Son yıllarda hayatımıza giren bir kelime olsa da aslında eskiler de manifestlemenin varlığından elbette haberdardı. 'Söylediğine dikkat et', 'Dilinde olan başına gelir', 'Kötüyü çağırma', 'İyi düşün iyi olsun' gibi ifadelerin de temeli tam olarak bu. İster istemez bir şeye odaklandığımızda o şeyin başımıza geldiğini hepimiz deneyimlemişizdir. Stajyer doktor Mehmet Ali Tatar, manifestin gerçek olduğunu ve tıbbi fizyolojisini açıkladı.
Kaynak: Stajyer Doktor Mehmet Ali Tatar
Bir stajyer doktor manifestin tıbbi fizyolojisini anlattı.
Manifestin gücüne inananlardansanız bu videoyu mutlaka dinleyin.

Manifestin tıbbi bir gerçeklik olduğunu söyleyen stajyer doktor, tıbbi fizyolojisini açıkladı.
'Sen olumlu ve olumsuz bir şeyi hayal ediyorsun ve bu bir süre sonra gerçekten oluyor.' diyen doktor Mehmet Ali Tatar, 'Retiküler aktivasyon diye bir sistemi var beynimizin dikkat filrtesi. Örneğin sen kırmızı bir araba düşünüyorsun, istiyorsun, ondan sonra her yer kırmızı araba kaynamaya başlıyor. Çünkü beynin sürekli onu arıyor. Nöral plastisite dediğimiz bir şey var. Beyinde kullanılan yollar güçleniyor, kullanılmayan yollar ise güçsüzleşiyor. Bir düşünceyi, bir hedefi tekrar zihninde canlandırdığında, gerçekleştiğinde ne tepki vereceğini hayal ettiğinde nöronal ağlar kuruluyor ve beyinde bir yol oluşuyor. Sonrasında beynin sırf bu yol hatrına davranışlarını sen farkında olmadan ona göre şekillendirmeye başlıyor. Prefrontal korteks planlıyor, basal ganglionlar alışkanlıkları, limbik sistem motivasyonu yeniden şekillendiriyor. 2. olarak hormonal birtakım olaylar oluyor, Hayal edince dopaminerjik sistem aktive oluyor ve sen motive oluyorsun. Olumlu beklenti ise kortizol seviyesini düşürüyor. Stresin azalıyor ve daha rahat çalışıyorsun.'
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın