Ne Kadar Katlanılmaz Birisin?

Herkes kendi burcunu çok sever. “Ben şöyle sadığım, böyle zekiyim, en iyi dost benim!” Ama gerçekleri konuşalım: Bazılarımız var ki tam bir sınav gibiyiz! Peki sen? Senin burcun ne kadar katlanılmaz?Hadi teste!Bir Koç burcuyla yaşamak, bir çeşit cesaret ve sabır testidir. Belki de bir kask takmayı düşünmelisiniz. Çünkü bir gün onunla geçirdiğiniz neşeli saatler, ertesi gün ansızın bir savaş alanına dönebilir. Koçlar, doğaları gereği dürtüsel ve ani parlamalarıyla bilinirler. Birini bekletmek mi? Onlar için bu affedilemez bir durumdur. Hayır cevabı mı? Bu onlar için kesinlikle YASAK bir kavramdır. Ancak, Koç burcunun da kendine özgü iyi yanları vardır. Özellikle, onlarla geçirdiğiniz zamanın son derece eğlenceli olacağına emin olabilirsiniz. Ancak, burada bir problem var. Koçlar genellikle kendi enerjilerini yönetebilirler, ancak başkalarının enerjilerini yönetmekte zorlanabilirler. Bu nedenle, sevgili Koç burcu insanları, dinlemeyi öğrenmeleri gerekiyor. Çünkü unutmamalılar ki, bazen başkalarının da hayatı var. Koçlar, doğaları gereği sürükleyici bir enerjiye sahiptirler. Ancak, bu enerji bazen yorucu olabilir. Yani, bir Koç burcuyla yaşamak, bir yandan sizi eğlendirirken, diğer yandan da sizi yorabilir. Ancak, onların bu enerjik ve dinamik doğaları, onları diğer burçlardan ayıran en önemli özelliklerinden biridir.Bir Boğa burcuyla tartışmaya girişmek mi? Ah, hayır, hayır. Bu, kesinlikle mümkün değil. Neden mi? Çünkü bir Boğa burcu karar verdiğinde, geri adım atmaz. İnatçılık, sabit fikirlilik, konfora olan düşkünlük... İşte Boğa burcunun en belirgin özellikleri bunlar. Bazen insanlar, 'Seninle hayat çok huzurlu' derler. Ancak, bu cümleyi söylerken bile, içlerinden 'ama bir o kadar da monoton' diye geçirirler. Boğa burcu, her şeyin olduğu gibi kalmasını ister. Değişim onun için bir tür korku kaynağıdır. Huzurunu bozan her türlü değişiklikten nefret eder. Ancak, hayatın bazen biraz kaosu, biraz da belirsizliği gerektirir. Bu, Boğa burcunun anlaması gereken bir gerçektir. Boğa burcu, hayatının düzenini ve konforunu korumak için elinden geleni yapar. Ancak, bu durum onun hayatını biraz da sıkıcı hale getirir. İşte Boğa burcu, bu yönüyle de bilinir. Ancak, unutmayın ki, her burcun kendine özgü güzellikleri ve zorlukları vardır. Ve Boğa burcu, tüm bu özellikleriyle hayatımıza renk katar.Bir sohbetin içindeyken, bir anda kendini bir TEDx konuşmasının ortasında bulabilirsin. Sözlerin, düşüncelerin, fikirlerin öyle heyecan verici ve ilham dolu ki, sanki bir konferans salonunda binlerce kişiye hitap ediyormuşsun gibi hissedebilirsin. Ama bu durum genellikle 5 dakika sürer. Çünkü senin ruh halin ve konuşma konuların bir anda değişebilir. Bugün 'dünyayı değiştireceğim' diyerek coşku dolu bir vizyoner olabilirsin, yarın ise 'her şey saçma' diyerek apatik bir ruh hali içine girebilirsin. Sıkıldığında ise, adeta bir sihirbazın kayboluş numarasını andırır şekilde ortadan kaybolabilirsin. Bu, plansızlığın ve kararsızlığın en belirgin örneği olabilir ve çevrendekileri deli edebilir. Onlar senin bu hızlı değişimlerini anlamakta zorlanabilirler, belki de bu yüzden seni tahmin etmekte zorlanırlar. Ama işin kötüsü, sen bu durumun farkında olmanın ötesinde, bunu kabullenmiş durumdasın. 'Ben buyum' diyerek, bu durumu bir özdeyiş haline getirerek, adeta bir yaşam felsefesi olarak benimsemiş durumdasın. Kendine has bu tarzın, belki de seni sen yapan en önemli özelliklerden biri.Ah, sevgili yengeçler! Kalpleriniz ne kadar da büyük ve dolu dolu... Ancak bu duygusal yoğunluğunuz, zaman zaman çevrenizdekileri biraz zorlayabiliyor. Örneğin, bir arkadaşınız sabahın erken saatlerinde, uykusuzluğun ve yoğunluğun etkisiyle size 'Günaydın' demeyi unuttuğunda, bu durumu saatlerce, hatta bazen günlerce içinizde taşıyabiliyorsunuz. Duygusal bir varlık olmanız, duygularınızı paylaşmayı sevmediğiniz anlamına gelmiyor. Aksine, duygularınızı paylaşmayı çok isterdiniz, ancak karşınızdaki kişinin sizin duygusal derinliğinizi anlamasını ve bunu karşılıksız bırakmamasını beklersiniz. Bu nedenle, çevrenizdekilerin sizi anlaması ve hislerinize karşılık vermesi konusunda oldukça hassassınız. Bir başkası sizi anlamadığında ya da hislerinizi göz ardı ettiğinde, bu durum sizde büyük bir hayal kırıklığı yaratabiliyor. Bu nedenle, çevrenizdekilerin sizi anlaması konusunda ısrarcı olabiliyorsunuz. Ancak unutmayın ki, herkesin duygusal derinliği ve anlayışı farklıdır. Kendi duygusal dünyanızın zenginliğini ve karmaşıklığını başkalarından beklemek yerine, onların da kendi duygusal dünyalarının olduğunu ve bu dünyaların sizinkinden farklı olabileceğini kabul etmek, hem sizin hem de çevrenizdekilerin hayatını kolaylaştırabilir.Seni sevmemek zaten yasak, bir yasağın aşkı olmuş bu kalbim. Ama sürekli sevilmek istemen? Orası biraz fazla, biraz da haksızlık olmuyor mu? Her konuşmanın yıldızı, her sohbetin merkezi, her tartışmanın odak noktası sen olmak istiyorsun. Beğenilmek, takdir edilmek, alkışlanmak… Bunlar olmayınca surat bir karış oluyor, sanki tüm dünya senin etrafında dönüyor gibi. Kendini çok önemsediğin için, bazen başkalarının dertlerine yer kalmıyor. Kendi dünyanın dışına çıkmak, başkalarının hislerini, düşüncelerini anlamak yerine, kendi dünyanın kralı olmayı tercih ediyorsun. Seni dinlemek istiyoruz, seninle sohbet etmek, fikirlerini paylaşmak istiyoruz ama hep sen konuşuyorsun, hep senin düşüncelerin, hep senin hislerin... Biraz da başkalarını dinleme zamanı gelmedi mi?Bir şeyin gözlerinde mükemmel bir ahenk oluşturabilmesi için, o şeyin evrensel bir kusursuzluk seviyesine ulaşması gerektiğini düşünüyorsun. Biri çayını şekersiz mi içiyor? Bu durum, senin için bir anlam karmaşası yaratıyor ve 'Ama neden?' diye düşünmeden edemiyorsun. Sanki her şeyin bir nedeni olmalı ve her detayın bir açıklaması bulunmalı. Bir durumu, bir olayı ya da bir kişiyi sürekli analiz etmek, detaylarına inmek ve gerekirse düzeltmeler yapmak senin doğanı gereği bir alışkanlık haline gelmiş. Her zaman daha iyisini, daha doğrusunu bulma çabası içindesin. Yardım etmeyi seviyorsun, belki de bu yüzden her şeyi kontrol etme ihtiyacı hissediyorsun. Ancak, karşı tarafın yardım talebi olmadan bu tür bir müdahalede bulunduğunda, bu durum biraz 'kontrol takıntısı'na dönüşüyor gibi görünüyor. Belki de bu durum, senin mükemmeliyetçi yapının bir yansımasıdır. Ancak unutma ki, herkesin kendi çayını içme şekli vardır ve belki de çayını şekersiz içen kişi, tatlılığı hayatının başka alanlarında buluyordur.Pizza mı, burger mi? Bu basit seçim karşısında bile 20 dakika boyunca kararsız bir şekilde oturup düşündün. Belki de bu durum, seçimlerin senin için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Fakat bu durum, çevrendekilerle aranda sık sık tartışmalara yol açıyor. Bu yüzden, çoğu zaman bu tür durumları önlemek için kaçmayı tercih ediyorsun. İnsanlar seni seviyor, çünkü zarif bir kişiliğin var. Ancak bu zarifliğin bazen kararsızlıkla birleşince, insanları sinir edebiliyor. Çünkü seninle ilgili bir şeyler planlamak istediklerinde, senin net bir cevap verememen onları zor durumda bırakıyor. Duyarlı bir insan olman, çevrendeki insanları anlama yeteneğini artırıyor. Ancak bu duyarlılık bazen seni pasif-agresif bir tutuma itiyor. Yani, bir konuda ne hissettiğini açıkça ifade etmek yerine, içine atıyorsun. Bu durum, senin duygularını bastırmanı ve onları daha sonra, genellikle gecenin bir yarısı 'Ben aslında kırıldım' şeklinde mesajlar atarak ifade etmeni sağlıyor. Bu durum, senin duygusal durumunu daha da karmaşık hale getiriyor ve çevrendeki insanları daha da fazla şaşırtıyor.Seninle bir arada olmak, adeta bir 'gerilim filmi'nin içindeymiş gibi hissettiriyor. Ne zaman hangi durumdan rahatsız olduğun, neye kırıldığın tamamen belirsiz. Sanki bir bulmacasın ve kimse seni tam anlamıyla çözemiyor. Ani hareketlerinle, bir anda uzaklaşıp sonra hiçbir şey olmamış gibi geri dönebiliyorsun. Dışarıdan bakıldığında soğukkanlı biri gibi görünsen de, içinde kopan fırtınaları kimse bilemiyor. Çünkü duygularını dışa vurmayı sevmiyorsun. İnsanlar, bu gizemli ve karmaşık yapın karşısında seni son derece etkileyici buluyor. Ancak bazen bu durum, onları biraz ürkütüyor. Çünkü öfkenin derinliklerine inebilmek zor ve intikamın sessizliği, belirsizliği daha da korkutucu hale getiriyor. İşte bu yüzden, seninle birlikte olmak, bir yandan merak uyandırırken, diğer yandan da biraz tedirginlik yaratıyor.'Boşver yaa' diyen biri mi tanıdınız? Belki de bu kişi sizsiniz! Hayatın ciddiyeti size göre değil, çünkü sizin için eğlence her şeyden önce geliyor. Sorumluluklarınızı bir kenara bırakıp, hayatın tadını çıkarmayı tercih ediyorsunuz. İşte bu yüzden, biri sizden beklenti içine girince hemen bir adım geri atıyorsunuz. Sürekli yeni fikirlerle, yeni planlarla dolu bir zihnin sahibisiniz. Ancak bu fikirlerin ve planların sürekli değiştiği bir dünyada, devamlılık sizin için bir sorun olabiliyor. Belki de bu yüzden, insanlar sizinle vakit geçirmeyi seviyor. Çünkü siz, her zaman enerjik ve pozitif bir havaya sahipsiniz. Ancak, bu durumun bir de diğer yüzü var. İnsanlar sizinle derin konuşmalar yapmaktan çekiniyor. Çünkü onlar, sizin her zaman eğlenceli ve neşeli olmanızdan dolayı, derin ve ciddi konuları anlayıp anlamayacağınızı merak ediyorlar. 'Acaba derdimi anlatsam anlar mı?' diye düşünüyorlar. Kısacası, siz hayatın ciddiyetinden kaçan, eğlenceye düşkün biri olabilirsiniz. Ancak, bu durum insanların sizinle derin konuşmalar yapmaktan çekinmesine neden olabilir. Bu yüzden, belki de biraz daha ciddiyet katmanın zamanı gelmiştir.Hayatın karmaşasında bir kaya gibi duran sen, ciddiyetinle çevrendeki herkesi etkileyebiliyorsun. Senin için kurallar, sorumluluklar ve hedefler bir yaşam tarzı, bir yol haritası. Ancak bu, spontane yaşamayı sevenler için biraz ağır gelmekte. Her ne kadar bu durum senin güvenilirliğini ve istikrarını yüceltse de, bazen çevrendekileri biraz sıkıyor ve seni 'duygusuz bir robot' gibi algılamalarına neden olabiliyor. Biraz gülümse, rahatla. Hayatın sadece kurallardan ve hedeflerden ibaret olmadığını hatırla. Kendine ve çevrendekilere biraz daha yumuşak bir hava kat. Bazen biraz gevşemek, hayatın daha keyifli ve renkli olmasını sağlar. Unutma, hayatta her şey dengede güzel. Ciddiyetin ve disiplinin yanı sıra, biraz da neşe ve rahatlık hayatına dahil olmalı.Senin özgünlüğün, bir ressamın tuvaline dökülen renkler kadar çarpıcı ve ilham verici. Ancak bu özgünlüğün, her konuda farklı bir bakış açısı sunman, sürekli başka bir perspektiften bakman, bazen 'entelektüel ukalalık' gibi bir algıya yol açabiliyor. İnsanlar bir konuda çay sohbeti yaparken, sen sanki başka bir galaksiden gelen bir bilge gibi, bambaşka bir evrenden cevaplar veriyorsun. Soğukkanlılığın, bir buzdağının zirvesi kadar etkileyici, ama aynı zamanda biraz fazla kopuk. 'Duygular da var bu hayatta' diye hatırlatmak gerek seni. Hayatın sadece mantık ve düşünce değil, aynı zamanda hislerle de dolu olduğunu unutmamalısın. Bu dünyada, duyguların da bir yeri olduğunu hatırlaman gerekiyor.Ah, balık burcu… Seninle bir sohbet, bir sinema salonundan farksız. Senin dünyan, duyguların ve hayallerinle dolu bir evren. İçinde yaşadığın bu büyülü dünya, karşındakini bazen gerçeklikten koparıyor, hatta bazen 'Alice Harikalar Diyarında' hissettiriyor. Hayal dünyanın zenginliği ve sürekli düş kurma hali elbette çekici, ama gerçeklerle bağını koparmadan, ayakların yere sağlam basarken de hayal kurmayı öğrenmelisin. Aksi halde, karşı tarafı yalnız ve anlaşılmaz hissettirebilirsin. Kırılgan bir kalbin var, bu kesin. En ufak bir eleştiri, en küçük bir yanlış anlama seni derinden yaralayabiliyor. Ancak bu hassasiyetin bazen seni drama yaratmaya ittiğini de göz ardı etmemeliyiz. Kendini bile kandırabilecek kadar güçlü bir hayal gücün var ve bu, etrafındakileri yanıltabilir. Bu yüzden, duygularını ve hayallerini dengelemeyi öğrenmeli, gerçeklerle temasını koparmamalısın.

Burcuna Göre Ne Kadar Katlanılmaz Birisin?

Burcunu seç bakalım!

Sen %60 katlanılmaz birisin!

Sen %40 katlanılmaz birisin!

Sen % 80 katlanılmaz birisin!

Sen %85 katlanılmaz birisin!

Sen %70 katlanılmaz birisin!

Sen %50 katlanılmaz birisin!

Sen %65 katlanılmaz birisin!

Sen %95 katlanılmaz birisin!

Sen %45 katlanılmaz birisin!

Sen %80 katlanılmaz birisin!

Sen %70 katlanılmaz birisin!

Sen %95 katlanılmaz birisin!

İlginizi çekebilir:

Tahammül Seviyen Ne?

Senin Fikirlerin Önemseniyor mu?

Kalbin Ne Kadar Yaralı?

Yorum Yazın