Sadece Çalışkan Öğrencilerin Bileceği 11 Gizli Bilgi
Her sınıfta, dersten bir gün önce mucize bekleyenler de vardır, haftalar öncesinden stratejik plan yapıp kendine sessiz bir zafer hazırlayanlar da… Eğer siz de ikinci gruptaysanız, o görünmez başarı kulübünün gizli anahtarlarına sahipsiniz demektir! Çalışkan öğrenciler yalnızca ders çalışmakla kalmaz, sahne arkasında birçok akıl oyunuyla, planla, küçük numarayla başarıyı inşa ederler. Peki o gizli bilgileri biliyor musunuz? Hemen şimdi, çalışkanların asla yüksek sesle söylemediği ama uygulamadan da geri kalmadığı sırları açıklıyoruz!
1. Bilgi tekrarı için en iyi zaman, uyumadan hemen öncedir.
Çalışkan öğrenciler bir şeyi çok iyi bilir. Beyin, uyku sırasında gün içinde öğrenilenleri sindirir ve kalıcı hafızaya taşır. O yüzden ders çalıştıktan hemen sonra değil uyumadan hemen önce minik bir tekrar yapmak altın değerinde olur. Bu yöntem, özellikle ezber gereken derslerde olağanüstü sonuçlar verir. 5 dakikalık bir özet okuma bile sınav sabahı hatırlama oranını uçurur. Bu yüzden yatmadan önce Instagram mı yoksa tekrar mı sorusunda doğru seçimi yaparlar. Gerçekten sınav öncesi son 5 dakikada yapılan küçük tekrarlar, dev bir avantaja dönüşebilir. Beyne doğru anda doğru mesajı vermek çalışkanların süper gücü.
2. Renkli kalemler sadece estetik için değil beyin haritası için kullanılır.
İyi bir öğrenci, renkli kalemlerin sadece ajanda süslemek için olmadığını çoktan keşfetmiştir. Farklı konuları, önemli kavramları ve anahtar kelimeleri renklerle kodlamak beynin bilgi organize etme yeteneğini katladığından en önemli yöntemlerden biri olur. Sarı önemli uyarılar için, mavi teoriler için, yeşil uygulama örnekleri için kullanılır mesela. Böylece göz gezdirildiğinde bilgi renkli bir harita gibi hafızada kalır. Son dakika çalışmaları için de bu sistem hayat kurtarıcı olur. Tek renkli notlarla savaşanların aksine onlar her zaman görsel hafızayı da işin içine katarlar. Dememiz o ki OSınıf en renkli öğrencisini seçti bile!
3. Öğrenci moduna girmek için mini ritüeller kullanılır.
Çalışkan öğrenciler motivasyonu şansa bırakmaz, kendilerini derse hazırlamak için minik ritüeller geliştirirler. Bir fincan kahve yapmak, belirli bir çalma listesini açmak veya hep aynı masada oturmak gibi alışkanlıklar, zihni şimdi çalışma zamanı moduna sokar. Bu tıpkı bir sporcunun antrenman öncesi ısınması gibi. Zihin, düzenli işaretlere alışınca konsantrasyon çok daha kolay gelir.
4. Zamanı bloklara bölmenin gücüne inanırlar.
Konsantrasyon denen şey, sonsuza kadar sürdürülebilen bir şey değil sonuçta. Gerçekten çalışkan öğrenciler bunu bilir ve zamanlarını 25-30 dakikalık küçük bloklara bölerler. Araya 5 dakikalık minik molalar koymak, zihni resetlemek için sihirli bir formül desek yeri. Buna 'Pomodoro Tekniği' denir ve dünya çapında milyonlarca öğrenci tarafından kullanılır. Üstelik bu sistem, çalışmayı sıkıcı ve sonsuz bir maraton gibi hissettirmediği için daha sürdürülebilir olur. OSınıf atmosferinde her şey planlı. Kendi enerjilerini ve odaklarını korumayı bir görev bilmişlerdir. Sürekli değil, akıllı çalışan kazanır!
5. Soru çözmeden ders bitmez.
Sadece konuyu okumakla yetinmek, çalışkan bir öğrenci için başlangıç seviyesi. Onlar, mutlaka konu bitiminde birkaç soru çözerek bilgilerini test ederler. Çünkü pasif bilgi ile aktif bilgi arasında dağlar kadar fark vardır. Soru çözümü, bilgilerin zihinde yerleşmesini ve boşlukların hızlıca ortaya çıkmasını sağlar. Hatalarını görmekten korkmazlar, aksine hatalar onlara yön gösterir. Çalıştım ama anlayamadım bahanesi bu grupta barınamaz. Çalışkanlar, bilgiyi aktif şekilde yoğurmadan, biliyorum demez.
6. Öğrenmeyi öğrenmişlerdir.
En büyük fark burada gizlidir. Çalışkanlar sadece bilgi ezberlemez, nasıl öğreneceklerini de öğrenirler Kendilerine en uygun öğrenme yöntemini bulur ve onu sistematik olarak uygularlar. Kimi yazarak öğrenir, kimi ses kaydını dinler, kimi öğretirmiş gibi anlatır. Bu, onların başarılarını bir tesadüf olmaktan çıkarır ve bir sistem haline getirir. Başkalarının şanslı diye gördüğü şey aslında ter dökülmüş, planlanmış, optimize edilmiş bir süreçten başka bir şey değildir.
7. Özet çıkarmak bir nevi zihinsel sıkıştırmadır.
İyi bir özet çıkarmak, bilgiyi küçük ama güçlü bir enerji kapsülüne çevirmek gibi. Çalışkan öğrenciler bunu bilir ve düzenli olarak özet çıkarır. Konuyu tamamen anladıktan sonra kendi cümleleriyle özetlemek, bilginin sahiplenilmesini de müthiş ölçüde etkiler. Bu yöntem aynı zamanda sınavdan önce hızlı tekrar yapmayı da mümkün kılar. Defter dolusu notla uğraşmak yerine birkaç sayfalık özet yeter de artar. Kısacası, çalışkanların cebinde her zaman bir mini kopya gibi özetleri vardır ama tabii ki tamamen legal!
8. Başarıyı, küçük hedeflerle kutlarlar.
Büyük hedeflere ulaşmak motivasyon ister ama çalışkan öğrenciler bunun sırrını bilir. Tabii ki, küçük zaferler! Bir konuyu bitirdiğinde kendine 10 dakikalık müzik molası vermek, bir üniteyi hallettiğinde sevdiği bir diziyi izlemek gibi ödüllerle motivasyonlarını canlı tutarlar. Sadece sınavdan 100 almalıyım diye değil her adımda kendilerini destekleyerek yürürler. Bu yöntem, hem süreci keyifli hale getirir hem de büyük hedefler göz korkutucu olmaktan çıkar. İnsanın kendi ilerlemesini kutlaması, uzun maratonda ayakta kalmak için bir yakıt görevi görür. Yani, çalışkanlar kendi alkışlarını ihmal etmez.
9. Hızlı değil derin çalışırlar.
Sadece hızlıca bir konuyu geçmek çalışkanlar için yeterli değildir. Onlar bir bilginin temellerini anladıktan sonra derinlemesine sorular sorar: “Neden böyle?”, “Başka hangi durumlarda geçerlidir?”, “Bu bilginin zayıf noktası ne?” gibi. Böylece bilgiyi sadece yüzeyde değil köklerine kadar işlerler. Derin öğrenme de bilgiyi unutulmaz hale getirir. Yüzeysel çalışanlar ilk fırsatta bildiklerini kaybederken, çalışkan öğrenciler bilgiyi adeta içine işler. Kalıcı başarı kuşkusuz böyle inşa edilir.
10. Fiziksel alanlarını, zihinsel alan gibi temizlerler.
Masanız darmadağınsa, zihniniz de darmadağınık olur. Bu kuralı çalışkan öğrenciler içselleştirmiştir. Çalışacakları alanı sade ve düzenli tutarlar. Böylece dikkat dağınıklığını minimize eder, zihinsel berraklık kazanırlar. Kitaplar, notlar, kalemler belli bir düzen içindedir; ortalıkta dikkat dağıtacak telefon, oyun konsolu gibi şeyler bulunmaz. Çalışma alanı adeta kutsal bir tapınak gibidir.
11. Başarısızlık korkusunu yönetmeyi bilirler.
En zeki öğrenciler bile bazen hata yapar, başarısız olur ama çalışkan öğrenciler bu gerçeği avantaja çevirir. Hatalarını kişisel başarısızlık olarak değil gelişim fırsatı olarak görürler. Eleştirilmekten korkmaz, aksine geri bildirimi değerli bulurlar. Bu yaklaşım, onları her sınavdan, her deneyimden daha güçlü çıkarır. Başarısızlık onlar için son değil, bir basamaktır adeta.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
Yorum Yazın
Buradakileri çoğunu yapmıyorum. Size tek bir önerim var. Kitaplarla aranızı iyi tütün. Sık sık kitap okuyun. Ne soru çözmek, ne tekrar... En önemlisi kitap o... Devamını Gör