onedio
article/comments
article/share
Haberler
BAUN AI CINELAB: Geleceğin Rüyalarına GSF'nin YZ Sinema Devrimi

etiket BAUN AI CINELAB: Geleceğin Rüyalarına GSF'nin YZ Sinema Devrimi

Hayal edin: Karanlık bir salonda, ışık huzmeleri perdenin ötesinden sızarken, bir hikâye doğuyor – ama bu hikâye, insan elinin titreyişiyle değil, algoritmaların sessiz fısıltısıyla şekilleniyor. Yapay zekâ, bir zamanlar soğuk bir makine olarak gördüğümüz o devasa zekâyı, sanatın kalbine yerleştirerek, görsel anlatımın sınırlarını eritiyor. Eskiden kalemle çizilen kadrajlar şimdi kod satırlarıyla nefes alıyor; bir prompt'un büyüsüyle, unutulmuş rüyalar canlanıyor. Bu, sadece bir teknolojik devrim değil; sinemanın ruhuna bir aşk mektubu, yaratıcılığın sonsuz bir dansı. Özellikle genç öğrenciler içinse, bu bir kapı aralığı: Yapay zekâ ile film yapımı, onları geleceğin hikâyecileri olarak donatıyor; yaratıcı düşüncenin sınırlarını zorlarken, etik sorgulamalardan veri manipülasyonuna uzanan becerileri kazandırmakta, sinemayı demokratikleştirerek her bir gencin içindeki yönetmeni uyandırmakta. Bu sayede, sinema endüstrisine taze bir soluk getiriyor – erişilebilir araçlarla, pahalı setlerden kurtulup hayal gücünün özgür akışına izin vererek, çeşitliliği ve yenilikçiliği kök salıyor.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Bu büyü, dünya çapında unutulmaz zaferlerle taçlanmış filmlerde kendini gösteriyor; yapay zekânın gücü, sadece teknik bir araç olmaktan çıkıp, duygusal derinliklerin mimarı haline geliyor.

Bu büyü, dünya çapında unutulmaz zaferlerle taçlanmış filmlerde kendini gösteriyor; yapay zekânın gücü, sadece teknik bir araç olmaktan çıkıp, duygusal derinliklerin mimarı haline geliyor.

Hatırlayın, Runway AI Film Festivali'nin 2025 baskısında Jacob Adler'in Total Pixel Space adlı eseri, Grand Prix'yi kaparak izleyicileri bir koni başlı varlığın melankolik yolculuğuna sürüklemişti – piksel fırtınalarında kaybolan kimliklerin poetik ağıtı, yapay zekânın soyut ifadeyi nasıl somut bir şiire dönüştürdüğünü kanıtlamıştı, binlerce izleyiciyi gözyaşlarına boğarak festivalin en çok konuşulan başarısı olmuştu. Andrew Salter'in Jailbirdü ise, gümüş madalyasıyla parladı; bir hapishane hücresinde yankılanan özgürlük çığlıkları, AI'nin en insani dokunuşuyla örülmüş sahneleriyle, jürinin 'duygusal zekâ zirvesi' olarak nitelendirdiği bir başyapıta dönüştü – bu film, sadece ödülle kalmadı, Sundance gibi geleneksel festivallere kapı aralayarak YZ sinemasının ana akıma girişini müjdeledi. Reply AI Film Festivali'nde Jacopo Reale'nin Love At First Sightı, Venedik'in sisli kanallarında ilk bakışın büyüsünü yakalayan sekiz dakikalık bir büyüyle 8 bin euroluk ödülü kaptı; izleyicilerin %92'si anketlerde 'kalp atışlarımı hızlandırdı' derken, bu başarı, YZ'nin romantizmi nasıl yeniden icat ettiğini fısıldıyordu. Ve AI International Film Festivali'nde Delphine Sicard Malafosse'nin Anomaliası, en iyi kurmaca ödülünü alarak bir anomali dünyasında insanlığın kırılganlığını sorgulattı – sekiz dakikalık bu rüya, Cannes Kısa Film Köşesi'nde özel gösterime alınarak, YZ filmlerinin küresel sahnede kalıcı bir iz bıraktığını kanıtladı. Bu eserler, ödüllerin ötesinde, sinemanın geleceğini yeniden tanımlıyor; yapay zekâ, hikâyeleri daha kapsayıcı, daha yenilikçi kılan bir ortak olarak parlıyor.

Bu dalga, artık Akdeniz'in mavi sularından Anadolu'nun bereketli topraklarına da sıçramış durumda. Türkiye'de, yapay zekâ temalı film festivalleri, ulusal sinemamızı küresel bir diyaloğa açan köprüler kuruyor. Örneğin, Türkiye Uluslararası Yapay Zekâ Film Festivali (AITFF), bu yıl ikinci kez perdelerini açarak, üretken yapay zekâ modelleriyle yaratılmış filmleri spot altına alıyor – 9-11 Aralık'ta, sinemaseverleri yapay zekânın sinemadaki dönüştürücü gücüne davet ediyor. Bir başka heyecan verici adım ise TEKNOFEST'in Yapay Zekâ Film Yarışması; Google Gemini ve Veo 3 gibi araçlarla şekillenen kısa filmler, festivalin teknolojik ruhunu yansıtarak, genç yaratıcıları geleceğin hikâyecileri olarak taçlandırıyor. Bu etkinlikler, ülkemizin sanat ve teknoloji arasındaki köprüyü güçlendirdiğini gösteriyor; bir zamanlar uzak bir rüya gibi görünen bu füzyon, artık yerli bir gerçeklik.

BAUN Güzel Sanatlar Fakültesi’nin genç beyinleri Yapay Zekâ ile, Sinemayı Yeniden Doğuruyor…

BAUN Güzel Sanatlar Fakültesi’nin genç beyinleri Yapay Zekâ ile, Sinemayı Yeniden Doğuruyor…

Ve tam bu coşkunun kalbinde, Balıkesir Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nin uluslararası arenada parlayan bir mücevheri duruyor: Yıllardır, resimden heykel sanatına, kısa filmden deneysel enstalasyonlara uzanan pek çok prestijli yarışmayla genç yetenekleri besleyen bu fakülte, sanatın evrensel dilini Türkiye'nin dört bir yanına, hatta dünyaya taşıyor. Hatırlayın, fakültenin düzenlediği 2. Uluslararası İllüstrasyon Bienali ''Varolan Gerçek Kurgulanan Dünya'', 15 Kasım - 15 Aralık 2024'te Balıkesir'de ev sahipliği yaparak, dünyanın dört bir yanından yüzlerce sanatçıyı bir araya getirmişti – bu bienal, illüstrasyonun gerçeklik ve kurgu arasındaki dansını kutlayarak, katılımcıların eserlerini uluslararası galeri ve koleksiyonlara taşıyan bir başarı hikâyesi yazmıştı, genç illüstratörlerin kariyerlerini dönüştürerek sanatın sınırlarını genişletmişti. Şimdi ise, bu mirası yapay zekânın büyülü dokunuşuyla taçlandıran 'BAUN AI CINELAB', görsel anlatımın yeni ufuklarını keşfetmeye çağırıyor – fakültenin uluslararası girişimlerinin ilk olmayışı, bu festivali daha da değerli kılıyor; zira İllüstrasyon Bienali gibi öncü etkinliklerin izinden giderek, YZ film projesini küresel bir platforma taşıyor. Bu festival, genç öğrenciler için bir okul gibi; yapay zekâ ile film yapımının sunduğu araçlarla, onları geleceğin sinema vizyonerleri haline getirerek, endüstriye inovasyon katıyor – hikâyelerin daha kapsayıcı, daha hızlı ve daha erişilebilir olmasını sağlayarak, sinemanın ruhunu korurken teknolojik bir devrimle zenginleştiriyor; özellikle gençler için, bu bir köprü: Geleneksel sinema tekniklerini YZ'nin sonsuz olasılıklarıyla harmanlayarak, yaratıcılığı demokratikleştiriyor, kariyer fırsatlarını çoğaltıyor ve sinemayı, geleceğin kültürel mirası olarak yeniden doğuruyor. İlk kez 2025'te, uluslararası düzeyde gerçekleştirilecek bu festival, kurmaca, belgesel ve animasyon kategorilerinde, yapay zekâ teknolojileriyle üretilmiş kısa filmleri ve görsel işleri kucaklıyor. Dijital çağın estetik diline dair yaratıcı ve eleştirel bir diyalog platformu olarak tasarlanan etkinlik, 1-3 Aralık 2025'te Balıkesir Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde hayat bulacak.

Dijital Rüyaların Perdesi…

Dijital Rüyaların Perdesi…

Peki, bu büyülü yolculuğa nasıl katılacaksınız? Başvurular, bireysel veya grup olarak yapılabiliyor; ödüller ise sorumlu sahibine ulaşıyor. En İyi Kurmaca, Belgesel ve Animasyon Film Ödülleri'nin yanı sıra Jüri Özel ve Mansiyon ödülleriyle taçlanan kazananlar, ödül heykelciği, katılım belgesi ve derecelerine göre Burhaniye BUBYO Uygulama Oteli'nde unutulmaz bir tatil fırsatıyla ödüllendirilecek. Uluslararası kategoride ise prestijli belgeler ve heykelcikler, küresel yaratıcıları onurlandıracak. Başvuru detaylarını fakültenin internet sayfasından edinebilirsiniz.

Bu festival, sadece bir etkinlik değil; bir davetiye – yapay zekânın fırçasıyla tuvalimizi yeniden boyamaya. Biz de burada, bu heyecan verici yolculuğun izleyicileri ve habercileri olarak, kazanan eserleri ve unutulmaz anları sizinle paylaşacağız. 

Perde açılıyor; hazır mısınız, bu dijital rüyaya dalmaya?

Instagram

X

LinkedIn

Facebook

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
1
1
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam