Herkesin Aklını Kurcalar: Kurumsal İşinden İstifa Edip Kendi İşini Kurmak Ne Kadar Mantıklı?
Belki de bir süredir aklında “Acaba kendi işimi mi kursam?” sorusu dönüp duruyor. Tabii bu cesur adımı atmak heyecan verici olduğu kadar risklerle de dolu. Peki, kurumsal işinden istifa edip kendi yolunu çizmek ne kadar mantıklı? İşte detaylar!
1. Hayal mi, gerçek mi?
Kurumsal işten ayrılıp kendi işini kurma fikri zaman zaman hepimizin aklını kurcalar. Özellikle ofis camından dışarıyı izlerken ya da bir toplantıda yine aynı konular dönüyorsa... Ama bu yol sadece hayal kurmakla yürünmüyor. Hayalini gerçeğe dönüştürmek istiyorsan sağlam bir plan, strateji ve zamanlamaya ihtiyacın var.
2. Maaş garantisinden vazgeçmeye hazır mısın?
Kurumsalda her ay düzenli olarak yatan maaşın verdiği konfor, girişimcilik yolunda vazgeçme nedenlerinin başında geliyor. Çünkü yeni işinde ilk aylar -hatta belki ilk bir yıl- gelirin düzensiz olabilir. Bu yüzden geçiş sürecine girmeden önce birikim yapman ve olası senaryoları gözden geçirmen çok önemli!
3. Tutku olmadan bu yol yürünmez!
Kendi işini kurmak demek, hayatının çoğunu o işe adayacak olmak demek. O yüzden sadece biraz para kazanmak gibi bir düşünceyle bir yola çıkmak, seni yarı yolda bırakabilir. Ama gerçekten inandığın ve tutkuyla bağlı olduğun bir fikrin varsa işin zor kısımları bile seni yıldırmaz.
4. Günler gerçekten planladığın gibi mi geçiyor?
Evet, artık sabah iş için hazırlandığın ya da mesai saatleriyle sınırlı olan bir dünya yok. Ama bu özgürlük aynı zamanda her saat çalışmak zorunda kaldığın bir süreci de beraberinde getirecek olabilir. İlk başta zamanını yönetmek kolay gibi görünse bile sen fark etmeden pek çok gününü sadece koşturmacayla geçireceksin.
5. Pazarlamadan finansmana kadar her şeyi öğrenmen gerekecek!
Kendi işini kurarken 'Ben sadece üretim kısmındayım.' deme gibi bir lüksün pek olmayacak. İlk etapta şirketin hem pazarlamacısı hem finans sorumlusu hem müşteri temsilcisi hem de muhasebecisi olman gerekecek. Tabii, iş süreçlerini destekleyecek çözümler kullanarak bu yükü hafifletebilirsin. Özellikle B2B sektörüne odaklı bir iş yapmayı planlıyorsan ZerGO gibi dijital pazaryerleri sayesinde tedarikçi yönetimi, fiyatlandırma ve satış kanallarını tek çatı altında toplayabilirsin. Yani bazı işler için doğru araçlarla tanışmak da yetiyor!
6. Sana destek olan birileri var mı?
Girişimcilik zaman zaman çok yalnız bir yol olabilir. Özellikle işin ilk aylarında moralin bozulduğunda ya da bazı şeyler ters gittiğinde seni ayağa kaldıracak birilerinin olması çok kıymetli. Ailen, arkadaşların ya da ilham veren bir topluluk… Doğru insanlarla çevrili olmak, bu yolda en az doğru fikir kadar kıymetli!
7. Esnek düşünmeye alışman lazım.
Girişimcilik, sabit kalıplarla ilerleyen bir süreç değil. Pazar değişir, müşteri değişir, teknoloji değişir… Senin de bu değişimlere hızlı adapte olman gerekir. Esnek düşünebilen girişimciler, sorunlara daha hızlı çözüm bulur ve kriz anlarını fırsata çevirebilir. Çünkü günün sonunda iş dünyasında ayakta kalanlar, en güçlü olanlar değil en çabuk uyum sağlayanlardır.
8. Bir disiplin oluşturman gerekecek!
Kurumsalda işler belirli bir düzene göre yürür ama girişimci olduğunda tüm bu sistemi sen kurmak zorundasın. Sabah kaçta kalkacaksın, gününü nasıl planlayacaksın, kime neyi ne zaman teslim edeceksin... Tüm bu soruların yanıtı artık sadece sende. Başarıyı getiren şeyse sabah alarmın değil içinden gelen motivasyon olacak!
9. Başarısızlık ihtimalini de planlamalısın.
Her işin tutacağına dair bir garanti yok. Bu nedenle yola çıkarken sadece başarıya odaklanmayı değil başarısız olma ihtimalini de göz önünde bulundurman gerekir. Ayrıca, piyasaya adım attığında altyapı ve pazar yeri seçimi gibi konular da başarını etkileyebildiğinden hedef kitlene ulaşmak için dijital pazarlarda doğru araçları kullanmak önemli. Örneğin, ZerGO gibi kurumsal düzeyde çalışan bir B2B pazaryeri, seni doğrudan doğru müşterilerle buluşturabilir. Bu sayede kaynaklarını daha verimli kullanır, başarısızlık ihtimalini azaltabilirsin.
10. Networking artık hayatının merkezinde olacak.
Girişimciliğin en önemli yapı taşlarından biri de insanlarla kurduğun bağlantılar. Yeni müşteriler, iş ortaklıkları, yatırımcılar ya da mentorlar… Hepsi, herhangi bir zamanda herhangi bir yerde karşına çıkabilir. Tabii bunun için senin de aktif olman, kendini ve işini tanıtman, dijital ve fiziksel ortamlarda varlık göstermen gerek!
11. Sıfırdan başlamaya hazır mısın?
Kurumsal geçmişin sana güçlü bir temel verebilir ancak girişim dünyası bambaşka bir alan. Burada tüm bildiklerini yeniden öğrenmen gerekebilir. Pazarlama, müşteri ilişkileri, finans yönetimi, dijital altyapılar... Unutma, kendini sürekli geliştirmek ve açık fikirli olmak bu sürecin olmazsa olmazı!
12. Bu yol, kendi hikayesini yazmak isteyenlere göre!
Tüm zorluklara rağmen kendi işini kurmak kendi kaderini ellerine almak demek. Başkasının kurallarıyla değil kendi değerlerinle bir sistem kurmak, hayalini hayata geçirmek ve arkanda iz bırakmak istiyorsan bu yol tam sana göre. Kolay mı? Hayır. Peki imkansız mı? Asla! Çünkü bu yolda yalnız olmana gerek yok. Seni görünür kılan ve satış süreçlerini sadeleştiren ZerGO gibi platformlar, yeni kurulan işletmelerin tedarik zincirine adım atmasına, görünürlük kazanmasına ve böylelikle işini büyütmesine de yardımcı oluyor.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın