İzlerken Hayallere Dalıp Aşık Olmak İsteyeceğiniz 15 Romantik Dizi!
Aşk itirafları, bakışmalar ve çiçekler... İzledikçe hayalle dalıyor, bize yapılmış gibi tepkiler veriyoruz. Yanaklarımız kızarıyor, hiç heyecanlanmadığımız kadar heyecanlanıyoruz. İşte bu hissi özleyenlere en güzel hediye: en romantik, aşk dolu 15 dizi! İzlerken aşık hissetmek garantili. Bakalım, senin favorin hangisi olacak?
1. Too Much (2024)

Bu dizi tam anlamıyla “kalp kırıklığından sonra yeniden ayağa kalkma” hikâyesi. Jessica, New York’taki acı dolu bir ayrılığın ardından hayatına reset atmak için Londra’ya taşınıyor. Burada, geçmişinden kaçmaya çalışan ama kendi yaralarıyla boğuşan müzisyen Felix’le tanışıyor. İkisi de aslında aşka çok mesafeli ama aralarındaki çekim o kadar güçlü ki, birbirlerinin duvarlarını yavaş yavaş kırıyorlar. Dizi hem romantik komedi havasında, hem de ilişkilerde “fazla olmak” ya da “az kalmak” üzerine tatlı tatlı düşündürüyor. Özellikle şehirler arası atmosfer farkı (New York’un kaosu vs Londra’nın kasvetli romantizmi) aşk hikâyesine ayrı bir renk katıyor.
2. XO, Kitty (2025)

Kitty Song Covey’in aşk hayatı çok karmaşık olaylardan geçiyor. lk sezonda Kore’de yaşadığı çalkantılardan sonra Kitty, bu kez hem kendi kimliğini keşfetmeye devam ediyor hem de kalbinin peşinden gitmek için daha cesur kararlar alıyor. Eski aşk üçgenleri, yeni sürpriz aşklar ve bolca göz kırpan sahneler var. Bu sezon özellikle Peter Kavinsky’nin sahneye geri dönmesiyle heyecan tavan yapıyor—izleyenler için nostaljik, Kitty içinse tam bir kalp çarpıntısı dönemi oluyor. Dizi, gençlik enerjisiyle “ilk aşkın tatlı telaşı”nı yaşatmaya devam ediyor.
3. Outlander: Blood of My Blood (2025)

Dizi iki ayrı aşk hikâyesini paralel şekilde anlatıyor: Biri 18. yüzyılda İskoçya’da yaşanan yasak ve tutkulu bir aşk, diğeri ise İngiltere’de sınıf farklarını aşmaya çalışan daha nazik ama derin bir romantizm. Bu çiftlerin hikâyeleri aslında Claire ve Jamie’nin büyük aşkının da nasıl “kader” gibi göründüğünü hissettiriyor.
4. Nobody Wants This (2024)

Joanne, kendine has tavırları olan bir podcast sunucusu; Noah ise hiç beklenmedik şekilde “cool” bir rahip. İkisi karşılaştığında aslında birbirlerinin tam zıttı gibi görünüyorlar ama işte aşk tam da böyle yerlerde patlıyor. Joanne’in hayatı biraz dağınık, Noah’ın ise inançları ve sınırları var. Bu ikilinin arasındaki diyaloglar hem çok komik hem de “bu ikisi olmayacak gibi ama tam da olacak” dedirten türden. Dizi aşkı, inancı, seçimleri ve kalbin nerede duracağını sorgulatan sahnelerle dolu. İzlerken hem kahkaha atıyorsun hem de bir yandan “Ya gerçekten birbirlerine çok yakışıyorlar” diyorsun.
5. Mix Tape (2025)

Avustralya yapımı bu mini dizi, hem nostalji hem de aşkı bir araya getiriyor. Hikâye, 80’lerde birbirine aşık olan iki lise öğrencisinin, yıllar sonra eski bir kaset sayesinde yeniden karşılaşmalarıyla başlıyor. O kasetteki şarkılar, geçmişte yarım kalmış duyguları yeniden canlandırıyor. Dizi, gençlik aşkının masumiyetini ve yıllar sonra bile kalpte iz bırakan ilişkilerin gücünü çok samimi bir şekilde anlatıyor. Hem yetişkinlik sorunları hem de gençlik günlerine dönüş arasındaki geçişler seyirciyi içine çekiyor.
6. Heavenly Ever After (2025)

Güney Kore yapımı bu dizi, romantizmi fantastik bir hikâyeyle birleştiriyor. Konu, uzun yıllar evli kaldıktan sonra eşini kaybeden bir kadının, öteki dünyada onun genç hâliyle yeniden karşılaşması üzerine kurulu. Bu buluşma, aşkın zamanla, yaşla ve ölümle sınanmasına rağmen aslında hiç kaybolmadığını gösteriyor. Dizi, hem duygusal sahneleriyle izleyeni gözyaşlarına boğuyor hem de aşkın en saf hâlini hatırlatıyor. Gökyüzü ve ölüm sonrası yaşam atmosferi, hikâyeye masalsı bir hava katarken, karakterlerin geçmişle hesaplaşmaları ve yeniden sevmeyi öğrenmeleri izleyicinin kalbine dokunuyor.
7. Serendipity's Embrace (2024)

Bu dizi, önceden dolu dolu aşk yaşamış iki kişinin yeniden karşılaşmasını anlatıyor. Yıllar sonra tamamen tesadüfi bir şekilde tekrar karşılaştıklarında, eski duygularını yok saymak mümkün olmuyor. Ancak bu sefer işler sadece romantizmle sınırlı kalmıyor; hayaller, pişmanlıklar, yanlış kararlar ve yeniden başlama cesareti devreye giriyor. Dizi, sadece romantik sahnelerden ibaret değil; karakterlerin içsel yolculuklarını da çok iyi işliyor.
8. The Lovers (2024)

Bu romantik dizi, sıradan bir kadının hayatına beklenmedik şekilde giren ünlü bir televizyon sunucusunu konu alıyor. Belfast’ta yaşayan, biraz umursamaz ve kendi halinde bir kadın olan Janet’in hayatı, Londra’dan gelen kuralcı, tanınmış bir adamla kesişiyor. İkisi de birbirlerinin dünyasına yabancı ama aralarındaki çekim öyle güçlü ki, farklılıklarına rağmen birbirlerinden kopamıyorlar. Çok samimi bir dizi.
9. One Day (2024)

David Nicholls’un çok satan romanından uyarlanan bu dizi, aşkın zamana yayılan en dokunaklı hâllerinden birini anlatıyor. Emma ve Dexter, üniversite mezuniyet gecesinde tanışıyorlar ve aralarındaki bağ o günden itibaren her yıl aynı tarihte yeniden sınanıyor. Yıllar boyunca farklı şehirlerde, farklı hayatlarda yolları ayrı düşse de kader onları hep bir şekilde bir araya getiriyor.
10. The Decameron (2024)

Tam olarak romantik bir dönem draması havasında olan bu dizi, 1348’de veba salgını sırasında Floransa yakınlarındaki bir villada toplanan bir grup aristokratı konu alıyor. Kaçış ve hayatta kalma hikâyesi gibi görünse de dizinin merkezinde aşk, tutku ve sınıfsal çatışmalar var. Bir yandan toplumun kaotik hâli anlatılırken, diğer yandan karakterlerin gizli ilişkileri, yasak aşklar ve beklenmedik yakınlaşmaları ekrana taşınıyor.
11. My Life With the Walter Boys (2025)

İlk sezonuyla 2023’ün sonunda çok ses getiren dizi, 2025’te ikinci sezonuyla geri döndü. Hikâye, ailesini kaybettikten sonra Colorado’ya taşınan Jackie’nin Walter ailesinin 10 erkek çocuğuyla dolu evde yaşadığı karmaşık hayatını anlatıyor. İkinci sezonda Jackie’nin özellikle Alex ve Cole arasında gidip gelen duyguları daha da yoğunlaşıyor. Diziyi özel kılan şey, klasik gençlik romantizmini samimi aile ilişkileriyle harmanlaması. Klasik aşk üçgeni olayları arıyorsan doğru dizinin açıklamasındasın.
12. The Summer I Turned Pretty (2025)

Jenny Han’ın çok sevilen romanlarından uyarlanan bu gençlik dizisi, 2025’te üçüncü sezonuyla geri döndü. Hikâye, Belly’nin iki kardeş arasında kalp çarpıntısıyla gidip gelmesini ve yaz aşklarının tatlı telaşını anlatmaya devam ediyor. Bu sezonda karakterlerin olgunlaştığını, seçimlerinin daha ciddi sonuçlar doğurduğunu görüyoruz. Diziyi özel yapan şey, yaz atmosferinin getirdiği özgürlük ve ilk aşkın masumiyetini çok güzel harmanlaması.
13. Love You to Death (2025)

İspanya’dan çıkan bu romantik komedi, aşkı hem eğlenceli hem de dramatik bir şekilde ele alıyor. Hikâye, kalp hastalığıyla mücadele eden içine kapanık bir adam ile yıllardır arkadaşı olan, hayata pozitif bakan bir kadının yollarına odaklanıyor. Başta sadece arkadaşlık gibi görünen bağları, zamanla gerçek bir aşka dönüşüyor. Dizi, aşkın beklenmedik anlarda nasıl doğabileceğini, hayatın zorluklarına rağmen sevmenin ne kadar güçlü bir şey olduğunu sıcacık bir tonda anlatıyor.
14. The First Frost (2025)

Bu dizi, lise yıllarında yarım kalmış bir aşkın yıllar sonra yeniden canlanışını anlatıyor. Hikâye, eski sınıf arkadaşlarının tesadüfen aynı apartmanda yaşamaya başlamasıyla başlıyor. Karakterler geçmişte birbirlerine söyleyemedikleri duygularla yüzleşirken, yeni başlangıçların da kapısını aralıyorlar. Diziyi özel yapan şey, aşkı sadece gençlik heyecanıyla değil, olgunlukla da ele alması. Uyurgezerlik gibi farklı temalar, aile içi sorunlar ve geçmişten gelen kırgınlıklar hikâyeye derinlik katıyor.
15. Queen of Tears (2024)

2024’ün en çok ses getiren Kore dizilerinden biri olan Queen of Tears, klasik “evlilikte aşk biter mi?” sorusunu bambaşka bir şekilde ele alıyor. Hikâye, lüks bir hayat yaşayan ama evlilikleri çatırdayan bir çiftin yeniden birbirine aşık olma sürecini anlatıyor. Başrollerde Kim Soo-hyun ve Kim Ji-won’un müthiş uyumu, diziyi izleyen herkesin kalbini çarptırıyor.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Love and anarchy yi ben çok sevmiştim. Hem eğlenceli hem değişik bir hikayesi var.
Outlander da 1743 e gidiyor. Tarih yanlış. Güzel dizidir ;)