Son Zamanlarda Psikolojini Bozan Ne?
Hayat bazen çok yorucu, değil mi? Ufacık şeyler büyüyüp devleşiyor, seni sıkıyor, seni geriyor… Ama ne tam adını koyabiliyorsun ne de ne yapman gerektiğini biliyorsun. Belki farkında bile olmadan psikolojini yavaş yavaş kemiren bir şey var. Derin bir nefes al, dürüstçe cevapla ve bakalım seni asıl yoran neymiş?
Hadi teste!
1. Öncelikle cinsiyetini seçer misin?
2. Yaşını seçer misin?
3. Sabah uyandığında ilk hissettiğin şey ne oluyor?
4. Gün içinde seni en çok zorlayan şey nedir?
5. Hayatında bir şeyi değiştirme şansın olsa değiştirir miydin?
6. Son zamanlarda seni en çok tüketen ortam hangisi?
7. Kendini hangi cümleyle tanımlarsın?
8. Kendini yalnız hissediyor musun?
9. Kendini dinlemek istediğinde ne yaparsın?
10. Şu an biri seni anlayabilse ne değişirdi?
Seni yoran kimseye güvenememek!
Güven senin için bir temel. Ne dostlukta, ne aşkta, ne ailede güven duygusu olmadan ilerleyemiyorsun. Ama son zamanlarda bu temel ciddi şekilde sarsılmış. Belki çok yakının biri sana verdiği sözü tutmadı, belki biri seni sırtından vurdu. Belki de sadece hissettiğin duyguların karşılığını göremediğin için içten içe bir hayal kırıklığı yaşadın. İnsanlara karşı artık daha temkinlisin. Herkesi analiz ediyor, en küçük hareketin bile altında bir şey arıyorsun. Çünkü bir daha hayal kırıklığına uğramaktan, kırılmaktan korkuyorsun. Ve bu seni yoruyor. Birine güvenmek eskiden kolayken, şimdi o kadar çok düşünüyorsun ki… Bu da seni ilişkilerden soğutuyor. Aslında sen hala çok sevmek, bağlanmak ve derin bağlar kurmak istiyorsun. Ama kalbinin kapısını açık tutmak cesaret istiyor. Unutma, güven bir süreçtir. Herkes seni yaralamak için gelmedi. Kendini tamamen kapatma, ama sınırlarını çiz. Sana zarar veren insanlarla mesafeni koruyabilir, aynı zamanda ruhunu iyileştirecek insanlara da yer açabilirsin. Çünkü senin gibi duygusal zekâsı yüksek, derinlikli bir ruhun sevilmeye ve anlaşılmaya hakkı var.
Seni yoran sorumluluklar!
Dünya sırtına binmiş gibi. Sanki herkes senden bir şey bekliyor ama kimse senin nasıl olduğunu sormuyor. İş, okul, ev, aile, sosyal çevre… Hep bir şeyler yetişmeli, hep bir şeyler yoluna girmeli. Ve sen tüm bunların arasında kendine yer açamıyorsun. Biraz durmak istiyorsun ama suçluluk hissi bırakmıyor. durursam eksik kalırım, yetişmezsem mahvolur, herkesin gözü bende… İşte bu iç ses seni her gün biraz daha yıpratıyor. Enerjin düştükçe suçluluk artıyor, suçluluk arttıkça daha çok zorlamaya başlıyorsun kendini. Aslında sen mükemmeliyetçi bir yapıya sahipsin. Her şeyi kusursuz yapmaya çalışıyorsun, ama bu çaba seni yavaş yavaş tüketiyor. Kendine bunu yapmayı bırakmalısın. Bazen yetiştirememek değil, rahatça nefes almak daha önemlidir. Kendine sınırlar koy. Dinlenmek bir tembellik değil, kendini korumaktır. Dünyayı sırtında taşımak zorunda değilsin. Kendine şefkat göster. Çünkü o çok şey beklediğin sen, biricik, yorgun ve sevgiye muhtaç biri.
Seni yoran kendinle verdiğin savaş!
Bu aralar dış dünya değil, iç dünyan seni zorluyor. Kendini sürekli sorguluyorsun: yeterli miyim?, doğru yolda mıyım?, neden böyle hissediyorum? gibi sorular zihninde dönüp duruyor. Başkalarının ne dediği değil, senin kendi kendine söylediklerin seni daha çok yoruyor. Senin içinde büyük bir beklenti var: Kendine karşı. Daha iyi olmalıydın, daha hızlı ilerlemeliydin, daha az hata yapmalıydın… Ama bu beklenti bazen kendini cezalandırmana sebep oluyor. İçindeki eleştiren ses çok güçlü ve seni motive etmekten çok aşağıya çekiyor. Aslında çok derin düşünen, çok hassas ve içe dönük bir yapın var. Her şeyin anlamını çözmeye çalışırken bazen duyguların arasında kayboluyorsun. Ama bu karanlık, geçici. Çünkü senin bu kadar içe dönük düşünebilmen bile ruhsal farkındalığının göstergesi. Kendini daha çok anlayacak, daha az yargılayacak bir noktaya geçmen gerekiyor. Hatalarını affet. Kendine bir arkadaş gibi davran. Çünkü seninle her gün birlikte olan tek kişi: sensin. Ve artık o sesi biraz daha yumuşatmanın zamanı geldi.
Seni yoran görünmezlik hissi!
Sen çok şey yapıyorsun. Çok veriyorsun. Çok düşünüyorsun. Ama bütün bu çabaların çoğu zaman fark edilmiyor. Bu dünyada değer görmek senin için çok önemli, ama kimse bunun için elini taşın altına koymuyor gibi. Ben buradayım diye bağırmak istemiyorsun ama sessizliğin içinde yavaş yavaş kaybolduğunu da hissediyorsun. Belki ailende, belki iş yerinde, belki de arkadaş çevrende kendini değersiz hissettin. Yapılanlar değil, yapılmayanlar seni yordu. Takdir edilmemek, duygularının anlaşılmaması, çabalarının karşılıksız kalması… Tüm bunlar seni içten içe incitiyor. Ama bil ki senin değerin başkalarının gözüyle ölçülemez. Sen bir şeyleri yaparken içinden geldiği için yapıyorsun. Bu yüzden yaptıkların zaten çok kıymetli. Ama zaman zaman bunu kendine de hatırlatman gerekiyor. Çünkü seni sen yapan şey sadece görünmen değil; içindeki ışık. Belki de artık sen de biraz geri çekilmeli, kendini görünür kılmak için başkalarının onayına ihtiyaç duymamalısın. Sen zaten varsın. Varlığın bile yeterli. Sen fark edilmeye değil, fark etmeye devam et.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
İlginizi çekebilir:
Şu An Zaman Makinen Olsa Hangi Yıla Giderdin?
Sana Ne Zaman Aşık Oluyorlar?
Hangi Burçla Mükemmel İkili Olursunuz?
Yorum Yazın
Seni yoran kimseye güvenememek
Seni yoran kimseye güvenememek! Güven senin için bir temel. Ne dostlukta, ne aşkta, ne ailede güven duygusu olmadan ilerleyemiyorsun. Ama son zamanlarda bu ... Devamını Gör
Aslında sen hala çok sevmek, bağlanmak ve derin bağlar kurmak istiyorsun. Ama kalbinin kapısını açık tutmak cesaret istiyor. Unutma, güven bir süreçtir. Herk... Devamını Gör