onedio
article/comments
article/share
Haberler
Tuşlu Telefonlar Geri Dönüyor: Birçok Yetişkin ve Genç İnternetsiz Yaşama Yöneliyor

Tuşlu Telefonlar Geri Dönüyor: Birçok Yetişkin ve Genç İnternetsiz Yaşama Yöneliyor

Hayatımızı kolaylaştıran akıllı telefonlar, aynı zamanda zihinsel yorgunluğun ve dikkat dağınıklığının da en büyük kaynaklarından biri haline geldi. Sosyal medya, sürekli gelen bildirimler ve bitmeyen ekran süresi birçok kişiyi bunaltınca, farklı bir yol arayışı başladı. Artık hem yetişkinler hem de gençler, yalnızca arama ve mesajlaşma imkanı sunan basit telefonlara yönelerek daha sakin, odaklı ve gerçek bağlara dayalı bir yaşamı tercih ediyor.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Günümüzde teknolojiden tamamen kopmak neredeyse imkansız.

E-postaları, haberleşme derken hayatımızın her alanı cihazlarla iç içe.

Ama artık hem yetişkinler hem de gençler radikal bir adım atıyor. Akıllı telefonlarını bir kenara bırakıp yalnızca arama ve mesajlaşmaya izin veren tuşlu telefonlara yöneliyorlar.

Bu hareket sadece nostaljik bir akım değil; dijital minimalizme ve daha bilinçli bir yaşama doğru büyüyen küresel bir dönüşüm diyebiliriz.

Bu hareket sadece nostaljik bir akım değil; dijital minimalizme ve daha bilinçli bir yaşama doğru büyüyen küresel bir dönüşüm diyebiliriz.

Nokia 3310 gibi ikonik modeller ya da Light Phone II gibi minimalist tasarımlar yeniden yoğun ilgi görüyor. Counterpoint Research’ün 2023 raporuna göre yalnızca Kuzey Amerika’da bu telefonların satışları %5 arttı. İlginç olan bu artışın büyük kısmı dijital yorgunluk yaşayan yetişkinlerden gelmesi.

Okullar da öğrencilerin odaklanma, sosyal ilişkiler ve davranışlarını geliştirmek için bu yaklaşımı destekliyor. Örneğin Johannesburg’daki Holy Rosary School for Girls, geçtiğimiz yıl “80 Days: Phone Like It’s 1999” adıyla 80 günlük bir telefon detoksu başlattı. İş dünyasında da bazı şirketler çalışanlarının ekran süresini azaltmasına destek vererek verimlilik artışını teşvik ediyor.

Peki insanlar neden bu değişimi yapıyor?

Peki insanlar neden bu değişimi yapıyor?

Sosyal medyadan kaçış:

Bir dakikalığına Instagram’a girip kendini 45 dakika sonra hâlâ ekranda bulan herkes bu hissi biliyor. Harvard Üniversitesi’nin araştırmasına göre sosyal medya, beyinde bağımlılık yaratan maddelerle aynı ödül merkezlerini tetikliyor. Bu da telefonu bırakmayı zorlaştırıyor.

Zihinsel sağlık için:

Aşırı ekran kullanımı; kaygı, depresyon ve yalnızlıkla ilişkilendiriliyor. Royal Society for Public Health’e göre ekran süresini kısıtlamak, ruhsal belirtileri azaltıyor. Basit telefon kullanımı ise sosyal medyanın tetiklediği kıyaslama ve FOMO (bir şeyleri kaçırma korkusu) döngüsünü kırmaya yardımcı oluyor.

Gerçek dünyaya dönüş:

Ekran karşısında geçen zaman arttıkça yüz yüze ilişkiler zayıflıyor. Tuşlu telefon tercih eden birçok kişi ilişkilerinin güçlendiğini, sohbetlerin derinleştiğini ve aile bağlarının kuvvetlendiğini söylüyor.

Daha iyi uyku:

Ekranlardan yayılan mavi ışık uyku düzenini bozuyor. Telefonu azaltanlar daha hızlı uykuya daldıklarını ve kaliteli dinlenme yaşadıklarını belirtiyor.

Odaklanma ve üretkenlik:

Sürekli gelen bildirimler ortadan kalktığında iş ve evde dikkati toplamak kolaylaşıyor. Computers in Human Behaviordergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, telefon kullanımını sınırlayan kişilerde hafıza ve odaklanma belirgin şekilde iyileşiyor.

İlişkilerin güçlenmesi:

Yüz yüze sohbetler, telefonların bölmediği ortamlarda daha anlamlı hale geliyor. Ebeveynler çocuklarına daha fazla vakit ayırıyor, çiftler daha yakın hissettiğini söylüyor, arkadaşlar ise birlikte geçirilen zamanın kalitesinden memnun.

Yaratıcılığı yeniden keşfetmek:

Her boş anı ekranla doldurmadığınızda yeni hobiler, yaratıcılık ve hatta can sıkıntısı için alan açılıyor. Psikologlara göre can sıkıntısı, kişisel gelişim ve yaratıcılığın en önemli tetikleyicilerinden biri.

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
2019 yılında TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde lisans eğitimime başladım, 2024 yılında da mezun oldum. Eğitimim süresince çeşitli platformlar ve gazete topluluklarında çeviri ve yerelleştirme alanlarında aktif rol aldım, bu süreçte dil becerilerimi ve kültürler arası iletişim yetkinliğimi geliştirdim. 2022 yılının Mayıs ayında Onedio’da stajyer olarak başladığım editörlük kariyerime, “Yaşam” kategorisinde sosyal medyadaki trendleri, günümüz ilişki dinamiklerini ve toplumsal meseleleri okuyuculara ulaştırarak devam ediyorum. İçeriklerimde, okuyucuların kendilerinden birer parça bulmasını amaçlıyorum.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
5
1
1
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın