onedio
article/comments
article/share
Haberler
Uzun Yolculuklarda Kendini Bir Filmde Gibi Hissettiren 10 Ayrıntı

etiket Uzun Yolculuklarda Kendini Bir Filmde Gibi Hissettiren 10 Ayrıntı

Uzun yolculuklarda hepimiz bir noktada kendimizi film sahnesinde gibi hissetmişizdir. Camdan akan manzaralar, radyodan denk gelen şarkılar ve yol boyunca tanıdık ve tanımadık yüzler, sıradan bir seyahati adeta film deneyimine dönüştürüyor.  Birkaç abur cubur, biraz hayal gücü ve bolca yol manzarasıyla kendinizi hiç fark etmeden başrol oyuncusu gibi bulabilirsiniz!

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

1. Camdan akan manzaraların klip gibi görünmesi.

Uzun yolculuklarda camdan dışarı baktığınızda, sıradan ağaçlar bile müzik videosu tadında akmaya başlar. Özellikle kulaklığınızı taktığınızda aniden kendi filminizin başrolü gibi hissedersiniz. Yol kenarındaki tabelalar, rastgele geçen arabalar ve uzakta beliren dağlar birer sahne dekoruna dönüşür. Sanki görünmez bir kamera sizi çekiyor ve siz farkında olmadan başrol performansınızı sergiliyorsunuz. Hele gün batımı varsa değmeyin keyfinize! Bu anlarda gerçeklik bulanıklaşır, siz de kendinizi bir yol filmi karakteri gibi hissedersiniz.

2. Arka koltukta uyumanın film sahnesine dönüşmesi.

2. Arka koltukta uyumanın film sahnesine dönüşmesi.

Yolun titreşimiyle ağırlaşan göz kapakları, pencereden süzülen ışık ve kafanızı cama yasladığınız o an… İşte tam bir film sahnesi! Uyurken bile yolla senkronize olmuş bir karakter gibi görünürsünüz. Belki yanınızdakiler fark etmiyor ama siz resmen sanat filminde gibi uyuyorsunuz!

3. Molalarda kendini başka bir hikayenin içinde bulmak.

3. Molalarda kendini başka bir hikayenin içinde bulmak.

Otobüs veya araba mola verdiğinde, inip bir benzinlik marketine girdiğinizde bambaşka bir dünyaya adım atmış gibi hissedersiniz. O anda sizi hiç tanımayan insanların arasında, başka bir filmin figüranı gibi dolanırsınız. Farklı şehirlerden gelen yolcular, garip yiyecek kokuları ve floresan ışıklarıyla birlikte sahne bir anda değişir. Sanki yeni bir bölüm başlamış gibi olur.

4. Radyoda çalan şarkının filminize soundtrack olması.

Uzun yolculuklarda rastgele açılan radyo, hiç beklenmedik bir şekilde sizin ruh halinize uygun şarkılar çalabiliyor. O an ne düşünüyorsanız, şarkının sözleri tam da oraya dokunur ve siz bu tam olarak benim için çalındı diye düşünürsünüz. O anlık tesadüf, aslında film müziği ekibinin size özel seçtiği soundtrack gibi hissettirir. Hele ki yolun temposuyla müzik uyum sağlıyorsa direkt filminiz başlar. Kendi filminizin yönetmeni olsaydınız, kesin o şarkıyı sahneye eklerdiniz.

5. Yan koltukta oturan kişiyle sessizce iletişim kurmak.

Bazen uzun yolculuklarda yanınızdaki kişiyle konuşmazsınız ama küçük detaylar bir film sahnesi yaratmakta çekince görmez. Birlikte aynı yöne bakmak, aynı anda esnemek ve aynı anda camdan dışarı bakmak gibi anlar, senaryoya ince dokunuşlar katar. İki karakterin kelimelere gerek duymadan anlaşmasıdır bu.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

6. Yağmurun camda yarattığı o büyüleyici görsel efekt.

Uzun yolculuklarda yağmur başladığında, camdaki damlalar tam bir sinema efekti haline geliyor. Arabanın hızıyla birleşen yağmur, ışıkları kırar ve dramatik bir atmosfer yaratır. İçeride oturan siz, sanki bir klip çekimindeymiş gibi hissedersiniz. Üstelik bir de duygusal bir şarkı çalıyorsa vay sizin halinize! Gözyaşları da yağmura benzeyerek sicim gibi iner gözlerinizden.

7. Yol arkadaşlarının yavaş yavaş karaktere dönüşmesi.

Başta sıradan görünen yol arkadaşları, yolculuk uzadıkça bir film karakteri gibi şekillenir. Onların küçük jestleri, konuşma tarzları ve durduk yere anlattıkları anılar senaryonun gizli malzemeleri haline gelir.

8. Yolun bitmemesiyle oluşan zamansızlık hissi.

Saatlerce süren yolculuklar bazen zaman algımızla oynar. Kaç saat geçtiğini anlamaz, sanki zamansız bir boşlukta ilerliyormuşsunuz gibi hissedersiniz. Bu, filmlerdeki sonsuz yol metaforuna çok benzer. O an siz bir karakter olarak, hem fiziksel hem de ruhsal bir yolculukta olursunuz.

9. Yolda kaybolan düşünceleri seslendirmek.

Uzun yolculuklarda zihniniz sürekli bir yerlere dalar ve bu düşünceler bir anda filmdeki iç sese dönüşür. Kendinizi bir karakterin monolog sahnesinde gibi hissedersiniz. Belki geçmişe dönük pişmanlıkları, belki geleceğe dair umutları dile getirirsiniz. Bu anlarda dışarıdaki yolun akışıyla düşünceleriniz arasında organik bir bağ kurulur.

10. Gece yolculuğunda farların oynadığı ışık oyunları.

Gece yolculuklarında arabaların farları, yolun üzerine düşen ışık oyunlarıyla tam bir görsel şölene dönüşür. Özellikle arabanın ön camından bakıyorsanız farların birbirini takip edişi sinemada kullanılan özel efektlere benzetebilirsiniz. Karanlığın ortasında parlayan her ışık, sahneye gizemli bir hava katar. Siz ise bu ışıkların içinden geçen bir kahraman gibi hissedersiniz!

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
Kendime popüler kültür ve televizyon dedektifi diyebilirim. Televizyon ve sinemanın mutfağında yer almayı da bir o kadar seviyorum. 2019 yılından bu yana da Onedio’da ilişkiler, teknoloji, müzik ve popüler kültür odaklı içerikler üretiyorum. Yazarken sadece bilgi aktarmaktan ziyade okuyucunun kalbine dokunacak bir his bırakmayı önemsiyorum.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın