onedio

sokak köpekleri Haberleri

sokak köpekleri ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. sokak köpekleri ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Sakarya'da Sokak Köpeklerini Barınağa Diye Götürüp Zehirlemişler
Akyazı İlçesi'nde belediye ekiplerinin “Köpekleri uyuşturup barınağa götüreceğiz diyerek zehirledikleri öne sürüldü. İlçedeki hayvanseverler bu duruma sosyal medya üzerinden büyük tepki gösterdi. Alınan bilgilere göre, Alaağaç Mahallesi'nde oturan Mustafa Bulut sokak köpeklerinin mahalle halkını rahatsız ettiği gerekçesiyle bunların toplanması ve daha iyi bakılması için Akyazı Belediyesi'ne haber verdiklerini belirtti. Ancak gelen ekiplerin onlara zehirli et verdiğini ileri sürerek olayı şöyle anlattı: “Mahallemizde daha önce doğum yapan bir sokak köpeğini evimizin önünde besliyorduk. Yavruları biraz büyüdükten sonra bu sokak köpeği tekrar hamile kaldı. Mahalle sakinlerini rahatsız ettiği gerekçesiyle bu köpeğin daha iyi şartlarda bakılması için belediye ekiplerine haber verdik. Belediye ekipleri mahalleye gelerek köpekleri uyuşturup Adapazarı’nda bulunan bir barınağa götüreceklerini söylediler. Ben de daha iyi koşullarda bakılacakları için ekiplere yardımcı oldum. Ekiplerin verdiği etlerden köpeklere yedirdim. Etleri yiyen 2 sokak köpeğinin ağzından salyalar gelmeye başladı. Ekipler bu 2 köpeği ipler yardımıyla kamyonete yüklediler. Kendim beslediğim köpeğim ve biri hamile olan diğer 3 sokak köpeği etleri yer yemez tarlalara kaçtılar. Havanın yağmurlu olması nedeniyle tarlaya giremedik. Hamile olan köpek ertesi gün komşumuzun garajında ölü olarak bulundu. Etlerden yiyen diğer sokak köpekleri ve kendi köpeğim ise hala ortalarda yok. Muhtemelen onlar da bir köşede ölüp kaldılar.' ZEHİRLİ ETTEN YİYEN KARGA BİLE ÖLDÜ Belediye ekiplerinin köpeklere dağıttığı etlerden yiyen bir karganın da etten yer yemez öldüğünü söyleyen Mustafa Bulut 'O dağıttıkları etlerden yiylen karga olduğu yerde ölüp kaldı. Etlerin zehirli olduğu belli. Bize zehirli olduğunu söylemiyorlar. 'Köpeği bayıltıp barınağa götürüyoruz' deyip etle zehirliyorlar. Köpeklerden biri hamileydi. Böyle bir insanlık, böyle bir belediye anlayışı olabilir mi? Zehirleyeceklerini bilseydim izin verir miydim? Bu olayı yargıya taşıyacağım.' Bu arada olayı öğrenen Sakaryalı hayvanseverler sosyal paylaşım sitesi Facebook'tan ' Akyazı'da öldürülen köpeklerin fotoğraflarını yayınlayacağız' diyerek sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladılar. Akyazı Belediyesi ise konuyla ilgili olarak bir açıklama yapmadı. Alaattin ONUR/ AKYAZI (Sakarya), (DHA)
'Darbeye Teşebbüs‘le Suçlanan Çarşı: 'Asla Pes Etmeyeceğiz'
Gezi eylemleri nedeniyle ‘darbeye teşebbüs‘le suçlanan Beşiktaş’ın taraftar grubu çArşı, resmi web sitesinden bir açıklama yaparak ‘ Asla pes etmeyeceğiz ‘ mesajı verdi.Forzabesiktas.com‘da yapılan ve iddianamedeki ‘darbeye teşebbüs’ suçlamasından alıntı yapılarak başlayan açıklamada, çArşı grubu kendilerine yöneltilen suçlamalar arasında ‘gece gündüz insanları gaza boğmak’ olmamasının mutluluk verici olduğunu vurgulandı.Grup üyeleri Gezi Parkı sürecinde öldürülen genç ve çocuklar ile 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarına atıfta bulunarak, “Suçlamalar arasında) Bir tenhada acımasızca, hunhar bir şekilde bir genci döverek öldürmek yok! “Üç tane sıktım” yok! Çatıdan adam atmak yok! 14’ünde fırına “ekmek” almaya giden kara kaşlı bir fidanın 15’inde, 16 kilo toprağa verilmesi yok! Hırsızlık, yolsuzluk yok!” açıklaması yaptı.“Bir eylemin ahlaki değerini eylemin sonucu değil, eylemin ardındaki niyet belirler” denilen açıklamada, davanın ilk duruşmasının görüleceği 16 Aralık için de “Deplasmana gidiyoruz” ifadelesi kullanıldı:“Deplasmana gidiyoruz; Adalet için, hukuk için, vicdan için, ülkemizin yarınları için gidiyoruz.Van’da üşüyen, Soma’da ağlayan çocuklar için. Sokak köpekleri için, yetimler için, yaşlılar için gidiyoruz.Karadeniz’e dere olmak için gidiyoruz.Bizi kanser eden bu hukuksuzluğa ilik bulmak için gidiyoruz.Tribüne çıkmak bizim için bir davadır, Beşiktaş davasıdır. Gittiğimiz her yerde bu dava için haykırmaktan geri durmayız. 16 Aralık deplasmanında da o mahkeme kürsüleri bizim için insanlığn davasını haykıracağımız bir tribündür.Bu süreçte bizlerden desteğini esirgemeyen herkese teşekkürü bir borç biliriz.Asla pes etmeyeceğiz, haramilerin sofrasına diz çökmeyeceğiz.”Borussia Dortmund’un Almanya’daki lig maçında çArşı grubu için, “Asla pes etmeyin” pankartı açılmıştı.Diken
Sokak Hayvanları Hakkında Bilinen 12 Yanlış Bilgi
Sokak hayvanları yaşam ortaklarımız olmalarına rağmen onlar hakkında neleri doğru biliyoruz?Neleri doğru, neleri yanlış uyguluyoruz? Bu anlamda onları ortak olduğumuz yaşama ne denli katıyoruz? Bu konuyu aydınlatmak adına sokak hayvanları hakkında bilinmesi gerekenler listemiz bizce size yardımcı olacaktır.Buyurunuz.Tarkan Kaynar listeledi, haberiniz olsun. (@tarkankaynar)
'Sokak Köpekleri Çöp Arabasında Preslendi' İddiası
Tunceli Pülümür'de sokak hayvanlarınlarının çöp taşıma araçlarında preslenerek öldürüldüğü yönündeki bir haber sosyal medyayı karıştırdı. Hayvanların çöp konteynırlarında görüldüğü fotoğraflar en çok paylaşılan fotoğraflar arasına girerken hayvanseverler Twitter'da tepkilerini #TunceliPülümürKöpekKatliami etiketiyle dile getirdi. Olaya ilişkin T24'ün ulaştığı yetkiler ise köpek katliamının söz konusu olmadığını hayvanların Erzincan Belediyesi'ne ait bir hayvan barınağına nakledildiğini belirtti.CHP'li Müslüm Tosun 'un Belediye Başkanlığı'nı yürüttüğü Tunceli'nin Pülümür İlçesi'nde sokak hayvanlarının çöp taşıma araçlarında preslenerek öldürüldüğü iddiası sosyal medyada sert tepkilere yol açtı. Olaya ilişkin açıklama yapan CHP İl Başkan Yardımcısı Yılmaz Kılıçoğlu , belediyenin hayvan nakil aracı olmadığı için hayvanların çöp aracıyla Erzincan Belediyesi Hayvan Barınağına sevk edildiğini bildirdi. Hayvan barınağı yetkilerinden Güler Öztürk ise 36 köpeğin sağlıklı bir şekilde barınağa ulaştığını teyit etti. Tepkiler üzerine Twitter hesabından bir açıklama yapan Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) hayvanların kısırlaştırılmak üzere Erzincan'a nakledildiğini, kısırlaştırma işleminden sonra yeniden Pürümür'e götürüleceklerini belirtti.T24
Nuh Köklü'nün Son Sözleri: 'Ne Olur Bu Bir Rüya Olsun'
Kadıköy'de arkadaşlarıyla kartopu oynarken camına kartopu isabet eden esnaf tarafından bıçaklanan Gazeteci Nuh Köklü hayatını kaybetti. Görgü tanıklarının yaptığı açıklamaya göre saldırgan 'Ben deliyim, size gelir silah sıkarım, yarın da hapishaneden çıkarım...' dedi. Yeldeğirmeni Dayanışması'nın açıklamasına göre öldürülen gazeteci Nuh Köklü'nün son sözleri şöyle: 'Ne olur bu bir rüya olsun...'Olay, dün saat 20.30'da Kadıköy Yeldeğirmeni Mahallesi, Karakolhane Caddesi'nde meydana geldi. İddialara göre, Gazeteci Nuh Köklü sokak üzerinde bir grup arkadaşıyla kartopu oynamaya başladı. Bu sırada atılan kartoplarından biri sokak üzerindeki aktar dükkanının vitrin camına isabet etti. Duruma sinirlenerek dışarı çıkan işyeri sahibi Serkan Azizoğlu ile Köklü ve arkadaşları arasında tartışma yaşandı. Tartışma sırasında dükkana giren Azizoğlu bu defa elinde bıçakla dışarı çıkıp Nuh Köklü'yü göğsünden bıçakladı.Ağır yaralanan Nuh Köklü, arkadaşları tarafından olay yerine çağırılan ambulansla Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Ambulansta kalbi duran ve tekrar çalıştırılan Köklü, hastanede yapılan tüm müdahaleye rağmen yaşamını yitirdi.ŞÜPHELİ DE HASTANEYE KALDIRILDIOlayın ardından gazeteci Nuh Köklü'nün arkadaşları ve vatandaşlar, tehditler savurmayı sürdüren şüpheli esnaf Serkan Azizoğlu'nu darp etti. Olay yerine gelen polis ekipleri de, Azizoğlu'nu gözaltına alarak Gayrettepe Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürdü.
Ahmed Arif Kimdir? İşte Ahmed Arif'in Hayatına Dair Bilmeniz Gereken 25 İlginç Bilgi
Ahmed Arif kimdir? Gelin hep birlikte Türk Edebiyatı'nın usta ismini yakından tanıyalım.Ahmed Arif, 23 Nisan 1927 tarihinde Diyarbakır’da doğdu. Bebekken annesi Sâre'yi kaybetti, bu yüzden hayatı babasının yeni eşleriyle devam edecekti. Sekiz Kardeşin en küçüğü olan Ahmed Arif Diyarbakır’dan babasının memur olması sebebiyle Diyarbakır'dan sonra Siverek’le tanışmıştır. Okuma yazmayı ilkokuldan önce anaokulunda öğrenen Ahmed Arif, ortaokulu Urfa’da, liseyi yatılı olarak Afyon’da okudu ve şiir sanatı en fazla Afyon’da kendini gösterdi. İlk şiiri Seçme Şiirler Demeti Dergisi'nde 1940’da yayımlandı ve 10 lira telif ücreti aldı. Askerliğini İstanbul Riva’da yaptı ve üniversiteyi Ankara Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü’nde okudu. 1951 ve 52 de iki kez tutuklandı be sebeple yükseköğrenimini tamamlayamadı. Çeşitli gazetelerde çalıştı. 1968 yılında Hasretinden Prangalar Eskittim kitabı çıktı ve korsan hariciden 23 baskı yaptı. Yine aynı adla kendi seslendirdiği şiir kaseti 20 binden fazla sattı. Gerçek adı Ahmed Önal şair bir kalp krizi sonucu 2 Haziran 1991 yılında hayata veda etti.KAYNAK: Meçhul Dergi
Kobanê'de İlaçları, Cephede Yaralananlar Kullansın Diye Halk Hastaneye Gitmiyor
Dayanışmanın hakim olduğu Kobanê’de yaşayanların temel talebi insani yardım koridorunun açılması.IŞİD ile Kürt güçlerinin çatışmalarının sürdüğü Kobanê'de yaşayan insanlar, zorunlu olmadıkça geceleri dışarı çıkamıyor. Zaten birçok insan yıkıntılar içindeki kentten göç etmiş veya burada hayatını kaybetmiş. Karasinek ve koku istilasındaki kentte yaşayan hayvanlar da aç ve susuz. Özgür Gündem muhabiri Ersin Çaksu , Kobanê'deki gözlemlerini anlattı.Ersin Çaksu’nun BBC Türkçe’deki “Kobanê'deki 50 günüm: Ölülerine ağlamayan kent” başlıklı haberi şöyle:Daha önce de gelmiştim buralara. Ama o zamanlar gördüğüm sivillerden birçoğunu artık göremiyorum. Kimi göç etmiş, kimi çatışmalarda hayatlarını kaybetmiş.Kentin doğu tarafı çatışmalar, havanlar, IŞİD militanlarının bomba yüklü araçlarla yaptığı saldırılar ve hava operasyonlarından dolayı enkaz görüntüsünde. Buralar bir zamanlar kentin varlıklı muhitlerindenmiş. Kentin güney tarafında ise yıkıntılar doğuya nazaran az olsa da, orası da viraneden farksız.Şehir savaşının verildiği Kobanê'nin doğu ve güney kesimindeki evlerin hepsi de açılan deliklerle birbirine bağlanmış. Artık hiçbir evin tek bir kapısı yok. Bu boş evlere girdiğinizde, hiç dışarı çıkmadan deliklerden ilerleyerek; bir evin salonundan öteki evin banyosuna, üçüncüsünün avlusundan komşu evin mutfağına geçerek, 4-5 sokak sonra kentin başka bir yerinden çıkıyorsunuz.Her sokağın başında delik deşik olmuş veya ters yatmış araçlar var. Uzunca bir zamandır temizliğin yapılmadığı kentte havaların soğumasıyla birlikte kokular biraz azalmışsa da, kent karasinek istilası altında.Kentteki sokak köpekleri ve kimi evcil hayvanlar açlık ve susuzluktan sefil haldeler. Artık silah seslerini kanıksamışa benziyorlar. Tavuklar ise silah seslerinden kulak zarları delinmiş olsa gerek, artık hiçbir sese tepki vermiyorlar.67 yaşında cephedePeki kentteki siviller ne yapıyor? Kentte bulunan sivillerin çoğu çocuklar, yaşlılar ve anneler. Yani çatışmaya gidemeyenler ya da gitmelerine izin verilmeyenler...Tabii bazı yaşlıların bu kuralı deldiğini de belirtelim. Mesela 67 yaşındaki Xelîl Osman . İki oğlu ile birlikte cephede direnen Osman, 'Gençler ölürken benim ölümden korkmamı mı bekliyorsunuz?' diye soruyor.Siviller, geceleri çok zorunlu olmadıkça dışarı çıkamıyorlar. Çıkmaları gerekiyorsa da genelde YPG'ye haber veriyorlar; YPG gönderdiği bir araç ve iki savaşçısıyla onları gidecekleri yerlere götürüp getiriyor veya işlerini görüyor. Bu da genellikle hastalık ve acil durumlarda gerçekleşiyor.Bir de sivillerin yaşadığı bölgelerde havan saldırıları veya başka tehditler olduğunda kısa süreli bir olağanüstü hal ile onların oradan tahliyesi ve yeni yerleşecekleri yerlere yerleştirilmeleri sağlanıyor. Bunun dışında geceleri pek hareket olmuyor.Evlerin içinde de geceleri hareketli bir hayat olduğu söylenemez. Havan topu saldırısı olur da toplu kayıp verilir endişesiyle, fazla toplantı olmuyor evlerde.Şu anda kentin güvenli bölgelerinde 4 bine yakın kişi yaşıyor. Oysa bir zamanlar 360 köy ve Kobanê merkezinde 400 bin kişi vardı.Kentte seyahat kolay. Yola çıktığınızda karşınıza çıkan ilk araç hemen yanınıza yaklaşarak 'İstediğin yere bırakayım' diyor ve istediğiniz yere götürüveriyor.Müthiş bir dayanışma ruhu var. Belki de bütün ağır saldırılara karşı 50 gündür Kobanê'nin düşmemesinin sırrı bu dayanışmada gizli.Dayanışma ruhuKentte artık her ev herkesin evi... Şu anda kimsenin kendi evinde yaşamadığını söylersek abartı olmaz. Daha önce köylerde yaşayan ve sadece ihtiyaçları için kente gelen birçok kimse şu anda artık 'şehirli'... Orada akrabalarının evlerinde yaşıyorlar. Daha önce şehirli olanların bir kısmı da büyük ihtimalle şu anda Til Şeîr, Suruç veya başka bir yerde kendi topraklarında göçmen hayatı yaşıyorlardır.Ev sahipleri, kış için stokladıkları peynir, konserve, reçel ve kurutulmuş sebzeleri ihtiyaç sahiplerine veriyor.Paranın değeri yokKentteki bazı evlerin kapıları açılıyor ve insanlar buralara yerleştiriliyor. Aynı zamanda kimsenin şahsi hiçbir şeyinin olmadığını ama herkesin de ihtiyaç duyabileceği birçok şeye ulaşma imkanının olduğunu söyleyebiliriz.Örneğin bir arabaya ihtiyaç duyulduğunda bir garajın kapısı açılıyor ve arabanın kime ait olduğu, plakası kanton yönetimi ve YPG tarafından daha sonra bedeli ödenmek üzere kayıt altına alındıktan sonra kullanılıyor.Kobanê'de geçim kaynağı tarım ve hayvancılığın yanı sıra kuyu kazıcılığıydı. Zira Fırat Nehri'ne 35 kilometre uzaklıkta olmasına rağmen, Baas rejimi Kobanêlilerin kentlerine ve köylerine su götürmesine izin vermeyince halk da çareyi kuyu kazıcılığında bulmuştu.Bugün kentte hiçbir ticari aktivite yok. Para, altın ve değerli eşyalar da artık o kadar değerli değil.Kentte çalışan tek bir işyeri var; o da fırın. Buradan çıkan ekmekler de herkese dağıtılıyor. Diğer gıda malzemeleri de -ki bunların çoğu stoklarlardaki konserveler ve Kobanê'ye gönderilen yardımlardan oluşuyor- haftanın belli günleri herkese eşit bir şekilde şekilde dağıtılmaya çalışıyor. Tam bir komünal yaşam var.Kentteki aileler daha çok cephe arkası lojistik işleriyle uğraşıyor. Yakıt temini, araç ve jeneratörlerin tamiri (Bu arada kentte son bir buçuk yıldır elektriğin olmadığını hatırlatalım), yaralıların bakımı, cephedeki savaşçılara yemek yapmak, elbise dikimi, silah tamiratı, cephanelerin taşınması vs.'Ağlamayacağız'Gönüllülük temelinde herkes her işi yapıyor. Kentin mezarlığı şimdi çatışma bölgesi. Çatışmalarda yaşamlarını yitiren savaşçılar veya siviller kentte belirlenen bir yerde, fazla bir merasim yapılmadan gömülüyor.Mezarlıkta konuştuğum Xatûn isimli kadın, çatışmada yaşamını yitiren bir YPJ savaşçısını gömdükten sonra gözyaşlarını silerek, 'Şimdi ağlamayacağız. Gün ağlama günü değil. Kobanê özgürleşince iki defa ağlayacağım. Biri toprağa verdiğimiz evlatlarımız için, biri de onların mücadeleleri boşa gitmediği ve Kobanê özgürleştiği için sevinç gözyaşları olacak' dedi.Til Şeîr'deki durum daha kötü. Kobanê'nin doğusunda bulunan bu köyde sınır telleri ile tren hattı arasındaki mayınlı bölgede 5 bine yakın sivil var.IŞİD saldırıları başlayınca halk kurtarabildikleri üç-beş parça eşyayı alıp bu mayınlı bölgeye gelmiş. İlk geldiklerinde mayın yüzünden yaralananlar olduysa da, sonradan mayınsız bölgeye çekilerek yaşamayı öğrenmişler.Bazı ailelerin bütün üyeleri bir arada, bazıları ise ailenin bir bölümünü Suruç'a göndermiş. Kobanê ile Suruç arasındaki tek bağlantı telefonlar. Buradakiler oradakileri, oradakiler de buradakileri merak ediyor. Çünkü Suruçtakiler mülteci olarak hayatta kalmaya çalışırken, Kobanê'dekiler de IŞİD'e karşı savaşıyor.Kamyonet kasasında hayatTil Şeir'deki mayınlı arazide arabaların içinde, kamyonet kasalarında yaşayanlar var. Bulabilen çok az sayıdaki kişi de çadırlarda yaşıyor.Burada barınma imkanlarının olmamasının yanında su, yemek, temizlik, tedavi imkanları, temizlik ve tuvalet gibi ihtiyaçlar çok kıt. Burada görüştüğüm insanların çoğu 35-40 gündür banyo yapmadıklarını ve sıcak yemek yemediklerini dile getiriyor.Havaların soğumasıyla birlikte artık hastalıklar da başladı. Su ihtiyacı tankerlerle sağlanıyor. Ekmek ve gıdayı da Kobanê Kantonu hükümeti ve YPG karşılamaya çalışıyor.Mesela üç günde bir buradaki yurttaşlara un dağıtılıyor. Elli kilogramlık bir çuval un 5 aile arasında bölüştürülüyor. Diğer az sayıdaki konserve ve gıda malzemeleri de belirli aralıklarla dağıtılmaya çalışılıyor. Burada kime mikrofon uzatsanız, Türkiye'den yakınmalar işitiyorsunuz:'Suruç'ta bazı hayırsever insanlarımız bize ekmek ve eşya getiriyor, ama Türk askeri geçişlerine izin vermiyor. Bize burada kalmamamızı ve eşyalarımızı burada bıraktıktan sonra sınırı geçmemizi dayatıyorlar. Burada ölürüz ama toprağımızdan vazgeçmeyiz. Bize kendi topraklarımızda bir çare bulunsun.'Temel talepleri ise insani yardım koridorunun açılması. Konuştuğum birçok kimse köylerinden kaçarken sadece üstlerindeki kıyafetleriyle kaçtıklarını ve hiçbir şeylerini almadıklarını dile getiriyorlar.Daha önceki Kobanê ziyaretimde bazılarının evlerine de konuk olduğum bu insanların birçoğu köylerinde hali vakti yerine insanlardı.Ancak hepsi bir gece ya da bir sabaha karşı her şeylerini arkalarında bırakarak göç yollarına düştüler ve şimdi yardıma muhtaç durumdalar.Hemûdê Bekir isimli Kobanêli'ye daha önce Fırat Nehri'nin yanında küçük bir cenneti andıran Degirman köyündeki evinde konuk olmuştum.Bahçesinde birçok meyve ağacının bulunduğu o güzelim ev yerine şimdi Til Şeîr'de evi haline gelen traktör römorkunda ziyaret ediyorum. Gözleri yaşlı bir şekilde, 'Halimizi görüyorsun. Daha önce de gördün, şimdi de görüyorsun' diyebiliyor ancak.Doktora neden gitmiyorlar?Havada susuzluktan ya da çatışmalar nedeniyle telef olan hayvanların yaydığı koku var. Kentte beş hekim var, onlar da imkansızlıklar nedeniyle ancak pansuman yapabiliyor. Kentin üç hastanesi bombalandığından, bu beş doktor iki gözlü bir evde sağlık hizmeti veriyor.Til Şeîr'de hastalanan birçok kimseye 'Neden doktora gitmiyorsunuz?' diye sorduğumda verdikleri cevap, mücadelenin ortaklığını gözler önüne seriyor:'Bize bir şey olmaz. Zaten hastanede bir şey yok; olanları da biz harcamayalım. Çocuklarımız cephede savaşıyor, yaralanıyorlar. Ne varsa onlar için kullanılsın.'T24
Hayvansever Kadını Beslediği Sokak Köpekleri Parçaladı
Eskişehir’de doktor olan Serpil ve Reyhan Pütün çiftinin kızları 34 yaşındaki Erinç Pütün’ün sokak köpekleri tarafından parçalanmış cesedi boş arazide bulundu. Soruşturma başlatan polis, Pütün’ün sokak köpeklerinin saldırısında öldüğü ihtimali üzerinde duruyor.Edinilen bilgiye göre, Batıkent Mahallesi Binay Sokaktaki tarlalık alanda başıboş köpeklerin bir şeyi parçalamaya çalıştığını gören mahalle sakini bir vatandaş, ilk önce köpekleri taş atarak kovaladı. Ardından cesedi gören mahalle sakini, durumu polis ekiplerine bildirdi.
2015 Yılından İçinizi Isıtacak 30 Umut Dolu Kare
Bu yıl yaşanan kötü olaylar, rahatsız edici pek çok görüntü ile karşılaşmamıza sebep oldu... Biraz da moral verici fotoğraflara bakmaya ne dersiniz? Dünyayı daha iyi bir yer haline getirmeye çalışan gönüllülerden, sevgi ve merhamet mesajlarına, işte 2015'in kameralara takılmış umut dolu anları...