Psikoloji Testi: İçindeki Çocuğun Neye İhtiyacı Var?
Hepimizin içinde bir yerlerde, çocukluğumuzdan izler taşıyan bir 'iç çocuk' yaşar. Bu çocuk; zaman zaman sevgi, ilgi, güven ya da sadece anlaşılmak ister. Günlük hayatın karmaşasında sesini bastırsak da, duygularımızın derinliklerinde hâlâ onun ihtiyaçları vardır. Peki, senin içindeki çocuğun en çok neye ihtiyacı var?
1. Cinsiyetini seçer misin?
2. Yaşını da seçer misin?
3. Çocukken en çok ne zaman kendini güvende hissederdin?

4. Şu an zor bir gün geçirdiğinde en çok neye ihtiyaç duyarsın?

5. Başkaları seni eleştirdiğinde ne hissedersin?

6. Hayal kurduğunda en çok neyle ilgili olur?

7. Birinin seni önemsediğini nasıl anlarsın?

8. Stresliyken genelde nasıl davranırsın?

9. İnsanlara kolayca inanır mısın?
10. Son olarak çocukluğunu özlüyor musun?
İçindeki çocuğun koşulsuz sevgiye ihtiyacı var!
Hepimizin içinde bir yerlerde, sevgi ve kabul arzusuyla dolu bir çocuk var. Bu çocuk, belki de geçmişte duygusal ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılayamamış, belki de duygularına yeterince değer verilmediğini hissetmiş. Bu çocuk, senin içindeki çocuk. Ve şimdi, ona kollarını açmanın, anlayış ve sıcaklıkla karşılamanın tam zamanı. Biraz durup, içindeki çocuğa dönüp bakmayı denedin mi hiç? Onunla konuşmayı, onu dinlemeyi, ona kucak açmayı? Belki de bu, seninle barışmanın, kendini tamamen kabul etmenin ilk adımı olabilir. Kendine olan bakışını değiştirmenin, kendine daha nazik, daha anlayışlı olmanın zamanı geldi de geçiyor belki de. İçindeki çocuğa sarıl, onu dinle, onu anla. Ona, geçmişte belki de alamadığı sevgiyi, anlayışı ve kabulü ver. Kendini affet, kendine yeni bir sayfa aç. Çünkü unutma, içindeki çocuk senin en saf, en gerçek hali. Ona göstereceğin sevgi ve anlayış, aslında kendine göstereceğin sevgi ve anlayış olacak. Bu yolculukta kendini keşfet, kendini sev ve kabul et. Kendine olan bu sevgi ve kabul, hayatının her alanına olumlu bir şekilde yansıyacak, emin ol.
İçindeki çocuğun güvene ihtiyacı var.
Hey, içindeki o minik çocuğu hissediyor musun? Evet, evet, tam olarak ondan bahsediyorum. O, belirsizlikten korkan, hayatında net çizgiler ve sınırlar arayan küçük benliğin. Belki de geçmişindeki otorite figürlerinin eksikliği ya da tutarsızlığı, onun güvensiz hissetmesine neden olmuştur. Kim bilir, belki de bu yüzden sürekli bir korunma ve güvenlik ihtiyacı içinde bulmuştur kendini. Belki de tam da bu anlama geliyordur büyümek. Kendi otoritemizi oluşturmak, hayatımızı düzene koymak ve içimizdeki o minik çocuğa, her şeyin yolunda olduğunu, artık güvende olduğunu hissettirmek. Unutma, içindeki çocukla barışık olmak, hayata daha pozitif ve umutlu bakmanı sağlar. O yüzden hadi, kolları sıva ve hayatına biraz düzen getir. İçindeki çocuk bunu hak ediyor!
İçindeki çocuğun neşeye ihtiyacın var.
Hepimizin içinde, zaman zaman dışarı çıkmak için can atan bir çocuk var. Bu çocuk, hayatın karmaşasına ve ciddiyetine bir mola vermek, sadece oyun oynamak, gülmek ve eğlenmek istiyor. Belki de bu çocuk, senin yıllardır göz ardı ettiğin, belki de unuttuğun yaratıcı yönün. İşte bu yaratıcı yön, seni adeta bir çağrı ile kendisine çekiyor. Bir an dur ve bu çağrıyı dinle. Belki de içindeki çocuk, seninle dans etmek istiyor. Belki de bir ressamın fırçasıyla tuval üzerinde özgürce dolanmak, renklerle oynamak istiyor. Ya da belki de sadece kahkaha dolu bir anı paylaşmak istiyor. Bu çağrıya kulak ver ve içindeki çocuğu özgür bırak. Dans et, belki de uzun zamandır eline almadığın bir fırça ile boya yap. Kahkahalar at, hayatın o güzel anlarını doyasıya yaşa. Çünkü unutma ki, hayatın en güzel anları genellikle spontane gelişen, içimizdeki çocuğun özgürce ifade bulduğu anlardır.
İçindeki çocuğun kendini dinlemeye ihtiyacı var.
İçindeki çocuk, hayatın karmaşasında kaybolmuş gibi hissedebilirsin. Bu küçük yaratık, düşüncelerin labirentinde kaybolmuş, duygularını ifade etme konusunda zorlanıyor. Belki de çevrenin anlamadığı, belki de senin bile göz ardı ettiğin bu duygular, derinlerde bir yerlerde saklanıyor. İşte tam da şimdi, içindeki çocuğun sesini duymak, onunla bağ kurmak ve onu anlamak için bir adım atmanın tam zamanı. Günlük tutmayı düşündün mü hiç? Belki de içindeki çocuğun sesini duymanın en güzel yolu bu olabilir. Kendi düşüncelerini, duygularını, hayallerini ve korkularını kağıda dökmek, onları somutlaştırmak... Kim bilir, belki de bu sayede içindeki çocuğun sesini daha net duyabilir, onunla daha derin bir bağ kurabilirsin. Ya da belki de meditasyon yapmayı deneyebilirsin. Kendini sessizliğe bırakıp, zihnini boşaltmayı... İçindeki sesleri dinlemeyi... Belki de meditasyon, içindeki çocukla bağ kurmanın en etkili yolu olabilir. Kendi içine dönüp, kendini dinlemek... İçindeki çocuğun sesini duymak, onunla konuşmak, onu anlamak... Bu, belki de kendini daha iyi anlamanın, kendinle daha derin bir bağ kurmanın en güzel yolu olabilir.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
İçindeki çocuğun koşulsuz sevgiye ihtiyacı var!
İçindeki çocuğun güvene ihtiyacı var. Hey, içindeki o minik çocuğu hissediyor musun? Evet, evet, tam olarak ondan bahsediyorum. O, belirsizlikten korkan, ha... Devamını Gör
İçindeki çocuğun kendini dinlemeye ihtiyacı var....