onedio

gençlik ve spor bakanlığı Haberleri

gençlik ve spor bakanlığı ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. gençlik ve spor bakanlığı ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

9 SORUDA HEMSBALL BRANŞI
Oyunun amacı, Hemsball topunu yerde bulunan Hemsball hedef tahtası üzerindeki Hemsball çemberinin içine, çembere çarptırtmadan göndererek rakip oyuncunun alanında yere değmesini sağlamak ve rakip oyuncunun aynı amaca ulaşmasını önlemektir.
Türkiye Wushu Federasyonu, Türban Cezasından Dolayı Avrupa Şampiyonasına Katılmayacak
Zeynep Makbule Akyüz, türbanlı olarak Avrupa şampiyonasındaki karşılaşmaya katıldığı gerekçesiyle diskalifiye edildi, ardından 2 yıl men cezası aldı.TÜRKİYE Wushu Federasyonu Başkanı Abdurrahman Akyüz'ün kızı Zeynep Makbule Akyüz, türbanlı olarak Avrupa şampiyonasındaki karşılaşmaya katıldığı gerekçesiyle diskalifiye edildi, ardından 2 yıl men cezası aldı. Federasyonun da kadın takımı için, turnuvaya katılmama kararı vermesi tartışma yarattı. Milli takımının aday kadın sporcuları, Federasyon Başkanı Akyüz'ün, kızının turnuvaya katılamaması nedeniyle kendilerini de cezalandırdığını öne sürdü. Türkiye'yi boks milli takımında da temsil eden wushu sporcularından İzmirli Hatice Alıç, 'Burası aile federasyonu değil. Onun kızı gidemiyorsa bizler varız. Ben yıllarca emek verdim. Ülkemizi temsil edip bayrağımı dalgalandırmak istiyorum' dedi. Geçen yıl Romanya'nın başkenti Bükreş'te yapılan Avrupa Wushu şampiyonasında, karşılaşaya türbanıyla çıkan sporculardan aynı zamanda Türkiye Wushu Fedarasyonu Başkanı Abdurrahman Akyüz'ün kızı Zeynep Makbule Akyüz, diskalifiye edildi. Federasyondan konuyla ilgili yapılan açıklama ardından Federasyon Başkanı Abdurrahman Akyüz ile kızı Zeynep Makbule Akyüz hakkında, Avrupa Wushu Federasyonu 2 yıl karşılaşmalardan yasaklanma cezası verildi. Kadın Milli Takımı çekildi Federasyonun da kadın takımı için, turnuvaya katılmama kararı vermesi tartışma yarattı. Milli takımının aday kadın sporcuları, Federasyon Başkanı Akyüz'ün, kızının turnuvaya katılamaması nedeniyle kendilerini de cezalandırdığını öne sürdü. Türkiye'yi boks milli takımında da temsil eden wushu sporcularından İzmirli Hatice Alıç, 'Burası aile federasyonu değil. Onun kızı gidemiyorsa bizler varız. Ben yıllarca emek verdim. Ülkemizi temsil edip bayrağımı dalgalandırmak istiyorum' dedi. Geçen yıl Romanya'nın başkenti Bükreş'te yapılan Avrupa Wushu şampiyonasında, karşılaşaya türbanıyla çıkan sporculardan aynı zamanda Türkiye Wushu Fedarasyonu Başkanı Abdurrahman Akyüz'ün kızı Zeynep Makbule Akyüz, diskalifiye edildi. Federasyondan konuyla ilgili yapılan açıklama ardından Federasyon Başkanı Abdurrahman Akyüz ile kızı Zeynep Makbule Akyüz hakkında, Avrupa Wushu Federasyonu 2 yıl karşılaşmalardan yasaklanma cezası verildi. 'Karar düzeltilmezse katılmayacağız' Türkiye Wushu Fedarasyonu Başkanı Abdurrahman Akyüz ise, kendisi ve kızının yasaklanma cezası aldığını doğruladı. Kendilerine yönelik insanlık suçunun işlendiğini öne süren Akyüz, şöyle konuştu: 'Olayın benim ve kızımla ilgisi yok. Olay tamamen başörtüsü meselesi. Kızım geçen sene diskalifiye edildi. Ardından bizlere ceza verildi. Yönetim kurulumuz da bu yönde bir karar aldı. Avrupa Wushu Federasyonu'nun verdiği cezaya itiraz ettik ama kabul edilmedi. Bunların yaptığı, bir insanlık suçu, kızımın dünya şampiyonalarında dereceleri var. Bize ancak başörtüsü olmadan katılabileceğimiz söylendi. Bizler de kabul etmedik. Bu inancımıza saldırıdır. Dünya şampiyonalarında hiçbir sıkıntı yok ama neden Avupa'da var, bunu anlamıyorum. Değerlerimize, inançlarımıza haraket ettikleri için de gitmeyeceğiz. Bu karar kaldırılıncaya kadar da bu devam edecek.' Turnuvada Türkiye adına büyükler, üst gençler, alt gençler katagorilerinde 52 erkek sporcunun mücadele edeceği açıklandı. Teknik ekip ve yöneticilerle birlikte kafile toplam 70 kişiden oluşuyor. Kızıyla ilgili iddialarla gündeme gelmişti Türkiye Wushu Fedarasyonu Başkanı Abdurrahman Akyüz'ün adı daha öncede diğer kızı Elif Akyüz'ü, hakemlere rüşvet vererek dünya şampiyonu yaptığı iddiasıyla gündeme gelmişti. Akyüz'ün kızı Elif Akyüz, 10 Ekim 2012 tarihinde 11'inci Dünya Wushu Şampiyonası'nda, 'Kuzey Mızrağı' stilinde, 9.60'lık derecesiyle çeşitli ülkelerden gelen 31 rakibini geride bırakarak şampiyon olmuştu. Ancak, organizasyonu yapan firmada çalışan Ersin Metin Yavuz, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na verdiği şikayet dilekçesinde, Abdurrahman Akyüz'ün hakemlere verdiği 7 'Rolex' marka saat ile 14 bin dolar rüşvetle kızı Elif Akyüz'ün şampiyon olduğunu ileri sürmüştü. Akyüz iddiaları yalanlamıştı.Eurosport
Tek Ayağıyla Hayallerinin Peşinden Koşuyor
Trafik kazasında tek ayağını kaybetmesine rağmen hayallerinden vazgeçmeyen Barış Telli, 2016 Rio Olimpiyatları için çalışmalarını sürdürüyor. Trafik kazasında tek ayağını kaybetmesine rağmen hayallerinden vazgeçmeyerek Ampute Milli Futbol Takımı’nda forma giyen Barış Telli, şimdi de 2016 Rio Olimpiyatları’nda Türkiye’yi atletizm branşında temsil etmek için çalışmalarını sürdürüyor. 4 yaşında top peşinde koşarken geçirdiği trafik kazasıyla tek ayağını kaybeden milli sporcu Telli, yeni hedeflerini Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın resmi yayın organı Gençlik Spor Dergisi’ne anlatı. Ampute futbolda milli takım formasıyla Şampiyon Kulüpler Kupası, Avrupa ikinciliği ile dünya üçüncülüğü sevinci yaşayan, gol krallığı ve en iyi oyuncu ödüllerini alan 25 yaşındaki Telli’nin yeni hedefinde atletizm var. Bedensel Engelliler Atletizm Türkiye Şampiyonası’nın rekortmeni Telli, son olarak Berlin’de düzenlenen Grand Prix şampiyonasından üçüncülükle döndü. Telli, hayallerini kurduğu 2016 Rio Olimpiyatları hedefini gerçekleştirmek için ise var gücüyle çalışıyor, koşuyor, uzun ve yüksek atlama yapıyor. “HİÇ VAZGEÇMEDİM” Azmiyle herkesin takdirini toplayan Telli, her başını yastığa koyduğunda olimpiyatlarda koşmayı hayal ettiğini vurgulayarak, “2016 Rio Olimpiyatları’nda yarışmak için elimden geleni yapacağım. Ülkem adına bir ilki gerçekleştirip olimpiyatlardan madalya getirmek istiyorum” dedi. Telli, tek ayağını kaybetmesinin zorluklarını büyüdükçe yaşadığını belirterek, “Açıkçası çocuk yaşta ne olduğunu anlamıyorsunuz. Büyüdükçe farkına varıyorsunuz, zorlukların ve insanların bakışlarının farklı olduğunu. Buna rağmen kendimden, hayatımdan ve ailemden hiç vazgeçmedim” ifadelerini kullandı. “KOLTUK DEĞNEKLERİMİ OYUNA DÖNÜŞTÜRDÜM” Spor yapmaya ilkokulda cimnastik takımına katılarak başladığını anlatan Telli, şöyle devam etti: “Okul gösterilerinde güzel tepkiler aldım. Ayağım olmadığı halde normal insanlar gibi ellerimin üzerinde yürümenin keyfini yaşıyordum. Çocuklukta her şeyi oyuna döküyorsunuz. Ben de koltuk değneklerimi oyuna dönüştürdüm. Onlarla zıpladım, hopladım. Sokak aralarında, pazarlarda hızlı koşup karşıma çıkan engelleri koltuk değneklerimle ‘slalom’ yaparak aşmaya çalıştım.” ENGELLİ BAKIŞ AÇISI Telli, küçükken arkadaşlarının “düşersin” diye kendisini oyunlara almadığını dile getirerek, “Onlar ‘yapamaz’ dedikçe ben ‘yaparım’ dedim. Kendimi nasıl geliştiririm diye düşündüm ve çalıştım. Hep sıkıntıları ve engelleri aşmak için mücadele verdim. Şu an da bile engelli bakış acısını değiştirmek için elimden geleni yapıyorum” diye konuştu. Lise 1. sınıfta öğretmeni Bekir Murat Altıntaş sayesinde futbolla tanıştığına değinen Telli, şunları söyledi: “Normal olan arkadaşlarımın yanında koltuk değnekleriyle maç yapardım. Hocam, beni Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon Merkezi’nin Karagücü takımına getirdi. 2005′ten bu yana Ampute Futbol Milli Takımı formasının heyecanını hala ilk günkü gibi yaşıyorum.” “KOLTUK DEĞNEKLERİYLE KOŞTUM” Telli, atletizme başlamaya nasıl karar verdiğini ise şöyle anlattı: “Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu antrenörlük bölümünü kazandım. Derslerdeki bir çok branşı yapabiliyordum, o zaman protezim de yoktu. Engelli koşu dersinde hocam Hacı Ahmet Pekel, bunun çok zor olduğunu, denememem gerektiğini belirtti. ‘Hocam, ben zaten yıllardır engelli koşuyorum’ dedim ve koltuk değnekleriyle koştum. O gün bana, ‘seni olimpiyatlara hazırlayacağım’ dedi.” “PROTEZİMİ HÜLYA AVŞAR YAPTIRDI” Telli, ilk protezini çok pahalı olması nedeniyle kendi imkanlarıyla alamadıkları için Türkiye Futbol Federasyonu eski başkan vekillerinden rahmetli Hadi Neşet Türkmen’in yaptırdığını bildirdi. Daha sonra Hülya Avşar’ın olimpiyat sporcularıyla koşması için ihtiyacı olan profesyonel koşu protezini şubat ayında yaptırdığını ifade eden Telli, “Ben de 1 ay içinde rekor kırarak Türkiye şampiyonu oldum” dedi. “BAKANLIK DESTEKLEDİ BERLIN’DE KOŞTUM” Milli sporcu, yeni hedeflerine ilişkin olarak da şunları kaydetti: “Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın desteği sayesinde Berlin’deki Grand Prix şampiyonasına gittim. Bu yarışlarda başarılı olursan olimpiyatlara gitme hakkı kazanıyorsun. Bakanlık bana ön ayak oldu. Olimpiyat şampiyonuyla koştum, büyük bir tecrübe oldu. Kendi derecemi geliştirdim, Türkiye rekoru kırdım. Bu yıl Avrupa Şampiyonası’nda final koşup, yüksek atlamada madalya getirmek istiyorum. 2016 Rio Olimpiyatları’na katılmak için mücadele edeceğim.”
Türkiye'nin İlk Ekolojik Stadı Yükseliyor
Sivas'ta geçen yıl temeli atılan 25 bin seyirci kapasiteli Türkiye'nin ilk ekolojik stadının 2015-2016 sezonunda kullanılabilir duruma geleceği bildirildi. Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı iş birliğinde Sivas'ta yapımına başlanan Türkiye'nin ilk ekolojik stadında gelecek ay çatı kaplaması ve cephe konstrüksiyon imalatına başlanacağı bildirildi. Gençlik ve Spor Hizmetleri İl Müdürü Salim Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 18 Haziran 2012'de ihalesi yapılan, kendi enerjisinin bir bölümünü üretecek, yağmur ve kar sularını depolayacak, ısıtma sistemli ve 25 bin seyirci kapasiteli Türkiye'nin ilk ekolojik stadının temelinin 25 Mayıs 2013'te atıldığını anımsattı. Sivas 4 Eylül Stadı inşaatının iklim koşulları gereği beklenen sürede tamamlanamadığını belirten Kılıç, 'İnşaat, iklim elverdiği sürece hızlı bir şekilde devam ediyor fakat resmi süre olarak ekim ayının sonlarında bitmesi gereken stadyum, kentin iklim koşulları gereği biraz uzadı. Stadın açılışı biraz gecikecek. İnşaat bitse bile içinin ince işçiliği ve zemininin tam anlamıyla hazır olmasını hesaba katarsak, 2015-2016 sezonunda fiilen kullanılabilir duruma gelir' dedi. Çalışmaların yoğun şekilde sürdüğünü dile getiren Kılıç, şöyle konuştu: 'Çalışmalar mevsim elverdiği ölçüde hızla devam ediyor. Yaklaşık üç ay sonra stat dışarıdan bitmiş gözükecek ama içerideki ince işler, elektrik, doğalgaz, ısıtma sistemleri ve zemin çalışmaları devam edecek. Stadyumun yanında 4 bin kişilik spor salonu inşaatı sürüyor. Yüzme havuzu, idare binası, antrenman sahaları, güreş eğitim merkezi olacak. Gençlik merkezi inşaatı devam ediyor. Atletizm pisti tamamlandı ve hizmete açıldı. Gelecek senenin sonunda burada Türkiye’nin en güzel spor komplekslerinden biri olacak ve biz de bunun heyecanını yaşıyoruz.' Gelecek ay çatı kaplama başlayacak Yüklenici firmanın proje müdürü Fikret Kahraman ise stadın betonarme imalatının yüzde 85'lik kısmının bittiğini ve eylül ayında betonarmenin tamamen bitmesini hedeflediklerini aktardı. Kahraman, çalışmaların hızla devam ettiğini anlatarak 'Prefabrik tribün imalatlarımız yüzde 70 civarında bitti. İnşallah ekim ayında tamamlanmış olacak. Çelik imalatımız devam ediyor. Yüzde 45’lik bir kısmı bitti. Önümüzdeki ay içerisinde de çatı kaplaması ve cephe konstrüksiyon imalatına başlayacağız. Mekanik, elektronik ve kalan diğer ince işler de devam ediyor' dedi. Çatının tamamen kapanmasından sonra koltukların yerleştirilmeye başlanacağını aktaran Kahraman, bahar aylarında da çim ekiminin ve çevre düzenlemesinin tamamlanacağını belirtti. Kahraman, stadın kuzey bölümünde iki kabuk sistemi olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti: 'Kuzey bölümde bulunan iki kabuk sistemi sayesinde kuzeyden gelen rüzgarlar kesilerek stat içinde ısı artışı olacak. Statta ayrıca alttan ısıtma ve tribün ısıtması olacak. Enerji panelleri sayesinde de elektriğinin bir kısmını kendisi karşılayabilecek. Ayrıca çatıda bulunan oluk sistemi sayesinde biriken yağmur ve kar suları kanallar vasıtasıyla stadın bodrum katında bulunan depolarda biriktirilerek kullanılabilecek.' AA
Alsancak Stadı İçin Boşaltma Kararı Alındı
İzmir'de Göztepe ve Karşıyaka'ya yapılması planlanan 15'er bin kişilik iki stadın nereye inşa edileceği tartışmaları devam ederken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı Alsancak Stadı'yla ilgili boşaltma kararı aldı. İzmir'de Göztepe ve Karşıyaka'ya yapılması planlanan 15'er bin kişilik iki stadın nereye inşa edileceği tartışmaları devam ederken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı Alsancak Stadı'yla ilgili şok bir karar aldı. Depreme dayanıklı olmadığı ve çökme riski taşıdığı iddialarıyla sık sık gündeme gelen emektar tesiste yaklaşık 15 gün önce yapılan testler sonucunda tribünlerle idari binanın yıkılma tehlikesinin bulunduğu ve tesisin derhal boşaltılması kararlaştırıldı. Sezonun başlamasına günler kala alınan karar futbol dünyasına bomba gibi düştü. Tesiste 6 Ağustos'ta yapılan depreme dayanıklılık testinin ardından ellerine, 'Müsabaka oynamaya uygun değil' raporunun geldiğini belirten İzmir Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Ali Osman Tatlısu, 'Durumu Türkiye Futbol Federasyonu'na da ilettik. Tesis can güvenliği sağlamıyor. Stadın bitişiğinde kullandığımız il müdürlüğü binasını da derhal boşaltacağız. Acil olarak kendimize yer arıyoruz' dedi. Stadın durumuyla ilgili İzmir Valiliği'yle de görüşen Tatlısu, şöyle devam etti: Açık ve kapalı tribünün temeli yok 'Hem açık tribün, hem de kapalı tribün için gelen raporlar korkunç. Kapalı tribünün altında temel bile olmadığı ortaya çıktı. Tesis bünyesinhde yer alan il müdürlüğü binamız en küçük bir araç geçişinde, hatta rüzgarda bile sallanıyor. Bu şartlarda burada tek maç dahi oynanamaz. İzmir Valiliği detaylı analiz ve açıklamaları kamuoyuyla paylaşacak. Stadla ilgili nihai kararın ne olacağını bilmiyorum.' Altay şokta Alsancak Stadı'nı son 6 sezondur Gençlik Hizmetleri ve Spor Genel Müdürlüğü'nden kiralayan, Karşıyaka, Göztepe ve Altınordu'yla birlikte iç saha maçlarını emektar tesiste oynayan Altay, kararın şokunu yaşıyor. Tek gelir kaynaklarının diğer İzmir kulüplerinden elde ettikleri stadı kiralama bedeli olduğunu söyleyen Başkan Aslan Savaşan, şöyle dedi: 'Bu testler ligin başlamasına günler kala kala değil, geçtiğimiz sezonun sonunda yapılmalı, güçlendirme gerekiyorsa tribünler güçlendirilmeliydi. Şu anda ne yapacağımızı bilemiyoruz. Stat için 70 bin TL'ye 3 bin adet yeni koltuk siparişi verdik. Passolig sistemi için stada büyük yatırım yapıldı. İzmir futbolunda çok büyük kaos oluşacak.' Tribünler 1929'da yapıldı İzmir'de kurulan, Kurtuluş Savaşı sonrası Yunanistan'a taşınan Panianios Kulübü'nün 1910'da kullanmaya başladığı Alsancak Stadı'nda tribünler ilk kez 1929'da inşa edildi. Mimar Harbi Hotan tarafından 1971'de son şekli verilen emektar tesis, 2005 Dünya Üniversite Oyunları öncesi makyajlandı. İzmir kulüpleri, geçen sezon kendi bükçelerinden yaklaşık 700 bin TL harcayarak zemini yeniletti. Stadın kente yapılması planlanan iki yeni stat karşılığında, 2 Mayıs 2012 tarihinde imzalanan protokol ile Gençlik ve Spor Bakanlığı'ndan Maliye Bakanlığı'na, ticari alan yaratma amacıyla devredilmesine tepki gösteren İzmirliler projeyi durdurdu. O tarihten beri tesisin akıbeti belli değil. AVM mi yapılacak? Alsancak Stadı'nın yeni sezonun başlamasına kısa süre kala kapatılması, İzmir'de 'Tesisi alışveriş merkezi yapacaklar' söylentilerine yol açtı. Toplam 16 bin 400 kapasiteli stada 2012 yılında 81 milyon TL değer biçilmiş, kente yapılacak diğer statlar için kaynağın, bu tesisin ticari alana dönüştürülerek yaratılması planlanmıştı. Ancak İzmirlilerin tepkisi, yetkililere giri adım attırdı. Çürük demirler ortaya çıkmıştı Alsancak Stadı'nın depremde yıkılma riski daha önce de Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından dile getirildi. Bakanlık, tesisi Ankara Cebeci İnönü ve yeni stat için yıkılan Beşiktaş İnönü Stadları'yla birlikte en riskli tesis olarak belirledi. Beton ve inşaat kalitesi düşük kalan stadın özellikle 7235 kişilik açık tribününün kolonlarında derin çatlaklar oluştuğu, dökülen sıvalardan çürük demirler ortaya çıktığını 30 Temmuz 2013'te belgenmiş ve konuyla ilgili yetkililere çağrıda bulunulmuştu.Eurosport
Şike 'Kamu Spotu' Oldu
Gençlik ve Spor Bakanlığı, son yıllarda Türkiye’nin gündeminden düşmeyen şike konusunda kamu spotu hazırladı. Gençlik ve Spor Bakanlığı, şike konusunda kamu spotu hazırladı. Hazırlanan kamu spotunda eski milli basketbolcular İbrahim Kutluay, Ömer Onan ile eski milli futbolcu Metin Tekin rol aldı. Spotta en dikkat çeken isim ise Spor Toto Süper Lig’in en genç golcüsü unvanına sahip Bursasporlu Enes Ünal oldu. Bir başka dikkat çeken unsur ise şike davasında yargılaması devam eden Fenerbahçe Kulübü’nde basketbolu bırakan İbrahim Kutluay ile Ömer Onan dikkat çekti. Onan halen Fenerbahçe’de menajer olarak görev yapıyor.Karanlığın fon olarak kullanıldığı spotta ilk olarak İbrahim Kutluay, antrenman yaparken topu karanlıkta bulunan bir kişiye atıyor. Karanlıktan gelen toptaki, şikeyi temsil eden kirli el izini gören Kutluay, topu elinden hemen bırakıyor. Spotun devamında Fenerbahçeli Ömer Onan, soyunma odasında maça hazırlanırken, omzuna dokunan bir el yine aynı siyah izi bırakıyor. Onan’ın bu durum karşısında şaşkınlığını gizleyememesi dikkatlerden kaçmıyor.Spotun en dikkat çeken kısmında sahneye Bursasporlu genç oyuncu Enes Ünal çıkıyor. Ünal, kendisine sunulan içi para dolu zarfı geri çeviriyor. Ardından Ünal’ı aydınlığa açılan bir kapıda eski milli futbolcu Metin Tekin karşılıyor. Spotun son kısmında Tekin, 'Şikeye sakın göz yumma, temiz spora sahip çık' sloganıyla karşımıza çıkıyor.İHA
"Einstein Bu Atamaları Görse İntihar Ederdi"
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, yoksulluk baş planda olmak üzere en büyük sorunun işsizlik olduğunu, Türkiye'nin son yıllarda ekonomide yeterli büyümeyi sağlayamadığını kaydetti. Koç, AK Parti iktidarının, kamuya personel seçmeyi kadük ettiğini, hakkaniyeti çiğnediğini, siyasi himayenin devlet memuru olma noktasına getirdiğini savundu.İŞTE HALUK KOÇ'UN AÇIKLADIĞI O LİSTEErdoğan'ın teyzesinin oğlu İbrahim Er ilköğretim müfettişi iken, AK Parti'nin iktidara gelmesinin ardından MEB ilköğretim Genel Müdür Yardımcılığı'na sonrasında da ilköğretim Genel Müdürlüğü görevine getirildi. 2011 yılında ise Danıştay tarihinde belki de bir ilk olarak bir ilkokul öğretmeni Danıştay üyesi yapıldı.Erdoğan'ın teyzesinin diğer oğlu da Recep Ali Er sınıf öğretmeni iken 2013 yılında da KYK Genel Müdür Yardımcısı yapıldı.Erdoğan'ın 2 yıllık itfaiyecilik mezunu olan akrabası Recep Ali Erdoğan şu anda KOSGEB İnsan Kaynakları Dairesi Başkanı olarak görev yapıyor.Erdoğan'ın Avukatı Muammer Cemaloğlu'nun eşi Berna Cematoğlu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nda memur olarak çalışıyor.Erdoğan'ın Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan'ın yeğeni Burhan Doğan Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nda uzman yardımcısı yapıldı.Erdoğan'ın AKP Genel Başkanlık Makamındaki Özel Kalem Müdürü Fatih Can'ın kardeşi, Ömer Faruk Can, sınavsız olarak Telekomünikasyon iletişim Başkanlığı'nda (TİB) işe alındı ve uzman yapıldı.Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın Kartal İmam Hatip Lisesi'nden arkadaşı İbrahim Eren ATV'den Başbakanlığa alınıp istisnai kadrodan memur yapıldıktan sonra TRT Genel Müdür Yardımcılığı görevine getirildi.TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in oğlu Ahmet Çağrı Çiçek, 2000 yılında TBMM Dış ilişkiler ve Protokol Müdürlüğü'nde işe başladı, SPK'da Sermaye Piyasaları Daire Başkanı oldu, Mayıs 2012'dede EPDK üyeliğini getirildi.Başbakan Bülent Arınç'ın danışmanı Metin Karadağ, TİB'e kaydırılarak uzman yapıldı.Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın Akif Büyükergene Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nda uzman olarak çalışıyor.Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in amcasının oğlu Mehmet Veysi Şimşek, Batman'da tarım işleri uğraşan bir kişi idi. Veysi Şimşek önce Hazine Müsteşarlığında gayrı resmi danışman yapıldı. Mehmet Şimşek Maliye Bakanı olduktan sonra ise Veysi Şimşek Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nda başkan müşaviri yapıldı.Şimşek'in baldızı Coğrafya Öğretmeni Esin Kara herhangi bir sınava girmeden TOKİ'de göreve başlatıldı. Baldızının eşi Avrupa Birliği Bakanlığı'na müşavir olarak alındı.Milli Savunma Bakanı ismet Yılmaz'ın abisinin bacanağı Mustafa Yaman, sınavsız olarak TİB'de işe alındı ve uzman yapıldı.Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın yeğeninin eşi Ahmet Onur Ak, KOSGEB'te işe başlatıldı. Hâlihazırda Bakan Danışmanı olarak görev yapıyor.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Faruk Çelik'in yeğeni Ahmet Toraman, Diyanette imam iken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda işe başlatıldı.Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli'nin bacanağı Orhan Öğe, Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nda Müsteşar Yardımcılığı görevine atandı.İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın kız kardeşi Elif Ala sınavsız olarak Şırnak Valiliği'ne Özel Kalem Müdürü yapıldı. Hiç bekletilmeksizin önce memleketi Erzurum'a, sonrasında Ankara'da Gençlik ve Spor Bakanlığı'na memur olarak atandı.Ala'nın erkek kardeşi Atıf Ala öğretmen iken Bakan kardeşinin torpilleri sayesinde 3 yıl içerisinde Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı görevine kadar yükseltildi.Efkan Ala'nın Başbakanlık Müsteşarlığı görevi esnasında Özel Kalem Müdürü olan Serap Akınoğlu, maaşı yükselsin diye kadrosu TİB'e kaydırıldı.İçişleri Bakan Yardımcısı Osman Güneş'in kızı Nurdan Güneş şimdiki Bakan Ala Batman Valisi iken sınavsız olarak Valiliğe Özel Kalem Müdürü yapıldı. Nurdan Güneş eşinin yanına Ankara'ya tayin edildi. Güneş'in oğlu Abdülhamit Güneş önce Şırnak Valiliği'ne Özel Kalem Müdürü olarak atandı. Ardından da bir gün bile Şırnak'a gönderilmeden Başbakanlığa memur olarak alındı. Başbakanlık Güvenlik işleri Genel Müdürlüğü'nde Daire Başkanı yapıldı.Bilim ve Sanayi Bakanı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık'ın yakın arkadaşı Arif Koyuncu bir belediyede özel kalem müdürlüğü verilerek, istisnai kadrodan memur yapıldıktan sonra önce TRT'de müşavir, ardından TÜBİTAK'ta Genel Sekreter yapıldı.Eski İçişleri Bakanı Beşir Atalay kızının arkadaşı olarak tanıttığı Melabat Çelebiözü, önce sınavsız olarak çok yüksek ücretle Bakanlık Müşavirliği'nde göreve başlatıldı. Sonrasında da Atom Enerjisi Kurumu'na uzman olarak atandı.Eski içişleri Bakanı Muammer Güler'in bateristlik ve barmenlik yapan yeğeni Hakan Güler, önce sınavsız olarak özel kalem müdürlüğüne atanıp memur yapıldı. Sonrasında da Avrupa Birliği Uzmanlığına atandı.Eski Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler'in kayınbiraderi Mehmet Akif Okur, önce Aile ve Toplum Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nde Daire Başkanı, sonrada Gençlik ve Spor Bakanlığı'nda Genel Müdür Yardımcısı yapıldı.Gaziantep Belediye Başkanı ve eski Bakan Fatma Şahin'in erkek kardeşi Ünal Kıymık, açıktan Muş Valiliği Özel Kalem Müdürlüğü'ne atanarak devlet memuru olması sağlandı.CHP genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen Haluk Koç, hak edenin o görevlere gelmesi için konulmuş bir sınav olduğunu, AK Parti iktidarı döneminde bunun da tarumar edildiğini ifade etti. Koç, ' 'Saray dalkavuksuz, siyaset yalakasız olmaz.' Bunun tersini de düşünebilirsiniz.' ifadelerini kullandı. AK Parti'nin kendi yakınlarına, kendi yandaşlarına kadro ulufesi dağıtmayı kendisine görev bilmiş durumdu olduğunu savunan Koç, '20 milyon kişi KPSS'ye girdi. Bunun 610 bini devlet memuru olarak atanabiliyor. Bunun 370 bini öğretmen kadrosu. Devlete hak ederek bir kadroya girme şansını bu sınavlara bağlayanlar, yüzde 97 yurttaşımız hayal kırıklığı yaşıyor.' dedi.'AKP'li olmayıp sade vatandaş olursanız bazıları sınava alınmıyor. Saç renginden dolayı Pelin Derya Çetinkaya sınava alınmıyor.' diyen Koç, KPSS'ye girip atanamayan 20 gencin intihar ettiğini ve bunların yerine AK Parti'nin yakınlarının, hile yapılarak sınavsız kadroya taşındığını vurguladı.'Bin odalı değil 5 bin 500 odalı olsa ne olur? Nasıl yatıyorsun yatakta?' diyen Koç, devlet memuru olma, yer değiştirme, istifa sonrası geri dönüşte, işçi alımında, Adalet Bakanlığı'nda memur alımında, ek ödeme veren kurumlara geçişte torpil yapıldığını savundu. 'Varsa AKP yakından, ampullü bir kartvizit varsa bu işlemleri yapman için senin için bir sorun yok.' diyen Koç, eğer bunlar yoksa liyakatle sınavla yükselmenin unutulması gerektiğini ifade etti.Organize işlerin sadece bir film adı olmadığını belirten Koç, AKP'nin siyaset karnesinin adının da organize işler olduğunu iddia etti. 'Vatandaş soruyor; KPSS varsa neden torpil var, torpil varsa neden KPSS yapıyorsunuz?' diyen Koç; İçişleri Bakanı Efkan Ala, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek başta olmak üzere bazı bakanların akrabalarının atama işlemlerini anlattı. 'Eski İçişleri Bakanı Beşir Atalay, kızının arkadaşı olarak tanıttığı Melahat Çelebiözü, önce sınavsız olarak çok yüksek ücretle bakanlık müşavirliğinde göreve başlatıldı. Sonrasında da ATOM Enerjisi Kurumu'na uzman olarak atandı.' diyen Koç, 'Einstein bile intihar ederdi herhalde görse.' ifadelerini kullandı.'Hem çalıyorlar hem de iş yapıyorlar.' diyen Koç, 'Bu vicdan sorunudur, bu ahlak sorunudur. İnançlı bir insanın yüreğinin kaldırmayacağı, hukuka saygılı bir yurttaşın kabul edemeyeceği bir durumdur.' şeklinde konuştu.Bu konuda mağdur olanlara seslenen Koç, 'Bu namertlerden, bu vicdansızlardan hesap sorulacak. Hiçbirinizin hakkı bunların yanına bırakılmayacak. Sıkıntılı bir durum. Bunların anlatılması lazım. AK troller istediği kadar yazsın, bu AKP döneminin en acı gerçeklerinden birisi.' dedi.Zaman
10 Maddede Türk Sporunun Dibe Vuruşu
Türk sporu hiçbir zaman dünya çapında olmadı, ama hiçbir zaman da bu kadar dibe vurmadı. Spor, özellikle de futbol, zor koşullarda, boğaz tokluğuna çalışan halkın büyük çoğunluğunun tek eğlencesiydi. Milli maçlar her görüşten, her sınıftan insanı tek yürek haline getirir, sporcularımız Milli maçları en önemli maçlar olarak görür ve sahada varını yoğunu ortaya koyardı. Bugün ise öyle bir noktaya gelindi ki, İstanbul'da oynanan Milli maçlarda tribünlerin yarısı boş kalır oldu. Gidişattan hoşnutsuz olan bir kesim ise, yönetenler değişir umuduyla Milli takımın kaybetmesini ister hâle geldi. Sporcular da Milli maçları sadece prim kapısı olarak görmeye başladılar. 'Eski Türkiye' zamanında, 2000-2002 arası elde edilen başarılarla FIFA sıralamasında 5. sıraya kadar yükselen Türk futbolu, bugün aynı sıralamada 48. sırada yer alıyor... Bu çalışmada Türk sporunun içinde bulunduğu vahim tablonun göstergelerini ve nedenlerini irdeleyeceğiz.
"Türkiye'de Irkçılık Olmaması Sevindirici"
Beşiktaş'ın Senegalli yıldızı Demba Ba, Gençlik ve Spor Bakanlığına ait olan Gençlikspor Dergisi'ne konuştu.Senegalli golcü, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın resmi yayın organı olan GençlikSpor Dergisi'nin Ocak sayısında, Türkiye'ye geliş macerasından, Beşiktaş'ın UEFA Avrupa Ligi'nde Liverpool'a karşısındaki tur şansına kadar birçok farklı konu hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.Futbol yaşantısını Türkiye'de sürdürdüğü için büyük mutluluk duyduğunu kaydeden Demba Ba, 'Müslüman bir ülkede olmak, benim futbola daha rahat konsantre olmamı ve daha mutlu olmamı sağlıyor. Türkiye'de benim özel hayatıma çok uygun bir ortam var. Burada olmaktan dolayı çok huzurluyum ve kendimi tamamen futbola verebiliyorum' diye konuştu.'BURADA SEVİLDİĞİMİ HİSSETMEK GERÇEKTEN ÇOK ÖZEL VE GÜZEL BİR DUYGU'Beşiktaş'ın transfer teklifini, Türkiye'yi ve burada oynanan futbolu keşfetmek istediği için seve seve kabul ettiğini belirten yıldız forvet, 'Türkiye'ye önceden gelmiştim. Buraya gelirken bir ön yargım yoktu. Beklediklerimden çok da farklı bir ortamla karşılaşmadım. Türkiye'deki insanlar gerek saha içinde gerekse saha dışında bana sıcakkanlı ve samimi şekilde davranıyor. Burada sevildiğimi hissetmek gerçekten çok özel ve güzel bir duygu' ifadelerine yer verdi.'TÜRKİYE'DEKİ FUTBOL, AVRUPA'YA KIYASLA DAHA DUYGUSAL OYNANIYOR'Senegalli golcü futbolcu, 'Türkiye'de oynanan futbolu Avrupa'ya kıyasla nasıl buluyorsunuz?' sorusuna ise şu yanıtı verdi:'İngiltere Premier Lig, dünyanın belki de en kaliteli ligi. Almanya Bundesliga da aynı şekilde, çok kaliteli bir lig. Bazı açılardan Spor Toto Süper Lig, İngiltere'dekine benziyor ama tabii ki keskin farklılıklar var. Ben de bu farklılıklara alışmaya çalışıyorum. Futbol burada Avrupa'ya kıyasla daha duygusal oynanıyor diyebilirim.'(IRKÇILIKLA İLGİLİ) 'BU GÜZEL ÜLKEDE BÖYLE ŞEYLERİN OLMAMASI ÇOK MUTLU EDİCİ'Senegalli futbolcu, sahalarda son dönemde sıkça görülen ırkçı davranışlarla ilgili de önemli açıklamalarda bulundu.Futbol hayatı boyunca ırkçılıkla hiç karşı karşıya kalmadığını söyleyen Demba Ba, 'Bu güzel ülkede böyle bir şeyin olmaması çok mutlu edici, bazı ülkelerde bunların olduğunu biliyoruz ve bu gerçekten çok üzücü bir durum' açıklamasında bulundu.LİVERPOOL KARŞILAŞMASIYLA İLGİLİ GÖRÜŞLERİBeşiktaş'ın golcü futbolcusu, UEFA Avrupa Ligi ikinci turunda karşılaşacakları Liverpool 'a saygı duyduklarını belirterek, şu ifadelere yer verdi:'Çok zorlu bir karşılaşma olacaktır. Biz turu geçmek için elimizden geleni yapacağız. Liverpool'u eleyerek emin adımlarla yolumuza devam etmeyi amaçlıyoruz.'Beşiktaş'ta kazanabildiği kadar kupa kazanmak istediğini kaydeden Demba Ba, Türkiye'deki en çok beğendiği futbolcunun ise takım arkadaşı Gökhan Töre olduğunu sözlerine ekledi.Cumhuriyet
KYK Burs ve Kredi Sonuçları Açıklandı
Gençlik ve Spor Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) Genel Müdürlüğü, 2014-2015 kredi ve burs sonuçlarının açıklandığını bildirdi.KYK'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, burs-kredi miktarı 300 liradan 330 liraya yükseltildi.Kurum tarafından lisans öğrencilerine 330, yüksek lisans öğrencilerine 660, doktora öğrencilerine ise 990 lira burs-kredi ödemesi yapılacak.Öğrenciler, burs-kredi sonuçlarına www.kyk.gov.tr adresinden ulaşabilecek.Burs-kredi alacak öğrenciler, taahhütnamelerle ilgili işlemlerde artık noter masrafı ödemek zorunda kalmayacak. Öğrencilerin söz konusu taahhütnameleri, noterlere gitmeden 31 Ocak 2015 tarihine kadar PTT üzerinden temin ettikleri e-Devlet şifresiyle www.turkiye.gov.tr adresi üzerinden onaylamaları yeterli olacak.Konuya ilişkin ayrıntılar, http://www.kyk.gov.tr adresinden öğrenilebilinecek.CNN Türk