Rastgele Değil! Telefon Şehir Kodları Aslında Neye Göre Belirleniyor?
Telefon şehir kodları ilk bakışta tamamen rastgele verilmiş gibi görünebilir. Ancak işin aslı hiç de öyle değil. Özellikle New York ve İstanbul’un aynı alan kodunu kullanıyor olması, Ankara ve Chicago gibi şehirlerin 312 ortaklığında buluşması bir tesadüf değil. Tüm bu sistem, tuşlu telefonlardan çok önce kullanılan kadranlı telefonların çevrilme süresine göre planlandı. Yani aslında bugün hala kullandığımız şehir kodları, yıllar önce tuşlar değil parmak hareketleri düşünülerek belirlendi!
Her şey, kadranlı telefonların dönme süresiyle başladı.

Günümüzde tuşlara basmak milisaniyelik bir iş ama eski sistemde durum çok farklıydı. Kadranlı telefonlarda bir numarayı çevirmek, fiziksel olarak döndürme ve bırakma süresiyle ölçülüyordu. Örneğin “1” tuşu neredeyse hiç zaman kaybettirmezken, “9” tuşu tam dairenin sonuna kadar döndürülüp beklenmek zorundaydı.
Bu da demek oluyor ki 212 gibi bir numara çok daha hızlı çevrilebiliyordu. 989 gibi numaralarsa zaman alıyor, santrali daha uzun süre meşgul ediyordu.
Tahmin ettiğiniz üzere en hızlı çevrilen kodlar, en yoğun şehirleri aldı.

Telefon sistemleri kurulduğunda amaç, hatları en kısa sürede bağlayarak verimi artırmaktı. Bu yüzden en hızlı çevrilebilen kodlar, nüfusun ve telefon trafiğinin en yoğun olduğu şehirlere verildi.
Örneğin İstanbul’un Avrupa Yakası ve New York, 212 kodunu aldı. Hatta ikinci sıradaki yoğun şehirler bile benzer bir mantıkla kodlandı, Ankara ve Chicago gibi şehirler 312 kodunu kullanmaya başladı.
Peki neden komşu şehirlerin kodları birbirine benzemez?
Bugün baktığında şehir kodlarının sıralaması karışık gibi gelebilir. Aynı bölgedeki iki şehir arasında büyük numara farkları olabilir. Bunun sebebi, sistemin coğrafyaya göre değil, tamamen çevrilme süresine göre düzenlenmesiydi. Yani şehir ne kadar yoğun ve merkeziyse, o kadar hızlı çevrilebilen bir numara alıyordu.
Artık kimse kadran çevirmiyor ama o dönem belirlenen kod sistemi hala hayatımızda. Çünkü numaralar değiştiğinde bağlantılar, santraller ve hat düzenleri de değişmek zorunda kalacaktı. Bu yüzden 212 ve 312 gibi öncelikli kodlar, bugün bile o şehirlerin simgesi gibi kabul ediliyor. Eski teknolojinin mirası olarak iz bırakılmış durumda.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın