Her Şeyi Yapıyorsun Ama Neden Kilo Veremiyorsun?
Sabah sağlıklı kahvaltı.
Öğlen salata.
Akşam yoğurt.
Tatlı yok, ekmek yok.
Spor da var.
Ama tartı?
Yerinden milim oynamıyor.Her şeyi olması gerektiği gibi yapıyorsun ama kilo gitmiyor.
Belki de sorun tabakta değil, nefesinde.
Evet, nefes.

Hani şu farkına bile varmadan günde on binlerce kez yaptığımız şey.
Bedenin en sessiz sesi…
Bilim diyor ki:
Yüzeysel nefes alan bir beden, sürekli tehdit altındaymış gibi hisseder.
Beyin “tehlike var” diye alarm verir, kortizol fırlar.
Ve vücut der ki:
“Zor günler geliyor, yağ depola.”
Sonra tartının başında şaşkın:
“Nasıl yani, ben salata yerken mi kilo alıyorum?”
Harvard’ın araştırmaları, yüksek kortizol seviyelerinin bel çevresinde yağlanmayı artırdığını ve duygusal yeme davranışını tetiklediğini gösteriyor.
Yani bazen aç olan midemiz değil, sakinleşmeyen zihnimiz..
Bir de o meşhur göğüs nefesi var…
Sanki hep acelemiz var.
Diyafram unutulmuş, nefes yarım kalmış.
Oksijen azalıyor, metabolizma yavaşlıyor.
Ne kadar spor yaparsan yap, beden “tamamım” diyemiyor.
Ama nefes, sadece fiziksel bir refleks değil.
Yaşama biçiminin aynası.
Hızlı yaşıyorsan, yüzeysel nefes alıyorsun.
Tutuyorsan duygularını, nefesini de tutuyorsun.
Söyleyemediğin söz, bastırdığın öfke…
Hepsi bedende iz bırakıyor.
Ve kilo?
Bazen fazla yemekten değil, fazla tutmaktan geliyor.
Elbette mucize beklemek yanlış olur.

Bilim “nefesle yağlar eriyor” demiyor.
Belki de zayıflama endüstrisinin çarkını bozmak istemiyor.
Tıpkı kiloların duygusal diyemediği gibi.
Dese de anlayanı az belki…
Ama nefes alışkanlıklarının metabolizmayı etkilediğine dair veriler var.
Örneğin, BMI’si yüksek 66 kişiyle yapılan bir çalışmada, günde 12 dakikalık derin nefes egzersizleri yapan katılımcılar 30 günde ortalama 1,3 kilo verdi.
Kontrol grubunda anlamlı fark yoktu (ResearchGate, 2024).
Derin diyafragmatik nefesin oksijen alımını artırdığı, stres hormonlarını azalttığı ve metabolizmayı desteklediği de doğrulanmış durumda (MDPI Journal of Medicine, 2020).
Yani nefes doğrudan yağı yakmıyor belki,
ama bedenin o yağı yakabileceği huzurlu ortamı hazırlıyor.
Holistik beslenme de tam burada devreye giriyor.

Sadece karnını değil, zihnini ve ruhunu da doyurmak.
Ne yediğin kadar, neyi içine attığın da önemli.
Danışmanlık yaptığım sayısız vakada aynı tabloyu gördüm.
İnsanlar nefes almayı unutmuş.
Yemek yiyorlar, çalışıyorlar, düşünüyorlar ama nefes almıyorlar.
Beden, o unutulmuş nefesin yükünü taşıyor.
Nefes yeniden hatırlandığında, sadece ciğer değil, yaşam da genişliyor.
Yavaşla.
Bir dur.
Derin bir nefes al.
Ama sadece burnundan değil, kalbinden.
Çünkü diyet değil, farkındalık zayıflatır.
Ve bazen en kalıcı kilo verme süreci
Derin bir iç çekişle başlar..
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

