Kerizlik Seviyeni Ölçüyoruz! Sen Hangi Karakterin Safozluğunu Taşıyorsun?
Hepimizin çevresinde biraz fazla saf, kolay inanır ya da sürekli kandırılan birileri vardır. Peki senin içindeki “kerizlik” hangi ünlü karakterinkiyle eşleşiyor? Belki saf halleriyle sempati toplayanlardan birisin, belki de kerizlikle hiç alakan yok! Soruları cevapla ve sonuca ulaş!
Hazırsan başla!
1. Yaşını seçerek başla!
2. Bir arkadaşın senden borç istese ne yaparsın?
3. Aşk hayatında genelde…
4. Bir iş teklifinde sana “çok büyük kazanç var” deniyor. Ne yaparsın?
5. Arkadaş grubunda şaka yapılacak kişi genelde…
6. Birine hoşlandığını söylediğinde karşı taraf soğuk davranırsa?
7. Aşağıdaki evlerden hangisinde yaşamak isterdin?
8. Partnerinde istediğin bir özelliği seç, ama yanında kötü bir özellik hediye!
9. Sevgilin hiç beklemediğin bir anda sana çok büyük bir sürpriz yaptı...
10. Birisi sürekli senden yardım istiyor...
Saftirikler Prensesi: Nihal Ziyagil
Sen, kerizlik tahtının asil prensesi Nihal Ziyagil çıktın! Tıpkı Nihal gibi, masumiyetinle ön plana çıkan ama aynı zamanda kolay kandırılabilen bir yapın var. Duygularınla hareket ediyorsun, bu yüzden çoğu zaman olayların ardındaki gerçekleri göremeyebiliyorsun. Çevrendeki insanların niyetlerini sorgulamak yerine kalbinle inanmayı tercih ediyorsun. Bu da seni hem çok sevilesi hem de biraz “keriz” yapıyor. Saflığın ve naifliğin seni her zaman farklı kılıyor. İnsanlar sana baktığında kırılgan, korunmaya muhtaç birini görüyor. Bu yönün sayesinde başkalarının kalbini kazanıyorsun ama aynı zamanda seni kullanmak isteyenlere de açık hale geliyorsun. Nihal gibi sen de duygularını yoğun yaşıyorsun, dram senin hayatında hiç eksik olmuyor.
Fedakarlıkların yüzünden!

Senin kerizliğin biraz dramatik bir boyutta. Kardeşlerim’deki Kadir gibi, hep ailesini, sevdiklerini düşünürsün ve bu uğurda kendini kolayca feda edersin. Saflığın duygusallıktan geliyor. İnsanların mutluluğu senin için öncelikli olduğu için çoğu zaman kendini ikinci plana atıyorsun. Bazen bu fedakârlıkların karşılığını bulmayabilir, hatta kötü niyetli insanların tuzağına düşebilirsin. Ama seni tanıyanlar içindeki samimiyetin farkındadır ve sana hayran kalır. İnsanların seni üzmesi, değerini değiştirmez. Kerizlik gibi görünse de aslında senin yaptıkların, büyük bir kalbin işareti. Ama yine de ara sıra biraz “uyanıklık” göstermek sana zarar vermez. Herkes senin kadar iyi niyetli değil çünkü.
Saflığın Asaletini Kapatıyor!
Sen, hem asaletinle hem de naifliğinle öne çıkan birisin. Tıpkı Hatice Sultan gibi, çevrene zarafet ve incelik saçıyorsun. İnsanlar seni gördüklerinde duruşuna, konuşmana, kibar tavırlarına hayran kalıyor. Asalet sende doğallıkla var, bunun için çabalamana bile gerek yok. Ama işte tam da bu zarif doğan, seni biraz saf yapabiliyor. İnsanların içindeki oyunları, planları fark etmekte geç kalıyorsun. Saflığın çoğu zaman kalbinin temizliğinden geliyor. Sen sevdiklerine öyle bir bağlanıyorsun ki onların yanlışlarını görmek istemiyorsun. İnanmak, güvenmek senin için vazgeçilmez bir ihtiyaç. Bu yüzden zaman zaman ihanete uğrayabilir, üzülüp kırılabilirsin. “Asilsin ama safsın” sözü seni çok iyi özetliyor. Çünkü sende aynı anda hem yücelik hem de kırılganlık var.
Forrest Gump!
Senin dünyaya bakış açın herkesinkinden farklı. Forrest Gump gibi, sen de çoğu zaman olayların arkasındaki karmaşık hesapları görmezsin, daha çok kalbinle hareket edersin. Bu da seni hem kırılgan hem de inanılmaz derecede özel yapıyor. İnsanlar sana güler ya da seni küçümser gibi baksa da aslında samimiyetinle kalpleri kazanıyorsun.
Hayat sana bazen haksızlık etse de, iyiliğinle hep kazanan tarafta oluyorsun. İçindeki saf güç, seni olduğun gibi kabul eden insanları kendine çekiyor. Çevrende biraz “fazla iyi” olduğun için seni kullanmaya çalışanlar olsa da senin yolun her zaman temiz kalmak oluyor. Kerizliğin değil, iyi niyetin seni tanımlıyor aslında. Çünkü senin “düz” bakış açın, birçok insanın göremediği şeyleri görmene olanak tanıyor: hayatın basit ve güzel yanlarını.
Sen Saf Değilsin: Şirretliğin Kraliçesisin!

Saflık mı? O sana tamamen uzak bir kavram! Sen, Firdevs Yöreoğlu gibi zekânı ve stratejini kullanarak hayatta ayakta kalmayı seçmişsin. İnsanların hamlelerini önceden sezebilen, asla kolay kolay kandırılmayan bir yapın var. Bu da seni keriz değil, aksine kurnazlık tahtının kraliçesi yapıyor. Entrika denince sahneye çıkan, ipleri eline alan kişi sensin. Çevrendekiler bazen seni “fazla hesapçı” ya da “şirret” olarak etiketleyebilir ama aslında bu senin gücün. Çünkü hayatı sadece pembe gözlüklerle görmek istemiyorsun. İnsanların oyunlarını anlıyor, gerektiğinde sen de onlardan daha zekice hamleler yapıyorsun. Böylece hem korunuyor hem de istediğini elde ediyorsun. Firdevs Yöreoğlu gibi olmak, biraz da her daim uyanık kalmak demek. Belki bu yönünle sevilmeyebilirsin ama asla hafife alınmazsın. Senin saf olmaman, seni “oyunun kurbanı” değil, “oyunun kurucusu” yapıyor. Yani açık konuşmak gerekirse: Sen saflığın değil, şirretliğin kraliçesisin!
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın