Gianluigi Buffon, "Günaydın" Demeyen Genç Takım Arkadaşlarına Ders Vermiş
Buffon uzun kariyere sahip isimlerden oldu. İtalya'daki yaşlı kaleciler geleneğini devam ettiren İtalyan, 43 yaşında eski takımı Parma'ya imza attı. 45 yaşında futbolu bıraktı. Deyim yerindeyse değil tam olarak çocuğu yaşında gençlerle takım arkadaşı oldu ve birlikte mücadele etti. Takımın abisi değil babası konumundaki Buffon, aradaki kuşak farkı sebebiyle yaşadığı ve değiştirdiği bir zorluğu anlattı.
Kaynak: @calicolog_tr
Son dönemlerde İtalyan kaleci deyince akla o geliyor... Futbolu bırakmış olsa da...

Çünkü Gianluigi Buffon uzun bir kariyer dönemi yaşadı. Arkadaşları futbolu bırakıp teknik direktörlükte tecrübeli dönemlerine yaklaşırken o hala yeni takım arkadaşlarına baraj kurduruyordu. 43 yaşında efsane olduğu Parma'ya imza attı, 45'te bıraktı.
Takımın abisi değil, babası!

Gianluigi Buffon çocuğu yaşındaki isimlerle aynı antrenmanları yapıp aynı sahada ter döktü. Değişen jenerasyon ve futbolcu nesli onda tuhaf durumlar da yaşatmış. Belli başlı nezaket kurallarını bile uygulamamaları canını sıkmış.
Soyunma odasının tek "Günaydın" diyeni...

Buffon, 43 yaşında döndüğü Parma'da yaşadığı durumu şöyle anlatıyor:
“Parma’daki son iki sezonda takım arkadaşlarımla her gün aynı sahne yaşanıyordu.
Antrenmanlara geldiğimde ve soyunma odasına girdiğimde ‘günaydın’ diyen tek kişi bendim.
Çocuklar telefonlarına gömülmüş oluyordu, kulaklık takıyorlardı ya da kafaları başka düşüncelerle meşguldü. Neredeyse hiç kimse cevap vermiyordu.
İlk başta bu durum beni çok hayal kırıklığına uğrattı.
Elbette, bunlar benim çocuklarım yaşında gençlerdi ama bu bana uygun gelmiyordu. Ve ben, hiç yılmadan, sürekli yüksek sesle ‘Günaydın!’ demeye devam ettim.'
"Nasılsın Gigi?", "İyiyim, Schiatta, çok çok iyiyim. Sen nasılsın? Ailen nasıl?"

Buffon, günaydın demeyen takım arkadaşları karşısında pes etmiyor ve yaşı kendine yakın denebilecek 35 yaşındaki Schiatta ile soyunma odasında sık sık bir mizanseni tekrarlıyor. Mizansen günün birinde sonuç veriyor:
'Bana cevap veren az sayıdaki kişiden biri Pasquale Schiattarella’ydı, o zamanlar otuz beş yaşındaydı ve onunla küçük bir skeç yapardık:
‘Herkese günaydın!’ derdim soyunma odasına girerken, herkesin duyabileceği bir ses tonuyla.
‘Günaydın, Gigi’ derdi o da aynı tonda.
‘Günaydın, Schiatta!’ diye yanıt verirdim.
‘Bugün nasılsın, Gigi?’
‘İyiyim, Schiatta, çok çok iyiyim. Sen nasılsın? Ailen nasıl?’
Ve böylece yaşlı beyefendiler arasında geçen nazik bir sohbet sahnesi canlandırırdık.
O andan sonra diğerleri de selam vermeye başladı ve bunu küçük bir başarı olarak gördüm.
Sonuçta, her zaman en iyi yaptığım şeyler bunlar: Takım içinde uyumu sağlamak, nelerin yanlış gittiğini anlamak; hiç değilse tecrübem sayesinde…
Ne yazık ki bu özelliğimi kendi hayatımda uygulamayı başaramıyorum.”
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın