onedio

TFF Haberleri

TFF ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. TFF ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Hakemin Gölgesinde Bir Maç
Doksan dakikaya bir bütün olarak bakıldığında, Beşiktaş’ın durarak oynadığı, hücum etkinliğinin ve rakibe baskı yapmasının sürekliliği olmadığı zannedilebilir. Ancak gerçek durum bu değil. Beşiktaşlı futbolcular ne zaman tempoyu artırmaya kalksalar, Halil Umut Meler devreye girdi. Oyunu kendi koşu performansına göre ayarladı, rakibin dakikalarca yerde yatmasına göz yumdu, topun oyuna girmesinde sürekli gecikti. Bu tutumu, koşu sınavlarını geçip geçemediği yönündeki söylentileri güçlendirir nitelikteydi. Sonuçta Beşiktaş’ın sahada etkisiz görünmesinin en önemli nedenlerinden biri hakemin performansı ve sürekli Beşiktaş ataklarını yanlış kararlarla keserek tempoyu düşürmesiydi.
Türkiye’de Şike Skandalı: 2 Kulüp, Başkan ve 18 Futbolcu Şike Suçlamasıyla PFKD’ya Sevk Edildi
Türkiye Futbol Federasyonu’ndan yapılan açıklamada, 2023-2024 sezonunda 28 Nisan 2024 tarihinde oynanan tartışmalı Ankaraspor-Nazillispor maçı ile ilgili şike soruşturmasını tamamladığı duyuruldu. İki kulüp ile birlikte, başkanlar, idareciler, kulübün antrenörleri, masörleri ve o maçta kadroda yer alan 21 futbolcunun 18'i şike suçlamalarıyla PFDK’ya sevk edildi.İki takıma da 1 puanın yettiği Ankaraspor ile Nazillispor karşılaşmasında hiçbir şut atılmaması gündem olmuş ve Zonguldak Kömürspor şike iddiasıyla TFF’ye başvurmuştu.
A Milli Takım Ata'nın Huzurunda..
İsveç ile Ankara'da bu akşam özel maçta karşı karşıya gelecek A Milliler, müsabaka öncesinde Anıtkabir'e bir ziyaret gerçekleştirdi ve Mustafa Kemal Atatürk'ün huzuruna çıktı.Anıtkabir ziyaretinde Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) 1. Başkanvekili Ufuk Özerten ve Yönetim Kurulu Üyesi Ergün Tekin ile Milli Takım Teknik Heyeti ve Futbolcular hazır bulundu.Aslanlı yoldan geçerek Anıtkabir'e gelen kafile, burada Atatürk'e saygı duruşunda bulundu. TFF 1. Başkanvekili Özerten, Atatürk'ün mozolesine çelenk koydu ve Anıtkabir Özel Defteri için kısa bir yazı kaleme aldı. Özerten yazısında, şu satırlara yer verdi: 'Yüce Atatürk, Türkiye Futbol Federasyonu ve A Milli Takım olarak, ilke ve inkılâplarınızın yılmaz bekçisi olduğumuzu hiç kimsenin unutmaması gerektiğini ve Gençliğe Hitabenizin her satırını hiçbir zaman unutmayacağımızı bütün kalbimle temenni ediyorum. Nur içinde yatın. Sizi her zaman özlüyoruz.'Kafile daha sonra Atatürk Müzesi'ni gezerek yetkililerden bilgi aldı, ardından otele dönerek maç saatini beklemeye başladı.Ankara-DHA
UEFA: "F.Bahçe'nin Şike Dosyası Kapandı"
UEFA Genel Sekreteri Gianni Infantino, Fenerbahçe aleyhindeki ''şike davası'' sürecinin UEFA için sona erdiğini, ancak Yargıtay'ın şike davasında kişiler hakkında verdiği kararın metnini incelemek durumunda olduklarını bildirdi Infantino, Kazakistan'ın başkenti Astana'da yarın yapılacak UEFA'nın 38. Olağan Kongresi öncesinde Rixos Otel'de basın toplantısı düzenledi. Şike suçu işleyenlere karşı ömür boyu men cezası da dahil daha sıkı tedbirler almayı planladıklarını belirten Infantino, 'Son bir yıllık periyotta incelediğimiz 32 bin maçın binde 7'sinde şike yapıldığından şüpheleniyoruz. Binde 7 yüksek bir oran. Elbette kuşku duyulması, şike yapıldığı anlamına gelmez ama olağandışı bir şeyler olduğuna dair de bir uyarı niteliğindedir. Bana kalsa 100 binde 1 bile çok fazla. Büyük liglerde herhangi bir olay yaşanmadığından eminiz ancak bizim amacımız, şikeyi futboldan tamamen defetmek' diye konuştu. Bir gazetecinin, 'Türkiye'deki 'şike davası'yla ilgili, Yargıtay'ın şike cezasını onamasının ardından UEFA'nın yeni bir yaptırıma gidip gitmeyeceği'ne ilişkin sorusu üzerine Infantino, UEFA Disiplin Kurulu'nun Beşiktaş'a 1 yıl, Fenerbahçe'ye de 2 yıl Avrupa kupalarından men cezasını verdiğini hatırlattı. Fenerbahçe aleyhindeki 'şike davası' sürecinin, UEFA için sona erdiğini ifade eden Infantino, Yargıtay'ın şike davasında kişiler hakkında verdiği kararın metnini incelemek durumunda olduklarını ifade etti.Gianni Infantino, ülke federasyonlarının, UEFA'nın şike ve ırkçılık konularında aldığı kararlara uyması gerektiğini vurguladı. UEFA Genel Sekreteri Infantino bir soru üzerinde, Ukrayna'daki son gelişmeleri izlediklerini, konunun hassas olduğunu ve futbolla ilgili olmadığını söyledi. 'Kırım'daki bazı futbol kulüplerinin gelecek sezon Rusya Ligi'nde mücadele edeceği' yönünde medyada çıkan haberlerle ilgili de Infantino, UEFA'ya bu çerçevede herhangi bir resmi başvurunun yapılmadığını kaydetti. Infantino, gol çizgisi teknolojisiyle ilgili ise sistemin birçok FIFA organizasyonunda denenip güvenilirliğini kanıtladığına dikkati çekerek, bu teknolojiyi kullanmakta tereddüt yaşayan UEFA'ya üye ülkelerden destek beklediğini belirtti. Şampiy10
"Avrupa’da Kimse Türkiye’de Oynayan Futbolcuları Tanımıyor"
GALATASARAY Teknik Direktörü Roberto Mancini, Four Four Two dergisine çok önemli açıklamalarda bulundu. Roberto Mancini, yabancı kuralı hakkında da şunları söyledi: Bana göre çok kötü bir karar. Bunun milli takıma yardım ettiğini düşünen varsa gerçekten yanılıyor. Avrupa’da kimse Türkiye’de oynayan futbolcuları ve takım çalıştıran hocaları tanımıyor. Çünkü kimse bu ligi izlemiyor! TFF’nin esas problemi bu olmalı. Bu kural devam ederse Türkiye’deki takımların Avrupa’da kupa kazanma konusunda hiçbir şansı kalmaz. Four Four Two dergisinden Ahmet Yavuz'un yaptığı ve Barış Tekin'in görüntülediği randevu sırasında henüz Chelsea maçı oynanmamış, Galatasaray evinde ligin son sırasında bulunan Kayserispor’a kaybetmemişti. Haliyle futbol kamuoyunda da Mancini’ye karşı bir infial yaratılmamıştı. O bir hafta içinde İtalyan hocaya duyulan güven önemli bir yara aldı ve ortam bir anda gerildi. Ancak Mancini, röportajda verdiği cevaplarda başarının zaman isteyen bir hedef olduğu vurgusunu yapmıştı. “Daha gidecek çok yolumuz var” diyor İtalyan hoca. Sezon başı kampında takımın başında olmamasını, takımı kendisinin kurmamış olmamasını handikap olarak yorumluyor. SABIR VE SÜKUNETE DAVET EDİYOR Mancini, 2006-07 sezonunda Inter’i ikinci kez şampiyon yaparken kulüpte üçüncü sezonunu tamamlamıştı. O sezon Inter sadece bir maç kaybetmiş ve tam 97 puan toplamıştı. 2011-12’de Manchester City’yi 44 yıl aradan sonra şampiyon yaparken de takımdaki üçüncü sezonuydu. Her iki takımı da kendisi inşa etmiş ve tarihe iz bırakacak şekilde zirveye taşımıştı. Bu örnekler ve Mancini’nin verdiği cevapların satır arasındakiler, başarı için Galatasaraylıları sabır ve sükunete davet ediyor. G.SARAY TÜM PLANLARIMI DEĞİŞTİRDİ Galatasaray sizi buraya gelme konusunda nasıl ikna etti? Neden Türkiye’yi tercih ettiniz? Manchester City’den ayrıldıktan sonra bir yıl kulüp çalıştırmamaya karar vermiştim. Çünkü 36 yıldır ara vermeden çalışıyordum! Dinlenmeye ihtiyacım vardı. City’de geçirdiğim dört yıl da beni yıpratmıştı. Ekim ayında Galatasaray aradığında biraz düşündüm ve buraya gelmeye karar verdim. Çünkü bu benim için yeni bir deneyim demekti. Türkiye büyük bir ülke, Galatasaray da büyük bir kulüp... Avrupa’nın en iyilerinden biri. Bu yüzden buradayım. ALMAMIZ GEREKEN ÇOK YOL VAR Beklentilerinizi ve burada bulduklarınızı karşılaştırdığınızda mutlu musunuz? Mutluyum... Burada çok iyi bir ekiple çalışıyorum. Oyun formatımızı değiştirme konusunda çok çalıştık ve bence şimdiye kadar iyi iş çıkardık. Elbette hâlâ almamız gereken çok yol var. BENDE KENDİ TAKIMIMI KURMAK İSTERDİM Buraya geleli yaklaşık altı ay oldu. Bu süre içinde sizce takımı tam olarak kontrolünüz altına alabildiniz mi? Elbette her şeyi kontrol eden biri olmak istemiyorum. Benim görevim takımı yönetmek. Ama her teknik direktör gibi ben de kendi takımımı kurmak isterdim. Tabii ki başka bir teknik direktörün kurduğu takımı devralmak zordur. Üstelik başka bir ülkeden geldiyseniz... Ülkenin kültürünü tanımanız, kulübü, oyuncuları anlamanız gerekir. Çok fazla problem var ve bunlarla kısa zamanda başa çıkmak kolay değil. Futbolcuyken de sisteme yönelik düşünceleriniz var mıydı? Mesela “David Platt şurada, Veron burada oynamalı” der miydiniz? Kariyerim boyunca çok büyük oyuncularla oynadım. David Platt, Ruud Gullit, Juan Sebastian Veron, Dejan Stankovic, Sinisa Mihajlovic, Diego Simeone, Alessandro Nesta... Bu futbolcularla oynarken işler kolaydı. Onlara nerede oynamaları gerektiğini söylemenize gerek yoktu. Ama ben sahada bir teknik direktör gibi görev yapıyordum. Tabii bazı kötü huylarım da vardı. Gergin olduğumda takıma zarar verebiliyordum. Beni şimdi Galatasaray’da yardımcılığımı yapan Atillo’ya (Lombardo) sorun. O, İtalya’nın en iyi kanat oyuncularından biriydi. Ama sürekli ondan şikayet ederdim. Aslında bunu pek hak etmezdi (gülüyor). KAPTANDIM VE EN İYİSİYDİM Juan Sebastian Veron da futbolculuk günleriniz hakkında FourFourTwo’ya “Topu sürekli ona vermezseniz çok kızardı” demişti. Bu doğru mu? Evet doğru. Çünkü ben takımdaki en iyi oyuncuydum! Çok normal. Kaptandım ve en iyisiydim (gülüyor). Veron’u Sampdoria’ya getiren kişi de bendim. Çok gençti. Başkana “Onu alın, çünkü çok iyi bir oyuncu olma potansiyeli var” dedim. Ki bana göre dünyanın en iyi oyuncularından biri oldu. Ben kaptandım. Kaptanın çok fazla sorumluluğu var. Her şeyi kontrol etmesi gerekir. BİR MANCİNİ YETER Bugünlerde aktif futbolcular arasında Mancini stili bir oyuncu var mı? Bir tane yeter (gülüyor). Vusolin Boskov, müthiş bir teknik direktördü. Samporia’da, Real Madrid’de çalıştı. Bir gün çok kötü durumdaydım, sahadaki arkadaşlarımla da sorunlarım vardı. Bana takım arkadaşlarımın önünde “Soyunma odasının teröristisin” dedi (gülüyor). O yüzden bir Mancini yeter... Bir teknik direktör olarak efsane bir futbolcu olmanın avantajları ya da dezavantajları neler? Bazen çok zor. Çünkü bir takımın birinci sınıf oyunculardan oluşması genellikle mümkün olmaz. Ortalama yetenekteki oyunculardan da verim almasını bilmeniz gerekir. Bazı futbolcular, çok çalışarak bir şeyleri başarırlar. Özellikle kariyerimin başlarında bu konuda çok zorlandım. Bazı futbolculardan kolayca umudu kesiyordum. Ama deneyim kazandıkça bu konuda mesafe kat ettim. FUTBOLCULAR CİDDİ OLMALI Peki fiziksel ve mental olarak bir futbolcudan ne gibi beklentileriniz var? Futbolcular, futbol oynayabildikleri için çok şanslılar. Üstelik bunun için para kazanıyorlar! Tüm futbolcuların özel hayatlarına dikkat etmeleri gerekir. Çünkü bu işi en çok 20 yıl yapabilirler. Bu süre için ellerinden gelenin en iyisini yapmalılar. Ciddi olmalılar ve antrenmanda çok çalışmalılar. Her gün kendilerini geliştirmeye odaklanmalılar. 30 yaşında olsanız da öğrenecek bir şey vardır. Eğer kariyerinizin sonuna geldiyseniz artık geri dönüş yoktur. BEN POLİS DEĞİLİM Sizce Galatasaraylı oyuncular bunun farkında mı? Ben polis değilim. Geceleri onları kontrol etmek için peşlerine düşmüyorum. Onları özgür bırakıyorum. Ama eğer ciddi olmazlarsa ve özel hayatlarına dikkat etmezlerse iyi oynamayacaklarını anlamalılar. Çünkü sahada her şey ortaya dökülür. BURAK SOL FORVETTE OYNAYABİLİR Bugüne kadar Galatasaray’da çok sayıda taktik diziliş denediniz ve bununla ilgili sorulan sorulara da her seferinde “Önemli olan diziliş değil, mantalite” şeklinde cevap veriyorsunuz. Bununla tam olarak kastettiğiniz şey ne? Sahada her zaman 11 oyuncu vardır. Buna bir oyuncu daha ekleyemezsiniz. Oyuncuların pozisyonları belki ileri ya da geri 10- 15 metre değişebilir. Ancak sahada bir top var ve karşınızda da 11 oyuncu vardır. 4-3-3 ya da 3-5-2 oynayabilirsiniz. Bu çok önemli değil. Eğer maça iyi hazırlanmadıysanız, eğer takım arkadaşınıza yardım etmiyorsanız, eğer yüzde 100’ünüzü ortaya koymuyorsanız taktiği ne kadar değiştirirseniz değiştirin başarılı olamazsınız. Diğer taraftan bana göre her oyuncu farklı pozisyonlarda oynayabilmeli. Örneğin Burak’tan sağ kanatta, sağ forvet ya da sol forvet olarak oynamasını istiyorum. Çünkü Barcelona, Bayern Münih ya da Real Madrid gibi büyük kulüplerde her pozisyonda oynayabiliyor olmanız gerekir. Ayrıca bir oyuncu bencil olmamalı, önce takımını düşünmeli. 6-0 KAZANMAYI İSTERİM AMA City’de çalışırken “1-0’lık skorları severim. Gol yemediğiniz zaman, hele elinizde Dzeko, Agüero, Tevez ve Silva gibi oyuncular varsa yüzde 90 oranında o maçı kazanırsınız” demiştiniz. Galatasaray’da da elinizde Sneijder, Drogba, Burak gibi oyuncular var. Yine aynı şekilde mi düşünüyorsunuz? Her teknik direktörün ilk hedefi takımı defansif anlamda geliştirmek olur. Çünkü savunma tarafınız güçlüyse pozisyon da vermezsiniz. Bu durumda kötü bir hücuma sahip olsanız da her zaman gol atma şansınız vardır. Eğer hücum oyuncularınız da iyiyse o zaman kazanmaya yakın olan taraf siz olursunuz. Bu yüzden takımı inşa etmeye önce savunmayı öğretmekle başlamak gerekir. Ardından hücum yönünüzü geliştirirsiniz. Elbette takımda ikisi arasında bir denge kurmalısınız. Evet, 1-0 kazanmak istediğimi söyledim, çünkü gol yememek ve pozisyon vermemek benim için çok önemli. Tabii ki ben de 5-0, 6-0 kazanmayı isterim ama bu her zaman mümkün olmaz. TAKIM SAVUNMASI MI? HAYIR, DAHA ÇOK ÇALIŞMAMIZ GEREKİYOR Takım savunmasının geldiği noktadan memnun musunuz? Hayır, daha çok çalışmamız gerekiyor. Inter’de üç yıl boyunca en iyi savunmayı yapan takım bizdik. Hücumcularımız da aynı şekilde en iyilerden biriydi. Manchester City’de de durum böyleydi. Çok iyi savunma yapıyorduk ve hücumda iyiydik. Tabii ki Galatasaray’da daha fazla gelişmeliyiz. Bu açıdan sezon öncesi hazırlıklar kritik önemdedir. Orada futbolcular teknik direktörün istediklerini daha iyi anlar. Bu benim için mümkün olmadı, ama buna rağmen oyuncularım bugüne kadar iyi çalıştı ve önemli aşama kaydettik. CİTY’DE KİMSEYE GÜVENEMEYECEĞİMİ ÖĞRENDİM Manchester City’de dört yıl geçirdikten sonra orada ne öğrendiniz? Kimseye güvenemeyeceğimi öğrendim. Aralık 2009’da göreve geldiğimde takım yedinci sıradaydı. Bana gelişmek istediklerini söylediler. O sezonu beşinci sırada bitirip Avrupa Ligi’ne katılmaya hak kazandık. Hatta şampiyonlar ligi’ne katılmayı son maçla kaçırdık. Ertesi sezon yönetim bana Şampiyonlar Ligi’ne gitmek istediğini söyledi. O sezon da ikinci Chelsea’nin averajla arkasında üçüncü olduk, üstelik FA Cup’ı kazandık. Göreve geldiğimde dört yıl içinde Premier Lig’i kazanmak istiyorlardı. Bunu üçüncü sezon gerçekleştirdik. Dördüncü sezon ligi ikinci bitirdik ve beni kovdular. Ama neden kovduklarını bilmiyorum. KAFALARI PEK İYİ ÇALIŞMIYOR Görevinize son verdiklerini duyurdukları açıklamada “bütünleştirici tutumun geliştirilmesi gerektiğinden” bahsettiler. Bu ne demekti? Kafaları pek iyi çalışmıyor! Beni gönderirken basına nasıl bir açıklama yapacaklarını bilmiyorlardı. Mesela İtalya’da her kulüp her teknik direktörü her an kovabilir. Fakat İngiltere’de işler böyle yürümez. Kağıt üstünde City sürekli savaştı, üç buçuk yılda gelişti. Her şeyi kazandık, sadece Şampiyonlar Ligi’nde başarılı olamadık. Ama o ligde de sadece iki yıl oynadık. Daha öncesinde hiç deneyimimiz yoktu. Bu hiç kolay değil. Eğer Şampiyonlar Ligi’ni kazanabileceklerini düşündülerse söyleyecek bir şey yok (gülüyor). Bu sezonki City hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu sezon Premier Lig’in en iyi takım onlar. Bir 100 milyon pound daha harcadılar. İyi oyuncular aldılar. Bence ligi kazanırlar. Eğer kazanamazlarsa kötü bir iş çıkarmış olurlar. BALOTELLİ’NİN TÜRKİYE’YE GELMESİ ÇOK TEHLİKELİ Balotelli geçen ay FourFourTwo’ya “Mancini’yle yeniden çalışmak isterim” dedi... (Gülerek araya giriyor) Ben Mario’yla beş yıl çalıştım. Mario’yu seviyorum. Inter’de daha 17 yaşındayken A takımda ona ilk kez şans veren teknik direktör benim. Bu yüzden onu çok iyi tanıyorum. Umarım zamanın çok hızlı geçtiğini anlar. Çünkü o dünyanın en iyi futbolcularından biri olmak için her şeye sahip. Sizce Balotelli Türkiye’ye gelse başarılı olur mu? Mario’nun Türkiye’ye gelmesi çok tehlikeli (gülüyor). Şaka bir tarafa, galiba Milan’da kalacak. Milan onun için çok önemli bir kulüp. Orada kendini daha da geliştirebilir. City döneminde ayrıca soyunma odasıyla aranızdaki bağın da zayıfladığı, ilişkinizin kötü olduğu söylenmişti. Bu doğru muydu? Bu çok bilindik bir hikâye... Manchester City basınının taraftarlara neden gönderildiğimi açıklaması gerekiyordu. O yüzden böyle aptalca şeyler söylediler. Ben de tıpkı diğer teknik direktörler gibi bazı futbolcularla problemler yaşadım. Çünkü ben de çok para kazanıp yüzde 30’la oynayan oyuncuları sevmem. Eğer futbolcu sahaya takımı ve takım arkadaşları için her şeyini koymuyorsa bundan hoşlanmam. Zaman zaman bu tip oyuncuları dışarıda bıraktım. Tabii ki oynamayan oyuncular mutsuz oldu. Ama benim görevim en iyi, en hazır oyuncuları, en çok hak eden oyuncuları sahaya sürmek. Tüm bunlar bir yana, City’de tüm oyunculara eşit mesafedeydim, hepsini severdim, çünkü onları o takıma ben getirdim. Galatasaray’a geldiğinizde takımın fiziksel durumunu nasıl buldunuz? Tabii ki her teknik direktörün farklı metotları vardır. Ben buraya geldiğimde kendi metodumla çalışmaya karar verdim. Benim doğrum buydu. O yüzden hızla adapte olmaya çalıştık. 110 KM GÜZEL BİR RAKAM ANCAK HER ZAMAN DAHA İYİSİ VARDIR Takımın koşu mesafesinin son haftalarda 110 km’lere çıktığını görüyoruz. Bundan memnun musunuz? Hiçbir zaman yetmez. Benim için “yeterli” diye bir şey yoktur. 110 km güzel bir rakam. Ama tabii bunu artırabilirseniz daha iyi. Mesela bazen yüzde 70 oranında topa sahip oluyorsunuz ama gol atamıyorsunuz. Gol atamayınca kazanamazsınız! Elbette koşmamız gerekir ama gol de atmamız gerekir. Akhisar, Bursaspor ve Eskişehirspor karşısında olduğu gibi... Bu maçları 6-1, 6-0, 4-0 kazandık ama tüm bunlar zor maçlardı. Bu takımlar iyi takımlar. Ancak iş deplasmanda değişiyor. O zaman ne kadar koşarsak koşalım anlamı kalmıyor. SON GÜN TRANSFERLERİ HER ZAMAN ZORDUR Kış transfer döneminde dokuz transfer yaptınız. Bu transferlerden memnun musunuz? Ocak ayı transfer için zor bir dönem. Elbette tüm takımı değiştiremezsiniz. Beş altı genç oyuncu aldık. Bazıları doğrudan oynamak için hazır değiller. Önümüzdeki sezon daha hazır olacaklar. Telles’i aldık ve bu çok önemli bir transferdi. Hajrovic keza öyle... Burdisso transferin son günü geldi, bildiğiniz gibi son gün transferleri zordur. YENİ BİR TAKIM İNŞA EDİYORUZ Takımı daha da gençleştirme konusunda çalışma yapacak mısınız? Bilmiyorum. Elbette eğer geleceği düşünerek bir takım inşa ediyorsanız genç oyunculara ihtiyacınız vardır. Üstelik bu genç oyuncular Drogba gibi, Burak gibi, Muslera gibi Sneijder gibi oynayabilmeliler. Eğer genç oyuncularınız varsa gelişime daha açık bir takım olursunuz. DROGBA KARİYERİ BOYUNCA ÇOK ENERJİ HARCADI!!! Sizce Drogba kaç yaşına kadar futbol oynayabilir? Didier kariyeri boyunca çok fazla enerji harcadı. Çok koşuyor, savaşıyor. Bunun ne kadar sürdüreceği ona bağlı. Eğer oyundan zevk alıyorsa, eğer yorulmuyorsa o zaman oynamaya devam etmesi gerekir. Çünkü belli bir yaştan sonra her gün antrenmana gitmek zor, maçtan önce kampa girmek insana zor geliyor. Gün geliyor artık tüm bunlardan yoruluyorsunuz. Mesela 20 yıl oynadıktan sonra öyle bir gün geldi ki, artık çok yorgunum dedim. ÖNCE KAÇ YABANCI İLE OYNAYACAĞIZ ONU BİLMELİYİZ Bu yaz için bir transfer listesi oluşturdunuz mu? İtalya’da bir maç izlediniz ve basında çeşitli dedikodular çıktı... İtalya’ya bazı maçları takip etmeye gittim. Bu işimin bir parçası. Ama önce seneye kaç yabancının oynayacağını kesin olarak bilmemiz lazım (gülüyor). AVRUPA’DA KİMSE TÜRKİYE’DEKİ FUTBOLCULARI, HOCALARI TANIMIYOR Eğer TFF 5+3 kuralıyla devam etme kararı alırsa nolur? Bana göre çok kötü bir karar. Bunun milli takıma yardım ettiğini düşünen varsa gerçekten yanılıyor. İtalya’da da yıllarca aynı düşünceyi savunduk. 1982’den sonra yabancılar ülkeye gelmeye başlayınca homurtular oldu. Ondan sonra iki Dünya Kupası kazandık, iki kez de finale kaldık. Bence federasyon öncelikli olarak ligimiz nasıl gelişir, Avrupa’da sesimizi nasıl duyurabiliriz, teknik direktörlerimizi ve futbolcularımızı Avrupa’ya nasıl gönderebiliriz; bunları düşünmeli. Avrupa’da kimse Türkiye’de oynayan futbolcuları ve takım çalıştıran hocaları tanımıyor. Çünkü kimse bu ligi izlemiyor! TFF’nin esas problemi bu olmalı. Genç oyuncular burada Didier, Wesley gibi oyuncularla ya da Fenerbahçe’de Kuyt’la çalışma fırsatına sahipler. Bu, dolaylı olarak milli takımınıza da katkı yapar. Bu yüzden bence 5+3 tam bir felaket olur. Peki bu karar sizin motivasyonunuzu da düşürür mü? Bu benim için çok zor olur. Türkiye’deki takımların Avrupa’da kupa kazanma konusunda hiçbir şansı kalmaz. ŞAMPİYONLAR LİGİNİ KAZANIRSAK BENİM HEYKELİMİ G.SARAY ADASININ YANINA BOĞAZIN ORTASINA DİKEBİLİRLER Galatasaray’la Şampiyonlar Ligi’ni kazanmak gibi bir hayaliniz var mı? Futbolda her şey mümkün tabii. Eğer Galatasaray’la bu kupayı kazanırsak benim bir heykelimi Galatasaray Adası’nın yanına Boğaz’ın ortasına dikebilirler (gülüyor). Tıpkı Metin Oktay gibi. Ama İstanbul Boğazı’na! (gülüyor) SEMİH, SELÇUK VE BURAK BİR DE ARDA’YI AVRUPA’YA GÖTÜRÜRDÜM Eğer bir gün yeniden Avrupa’da çalışacak olsanız yanınızda götüreceğiniz Türk oyuncular olur muydu? Semih, Selçuk ve Burak... Arda Turan (gülüyor). Türk futbolcular bence çok yetenekli. Ama bazen “Tamam bu kadar yeter” diyebiliyorlar. Eğer bu mantaliteyi değiştirirlerse çok daha fazla gelişirler. Fenerbahçe’de, Beşiktaş’ta, Bursa’da, Eskişehir’de de iyi futbolcular var. FENERBAHÇE İYİ BİR TAKIM 6 Nisan’da Fenerbahçe karşısında çok kritik bir maça çıkacaksınız... Bu maçla ilgili beklentileriniz neler? İlk Fenerbahçe maçı 0-0 bitebilirdi. Onlara hediye gibi bir penaltı verdik. Penaltıya kadar pozisyon vermedik. İkinci yarıda bazı kontrataklar verdik ama bu da normaldi. Berabere bitebilirdi. Ama futbol böyle. Bizi yendiler. Fenerbahçe iyi takım. Deneyimli oyuncuları var. İkinci maç da elbette kolay olmayacak. Yenip, puan farkını azaltmak için elimizden geleni yapacağız. HERKESİ YENMEK İSTİYORUM Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale kalmak mı, ligde şampiyon olmak mı daha önemli? Hayatımda hiçbir zaman karşılaştırma yapmadım. Her maçı kazanmak istiyorum. Herkesi yenmek istiyorum! Basında hakkınızda yapılan yorumları takip ediyor musunuz? Sanırım yaklaşık 10 yıldır gazete okumuyorum. Türkiye’de de İtalya’da da hep aynı şeyler. İtalya Milli Takımı’nın Dünya Kupası’ndaki şansını nasıl görüyorsunuz? Belki hazırlık maçlarında ya da eleme maçlarında zaman zaman kötü performans sergilemiş olabilirler. Ama Dünya Kupalarında veya Avrupa Şampiyonalarında her zaman kazanmak için hazır olurlar. Brezilya, Arjantin daha şanslı olarak görünebilirler ama İtalya’yı da hesaba katmak gerekir. Milli takımı çalıştırma gibi bir tutkunuz var mı? Türk Milli Takımı’nı mı? (gülüyor) Türk Milli Takımı’nı ya da İtalya Milli Takımı’nı. .. Her şey mümkün. Burada mutluyum. Gelecekte ne olacağı belli olmaz. 3PUAN
İlhan Cavcav: 'Mahmut Uslu Topu Görse Bomba Zanneder'
Gençlerbirliği Kulübü Başkanı Cavcav, '(Aziz Yıldırım'ın 'havuzdan çekiliriz' açıklaması) Beyefendi elini ayağını çeksin, gitsin evinde otursun. Efendi gibi maçını izleyecekse izlesin' dedi. İlhan Cavcav, Fenerbahçeli yönetici Mahmut Uslu'yu da eleştirerek, 'Mahmut Uslu diye bir kardeşimiz var, bana göre topu görse bomba zanneden bir insan' diye konuştu.Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın 'Havuzdan çekiliriz' açıklamasına ilişkin 'Beyefendi elini ayağını çeksin, gitsin evinde otursun. Efendi gibi maçını izleyecekse izlesin' diye konuştu.İlhan Cavcav, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Aziz Yıldırım'ın bir dönem daha başkanlık yapıp çekileceği haberini gazeteden okuduğunu belirterek, 'Bir büyüğü, ağabeyi olarak, Türk futbolunun selameti için, o dönemi beklemeden, bu dönemden elini ayağını çeksin' ifadesini kullandı.Fenerbahçe camiasının çok büyük olduğunu, sarı-lacivertli camiaya sahip çıkacak değerli kulüp başkanlarının bulunacağını ifade eden Cavcav, 'Bu, futbolumuza yeniden bir heyecan getirir diye düşünüyorum' değerlendirmesinde bulundu.Aziz Yıldırım'ın naklen yayın havuzundan çekilebileceklerini açıkladığını hatırlatan başkan Cavcav, şöyle devam etti: 'Bunu 5 yaşındaki çocuk söylese insana gülerler. Senin ligden çekilmen diye bir olay olabilir. 'Birinci ligden çekiliyorum, amatörde oynayacağım' dersin. Kimse bir şey diyemez. Havuzdan alınan paranın yüzde 50'sini 4 takım alıyor. Şampiyonluklar, dereceler, primler hariç bundan. İlave ettiğin zaman yüzde 60-65'i buluyor. Gençlerbirliği veya başka kulüp ikinci, üçüncü olmuyor ki, olsa da nadiren. TFF'nin koyduğu statü, kanun bu, çekilemezsin. Niye milletin kafasını, zihnini bulandırıyorsun? Biz Anadolu kulüpleri piyon muyuz? 14 Anadolu kulübü olmasa, 4 büyük güzide kulüp olur mu? Bunları söyleye söyleye bıktım usandım, yeter artık. Beyefendi elini ayağını çeksin, gitsin evinde otursun. Efendi gibi maçını izleyecekse izlesin. Zannedersem tribün yasağı var. Yarın yine bir laf edecek, 3 ay daha ceza alacak. Ben Gençlerbirliği'nin bir müsabakasını seyretmek için işimi gücümü, randevumu, her şeyi iptal ediyorum, gidip maçı gözümle göreyim diye. Bir başkanın gidip maçını izleyememesi kadar acı bir olay bana göre yoktur.'İlhan Cavcav, Aziz Yıldırım'ın 3 Temmuz sürecine kadar Fenerbahçe için çok başarılı işler yaptığına dikkati çekerek, 'Ancak, 3 Temmuz ve bu şike olayları devreye girdikten sonra bir sürü insan mahkemeye gitti. Ben bile Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçından mütevellit yargılandım' şeklinde konuştu.Hayatında mahkemeye gidip ifade vermediğini ancak 3 Temmuz sürecinde bunu yapmak durumunda kaldığını kaydeden başkan Cavcav, şu değerlendirmeyi yaptı: 'Aziz Yıldırım, 3 Temmuz'dan sonra belki psikolojik olarak Fenerbahçe ve Türk futboluna zarar veriyor. 3 Temmuz ve bu şike olayları olduktan sonra Türkiye'de futbolun şevki, heyecanı kalmadı. Bunun sebebi 3 Temmuz'dur. Bu itibarla ben Aziz Yıldırım'ı severim, şahsi olarak kendisiyle hiçbir sıkıntım söz konusu değil ancak artık etrafındaki insanlara da bir şeyler aşılıyor.''Mahmut Uslu topu görse bomba zanneder'İlhan Cavcav, Fenerbahçeli yönetici Mahmut Uslu'yu da eleştirerek, 'Mahmut Uslu diye bir kardeşimiz var, bana göre topu görse bomba zanneden bir insan' diye konuştu.Uslu'nun, Galatasaray Kulübü Başkanı Duygun Yarsuvat'a yönelik 'Cavcavlaşmasın' ifadesini kullandığını hatırlatan İlhan Cavcav, 'Bir kere bir insanın Cavcav ismini ağzına alacağı zaman adam akıllı düşünmesi lazım' şeklinde görüşlerini aktardı.Gençlerbirliği Kulübü Başkanı Cavcav, Spor Toto Süper Lig'de Beşiktaş ile yarın zor bir karşılaşma yapacaklarını belirterek, siyah-beyazlı ekibin çok güçlü bir kadroya sahip olduğunu söyledi.Sezonun ikinci devresine Beşiktaş maçıyla başlayacaklarını dile getiren İlhan Cavcav, 'Kolay müsabaka değil. En büyük şanssızlığımız, Stancu gibi bizim gol silahımızın kırmızı kart cezası olduğu için bu maçta oynamaması. Bu bizim için çok büyük bir dezavantaj' diye konuştu.Stancu'nun yokluğuna rağmen Ankara'da oynayacakları maçta ellerinden geldiği kadar mücadele edeceklerini kaydeden Cavcav, şunları söyledi: 'Bir şeyi vurgulamak gerekir, Beşiktaş çok iyi bir kadroya sahip. Bu kadro karşısında alacağımız netice çok önemli. Ankaralılara seslenmek istiyorum. Ankara'da Süper Lig'de mücadele eden bir sürü takım vardı. Bir tane Gençlerbirliği kaldı. Burada önemli olan Gençlerbirliği taraftarı olmak değil, Türkiye'nin başkentini Süper Lig'de temsil eden takımımızı Ankaragüçlüsü, Güneşsporlusu ya da Osmanlıspor taraftarının hepsinin desteklemesi gerektiği kanaatindeyim. Genç bir kadroya sahip olmamız nedeniyle seyirciden gelecek destek, sporcularımıza motivasyon aşılayacaktır. Bu itibarla siz Anadolu Ajansı kanalıyla bütün Ankaralıları Beşiktaş maçına davet ediyor ve bekliyorum.'AA
Ziraat Türkiye Kupası Finalinin Adresi Belli Oldu
Ziraat Türkiye Kupası final maçının oynanacağı stat açıklandı...Türkiye Futbol Federasyonu'ndan yapılan açıklama şöyle: 'Ziraat Türkiye Kupası Türkiye'yi Kucaklıyor' sloganı ile bu yıl 52.'si düzenlenen ve Eskişehirspor ile Galatasaray'ın karşılaşacağı Ziraat Türkiye Kupası Finali, Konya'daki Büyükşehir Belediyesi Atatürk Stadı'nda oynanacak.7 Mayıs Çarşamba günü oynanacak final maçının saati daha sonra açıklanacak.' TFF yetkilileri daha önce final maçı için Şanlıurfa'da bulunan GAP Arena'da incelemeler yapmıştı.Şampiy10
Finalin Bilet Fiyatları Açıklandı
Eskişehirspor ile Galatasaray arasında 7 Mayıs Çarşamba günü Konya'da oynanacak Ziraat Türkiye Kupası finali öncesi organizasyon toplantısı İstanbul'da yapıldı.Türkiye Futbol Federasyonu’ndan (TFF) yapılan açıklamaya göre; Federasyonun İstinye’deki merkez binasındaki TFF Yönetim Kurulu Üyesi ve Profesyonel Kurul Başkanı Arif Koşar başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya, TFF Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Zülfikaroğlu, Eskişehirspor ve Galatasaray kulüplerinin yönetici ve çalışanları ile TFF müsabaka organizasyon ekipleri katıldı. Toplantının ardından final biletlerinin fiyatları 1. kategori 100, ikinci kategori 60, üçüncü kategorinin ise 40 lira olarak belirlendiği bildirildi. Biletlerin tff.org üzerinden, Eskişehir, İstanbul ve Konya’da kurulacak gişelerden 29 Nisan Salı gününden itibaren satın alınabileceği kaydedildi. Finalin başlama saatinin önümüzdeki günlerde açıklanacağı, kupa töreninin Şeref Tribünü’nde yapılacağı belirtildi.AMK Spor
7 Maddede Tartışmalı Passolig Kart Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey
20 Nisan Pazar günü Olimpiyat Stadı yine dev bir karşılaşmaya sahne olacak. Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında oynanacak derbi müsabakası maçın büyüklüğünden çok Passolig kartın uygulamaya geçecek olmasıyla kendinden söz ettirecek gibi. Zira bu uygulamaya Beşiktaş'ın taraftar grubu Çarşı, karşı gelmiş ve maça gitmeyeceğini açıklamıştı. Bu konuda taraftarlar ile futbol yöneticileri arasında bir görüş farklılığı olduğu bir gerçek. Dilerseniz Passolig kart uygulaması nedir, neden bu kadar gündem yaratmış durumda, hep birlikte buna bir göz atalım.