Musluk Suyundan Farkı Kalmadı! Pet Şişelerde Satılan Sulara Güvenmeli miyiz?
Dünyada hızla artan şişelenmiş su tüketimi, yeni araştırmalarla birlikte yeniden tartışma konusu oldu. Birçok kişinin daha güvenli olduğuna inanarak tercih ettiği şişelenmiş suyun, musluk suyundan daha fazla kirletici madde içerebildiğini ortaya koyan bulgular, tüketici alışkanlıklarını sarsabilir... Uzmanlar, mikroplastiklerden kimyasal sızıntılara kadar uzanan risklerin, musluk suyunun aslında pek çok ülkede daha sıkı denetlendiğini ve çoğu zaman daha güvenli bir seçenek olduğunu gözler önüne serdiğini belirtiyor. Buyurun detaylara!
Kaynak
Musluk suyuna duyulan güvensizliğin artması, dünyanın birçok yerinde şişelenmiş suyu temel bir ihtiyaç gibi gösterse de bilimsel araştırmalar bu algıyı desteklemiyor.

Birçok gelişmiş ülkede musluk suyu, şişelenmiş sudan çok daha sıkı denetimlerden geçmekte ve günlük olarak bakteri, ağır metal ve pestisitler açısından izlenmektedir. İngiltere’de sonuçlar kamuya açık biçimde yayımlanırken, ABD’de su kaynakları Çevre Koruma Ajansı tarafından düzenlenmekte, Avrupa’da ise AB İçme Suyu Direktifi kapsamında kontrol edilmektedir. Buna karşılık şişelenmiş su, “paketlenmiş gıda” kategorisine girdiği için daha seyrek test edilir ve üreticilerin ayrıntılı kalite verilerini paylaşma zorunluluğu yoktur.
Son yıllarda yapılan araştırmalar, şişelenmiş suyun çoğu zaman sanılandan daha az güvenli olabileceğini gösteriyor.

2025’te yapılan bir çalışma, yeniden doldurulabilir sürahilerde ve plastik şişelerde yüksek seviyede bakteriyel kontaminasyon bulunduğunu ortaya koydu. Bunun yanı sıra 2024’te yayımlanan bir araştırmada bazı şişelenmiş sularda litre başına on binlerce mikroplastik parçacığı tespit edildi. Diğer bulgular, şişelenmiş suyun genellikle musluk suyundan daha yüksek mikroplastik yoğunluğuna sahip olduğunu ve bunun iltihaplanma, hormonal dengesizlikler ve vücutta parçacık birikimi gibi potansiyel sağlık etkileriyle bağlantılı olabileceğini gösteriyor.
Mikroplastiklerin yanı sıra plastik şişelerden suya kimyasal maddelerin de sızabildiği biliniyor. PET şişelerin üretiminde kullanılan antimon, plastikleri esnek tutan ftalatlar ve BPA’nın yakın akrabaları olan BPS ile BPF gibi bisfenol türevleri suya geçebilen başlıca kimyasallardandır. Bu sızıntı özellikle şişelerin arabada, depolarda veya güneş altında uzun süre beklemesiyle artar. Tüm bu veriler birlikte değerlendirildiğinde, musluk suyunun birçok ülkede hem daha sıkı denetlenmesi hem de daha düşük kirletici seviyeleri göstermesi nedeniyle çoğu zaman şişelenmiş sudan daha güvenilir bir seçenek olduğu anlaşılmaktadır.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!





Yorum Yazın