Kalender Tezcan

Bir de bu üslup can sıkmaya başladı. Sokakta da insanlar bu şekilde. İletişim kurmayı becerebilen biri yok. Yanlış olduğunu kabullenip özür dilemek yerine birbirlerini suçlayıp en son 'sana ne, bana ne' ye geliyor oluyor. Aileler çocuklarına etkili ve iyi iletişimin önemini anlatırken, çocuklar TV de bu örnekkleri görüyor Bu üslup tüm siyasete hakim olmuş. Devlet büyükleri olarak görülen herkes benzer üslupta artık Hepsi bağırıp çağırıp, birbirini suçluyor. Tv programları da aynı. Gerçekten yazık. Gönül isterdi ki eğitimli, seviyeli, görgülü ve insana değer veren kişiler tarafından yönetilelim.

Bu Can Dündar nefretinin ardında yatan sebep ne acaba? Koca CUmhurbaşkanısın, her konuda bir şeyler söylüyorsun, neredeyse okul çocuklarının kaydına bile karışabilecek kadar bir güç yetkisi sağlamışsın kendine, destekçilerin sana tapıyor, bir gün başka bir şey bir gün başka bir şey konuşsan bile inanıyorlar ama neden Can Dündar? Neden mesela diğer gazeteciler değil de Can Dündar. Mesela neden ana muhalefetin başı Kılıçdaroğlu değil de Can Dündar? Bilmediğimiz bir şeyler mi var, kişisel bir mesele mi yoksa bir şeyi ortaya çıkarmasından mı korkuyorsun? Neden yani?

Bu adam doğru konuşuyor da kimseye ulaşamıyor ki. Basın sansürlü, söylediklerinin yarısından kimsenin haberi yok, AB'ye sesleniyor, Ab'nin de çok umrunda değil. Bence biraz farklı kaynaklar kullanıp halkı etkileyecek yollar bulmalılar. Etkiden kastettiğim, düşüncelerini ulaştırabilecek yollar. Aynı şekilde de AB bu kadar demokrasi baskısı yaparken, Kılıçdaroğlu, AB'nin dikkatini çekecek açıklamalar yapabilmeli, bir üst akıl ya da ara bulucu rolü oynayabilmeli ama yok işte, Türkiye'de herkes rahatsız, herkes şikayet ediyor ama aynı zamanda herkes her şey normalmiş, gibi davranıyor. Ekstra efor sarfetmiyor, gündmein içinde eriyip gidiliyor