Selin Yağcıoğlu, Allan Hakko ile Ayrılığının Nedenini Birlikte Yaşayalım Baskısı Olarak Gösterenleri Eleştirdi
Selin Yağcıoğlu ve Allan Hakko, yaklaşık iki yıl süren ilişkilerini Nisan 2025'te sonlandırdıklarını duyurmuş ardından, Yağcıoğlu'nun ağlayarak yaptığı paylaşım epey dikkat çekmişti.
İkilinin ayrılığına dair ortaya yeni iddialar atılmıştı. Selin Yağcıoğlu, iddiaları yaptığı paylaşımla yalanladı.
Selin Yağcıoğlu ve Allan Hakko, 2023 senesinde aşklarını ilan etmişti. Çift, geçtiğimiz günlerde ilişkilerini sonlandırdıklarını açıkladı.

Sosyal medya fenomeni Yağcıoğlu, ayrılığı Instagram kanalında yaptığı açıklamayla takipçilerine bildirdi. Açıklamasında, 'Allan'la 2 yıldır süren harika ilişkimizi noktalamaya karar verdik. 2 ayrı evladımız varken iş, güç ve hayatımızı sürekli dengede devam ettirmek için çabalamak bizi artık çok yordu. Güzel başlayan ilişkimiz yine çok güzel sonlandı' ifadelerini kullandı.
Allan Hakko'nun önceki evliliğinden Benjamin adında bir oğlu, Selin Yağcıoğlu'nun ise Gökhan Balarısı ile olan evliliğinden Su adında bir kızı bulunuyor .
Ayrılık sonrası Selin Yağcıoğlu, duygusal bir video paylaşarak gözyaşlarına hakim olamadı. Bu paylaşım sosyal medyaya damga vurdu. Yağcıoğlu adeta bir anda eleştirilerin odağı oluverdi.
Bu ilişkinin sonlanmasının ardından Mehmet Üstündağ, ikilinin ayrılık sebebini Selin Yağcıoğlu'nun "birlikte yaşayalım!" baskısı olduğunu iddia etti.

'Aldığım bilgilere göre, Yağcıoğlu ilişkiye bir ad vermek adına Allan Hakko’ya birlikte yaşama teklifinde bulunmuş.
Hakko, Avrupa Yakası’nda yaşıyor, Selin Hanım ise Anadolu Yakası’nda, anladığım kadarıyla bu da görüşmelerini zorlaştıran bir unsur olmuş. Fakat bu istek, Hakko tarafından bir baskı olarak algılanınca, ayrılma kararı almış.' ifadelerini kullanan Üstündağ'a Selin Yağcıoğlu, sosyal medyada yaptığı bir paylaşımla yanıt verdi.
Yağcıoğlu, yayınladığı yazıda kalıplaşmış toplumsal cinsiyet rollerini ve bunun haberciliği de etkilemesini eleştirerek adeta habercilik dersi verdi.

'Bir kız çocuğu annesi olarak, hayatımda her ne kadar derin bağlar kursam da, birlikte yaşamak gibi bir tercihi gündemime almak benim için söz konusu değil.
Ancak dikkat çekici olan bir diğer konu şu: Neden her ilişkide 'kadın evlenmek ister, erkek istemez' gibi cinsiyetçi bir kalıp dayatılıyor? Neden hâlâ bir kadının ilişkiyi kendi isteğiyle bitirebileceği ihtimali görmezden geliniyor? Bu yaklaşımı, eril bakış açısıyla şekillenmiş haber dilini ve bu zihniyeti açıkça kınıyorum.'
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın