Nobel Ödüllü Yazarlardan Mutlaka Okunması Gereken Kitaplar
Nobel ödülünün prestijli sahipleri tarafından yazılmış eserlerin, her kitap severin kütüphanesinde kendine yer bulması gerektiğini düşünerek, bu özel yazarların en önemli kitaplarını sizin için bir araya getirdik. Bu seçkin yazarların parmaklarından dökülen sözcüklerin, her biri birer edebiyat şaheseri olan kitaplarını okumanızı şiddetle tavsiye ediyoruz.
Bu içerik 06.08.2025 tarihinde oluşturulmuştur, bu içeriğe erişim sağladığınız zamana göre listelenen ürün fiyatlarında değişiklikler olmuş olabilir.
Satın aldığınız ürünlerde satıcılardan kaynaklanan sorunlardan Onedio sorumlu değildir.
“Bu içerik marka iş birliği içeriyor.”
Aşk ve Öbür Cinler
Bir mezardan yirmi iki metre uzunluğunda saçlar çıkarsa, orada yalnızca bir beden değil suskun kalmış bir hikâye, dile gelmeyi bekleyen bir sır vardır...
Gabriel García Márquez, gerçek bir olaydan ilham alarak kaleme aldığı bu romanında, bir rahiple genç bir kız arasında geçen sıra dışı bir ilişkiyi anlatıyor.
Akıllı İnsanların Mantıksız Kararları
Akıllı İnsanların Mantıksız Kararları kitabı, davranışsal ekonomi alanının öncülerinden Dan Ariely tarafından yazılmış. Kitap, insanların neden çoğu zaman mantıklı gibi görünse de aslında irrasyonel kararlar verdiğini; üstelik bu irrasyonelliğin öngörülebilir olduğunu anlatır.
Kalpazanlar: 1947 Nobel Edebiyat Ödülü
Klasik roman anlayışını elinin tersiyle itiyor; sanki kendi kurgusal oyun alanını yaratıyor. O kadar ki kitabı okurken sadece bir hikâyeye değil, aynı zamanda bir romanın nasıl yazıldığına da tanıklık ediyorsunuz.
Kullanıcı yorumu;
'Ne anlattığıniz değil, nasıl anlattığınız önemli' söylemine en iyi örneklerden biri.
Körlük: 1998 Nobel Edebiyat Ödülü
Adı bilinmeyen bir ülkenin adı bilinmeyen bir kentinde, arabasının direksiyonunda trafik ışığının yeşile dönmesini bekleyen bir adam ansızın kör olur. Ancak karanlıklara değil, bembeyaz bir boşluğa gömülür. Arkasından, körlük salgını bütün kente, hatta bütün ülkeye yayılır...
Duvar: Le Mur
Varoluşçuluğun öncüsü Sartre’dan, insan ruhunun karanlık köşelerine inen beş çarpıcı öyküden oluşan bu kitap; seçimler, çöküşler ve içsel çatışmalarla örülü. Kitaba adını veren “Duvar”, ölümle burun buruna gelen bir mahkûmun son saatlerinde yaşadığı zihinsel hesaplaşmayı aktarırken; “Oda” adlı öyküde bir kadının, aklını yitiren kocasına tutunma çabasına tanıklık ediyoruz.
Uyuyan Güzeller
Güçten düşmüş yaşlı adamların geceleri yalnız uyumaması için 'uyuyan kızlarla bir gece geçirme' hizmeti sunan bir evle başlıyor hikaye.
Kullanıcı yorumu;
Bir solukta okudum. Hayata ölüme , gençliğe yaşlılığa , Kadın ve Erkeğe ait bambaşka bir anlatım.
Utanç: 2003 Nobel Edebiyat Ödülü - 1999 Mon Booker Roman Ödülü
Profesör Lurie’nin üniversitedeki itibarlı hayatı, yaşadığı bir skandal sonrası altüst olur ve kızının Güney Afrika’daki kırsal çiftliğine sığınmak zorunda kalır. Ancak burada da huzur bulmak kolay değildir. Ülkenin değişen sosyal yapısı, geçmişle birlikte geleceği de sorgulatır ona. J.M. Coetzee, “Utanç” romanında bireysel bir düşüşün izinden giderek, adalet, suç, ceza ve affetmenin sınırlarında dolaşan derin bir toplumsal sorgulama sunuyor.
Bir Kayıp Denizci
28 Şubat 1955'te Antiller denizinde fırtınaya tutulan Kolombiya Deniz Kuvvetlerine bağlı 'Caldas' adlı bir muhripten denize düşüp kaybolan sekiz kişiden birinin hayatta kalma hikâyesini anlatıyor.
Göçebe
Hamsun Göçebe'de, büyük şehirlerden bezip kırlara, ormanlara göçen; sadece bununla kalmayıp fikir, düşünce ve eylem olarak da göç eden bir insanın hikâyesini ele alıyor.
Seneler
1940’lardan 2000’lere uzanan bu yolculukta Annie Ernaux, kendi hayat hikâyesini anlatmakla kalmıyor, gazete manşetlerinden reklamlara, dönemin şarkılarından filmlerine kadar bir kuşağın ortak belleğini de gün yüzüne çıkarıyor. Klasik anlamda bir otobiyografi değil çünkü kendini anlatırken aslında bir toplumun dönüşümüne, değişen değer yargılarına ve sessizce yaşanan büyük kırılmalara da ayna tutuyor.
Mutlu Ölüm
Camus'nün 1938'de tamamladığı ancak 1960'ta bir araba kazasında ölümünden on yıl sonra, 1970'te basılan bu kitabı, kendi yaşamından altı ana öykü etrafında biçimlenir...
Barbarları Beklerken
Nobel ödülü sahibi J. M. Coetzee, bu romanında hayalî bir imparatorlukta geçen olayları anlatıyor. Ancak, yazarın 1970'ler Güney Afrika'sına gönderme yaptığını seziyoruz.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın