoktur. 110 km güzel bir rakam. Ama tabii bunu artırabilirseniz daha iyi. Mesela bazen yüzde 70 oranında topa sahip oluyorsunuz ama gol atamıyorsunuz. Gol atamayınca kazanamazsınız! Elbette koşmamız gerekir ama gol de atmamız gerekir. Akhisar, Bursaspor ve Eskişehirspor karşısında olduğu gibi... Bu maçları 6-1, 6-0, 4-0 kazandık ama tüm bunlar zor maçlardı. Bu takımlar iyi takımlar. Ancak iş deplasmanda değişiyor. O zaman ne kadar koşarsak koşalım anlamı kalmıyor. SON GÜN TRANSFERLERİ HER ZAMAN ZORDUR Kış transfer döneminde dokuz transfer yaptınız. Bu transferlerden memnun musunuz? Ocak ayı transfer için zor bir dönem. Elbette tüm takımı değiştiremezsiniz. Beş altı genç oyuncu aldık. Bazıları doğrudan oynamak için hazır değiller. Önümüzdeki sezon daha hazır olacaklar. Telles’i aldık ve bu çok önemli bir transferdi. Hajrovic keza öyle... Burdisso transferin son günü geldi, bildiğiniz gibi son gün transferleri zordur. YENİ BİR TAKIM İNŞA EDİYORUZ Takımı daha da gençleştirme konusunda çalışma yapacak mısınız? Bilmiyorum. Elbette eğer geleceği düşünerek bir takım inşa ediyorsanız genç oyunculara ihtiyacınız vardır. Üstelik bu genç oyuncular Drogba gibi, Burak gibi, Muslera gibi Sneijder gibi oynayabilmeliler. Eğer genç oyuncularınız varsa gelişime daha açık bir takım olursunuz. DROGBA KARİYERİ BOYUNCA ÇOK ENERJİ HARCADI!!! Sizce Drogba kaç yaşına kadar futbol oynayabilir? Didier kariyeri boyunca çok fazla enerji harcadı. Çok koşuyor, savaşıyor. Bunun ne kadar sürdüreceği ona bağlı. Eğer oyundan zevk alıyorsa, eğer yorulmuyorsa o zaman oynamaya devam etmesi gerekir. Çünkü belli bir yaştan sonra her gün antrenmana gitmek zor, maçtan önce kampa girmek insana zor geliyor. Gün geliyor artık tüm bunlardan yoruluyorsunuz. Mesela 20 yıl oynadıktan sonra öyle bir gün geldi ki, artık çok yorgunum dedim. ÖNCE KAÇ YABANCI İLE OYNAYACAĞIZ ONU BİLMELİYİZ Bu yaz için bir transfer listesi oluşturdunuz mu? İtalya’da bir maç izlediniz ve basında çeşitli dedikodular çıktı... İtalya’ya bazı maçları takip etmeye gittim. Bu işimin bir parçası. Ama önce seneye kaç yabancının oynayacağını kesin olarak bilmemiz lazım (gülüyor). AVRUPA’DA KİMSE TÜRKİYE’DEKİ FUTBOLCULARI, HOCALARI TANIMIYOR Eğer TFF 5+3 kuralıyla devam etme kararı alırsa nolur? Bana göre çok kötü bir karar. Bunun milli takıma yardım ettiğini düşünen varsa gerçekten yanılıyor. İtalya’da da yıllarca aynı düşünceyi savunduk. 1982’den sonra yabancılar ülkeye gelmeye başlayınca homurtular oldu. Ondan sonra iki Dünya Kupası kazandık, iki kez de finale kaldık. Bence federasyon öncelikli olarak ligimiz nasıl gelişir, Avrupa’da sesimizi nasıl duyurabiliriz, teknik direktörlerimizi ve futbolcularımızı Avrupa’ya nasıl gönderebiliriz; bunları düşünmeli. Avrupa’da kimse Türkiye’de oynayan futbolcuları ve takım çalıştıran hocaları tanımıyor. Çünkü kimse bu ligi izlemiyor! TFF’nin esas problemi bu olmalı. Genç oyuncular burada Didier, Wesley gibi oyuncularla ya da Fenerbahçe’de Kuyt’la çalışma fırsatına sahipler. Bu, dolaylı olarak milli takımınıza da katkı yapar. Bu yüzden bence 5+3 tam bir felaket olur. Peki bu karar sizin motivasyonunuzu da düşürür mü? Bu benim için çok zor olur. Türkiye’deki takımların Avrupa’da kupa kazanma konusunda hiçbir şansı kalmaz. ŞAMPİYONLAR LİGİNİ KAZANIRSAK BENİM HEYKELİMİ G.SARAY ADASININ YANINA BOĞAZIN ORTASINA DİKEBİLİRLER Galatasaray’la Şampiyonlar Ligi’ni kazanmak gibi bir hayaliniz var mı? Futbolda her şey mümkün tabii. Eğer Galatasaray’la bu kupayı kazanırsak benim bir heykelimi Galatasaray Adası’nın yanına Boğaz’ın ortasına dikebilirler (gülüyor). Tıpkı Metin Oktay gibi. Ama İstanbul Boğazı’na! (gülüyor) SEMİH, SELÇUK VE BURAK BİR DE ARDA’YI AVRUPA’YA GÖTÜRÜRDÜM Eğer bir gün yeniden Avrupa’da çalışacak olsanız yanınızda götüreceğiniz Türk oyuncular olur muydu? Semih, Selçuk ve Burak... Arda Turan (gülüyor). Türk futbolcular bence çok yetenekli. Ama bazen “Tamam bu kadar yeter” diyebiliyorlar. Eğer bu mantaliteyi değiştirirlerse çok daha fazla gelişirler. Fenerbahçe’de, Beşiktaş’ta, Bursa’da, Eskişehir’de de iyi futbolcular var. FENERBAHÇE İYİ BİR TAKIM 6 Nisan’da Fenerbahçe karşısında çok kritik bir maça çıkacaksınız... Bu maçla ilgili beklentileriniz neler? İlk Fenerbahçe maçı 0-0 bitebilirdi. Onlara hediye gibi bir penaltı verdik. Penaltıya kadar pozisyon vermedik. İkinci yarıda bazı kontrataklar verdik ama bu da normaldi. Berabere bitebilirdi. Ama futbol böyle. Bizi yendiler. Fenerbahçe iyi takım. Deneyimli oyuncuları var. İkinci maç da elbette kolay olmayacak. Yenip, puan farkını azaltmak için elimizden geleni yapacağız. HERKESİ YENMEK İSTİYORUM Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale kalmak mı, ligde şampiyon olmak mı daha önemli? Hayatımda hiçbir zaman karşılaştırma yapmadım. Her maçı kazanmak istiyorum. Herkesi yenmek istiyorum! Basında hakkınızda yapılan yorumları takip ediyor musunuz? Sanırım yaklaşık 10 yıldır gazete okumuyorum. Türkiye’de de İtalya’da da hep aynı şeyler. İtalya Milli Takımı’nın Dünya Kupası’ndaki şansını nasıl görüyorsunuz? Belki hazırlık maçlarında ya da eleme maçlarında zaman zaman kötü performans sergilemiş olabilirler. Ama Dünya Kupalarında veya Avrupa Şampiyonalarında her zaman kazanmak için hazır olurlar. Brezilya, Arjantin daha şanslı olarak görünebilirler ama İtalya’yı da hesaba katmak gerekir. Milli takımı çalıştırma gibi bir tutkunuz var mı? Türk Milli Takımı’nı mı? (gülüyor) Türk Milli Takımı’nı ya da İtalya Milli Takımı’nı. .. Her şey mümkün. Burada mutluyum. Gelecekte ne olacağı belli olmaz. 3PUAN
Kartlar Havada Uçuştu Kazanan Aslan Oldu
Tüm Türkiye'nin nefesini tutarak beklediği derbide gülen taraf Galatasaray oldu. Sarı kırmızılı takım Fenerbahçe'yi Hollandalı yıldızı Sneijder'in attığı golle 1-0 mağlup etti. Tüm Türkiye'nin nefesini tutarak beklediği derbide gülen taraf Galatasaray oldu. Sarı kırmızılı takım Fenerbahçe'yi Hollandalı yıldızı Sneijder'in attığı golle 1-0 mağlup etti. Stadı dolduran taraftarlarının önündeki karşılaşmaya iyi başlayan Galatasaray, 9. dakikada Sneijder'in golüyle öne geçti. Orta sahada kontrolü elinde tutarak oyununu Fenerbahçe yarı sahasına yıkmaya çalışan sarı-kırmızılı takım, rakibinin hızlı hücumlarla kalesine gelmeye çalıştığı dakikalarda ise savunmasında açık vermedi. Drobga ile bir topu da direkten dönen Galatasaray, ilk yarıyı 1-0 önde bitirdi. Maça daha kontrollü başladığı görülen lider Fenerbahçe, rakibinin baskısını artırdığı dönemde savunma hatalarıyla dikkati çekti. Yapılan bir kademe hatasında Sneijder'in golüne engel olmayan sarı-lacivertli takım, 1-0 geriye düştü. Golden sonra ani ataklarla rakip kaleye gitmeye çalışan Fenerbahçe, istediği pozisyonları üretemedi ve gergin geçen derbide soyunma odasına 1-0 geride gitti. 9- dakikada Galatasaray 1-0 öne geçti. Soldan Selçuk İnan'ın yaptığı ortada Melo, topu sol çaprazdan ceza sahasına giren Sneijder'e indirdi. Bu futbolcunun gelişine yaptığı sert vuruşta, meşin yuvarlak uzak köşeden ağlara gitti: 1-0 22- dakikada Fenerbahçe'nin kullandığı korner atışı sonrasında hızlı çıkan Galatasaray'da Drogba, uzun pasıyla savunmanın arkasına kaçan Sneijder'i topla buluşturdu. Sol çaprazdan ceza sahasına giren Hollandalı futbolcu, dar açıdan şutunu çekerken meşin yuvarlak araya giren Gökhan Gönül'e çarparak kornere gitti. Aynı dakikada Telles'in ceza sahası dışından çektiği sert şutta, kaleci Volkan Demirel yerden seken topu son anda çeldi. 32- dakikada Selçuk İnan'ın soldan kullandığı serbest atışta, ceza sahası çizgisi üzerinde topu önüne indiren Drogba'nın güzel vuruşunda, meşin yuvarlak yan kale direğinden oyun alanına döndü. 33. dakikada Bekir İrtegün'ün ceza alanı dışından vuruşunda, top yandan auta gitti. 40- dakikada Galatasaray yarı sahasında Melo, Emre Belözoğlu'nun müdahalesiyle yerde kalınca, hakem Bülent Yıldırım, sarı-lacivertli futbolcuyu ikinci sarı karttan, kırmızı kartla oyundan ihraç etti. Kalan sürede sonuç değişmedi ve Galatasaray, gergin bir atmosferde oynanan karşılaşmanın ilk yarısını 1-0 önde bitirdi. İkinci 45 dakikada Burak Yılmaz ile farkı ikiye yükseltmek adına çok sayıda fırsatı değerlendiremeyen Galatasaray rakibine de gol fırsatı tanımadı ve sahadan 1-0'lık galibiyetle ayrılarak hem farkı yediye indirdi hem de Şampiyonlar Ligi için avantaj yakaladı.Eurosport
Galatasaray Avrupa'ya Veda Etti
Şampiyonlar Ligi’ndeki tek temsilcimiz Galatasaray, D grubu beşinci maçında Anderlecht’e 2-0 mağlup oldu. Gruptaki dördüncü yenilgisini alan sarı-kırmızılılar Avrupa Kupaları’na veda ettiAslan Avrupa'ya veda etti!... Prandelli yönetiminde tarihinin en kötü Şampiyonlar Ligi performanslarından birini ortaya koyan Galatasaray, grubun beşinci maçında deplasmanda Anderlecht'e 2-0 mağlup olarak gruptaki dördüncü yenilgisini aldı. Brüksel'in Constant Vanden Stock Stadı'nda oynanan maçta Anderlecht'e galibiyeti getiren goller ilk yarı (Dk. 44) ve ikinci yarının (Dk. 86) sonlarında Chancel Mbemba'dan geldi. Maçta Anderlecht ve Galatasaray'ın birer topu direkte patladı.Selçuk İnan, maçın 82. dakikasında maçın hakemi Ivan Bebek'e yaptığı itiraz sonucu gördüğü ikinci sarı kartın ardından kırmızı kartla oyun dışı kaldı.Bu sonuçla 1 puanla grubun son sırasında kalan temsilcimiz, Avrupa Ligi'ne katılma şansını da yitirmiş oldu. 10 puanlı Arsenal'in ardından puanını 5'e çıkaran Belçika ekibi ise Avrupa Ligi biletini cebine koydu.Galatasaray, D Grubu'nun son maçında Arsenal'i Türk Telekom Arena Stadı'nda ağırlayacak.Karşılaşmaya hızlı başlayan Anderlecht karşısında oyunu ilk bölümde kendi yarı alanında kabul eden Galatasaray, savunmanın kritik müdahaleleriyle kalesini gole kapatırken, ardından rakibinin hızını biraz olsun keserek ileriye çıkmaya başladı.Özellikle Bruma ve Telles'in görev yaptığı sol kanattan rakip kaleye gitmeye çabalayan sarı-kırmızılı ekip bir türlü aradığı pozisyonları yakalayamadı. 34. Anderlecht'in bir topu direkten döndü. Defour'un vuruşunda yan direğe çarpan top, kale çizgisi üzerinde paralel ilerleyerek diğer direğe de çarpıp Muslera'nın ellerinde kaldı.Bu bölümde Anderlecht'in hızlı hücumlarında tehlikeler yaşayan 'Cim Bom', Mbemba'nın golüyle 1-0 geriye düştü. 44. dakikada soldan Conte'nin yaptığı ortada, ceza sahası önünde Praet'ın kafasıyla geriye aşırdığı topu, kale önünde kafa vuruşuyla tamamlayan Mbemba topu ağlara gönderdi: 1-0.İlk yarının son dakikalarında Mbemba ile skoru lehine çeviren Anderlecht, soyunma odasına avantajlı şekilde gitti.Maçın ikinci yarısında yediği golün şokuyla başlayan temsilcimiz, maçın kontrolünü almakta zorlandı. Teknik Direktör Cesare Prandelli, ilk değişikliğini maçın 75. dakikasında yaptı. Karşılaşmanın etkili isimlerinden Bruma'yı kenara alan İtalyan çalıştırıcı, Umut Bulut'u sahaya sürdü. Cimbom, 76. dakikad Burak Yılmaz'la gole çok yaklaştı. Selçuk İnan'ın havadan pasında savunma arkasına sarkan Burak, ceza yayı sağ tarafından ceza sahasına girer girmez yaptığı vuruşta top sol üst direğe çarparak oyun alanının dışına gitti.Galatasaray'da Selçuk İnani maçın 82. dakikasında maçın hakemi Ivan Bebek'e yaptığı itiraz sonucu gördüğü ikinci sarı kartın ardından kırmızı kartla oyun dışı kaldı. 65. dakikada Preat'a yaptığı faul nedeniyle sarı kartı bulunan Kaptan Selçuk, 82. dakikada ikinci sarı kartı görerek takımını 10 kişi bıraktı.Ev sahibi ekipte maçın skorunu 86. dakikada kendisinin ve takımının ikinci golünü atan Chancel Mbemba belirledi. Ceza yayı sağ çaprazının gerisinden kullanılan serbest vuruşta Sacha Kljestan'ın doğrudan kaleye giden topu Muslera son anda çeliyor ancak altıpas sol çaprazına açılan topu Chancel Mbemba tamamlayarak farkı 2'ye çıkaran golü attı.Galatasaray sahadan 2-0 mağlup ayrıldı.Fotomaç
Galatasaray'dan Muslera Açıklaması
Galatasaray, Muslera'nın yaşadığı sakatlık ile ilgili bir açıklama yaptı. İşte Galatasaray'ın resmi sitesinden yaptığı Muslera açıklaması; Galatasaray Profesyonel Futbol A Takımı’nın Spor Toto Süper Lig’in 31. haftasında Elazığspor ile oynadığı maçta 65. Dakikada sakatlanan oyuncumuz Fernando Muslera’nın sol dizi hiperekstansiyona zorlanmıştır. (Dizin geriye doğru şiddetli bir şekilde zorlanması.) Oyuncumuzun durumu yarın yapılacak MR sonrası netlik kazanacaktır.Maraton
Cimbom'a 'Dört'mund Darbesi
Galatasaray, Devler Ligi’nde yine galibiyetle tanışamadı, 4-1’lik Arsenal hezimetinin ardından, Borussia Dortmund’a da 4-0’la boyun eğdi. Aslan, gruptan çıkma şansını iyice zora soktuUEFA Şampiyonlar Ligi D Grubu'ndaki üçüncü maçında Galatasaray, Borussia Dortmund ile karşı karşıya geldi. Sarı kırmızılılar, Türk Telekom Arena'da konuk ettiği Alman rakibine 3-0 mağlup oldu. Aslan'ın yıkan goller Pierre Aubameyang (2) Marco Reus ve Adrian Ramos'tan geldi.Anderlecht ile 1-1 berabere kalan, Arsenal'e de 4-1 mağlup olan Cimbom, Dortmund önünde de galibiyetle tanışamadı. G.Saray'ı 4-0'la geçen Borussia Dortmund, grupta gol yemeden 3'te 3 yaparak 9 puana ulaştı ve liderliğini sürdürdü.Süper Lig'deki Fenerbahçe derbisinden galibiyetle ayrılarak çıkış yakalayan Aslan, aynı performansı Devler Ligi'nde gösteremedi, gruptan çıkma şansını iyice zora soktu.Galatasaray, TT Arena'da taraftarının da desteğiyle maça çok istekli başlamıştı ancak 6. dakikada gelen şok gol moralleri bozdu. Mkhitaryan'ın pasında sol kanattan ceza sahasına hareketlenen Reus, bekletmeden arka direkteki Aubameyang'ı gördü. Golcü oyuncu boş durumda topu ağlarla buluşturdu ve Dortmund'u 1-0 öne geçirdi.Sarı kırmızılılar, erken gelen bu golün etkisini üzerinde atamadan kalesinde 2. golü gördü. 18. dakikada Piszczek'in sağdan ortasında altıpas önünde topla buluşan isim Aubameyang oldu. İlk gole benzer pozisyonda Aubameyang, rahat bir vuruşla kendisini ve takımının 2. golünü attı.Art arda gelen gollerle adeta yıkılan Aslan'a bir darbe Marco Reus vurdu. Almanların genç yıldızı, 41. dakikada ceza sahasının dışında topla buluştu. Muslera'nın biraz açıkta olmasını fırsat bilen Reus, sağ çaprazdan yaptığı harika vuruşla Uruguaylı kaleciyi avladı ve skoru 3-0'a taşıdı.TT Arena'daki maçta perdeyi kapatan gol ise 83. dakikada geldi. Ramos, İlkay Gündoğan'ın ara pasında ceza sahasına girerek Muslera ile karşıya kaldı. Oyuna yeni giren Kolombiyalı oyuncu, topla ilk buluşmasında golü yaptı maçın skorunu ilan etti: 0-4.Gruptan çıkma iddiasını sürdürebilmek için mutlak galibiyet parolasıyla maça çıkan G.Saray, Borussia Dortmund'a hiç de beklemediği bir skorla 4-0 mağlup oldu.Fotomaç
UEFA, Ronaldo'nun En İyi Gollerini Seçti
UEFA, Şampiyonlar Ligi'nde 16 kez fileleri havalandıran Portekizli yıldız Cristiano Ronaldo'nun en iyi 6 golünü seçti. UEFA'nın internet sitesinde yer alan haberde, UEFA Şampiyonlar Ligi yarı finali ikinci ayağında Bayern Münih'e attığı 2 golle rakibi Lionel Messi'nin rekorunu egale ederek 16 kez ağları sarsan Ronaldo'nun en iyi 6 golüne yer verildi. Geçen sezon FIFA Altın Top (Ballon d'Or) ödülüne layık görülen ve kariyerinin en iyi dönemlerinden birini yaşayan Portekizli yıldızın Galatasaray'a attığı gol de değerlendirmede yer aldı. AACristiano Ronaldo'nun en iyi 6 golü şöyle:
Galatasaray Yarı Finale Yakın
Türkiye Kupası çeyrek final ilk maçında Galatasaray evinde, Manisaspor'u 4-0 mağlup etti. Sarı kırmızılılar, rövanş öncesinde büyük avantaj yakaladı.Türk Telekom Arena'da oynanan maçın ilk yarısı da Sarı kırmızılı takımın 2-0'lık üstünlüğü ile tamamlandı. Galatasaray'ın golleri 34'te Blerim Dzemaili, 40'ta penaltıdan Emre Çolak, 68 ve 88'de Goran Pandev'den geldi.Sarı kırmızılı takımın Yasin Öztekin, Wesley Sneijder ve Olcan Adın ile üç şutu da direkten döndü.Manisaspor'da 39'uncu dakikada Sercan Türkeri kırmızı kart gördü ve takımını 10 kişi bıraktı.Galatasaray, yedek ağırlıklı bir kadroyla sahaya çıktı. Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu, Fernando Muslera, Hamit Altıntop, Selçuk İnan, Bruma, Chedjou ve Sabri Sarıoğlu'nu maç kadrosuna almadı.Hafta sonu Fenerbahçe ile yapılacak derbi maç öncesi takımın önemli isimlerini dinlendirmeyi tercih eden Hamzaoğlu, Manisaspor karşısında Sinan Bolat, Tarık Çamdal, Semih Kaya, Hakan Balta, Telles, Yekta Kurtuluş, Dzemaili, Yasin Öztekin, Emre Çolak, Sneijder ve Pandev 11'i ni sahaya sürdü.Galatasaray'ın 11'inde as kadrodan sadece Wesley Sneijder yer aldı ve Hollandalı futbolcu sahaya takım kaptanı olarak çıktı.Sarı kırmızılı ekibin devre arası hazırlık kampında yaşadığı sakatlık nedeniyle sahalardan uzak kalan Semih Kaya, 1,5 ay sonra yeniden A takımda forma giydi. Semih ikinci yarıda tedbir amaçlı oyundan alındı.Sivasspor ile oynanan karşılaşmada sakatlığı tekrarlayan Burak Yılmaz, Manisaspor maçının kadrosuna da alınmadı.Galatasaray'ın Manisaspor'la yaptığı Türkiye Kupası karşılaşmasına taraftarların ilgisi düşük oldu.Müsabakanın oynandığı Türk Telekom Arena'nın tribünleri büyük ölçüde boş kalırken, yaklaşık 300 kişilik Manisasporlu taraftar grubu da kendilerine ayrılan bölümden takımlarına destek verdi.Kaynak: Al Jazeera ve AA
Hangi Milli Takımı Desteklemelisin?
Ağaçlardaki kuşlardan damdaki kedilere, yoldan geçen adamlardan pazardan alışverişini yapan teyzelere kadar herkes bu turnuvayı bekliyor. Tamam biraz abarttık. Ama 4 milyar kişinin canlı izleyeceği bu büyük turnuvayı beklerken Türkiye'nin olmaması bizleri etkilememeli.  O yüzden biz de tam sizin için hangi takımı destekleyeceğinizi belirleyeceğiniz bir test hazırladık.