Araba Sürerken Uykunuz Geldiğinde "Yorgunluk Tespit Teknolojisi" Nasıl Çalışıyor?
Uzun yolda göz kapaklarınız ağırlaşmaya başladıysa ve direksiyonda esnerken yakalandıysanız, yalnız değilsiniz. Uykulu araç kullanımı, dünya genelinde binlerce kazaya neden oluyor. İşte tam da bu yüzden, otomobil üreticileri sürücünün yorgun olduğunu anlayabilen sistemler geliştirdi. Göz takibi yapan kameralar, direksiyon hareketlerini izleyen sensörler ve anlık tepkileri ölçen algoritmalar bu işin merkezinde yer alıyor. Peki, arabalar sürücünün uykusunun geldiğini gerçekten nasıl anlayabiliyor?
Sürüş esnasında yorgunluk nasıl fark ediliyor?
Araçlarda kullanılan yorgunluk algılama sistemleri iki ana prensiple çalışıyor: dolaylı ve doğrudan takip. Dolaylı sistemlerde, ön cama yerleştirilen kameralar şerit takibi yapıyor ve sürücünün aracın içinde nasıl hareket ettiğini gözlemliyor. Aracın sağa sola kayması, hızda ani değişiklikler veya düzensiz direksiyon hareketleri gibi sapmalar yorgunluk belirtisi olarak kabul ediliyor.
Doğrudan takip yapan sistemlerde ise gözlerinizi ve yüzünüzü izleyen kızılötesi kameralar devrede. Kameralar; göz kırpma hızınız, başınızın eğilme açısı ve hatta bakış yönünüz gibi detayları analiz ediyor. Gözlük taksanız bile çalışabilen sistemler, uykulu hale geldiğiniz anda sizi uyarabiliyor.
Uyarı sistemleri nasıl çalışıyor ve ne kadar etkili?
Yorgunluk algılandığında araç sizi çeşitli şekillerde uyarıyor. Gösterge ekranında beliren bir kahve fincanı simgesi, sesli ikazlar, titreşimli koltuklar ya da direksiyondaki hafif sarsıntılar bu uyarılardan bazıları. Bazı sistemler yalnızca sesli uyarı verirken, daha gelişmiş modeller GPS ile entegre şekilde yakındaki bir mola yerini bile önerebiliyor.
Ancak unutulmamalı ki bu sistemler sizi uyanık tutmak için değil, durmanız gerektiğini söylemek için tasarlandı. Uyarı geldikten sonra mola vermek hayati önem taşıyor çünkü bu sistemler aracı sizin yerinize kullanmıyor.
Yorgunluk tespit sistemleri çok gelişmiş olsa da kusursuz değil.
Özellikle dolaylı sistemler, sürücünün yola zaten yorgun başlamış olmasını fark edemez çünkü referans olarak ilk sürüş anını alırlar. Bu da sistemin yanlış verileri norm olarak algılamasına neden olabilir. Doğrudan takip sistemleri çevresel faktörlerden etkilenebilir; örneğin, aşırı güneş ışığı veya gece sürüşlerinde performans düşebilir.
Ayrıca sistemlerin çoğu yalnızca belirli bir hızın üzerindeyken aktif hale gelir, yani şehir içi trafikte aynı duyarlılıkta çalışmayabilir. Yine de genel istatistiklere bakıldığında, ölümcül kazaların önüne geçilmesinde ciddi bir fark yaratıyor.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
İlginizi çekebilir 🤩👇🏻
Bir Dönemin Gözdesi Murat 124’e "Hacı Murat" Lakabı Nerden Geldi?
Elektrikli Arabalar Kendi Kendini Neden Şarj Edemiyor?
Formula 1 Araçlarının Kokpitleri Neden Açık Yapılıyor?
Yorum Yazın