onedio
article/comments
article/share
Haberler
Esenyurt'ta Tehlike Çanları Çalıyor: Köprünün Kolonundan Beton Parçaları Dökülüyor

Esenyurt'ta Tehlike Çanları Çalıyor: Köprünün Kolonundan Beton Parçaları Dökülüyor

İstanbul'un Esenyurt Yeşilkent TEM Otoyolu girişinde bulunan Esenyurt Balıkyolu Köprüsü tehlike saçıyor. Konuya ilişkin konuşan Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan 'Yükten dolayı artık demir kesiti o kadar küçülmüş ki burkulma bile var. Demiri koruyan beton kaplama kaybolmuş artık. Bu ne demektir? 'Ben göçüyorum, bana çare üretin, yoksa ben göçeceğim' demektir' dedi.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Her gün binlerce aracın geçtiği Balıkyolu Köprüsü'nden beton parçalar dökülmeye devam ediyor.

Her gün binlerce aracın geçtiği Balıkyolu Köprüsü'nden beton parçalar dökülmeye devam ediyor.

Köprünün kolon ve kirişlerinde ise demirlerin ortaya çıktığı görüldü.

Herkes için büyük bir tehlike oluşturan köprü özellikle de çevre sakinlerini tedirgin ediyor. 

Önlem alınmazsa büyük bir facianın yaşanacağını dile getiren İstanbul Arel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan, 'Yaygın bir korozyon var köprüde. Tabii ki bu ne demektir? Bakım yapılmamış bir köprüyle karşı karşıyayız. Rutin bakımları vardır bir köprünün. Betonarme köprülerde genelde 10 senede bir bakım yapılır. Bu, gerektiğinde daha da kısalabilir. Ama tabii bir 10 senede bir bakım yapılsa bu halde olmamalıydı. 'Köprüde bir su, bir de aşırı yük köprüyü yıpratır. Tabii burada demiri koruyan beton kaplama kaybolmuş artık. Bakın, demir dışarıda duruyor ve korozyona uğramış. Betonarme köprülerde demir ve beton iki tane taşıyıcı vardır. Bunlardan birisi çekmeye, biri basmaya çalışır. İkisi birlikte betonarme deriz biz bunlara. Eğer demir çapları düşerse taşıyıcı özelliği azalır. Bakın, burada korozyondan dolayı demir çapları küçülmüş durumda. Elimizle bile kırılabiliyor çapları ve taşıyıcı özelliği azalıyor' diye konuştu.

Köprünün 35 sene önce tasarlandığını kaydeden Prof. Dr. Altan, şunları söyledi:

Köprünün 35 sene önce tasarlandığını kaydeden Prof. Dr. Altan, şunları söyledi:

'O zaman üzerindeki trafik yoğunluğuna göre bir yük belirlenmiştir. Ama tabii 35 sene sonraki trafik daha farklı bir boyutta yaşanmakta burada. Yani bu da aşırı yük oluşturur. Bir su, bir de aşırı yük köprüyü yıpratır. Tabii çatlamalar oluşuyor bu aşırı yükten dolayı. Beton tabaka çatladığı zaman su giriyor. Demiri korozyona uğratınca, suyun bardakta donup çatladığı gibi, dışarıdaki beton tabakayı çatlatıyor. Çatlatınca da demir nem ve su almış oluyor ve korozyona uğruyor. Korozyona uğradıkça demir artık taşıyıcı özelliğini kaybediyor.'

"Bakın, şu kolonda bir burkulma bile var. Yukarıdaki yükten dolayı artık demir kesiti o kadar küçülmüş ki burkulma bile var. Yük bindikçe demir artık burkuluyor. Bu ne demektir? 'Ben göçüyorum, bana çare üretin, yoksa ben göçeceğim' demektir'' diyen Prof. Dr. Altan, sözlerine şöyle devam etti:

"Bakın, şu kolonda bir burkulma bile var. Yukarıdaki yükten dolayı artık demir kesiti o kadar küçülmüş ki burkulma bile var. Yük bindikçe demir artık burkuluyor. Bu ne demektir? 'Ben göçüyorum, bana çare üretin, yoksa ben göçeceğim' demektir'' diyen Prof. Dr. Altan, sözlerine şöyle devam etti:

''Yani demir göçecek. Zamanında bakımlar yapılsaydı köprü kurtulurdu. Ömrü uzatılabilir de bakımla. Bir köprünün ömrü de uzatılabilirdi. Ama şimdi ömrü kısaltılmış bakımsızlıkla. Kolonla kiriş dediğimiz yatay bölümde de, birleşim noktalarında da yaygın biçimde korozyon görüyoruz. Eğer bu köprünün alternatifi yoksa ekonomik olarak da bakılması lazım. Ona göre bir fizibilite çalışması yapılıp buranın yeniden yapılması ya da iyice güçlendirilmesi lazım. Bu köprü güçlendirilebilir. Dışarıdan, içeriden boyutlar büyütülür. Korozyon olan kısımlar temizlenir, hepsi bakılabilir. Ama tabii çok büyük bir köprünün yeniden yıkılıp yapılması kadar bir masraf da olabilir. Ondan dolayı daha modernize, çağımıza uygun, teknolojiye uygun, daha güzel bir köprü yapılabilir. O zaman o kadar uğraşmaya da gerek kalmaz. Facialara ulaşmamak için rutin bakımlarına bakmamız lazım. Zaten yoğunluk arttığı için aşırı yük yükleniyor. Bunlar da göz önüne alınarak köprüler rutin biçimde, 5 senede ya da 10 senede, malzemesine göre bakım görmeli. Deprem gelse bu köprüler ne halde olur, siz biliyorsunuz. 2018 Deprem Yönetmeliği'ne göre bu köprüler kontrol edilmeli ve ona göre tekrar dizayn edilmeli.'

İşte o anlar:

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
2016 yılında Erciyes Üniversitesi Gazetecilik Bölümü'nden mezun oldum. Kayseri'de gördüğüm eğitim sonrası Ankara'da bulunan Uğur Mumcu Vakfı'nda Uğur Mumcu Vakfı Araştırmacı Gazetecilik eğitimimi tamamladım. Aldığım eğitimlerin ardından Türkiye'nin en köklü gazetelerinden birinin İstihbarat Servisi'nde haber editörlüğü ve muhabirlik yaptım. Buradaki görevimin ardından çeşitli haber portallarında özel haber ve röportajlar ürettim. 2022’den bu yana Onedio bünyesinde çalışıyor ve deneyimlerimi okuyucularımızla paylaşarak, sizleri gündem ve ilginç içeriklerle buluşturuyorum.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
9
2
2
2
1
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın