onedio
article/comments
article/share
Haberler
Bir Sabahın Şekspir Vari Hayali: Biz Ne Ara Kötü Bir Toplum Olduk?

etiket Bir Sabahın Şekspir Vari Hayali: Biz Ne Ara Kötü Bir Toplum Olduk?

Bu sabah, ey sevgili okur, gözlerimi açtığımda, ruhumda bir fırtına, kulağımda Şekspir’in gölgeli fısıltıları! Sanki Stratford-upon-Avon’un sisli çayırlarında dolanmışım da kalemimle bir tragedyayı, bir mersiyeyi, bir insanlık sahnesini kazımak istemişim. Düşüncelerim, onun kelimelerinin gölgesinde dans ederken, bu çağın yarasını, toplumun yitip giden ruhunu sorgulamak için oturdum kalemin başına. İşte, o Şekspir vari bakışla, içimdeki fırtınayı kâğıda döktüm. Dinle, ey dost, bu bir makale değil; bir ağıt, bir ayna, bir çağın yitip giden erdemine yakılan bir şarkı.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Biz Ne Ara Kötü Bir Toplum Olduk?

Biz Ne Ara Kötü Bir Toplum Olduk?

Ey yolcu, dur bir an, nefesini tut ve dinle! Bu çağın göğünde fırtınalar kopar, yüreklerimizde kasırgalar. Sokak lambalarının titrek ışığında, bir kedi bir lokma ekmek bulur, lakin yanından geçen bir “shadow”, çöpünü yere savurur. Ne vakit yitirdik biz o eski erdemi? Ne vakit, “Komşusu açken tok yatan bizden değildir” hitabından, “Komşumun atı benimkinden hızlı koşamaz!” zehrine bulandık? Bu bir makale değil, ey dost; bir mersiye, bir sorgu, bir ayna. Felsefenin keskin kılıcıyla yarsın tenimizi, tasavvufun ateşi yaksın benliğimizi, insanlığın yumuşak dokunuşu sarsın yaralarımızı. Ve lakin, arada bir gülelim – zira kara mizah, bu karanlık sahnede meşalemizdir. Yoksa hepimiz birer soytarı oluruz, değil mi, ey Şekspir’in gölgesinde dolanan ruhlar?

Felsefi Bir Perde: Varoluşun Karanlık Oyunu

Düşün, ey seyirci! Nietzsche’nin “Tanrı öldü” çığlığı kulaklarımızda yankılanırken, biz “İnsanlık mı soldu?” diye haykırıyoruz. O, üstinsanı düşlerken, biz altinsanlığın bataklığına gömüldük. Sartre’ın “Cehennem başkalarıdır” sözü, bu topraklarda bir tragedyaya dönüştü. Metrolarda, at arabalarında, bir omza değdiğinde gelen o nazar… Sanki değdiğin ten değil, bir ruhun kalesi. Ne vakit unuttuk, varoluşumuzun birbirine zincir olduğunu? Felsefe fısıldar: Toplum, aynadır; içindeki bireyler ne denli kırık, o denli paramparça. Kırıldık mı? Hayır, ey dost, toza döndük! Kara mizah burada sahneye çıkar: Bir filozof mezarından kalksa, trafiğimizi görse, “Bu kaos, benim felsefemin sahnesi!” diye kahkahayla gökyüzüne yükselirdi. Lakin biz? Borazan çalar, lanet okur, sonra evde “huzur” nutukları atarız. Ah, ikiyüzlülüğün maskesi! Bu, bir trajikomedi değil midir?

Tasavvufun perdesini aralayalım: Mevlana’nın “Gel, ne olursan ol, yine gel” çağırısı, ne vakit “Uzak dur, senin gibiler bu sahnede fazla! ya çevrildi? Yunus’un “Bir ben vardır bende, benden içeri” mısrası, ego’nun kalesine dönüştü. Tasavvuf bize birliği öğretir; her nefeste Hakk’ı görmek. Ama biz? Komşunun gözyaşını görmez, zira kendi kederimiz gözlerimizi kör eder. Düşün, bir derviş sema dönerken, etrafında bin akıllı aygıt parlar – herkes resim çeker, lakin kimse dönmez. Kara mizah: Sema biter, derviş yığılır, kalabalık “beğeni” basar. Ne vakit, ruhun dansını bir seyirlik oyuna çevirdik? Tasavvuf fısıldar: Kötülük, nefs-i emarenin zaferidir. Toplum olarak, nefsimizi terbiye etmek yerine, bir ziyafet sunduk ona – fast food misali: Çabuk, ucuz, zehirli.

İnsani Bir Sahne: Empatinin Cenaze Alayı

İnsani Bir Sahne: Empatinin Cenaze Alayı

İnsanız, değil mi, ey kalbi atan okuyucu? Kanımız sıcak, ruhumuz canlı. Lakin ne vakit soğuduk? Çocukken, mahallede top oynarken düşen dostu kaldırırdık; şimdi, sokakta yığılan ihtiyarı görünce “Aman, bulaşma” deriz. Toplumun kötülüğü, bireyin kayıplarının toplamıdır: Empati, mezara gömüldü. Bilginler der ki, bu bir salgın – “seyirci tesiri” adını vermişler. Herkes bakar, kimse el uzatmaz. Dramatik mi? Evet: Bir kadın zulme uğrarken, komşular perdesini çeker. Kara mizah: Ertesi gün, aynı komşular “Kadına şiddete hayır!” diye haykırır sanal âlemde. Alkışlayın, ey kahramanlar! Ne vakit, eylemsiz sözbazlara dönüştük?

Hatırla, salgın günlerinde maske takmayanlar, “özgürlük” diye bağıranlar… Özgürlükleri, başkalarının mezarını kazdı. İnsani mi? Hayır, hayvani – hayır, hayvanlar bile sürü bağını bilir. Tasavvuf burada fısıldar: “Kibre kapılma, her şey fani.” Lakin biz? Kibirle şişen sanal âlem hesaplarımızla ölümsüzüz sanırız. Bir portre, bin beğeni – ama gerçek âlemde bir selam bile yok. Felsefe der ki, bu Hobbes’un “homo homini lupus” yani türkçesi “İnsan insanın kurdudur” zaferidir. Toplum mukavelemiz yırtıldı; ne vakit “Hepimiz biriz”den, “Herkes kendi başının çaresine”ye geçtik?

Kara Mizahın Sahnesi: Gülerek Ağlamak

Kara Mizahın Sahnesi: Gülerek Ağlamak

Gülelim mi, ey seyirci ey okur? Kara mizah, acıyı hafifletir – yoksa boğuluruz bu sahnede. Düşün, bir devlet adamı yolsuzlukla suçlanır, sahnede “Halk için!” diye haykırır. Halk? Ekmek kuyruğunda. Mizah: Halk sorar, “Teşekkürler, senin sarayın için mi?” Trafik sahnesi: Kırmızı ışıkta durursun, arkadan borazan. Yeşil yanar, öndeki kımıldamaz – sen borazan çalarsın. Ego’nun zincirleme oyunu! Tasavvufi mizah: Bu trafikte, sabır sema’nın provasıdır. Ama biz? Borazanla cennete ulaşırız sanırız.

Ne vakit kötü olduk? Belki hep kötüydük, lakin aynaya bakmazdık. Sanal âlem geldi, ayna oldu – ama kırık bir ayna. Herkes en güzel parçayı gösterir, gerisi karanlıkta. İnsani bir sual: Bu kötülük geri çevrilebilir mi? Felsefe der, “Bilinçle.” Tasavvuf der, “Aşkla.” Ben derim, “Bir fincan kahveyle başla: Komşuna bir selam ver, bir tebessüm.” Belki kötülük, sadece bir unutkanlık.

Son perde? Biz kötü olmadık; yalnızca unuttuk. Hatırlayalım mı, ey dost? Yoksa bu mersiye de bir beğeniyle gömülür gider.

Ah, Şekspir’in gölgesi bile güler buna!

Instagram

X

LinkedIn

Facebook

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
2
1
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam