Kadınların Girmesinin Yasak Olduğu Gizemli Japon Adası: Okinoshima
Japonya’nın güneyinde, Kyushu açıklarında yer alan Okinoshima Adası gizemiyle tanınıyor. Bin yılı aşkın süredir Şinto inancında kutsal kabul edilen ada, bugün UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Ancak onu özel kılan yalnızca tarihi değil, kadınlara kapalı olması. Yüzyıllardır süren bu yasak, kökeni tam olarak bilinmeyen geleneklere dayanıyor.
Gelin bakalım...
Okinoshima, Japonya’nın Munakata bölgesinde yer alıyor ve Şinto inancına göre kutsal kabul ediliyor.

Japon denizciler, yüzyıllar boyunca bu adayı koruyucu tanrılara adanmış bir sığınak olarak görmüş. Gemiciler, deniz yolculuklarına çıkmadan önce adaya uğrayıp Tanrıça Tagorihime’ye adaklar adamış. Bu nedenle ada, uzun yıllar boyunca 'denizcilerin koruyucusu' olarak anılmış.
Bugün ada tamamen halka kapalı durumda. Buraya yalnızca Şinto rahipleri girebiliyor. Ada sakinlerinden sayılan bu rahipler, 10’ar günlük aralıklarla dönüşümlü olarak görev yapıyor. Görevleri ise iki şey: tanrıçaya dua etmek ve kadim kurallara uygun biçimde adayı korumak. Adada bulunan tapınak, Okitsu-miya adıyla biliniyor ve Munakata Taisha adlı daha büyük bir tapınak kompleksinin parçası.
Okinoshima’nın en bilinen özelliği, kadınlara tamamen kapalı olması.

Yasağın kesin nedeni hiçbir zaman yazılı kaynaklarda yer almadı. En çok kabul gören görüş, Şinto inancındaki 'kirlilik' kavramına dayanıyor. Özellikle regl kanının kutsal alanları kirletebileceği düşüncesi, tarih boyunca birçok ritüelde kadınların dışlanmasına yol açmış.
Bazı araştırmacılar ise bu yasağın güvenlik nedenlerinden kaynaklandığını öne sürüyor. Çünkü ada çevresindeki sular oldukça tehlikeli ve kadınların bu zorlu yolculukta zarar görmemesi için böyle bir kuralın doğmuş olabileceği düşünülüyor. Bir diğer teoriye göre, adanın koruyucu tanrıçası Tagorihime’nin 'kadın rakiplerden hoşlanmayan bir ruh' olduğuna inanılıyordu. Bu yüzden kadınların adaya girmesi tabu haline geldi.
Geçmişte her yıl yalnızca 200 erkek, 27 Mayıs’ta düzenlenen özel bir törenle adaya kabul ediliyordu.

Ancak bu ziyaret öncesinde hepsinin 'misogi' adı verilen arınma ritüelini tamamlaması gerekiyordu. Erkekler denizde çıplak halde yıkanarak ruhsal temizliklerini sağladıktan sonra adaya ayak basabiliyordu. Üstelik adaya giren kimse orada gördüklerini dışarıda anlatamıyor, hatta bir yaprak bile yanına alamıyordu.
Yüzyıllar boyunca adada gerçekleştirilen dini törenler, ardında muazzam bir miras bıraktı. Bugüne kadar Okinoshima’da 80 binden fazla tarihi eser bulundu. Bunlar arasında Pers cam parçaları, altın yüzükler, bronz aynalar ve süs boncukları yer alıyor. Eserlerin büyük kısmı bugün Kyushu’daki Munakata Taisha Müzesi’nde sergileniyor ve Japonya’nın ulusal hazineleri arasında kabul ediliyor.
Her ne kadar UNESCO Dünya Mirası listesine girmiş olsa da Okinoshima turizme kapalı. Ada, hala tek bir Şinto rahibinin bakımında ve eski kurallar geçerliliğini koruyor. Kadınlar giremiyor, erkeklerse yalnızca uzaktan, deniz kıyısındaki bir terastan adaya selam verebiliyor.
Gizemli adanın hikayesini yapay zekanın yorumuyla da dinleyebilirsiniz!
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!





Yorum Yazın