Pınar Kür’e Veda Ederken…
20 yaşındayım. Bir türlü dinmek bilmeyen ayrılık acısına bulabildiğim tek çare evde tek başıma olacağım süreyi mümkün olduğu kadar kısa tutmak. Ders çıkışları dans dersinden Bizans Tarihi paneline, Almanca kursundan rock konserine, uyku saatime kadar ne bulabilirsem, gidiyorum. Daha doğrusu, kendimi sürükleyerek götürüyorum. Yorgunluktan bayılacak halde eve vardığımda ajandamı açıp biten günün üzerini çiziyorum ve kendimi yatağa atıyorum. Her hafta görüştüğüm terapistim “nasılsın?” diye sorduğunda “yorgun” diyorum çoğu zaman, bazen de “yaşlanmış”.