onedio
article/comments
article/share
Haberler
Hakikat Arayışı: Modern İnsanın Varoluşsal Yolculuğu

etiket Hakikat Arayışı: Modern İnsanın Varoluşsal Yolculuğu

Bazı sorular vardır ki insan onları cevaplamak için değil, yaşamak için taşır içinde. 'Ben kimim?', 'Nereden geldim?', 'Nereye gidiyorum?' gibi soruların cevabı sadece kelimelerde değil, varoluşun tamamında gizlidir. Modern çağ bu soruları bastırmakla meşgul. Her şey hızla tüketiliyor, anlam da dahil. Ama insanın içinde sönmeyen bir kıvılcım kalıyor. Bu kıvılcımın adı: hakikat arayışı.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Hakikat arayışı, sadece felsefi ya da dini bir mesele değildir.

Hakikat arayışı, sadece felsefi ya da dini bir mesele değildir.

Bu, aynı zamanda bireyin kendiyle, evrenle ve yaşamla kurduğu en derin bağdır. Herkesin hakikati bulma biçimi farklı olabilir ama yönelimi ortaktır. Kimileri bu arayışı bilimle sürdürür, kimileri sanatta, kimileri aşkın deneyimlerinde, kimileri de sessiz bir yalnızlıkta. Ama nihayetinde aranan şey aynı: Anlam.

Anlam, gündelik hayatın karmaşasında kaybolur çoğu zaman. Kariyer, başarı, tüketim, statü... Bunlar geçici doyumlar sunar ama derinlemesine bir tatmin sağlamaz. İnsanın ruhu daha fazlasını ister. O daha fazlası, işte hakikatin izini sürmekten geçer. Ve bu iz sürme, kolay bir yol değildir. Bazen konfor alanının dışına çıkmak, alışılmış doğruları sorgulamak, kendi egosuyla yüzleşmek gerekir.

Kur’an, bu arayışı merkezine alan bir metindir. Onun ilk muhatapları, cevaplardan çok sorularla karşılaştılar. 'Hiç düşünmez misiniz?', 'Akletmez misiniz?', 'Gözlerinizi açmaz mısınız?' gibi ifadeler, Kur’an’ın temel çağrılarındandır. Bu, körü körüne inanmayı değil; bilinci, farkındalığı, uyanışı davet eder. Hakikatin ancak aktif bir çabayla bulunabileceğini söyler.

Bu çaba, bir tür yolculuktur. Ve her yolculukta olduğu gibi, hakikat arayışında da kaybolmalar, yön şaşırmalar, geri dönüşler olabilir. Ama bunlar sürecin doğasında vardır. Zira arayan kişi değişir. Aradığı şeye ulaşmasa bile, arayış onu dönüştürür. İslam geleneğinde hakikat arayışı, sadece akli değil, kalbi de bir süreçtir. Aklın yetmediği yerde sezgi, sezginin tıkandığı yerde tefekkür devreye girer. Bu yüzden sufiler hakikate ulaşmak için kalbi arındırmayı, nefsani perdeleri kaldırmayı önerir.

Günümüz dünyasında hakikat yerine "doğruluk" geçmiştir.

Günümüz dünyasında hakikat yerine "doğruluk" geçmiştir.

Oysa doğruluk, bağlama bağlıdır. Bir sistemin içinde doğru olan, başka bir sistemde geçersiz olabilir. Ama hakikat, bağlamdan bağımsızdır. O, evrensel ve değişmezdir. Modern kültür, hakikatin sabitliğinden rahatsız olur çünkü sabit bir şey, sınırsız tercihler çağında tehdit gibi algılanır. Ama belki de bu kadar çok seçeneğe rağmen bu kadar az anlam bulmamızın nedeni, hakikatin izini kaybetmiş olmamızdır.

Kur’an’ın 'nur' (ışık) olarak tanımlanması, bu bağlamda önemlidir. Işık, yolu gösterir. Ama gösterilen yol, yürümeyi garanti etmez. İnsan, o yolda adım atmak zorundadır. Bu adımlar kimi zaman içe dönük olur. Kendi niyetlerini sorgulamak, korkularını tanımak, neyi neden yaptığını görmek... Bazen dışa dönük olur: Adaleti savunmak, iyiliği çoğaltmak, hakikati gizleyen yapılarla mücadele etmek. Her iki yön de hakikatin parçalarıdır.

Hakikati aramak, insanı yalnızlaştırabilir. Çünkü çoğunlukla, kalabalıkların kolayca kabullendiği şeyler hakikat değil, alışkanlıktır. Alışkanlıklar güvenlidir ama çoğu zaman yüzeyseldir. Hakikat ise derine inmeyi gerektirir. Derinlik, acı verebilir. Ama aynı zamanda gerçek bir özgürlüğün de kapısını aralar. Çünkü hakikati bilen kişi, artık kandırılamaz. Hakikati bilen kişi, kendi hayatına yön verebilir. Kök salabilir.

Bu arayışta Kur’an sadece bir rehber değil, aynı zamanda bir eşlikçidir. O, her döneme ve her kişiye yeniden konuşur. Aynı ayeti yıllar sonra başka bir anlamda okuyabilir insan. Çünkü hakikat durağan değil, dinamik bir ilişkidir. İnsan değiştikçe, algısı da değişir. Ama hakikat, bu değişimin içinde merkez olmayı sürdürür.

Modern yaşamın hızı, hakikatle ilişkimizi zayıflatıyor.

Modern yaşamın hızı, hakikatle ilişkimizi zayıflatıyor.

Sürekli tüketilen içerikler, dikkat dağınıklığı, sürekli meşguliyet hali... Bütün bunlar insanı yüzeyde tutuyor. Derinlikten korkar hale geliyoruz. Ama yüzeyde yaşanan hayat, doyurucu değil. Çünkü insan ruhu, köklenmek ister. Hakikat, bu köklenmenin zemini olabilir.

Sosyal medya çağında herkes bir şey söylüyor ama çok az kişi gerçekten dinliyor. Oysa hakikat, ancak içsel bir sessizlikle duyulabilir. Namaz bu sessizliği mümkün kılan zamanlardan biridir. Her gün beş kez hayata ara verip, içe dönmek, zamanla hakikatin sesini ayırt edebilmeyi sağlar. Çünkü hakikat dışarıda bir bilgi değil, içeride bir yankı olarak ortaya çıkar çoğu zaman.

Bir insan hayatı boyunca hakikati tam olarak bulamayabilir. Ama aramak bile yeterlidir. Çünkü hakikat arayışı, insanı insan yapan çabaların en asilidir. Ve bu çaba, bireyi sıradanlıktan çıkarır. Onu sıradan yaşamlardan, ezberlenmiş rollerden, kalıplardan özgürleştirir. Hakikati aramak, nihayetinde kendini aramaktır. Kendini aramak da, yaradılışın nedenini aramaktır.

Kur’an’ın önerdiği insan modeli, her şeyi bilen değil; her şeyin farkında olan insandır. Bu farkındalık hali, bir aydınlanma değil, sürekli süren bir uyanıklıktır. Hakikat sabit olabilir ama insanın ona yaklaşımı katman katmandır. Her yeni katmanda, daha derin bir anlayış, daha gerçek bir temas mümkündür.

Sonuç olarak, bu çağda hakikat arayışı hâlâ mümkün mü diye soruyorsan, cevabı çok basit: Evet. Ama bunun için yavaşlaman, susman, içini dinlemen gerek. Gördüklerinle yetinmemen, ezberlerini sorgulaman gerek. Ve belki de en önemlisi, aramaktan asla vazgeçmemen gerek. Çünkü hakikat, sabredenleri sever. Ve belki de yolun kendisi, vardığın yerdir.

Instagram

Facebook

YouTube

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam