İlişkilerinde Sorunlu Olan Sen Olabilir misin?
İlişkiler karmaşık... Kimi zaman karşımızdaki kişiyi suçlarken, bazen sorunun bizden kaynaklandığını fark etmek zaman alır. Peki senin ilişkilerindeki sorunların kaynağı gerçekten diğerleri mi? Yoksa biraz da kendine bakma zamanı mı geldi?
Hadi teste!
1. Öncelikle cinsiyetini seçer misin?
2. Yaşını seçer misin?
3. Tartışmalarda ilk tepkin ne olur?
4. Bir sorun olduğunda çözüm arayan kim olur genelde?
5. Eski sevgililerinle görüşüyor musun?
6. Kıskançlık seviyen ne durumda?
7. Partnerin seni eleştirdiğinde nasıl hissedersin?
8. Anlayışlı olduğunu düşünüyor musun?
9. Arkadaşların ilişkilerin hakkında ne der?
10. Partnerin senden uzaklaşmaya başlarsa ne yaparsın?
İlişkilerinde sorunlu olan sen değilsin!
Bir ilişkide empati yeteneğin, sağduyulu düşünce yapın ve yüksek farkındalığınla adeta bir yıldız gibi parlıyorsun. İlişkilerin doğası gereği inişler ve çıkışlar yaşanırken, senin bu karmaşada bile ne zaman geri çekilip, ne zaman ileri adım atacağını bilen hassas dengeni takdire şayan. Öfkeni kontrol altında tutmak yerine, onu bastırmadan, sağlıklı bir şekilde ifade edebilmen, senin duygusal zekanın en belirgin göstergesi. Bir yandan partnerini dinlerken, diğer yandan kendi sınırlarını koruyabilme yeteneğin, senin ilişkilerindeki denge unsuru oluyor. Partnerini dinlerken, onun duygularını ve düşüncelerini anlamaya çalışırken, kendi değerlerini ve sınırlarını da göz ardı etmiyorsun. Bu, ilişkilerindeki sorunların büyümesini engelleyen en önemli faktör. Bu olgun tavrın sayesinde, ilişkilerinde sorunlar karşısında bile sakin ve mantıklı kalabiliyorsun. Seninle olan herkes, bu özelliklerin sayesinde kendini güvende ve değerli hissediyor. Bu yüzden, ilişkilerinde sorunların büyüyüp patlama noktasına gelmesini engelleyebiliyorsun. İşte bu yüzden sen, herkesin ilişkide olmak isteyeceği bir partner olarak öne çıkıyorsun.
İlişkilerinde sorunlu olan bazen sen oluyorsun!
Hayatın karmaşasında, senin gibi güçlü ve kararlı kişilerin bile bazen başını kuma gömmek istediği anlar olabilir. Sorunlardan kaçmak yerine, onlarla yüzleşmeyi seçen bir yapın var. Ancak, bu durum senin duygularını bastırmana ve içinde birikmeye başlamasına sebep oluyor. Kendi ihtiyaçlarını bir kenara bırakıp, sessizliği ve huzuru korumak için adeta bir savaşçı gibi mücadele ediyorsun. Ancak bu, seni içten içe tüketebilir. İçinde birikmeye başlayan bu duygusal yük, zamanla seni yorabilir. Bu yorgunluk, bazen gözle görülür bir hale gelebilir ve enerjini düşürebilir. İşte bu noktada, daha açık ve net bir iletişim kurmayı denemelisin. Kendi ihtiyaçlarını ve duygularını ifade etmekten çekinme. Unutma ki, duygularını bastırmak yerine onları ifade etmek, sana daha sağlıklı ve dengeli bir yaşam sağlayacaktır. İlişkilerinde de aynı durum geçerli. Daha açık bir iletişim kurmaya başladığında, ilişkilerindeki dengesizliklerin de düzelmeye başladığını göreceksin. Kendi ihtiyaçlarını ve duygularını ifade etmeye başladığında, ilişkilerin daha sağlıklı ve dengeli bir hale gelecektir. Bu sayede, hem kendini daha iyi hissedecek, hem de ilişkilerinde daha mutlu olacaksın.
İlişkilerinde sorunlu olan sensin!
Bazen kabul etmek zor gelebilir, ama hayatımızdaki bazı gerginliklerin ve çatışmaların altında, aslında kendi iletişim tarzımızın, kaçış mekanizmalarımızın ya da öfke patlamalarımızın yattığını fark etmek gerekir. Bu durum, seni kötü bir insan yapmaz; belki de farkında olmadan, bazı durumlarla başa çıkmak için kullandığın yöntemler, başkalarına zarar verebiliyor olabilir. Duygusal zekanın gücünü keşfetmek, duygularını tanımak ve onları kontrol altına almayı öğrenmek, daha sağlıklı ve dengeli ilişkiler kurmanın anahtarı olabilir. Duygularınızı yansıtmak yerine, onları yönetebilmek, başkalarıyla daha sağlıklı bir iletişim kurmanıza yardımcı olur. Kendine dürüst olmak, bu sürecin ilk adımıdır. Kendi hatalarını ve zayıf yanlarını kabul etmek, onları geliştirmek için bir fırsat olabilir. Kendiyle yüzleşmek, kişinin kendi içindeki değişim sürecini başlatır. Bu, kişinin kendini daha iyi tanımasına, duygusal zekasını geliştirmesine ve daha sağlıklı ilişkiler kurabilmesine yardımcı olur. Sonuç olarak, duygusal zekanın gücünü keşfetmek ve kendi duygularını yönetmeyi öğrenmek, hayatın her alanında daha başarılı ve mutlu olmanın anahtarı olabilir. Kendine dürüst olmak, bu sürecin ilk adımıdır ve bu adımı atmak, kişinin kendi içindeki değişim sürecini başlatır. Kendi hatalarını ve zayıf yanlarını kabul etmek, onları geliştirmek için bir fırsat olabilir. Kendiyle yüzleşmek, kişinin kendini daha iyi tanımasına, duygusal zekasını geliştirmesine ve daha sağlıklı ilişkiler kurabilmesine yardımcı olur.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın