Depremde Sırtında Gitarla Az Kalsın Linç Ediliyormuş: Ceylan Ertem'in Çocukluk Travması
İstanbul’da önce 3.9, ardından 6.2 büyüklüğünde depremler meydana geldi. AFAD, riskli binalardan uzak durulması gerektiğini açıklarken, en büyüğü 5.9 olan 266 artçı sarsıntı sabaha kadar sürdü. Vatandaşlar geceyi parklarda, bahçelerde ve çadırlarda geçirdi. Sosyal medyada ise bu korku, binlerce paylaşımın yapılmasına neden oldu.
Birçok kişi, depremin yanı sıra böyle süreçlerde kadınların yaşadığı görünmeyen psikolojik baskılara dikkat çekerken, Ceylan Ertem de Sakarya depreminde yaşadığı çocukluk travmasını anlattı.
Marmara Denizi Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, İstanbul başta olmak üzere çevre illerde de hissedildi.

Ardından gelen yüzlerce artçı sarsıntı, gece boyunca birçok vatandaşa korku dolu anlar yaşattı. Parklara, boş arazilere ve çadırlara sığınan insanlar, geceyi açık havada geçirmek zorunda kaldı.
İstanbul Valiliği, deprem nedeniyle hasar gören ya da hasar gördüğü düşünülen binalara girilmemesi gerektiğini duyurdu. Ayrıca, 'Zorunlu olmadıkça aracınızla trafiğe çıkmayınız. GSM hatlarını zorunlu haller dışında kullanmayınız.' diyerek uyardı.
Depremin ardından sosyal medyada adeta bir duygu patlaması yaşandı.

Binlerce kullanıcı, yaşadıkları korkuyu ve gözlemlerini paylaştı. Bu paylaşımlar arasında en fazla dikkat çekenlerden biri de kadınların afet anında yaşadığı psikolojik baskılar oldu.
Ceylan Ertem, Twitter'daki kullanıcıların paylaşımlarını duyurarak özellikle kadınların sesi oldu.
Ertem, paylaşımında deprem sırasında kadınların yaşadığı endişelere örneklerle yer verdi.

“Kadınların deprem esnasında üstlerine giyecek bir şey aramaları da politiktir bu arada.”
“99 depreminden sonra enkaz altından çıkarılırken frikik vermesin diye gecelik giymeyi bırakan bir teyze tanıyorum ben. Yaz kış uzun alt-üst pijama giyiyordu, ayrıca sütyenle yatıyordu.”
“Depremde karısının başı açık diye evden çıkmasına izin vermeyen adamlar vardı. Hala şok oluyorum.”
“Ne zaman depreme yakalansam, koşup sütyen giyiyorum. Kadın olmayan anlamaz demek istediğini.”
Diğer paylaşımında ise Sakarya depreminde yaşadığı çocukluk travmasını anlattı.

Sırtında gitar taşıdığı için çevreden “Millet ölmüş siz eğlence peşindesiniz” diyerek linç edilmek istendiğini anlatan Ertem, aslında o gitarın onun için nasıl bir sığınak olduğunu şu sözlerle ifade etti:
“Kamyonun arkasına birkaç örtü serdi, kapısını kapattı, ben içeride ara ara çalıp söylüyordum, zaten sesim dışarıdan duyulmuyordu bile. Benim için çok önemli bir anıdır.
Her tarafımızdan ağlayanlar, kahrolanlar geçerken, kafamızda helikopterler uçarken, artık şehir ölüm kokarken, yağmaların açlığın susuzluğun çaresizliğin ve kaosun ortasında bana ufacık bir şifa vermiştir. Çocuklar ve gençler için atlatılması kolay bir süreç değil deprem ve sonrası. O dönem öğrendiğim çok şey olmuştu ‘insan olmak’la ilgili”
13 yaşından itibaren agorafobi ve panik atakla mücadele ettiğini de belirten sanatçı, o dönemde yaşadıklarının izlerini hala taşıdığını belirtti.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Her şey olabiliyoruz da insan olabilenimiz maalesef çok az bu ülkede …
yani sakaryalıyım sakaryanın ilçeleri hala bu durumda doğru ancak serdivan sapanca ve merkez adapazarı ilçesi neyseki şuan olabildiğince ilerde şehrin kalani... Devamını Gör
"Akıllı Sıralama" filtresinde tüm yorumlara ulaşamıyor olabilirsiniz.
Rahatsız edici veya saldırgan yorumlar, "Tarihe Göre" filtresi altında yer almaktadır.