onedio

Atletico Madrid Haberleri

Atletico Madrid ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Atletico Madrid ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Dünyanın En İyi Futbol Takımları Belli Oldu
Uluslararası Futbol Tarihi ve İstatistikleri Federasyonu'nun ''Dünyanın En İyi Futbol Takımları'' mart ayı değerlendirmesine göre, Türk takımlarından Trabzonspor yerini korurken, Galatasaray ve Fenerbahçe düşüşe geçti. IFFHS, kulüplerin, 1 Nisan 2013 ile 31 Mart 2014 tarihleri arasındaki son bir yıllık süreçte ulusal ve uluslararası organizasyonlarda oynadığı maçları baz alarak yaptığı raporu açıkladı. Değerlendirmede, bu sezon Spor Toto Süper Lig'de istediği sonuçları alamasa da UEFA Avrupa Ligi'nde son 32 takım arasına kalan Trabzonspor, mart ayı sonunda 185 puan toplayarak, şubat ayında olduğu gibi 31. sırada kendisine yer buldu. Geçen ay 56. sırada yer alan Galatasaray, 16 sıra geriledi ve 147 puanla 72. oldu. Türk takımları içinde en büyük düşüşü, lig lideri Fenerbahçe yaşadı. Geçen ayın sıralamasında 59. olan Fenerbahçe, mart ayı sonunda topladığı 136,5 puanla 29 basamak birden düşerek, 88. sıraya yerleşti. Ocak ayı değerlendirmesinde 33. sırada bulunan sarı-lacivertliler böylece son 2 ayda 55 sıra düşmüş oldu. Beşiktaş ise ilk 200 takım içinde yer almadı. Bayern Münih zirvede Almanya Birinci Futbol Ligi'nde (Bundesliga) bitime haftalar kala şampiyonluğunu ilan eden Bayern Münih, 370 puanla listenin zirvesindeki yerini korudu. Bayern Münih'i, 301 puanla İspanyol kulübü Real Madrid, 277 puanla da bir diğer İspanyol takımı Barcelona izledi. İlk 10 ve Türk takımları IFFHS'nin ''Dünyanın En İyi Futbol Takımları'' mart ayı değerlendirmesinde, ilk 10 sırada yer alan takımlar ve Türk ekiplerinin sıralamadaki yerleri şöyle: Sıra        Takım          Ülke         Puan 1 Bayern Münih Almanya 3832 Real Madrid İspanya 3013 Barcelona İspanya 2774 Chelsea İngiltere 2685 Atletico Madrid İspanya 2676 Basel İsviçre 2507 Paris Saint-Germain Fransa 2478 Atletico Nacional Kolombiya 239,59 Fiorentina İtalya 23810 Lanus Arjantin 23531 Trabzonspor Türkiye 18872 Galatasaray Türkiye 14788 Fenerbahçe Türkiye 136,5Eurosport
Messi'nin Koşu Mesafesi Şaşırttı
Şampiyonlar Ligi'nde Atletico Madrid'e elenen Barcelona'da Messi, İspanya'nın gündemine oturdu. Şampiyonlar Ligi'nde Atletico Madrid'e elenen Barcelona'da Messi, İspanya'nın gündemine oturdu. Dünyanın en iyi futbolcusu olarak gösterilen ve Barcelona'nın en önemli oyuncusu konumunda olan Arjantinli yıldız İspanya'da en çok konuşulan isim oldu. İspanyol medyasında hiç uğramadığı eleştirilere mağruz kalan Messi'nin konuşulmasına neden olan olay ise oldukça şaşırtıcı. Arjantinli oyuncunun dün akşam sahada 90 dakika kalmasına rağmen yalnızca 6.8 km koşmuş olması dikkat çekti. Messi'nin, Barcelona kalecisi Pinto'dan sadece 1.5 km fazla koşması İspanya'da günün en çok konuşulan konusu oldu. Yıldız oyuncu, Diego Simeone'nin Atletico Madrid'in başına geçmesinden sonra, Madrid ekibine karşı oynadığı 6 maçta gol atamayıp, asist yapamaması şaşırtıcı bir istatistik olarak değerlendiriliyor. Yıldız oyuncu bu maçlarda bir de penaltı kaçırdı. L'Equipe gazetesi Messi'nin dün akşamki performansına 10 üzerinden 3 verdi.Eurosport
Avrupa'nın En Değerli Oyuncusu Lionel Messi
Uluslararası Spor Araştırmaları Merkezi'nin 2015 yılı değerlendirmesine göre, 'en pahalı futbolcu' unvanını Hazard ve Ronaldo'yu geride bırakan Messi kazandı.Avrupa'nın en büyük 5 ligi kabul edilen İspanya, İngiltere, Almanya, İtalya ve Fransa'yı kapsayan değerlendirme doğrultusunda, 2014-2015 sezonunda piyasa değeri en yüksek futbolcu, 255 ile 281 milyon avro arasındaki değeriyle Barcelonalı Lionel Messi oldu.Uluslararası Spor Araştırmaları Merkezi'nin (CIES) yaptığı 'Yıllık Futbol Değerlendirmesi 2015' raporuna göre, Haziran 2014-Haziran 2015 arasındaki bir yıllık dönemde, Avrupa'nın en büyük 5 ligi olarak değerlendirilen İspanya (La Liga), İngiltere (Premier Lig), Almanya (Bundesliga), İtalya (Serie A) ve Fransa'nın (Ligue 1) en üst futbol liglerindeki 'piyasa değeri en yüksek futbolcu' unvanını, Barcelona'nın Arjantinli forvet oyuncusu Messi aldı.CIES'in yaş, sözleşmenin tamamlanmasına kalan süre, mevki, son 2 yılda kulübünde gösterdiği performans, kulübünün performansı, A milli takımda sergilediği performans gibi kriterler doğrultusunda oluşturduğu ekonometrik modele göre, Messi'nin tahmini değerinin, 255,3 ile 280,8 milyon avro arasında olduğu kaydedildi.Bu sezon Barcelona formasıyla La Liga ve İspanya Kral Kupası'nın yanı sıra UEFA Şampiyonlar Ligi'ni de kazanan 27 yaşındaki Messi'yi, İngiltere Premier Lig şampiyonu Chelsea'nin 24 yaşındaki Belçikalı oyuncusu Eden Hazard takip etti. Ligi, 14 gol ve 10 asistle tamamlayan Hazard'a, 135,4 ile 148,9 milyon avro arasında değer biçildi.Bu sezon kaydettiği 48 golle 'La Liga'nın gol kralı' olan Real Madrid'in Portekizli futbolcusu Cristiano Ronaldo ise 113,3 ile 124,7 milyon avro arasındaki değeriyle 3'üncü sırada yer aldı.
"Türk Futbolu İçin Çok Umutlu Değilim"
Arda Turan, Madrid’de FourFourTwo dergisinden Ahmet Yavuz’a bu sezonki performansının sırlarını anlattı.Bu akşam Atletico Madrid formasıyla Chelsea karşısında yarı final rövanş maçına çıkacak Arda Turan, Madrid’de FourFourTwo dergisinden Ahmet Yavuz’a bu sezonki performansının sırlarını anlattı. İspanya Ligi’nde şampiyonluğu hayal dahi edemeyeceğini belirten milli oyuncumuz şampiyonlar ligi’ndeyse sezon başında final oynama hedefinin olduğunu söyledi. Arda ayrıca gece yastığa başını koyduğunda eğer çok geç olmadan bir gün Türkiye’ye dönmesi durumunda Avrupa’da kupa kazandıracak bir kadronun içinde yer alabileceğini ve o takıma liderlik edebileceğinin hayalini kurduğunu belirtti. “Bu halimi seviyorum” diyor Arda. Kısa saç ve uzun sakal... “Böyle havalı bir şey oldu. Kendime geldim.” Arda’nın çeşitli ve her biri olay yaratan saç stillerinden sonra denediği bu imajı, 300 Spartalı filmiyle birlikte anılmıştı. Taraftarlar, Arda’yı Atletico Madrid’in Real Madrid’i 14 yıl aradan sonra mağlup ettiği maçın ardından filmdeki “Kral Leonidas” karakterine benzettiler. Gerard Butler’ın hayat verdiği bu karakter, gerçek bir öykünün kahramanıydı ve klasik antik çağda var olmuş Sparta Uygarlığı’na komuta ediyordu. Küçük devletini düşman işgaline karşı savunan ve sayıca çok üstün Pers Krallığı’na boyun eğdiren Spartalılar, bunu Kral Leonidas’ın o damarı sayesinde başarmışlardı: İnatçı, risk almayı seven ve korkusuz... Kralın 300 kişilik orduyla Persleri alt etmesi için sihire ihtiyacı vardı. Tıpkı Arda Turan gibi... 'Gözümün korktuğu şeyden korkmam' Kral Leonidas’ın tüm bu vasıfları, Arda Turan’ı ona benzetenlerin ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Gözümün gördüğü bir şeyden korkmam” diyor Arda. Barcelona’ysa çıkar oynarız. Real Madrid’se çıkar oynarız. Evet, dünyanın en iyi takımları, en büyük takımları... Ama öyle kimseden korkacak bir durumumuz yok!” Kral Leonidas, Atletico Madrid forması giyse, muhtemelen o da Real ve Barça için aynı şeyleri söylerdi. Atletico Madrid’le 2017 yılına kadar sözleşmesini uzatan Arda, Madri’de oldukça mutlu... Bu sezon İspanya’ya ve Avrupa’ya damga vuran takımdan ayrılmak gibi bir düşüncesi yok. Elbette kimse sezon başında ligde Atletico Madrid adına böyle bir senaryoyu hayal etmiyordu. Arda da öyle... Açıkçası iyi bir peformans sergileyip ligi ilk dört sırada bitireceğimizi tahmin ediyordum” diyor. Ama asla son haftalara girilirken Real Madrid ve Barcelona’nın önünde puan farkıyla lider olacağımızı düşünmemiştim.” Ligdeki insanüstü” performansa şaşırmış olsa da Şampiyonlar Ligi için büyük” düşünüyordu. Hayallerimi çok fazla söylemiyorum çünkü bazen kendim gibi gülüyorum. O kadar büyük hayallerim var ki...” diyor ama artık Avrupa’nın bir numaralı organizasyonu için sezon başında düşündüklerini rahat rahat söyleyebilir. Sezon başında Şampiyonlar Ligi’nde finale gitmek gibi bir hayalim vardı.” Arda, Atletico Madrid’in sahası Vicente Calderon Stadı’nın çimlerinde FourFourTwo’nun sorularını içtenlikle yanıtladı. Takım olarak bu sezon çok yoğun bir fikstürde mücadele ettiniz. Fiziksel olarak ne durumdasın? Yıprandık... Vücut olarak hepimizin yıprandığı aşikâr. Bizim oynadığımız sistemde biz topa sahip olan değil, topun arkasında duran bir takımız. Savunma üzerine kurulu bir sistemimiz var. O yüzden özellikle benim gibi ikinci bölgenin kenarlarında oynayan oyuncular için çok sıkıntılı bir sistem bu. Çok fazla efor sarfedilen bir sistem. Ama sezon sonuna kadar elimizden ne geliyorsa yapacağız. Simeone senin için “İspanyolca bilmiyor ama onunla bakışarak, vücut diliyle anlaşıyoruz” demişti. Aranızda nasıl bir iletişim var? Biz onunla sahanın içinde bazen bir bakışla bile anlaşıyoruz. Bakışıp gülüşüyoruz... Mesela Şampiyonlar Ligi müziği çaldığında dönüp bana bakar ya da büyük maçlarda seramoniye çıkarken gelip kulağıma bir şey fısıldar... Beni çok fazla geliştirdiğini, çok yönlü bir oyuncu yaptığını düşünüyorum. Beni benden daha iyi tanıyor ve çok iyi kullanıyor. Enerjimi, gücümü ve zekâmı maksimum seviyede kullanabilecek ender hocalardan biri. Onun yönetiminde daha fazla efor sarfedip daha az gole gidip atağı organize ediyorum. Tamamıyla hocanın istedikleri doğrultusunda hareket ediyorum. Zaten doğrusu da bu... Real Madrid ve Barcelona’yla baş edip, onları alt etmek nasıl bir duygu? Barcelona ve Real Madrid’in çok özel oyuncuları var. Messi ve Ronaldo’nun durumu, Neymar’ın ve Bale’in durumu... Çok özel oyunculara sahipler. Ama onlarla savaşmak hoşumuza gidiyor. Finansal güçleri, taraftar sayıları, global değerleri ortada. Ama bizim kendi halinde, taraftarıyla bütünleşmiş, birbiri için savaşan, daha özel bir halimiz var. İnsanların gözünde daha sempatiğiz. Bu güçle, her şeyi kazanabiliriz. Peki sence Atletico Madrid’in başarısı sürdürülebilir olacak mı? Bence Atletico Madrid transfer politikasını çok iyi sürdürebilen bir kulüp. Zaten bu seviyeyi korursak yayın gelirlerinde payımız artacaktır. Tabii ki kulüp olarak Real Madrid ve Barcelona’nın seviyesine ulaşmak çok zor. Zaman alacaktır. Ama Atletico Madrid İspanya’da bu konuda potansiyeli olan en büyük kulüp. Diğer taraftan yeni stat geliyor, yeni tesisler geliyor... Her sene Şampiyonlar Ligi’nde kalıp ligde şampiyonluğu kovalayabilecek bir durumumuz var. O yüzden her şey olabilir. Bir röportajında “Fiziksel olarak Messi ve Ronaldo kadar iyi olmam mümkün değil” demiştin. Senin için zirve noktası neresi? Açıkçası 27 ile 31 yaş arasında sahip olduğum potansiyeli daha fazla açığa çıkarabileceğimi düşünüyorum. Eğer Atletico Madrid gibi dünya devleriyle yarışan, uluslararası arenada boy gösteren bir takımın oyuncusuysam içimde çok büyük bir potansiyel var demektir. Sadece bunu daha sürekli bir hale getirmeliyim. Ama bunu tabii lafta bırakmamak, çok çalışmak lazım. Özellikle Atletico Madrid kariyerine bakınca “çalışmak” kelimesinin senin için anahtar kelime olduğunu söyleyebilir miyiz? Kesinlikle… Mesela bizim takımda Raul Garcia muhteşem bir örnek. Bir gün kitap yazarsam kitabımda muhteşem bir yeri olacak. Yüzde 30 yetenek, yüzde 70 çalışmadır. Çalışırsan oynarsın. Gerçekten kitap yazacak mısın? Evet yazacağım. Çok laylaylom bir kitap olmayacak. Herkesi eleştiren, gerçekleri söyleyen bir kitap olacak. Basının önünde her şeyi söyleyemiyorsun, politik davranıyorsun. Atletico Madrid’e gittiğin ilk aylarda TFF’nin Tam Saha dergisine verdiğin röportajda “Burada insan olarak bir birey olduğumu hatırladım” demiştin. Hala böyle mi düşünüyorsun? Çok büyük laf etmişim be! Doğru laf etmişim ama... Hâlâ arkasındayım! Mesela biraz önce antrenman bitti, bundan sonra hayat bana ait. Kimsenin hatrı gönlü yok. Türkiye’de sürekli birilerini ziyaret etmeniz gerekiyor. Kırılanlar var, bozulanlar var, dedikodular var. Dedikodulara cevap vermek zorundasın... Galatasaray taraftarıyla arandaki buzlar eridi mi? Galatasaray camiasının her zaman altın çocuğu oldum. El bebek gül bebek yetiştik. Tabii ki sorunlar oldu, ağladık sızladık falan. Ben de Galatasaray’a karşı elimden gelenin en iyisini vermeye çalıştım. Sadakatli davranmaya çalıştım. 24 yaşına kadar hep Avrupa takımları isterken Galatasaray’da kaldım. Bu da gözardı edilmemeli. ‘Bırakıp kaçtı’ diyenler var. Ben bırakıp kaçmadım. Takım sekizinciyken iğneyle çıkıp oynadım. Doktorlar orada... Takım yeni sezonda muhteşem bir kadro kurmuştu, şampiyon olacağı belliydi, ben o zaman gittim. Bırakıp kaçmak o zamanlar ben sakatım deyip oynamamaktı. Herkes Manisa’da nasıl oynadığımı biliyor. Öyle üç kuruşa beş köfte yok. Peki bu süreçte suçlu Galatasaray taraftarı mıydı? Taraftar suçlu olur mu? Arda Turan diye stadı inletirken iyiydi. Şimdi kötü mü olacak? Ve sen de kafana koydun ve Atletico Madrid’in yolunu tuttun… Çünkü yaşam alanı bırakmadılar bana... Eğer yaşam alanı verilseydi Selçuk, Burak, Sabri, o zaman Caner de bizdeydi; bu kadroyla Şampiyonlar Ligi olmasa da en azından Avrupa Ligi’nde şampiyon olabilirdik. Hâlâ bazen yatarken eğer çok geç olmadan bir gün dönersem Avrupa’da bir kupa kazandıracak kadronun içinde yer alabilirim diye düşünüyorum. Madrid’de mutlu musun? Burada kendime ait vaktim oldu. Kendimi bıraktım. Düşünme fırsatı buldum. Kafam temizlendi. Geçen gün okuyorum, Selçuk’la Burak’ın stattan arabalarıyla ayırlmaları bile problem. Kardeşim nolur ya! Maç bitmiş, ne istiyorsa yapsın futbolcu. İstiyorsa yürüyerek gitsin. Burada biz maça iki saat kala otomobillerimizle geliyoruz, herkes de otomobiliyle ayrılıyor. Kız arkadaşıyla maça gel, ne var bunda? Profesyonel futbolcu milyon dolarlar kazanıyor. İşyerine ihanet edecek kadar aptal mı? İhanet eden zaten üç gün sonra kendini sahada belli eder. Şikayetçi olduğun hiç mi bir şey yok? Bütün gün uyuyorlar (gülüyor). Geç yemek yiyorlar. Benim de bu yüzden kilo problemim oluyor, moralim bozuluyor. Saat 21:30’da yemek daha yeni başlıyor! Karnını nasıl doyuruyorsun? Her kültürün yemeğini yiyebiliyorum. Dünya mutfağını da seviyorum. Çin yemeği seviyorum ama çok kızartma işi var. Çünkü biz küçükken Bayrampaşa’da arka tarafta Çin restoranı vardı, hep oraya gider yerdik (gülüyor). Paella seviyorum. Deniz mahsullerinden böcekleri çok seviyorum. Şimdi ‘Ne havaya girmiş’ diyecekler ama çok seviyorum, ne yapayım. Sonradan görme olduğum için bunların hepsini çok seviyorum (gülüyor). Galatasaray’daki süreci de takip ediyor musun? Futbolcular da baskı altında... Çok fazla takip etmiyorum çünkü canım sıkılıyor, üzülüyorum. Arkadaşlarımın hepsi özel oyuncular, korunmaya ihtiyaçları yok. Sonuçta son iki senenin şampiyonluğu, Şampiyonlar Ligi çeyrek finali var. Birazcık saygı diyorum. Mancini’yi başarılı buluyor musun? Mancini zaten durumu açıkladı. ‘Ben buraya yeni takım kurma hedefiyle geldim’ dedi. O tabii Avrupa’da görmediği tarzda şeyler gördüğü için yadırgaması, sinirlenmesi çok normal. Ama Türkiye şartları böyle, alışması lazım. Hedefinin bu sene olmadığını söyledi. Beklemek lazım... Manchester City’de, Inter’de yıldız oyuncuları idare etmek ve başarılı olmak... Bunlar büyük işler. Mancini büyük bir hoca. Sana göre Türkiye’den Avrupa’ya gidebilecek oyuncular kimler? Gökhan Gönül ve Caner Erkin oynayabilir. Selçuk İnan, Burak Yılmaz ve Semih Kaya da öyle... Arda, Olcan Adın’ın da büyük potansiyeli olduğunu düşünüyor. Trabzon’da bütün yük ona kalıyor. Salih Uçan’ın, Emre Çolak’ın, Muhammed Demirci’nin ve Muhammed Demir’in kendini geliştirmesi lazım. Cenk Tosun’da iyi bir potansiyel var. Oyuncularımızın potansiyeli var ama bu potansiyel yetmeyebilir. Çalışmak, üzerine koymak lazım çünkü buralar başka bir seviye. “Arda Turan’ın başarısı, Türk futbolunun başarısı değildir.” Bu görüşe katılıyor musun? Yüzde 100 katılıyorum. Şansım çok yanımda oldu. Ben Mleda Boleslav maçında böyle olmasam... Millet bana şımarık falan diyor ya, öyle olmasam bugünlere gelemezdim ki! Ben nasıl oynayacağımı çözdüm, biraz Şam şeytanlığı yaptım. Böyle oynarsam formayı alırım diye kendi yolumu buldum. Sana bir süpergüç verip, “Türk futbolunda bir şeyi değiştirebilirsin” deseler neyi değiştirirsin? Bir hakkım olsa bütün kulüplerin altyapı tesislerini değiştiririm. Yataklı, eğitmenli, psikolojik danışmanlı, özel hocalı, İngilizce eğitmenli... Muhteşem çim sahalar... İşin temeli burada. Altyapı hocasına 2-3 bin lira maaş verirsen bu iş olmaz. Kulüp, altyapılarına kaynak ayıracak ki orası maddi olarak tatmin olunan bir yer olsun. Böylece eski futbolcu yorumculuğa kaçmayıp o işe odaklansın. Maalesesf altyapı hocalığını önemsizleştirdiler, itibarsızlaştırdılar. Kulüplerin altyapı hocaları kendi statlarında maç bile izleyemiyorlar! Türk futbolunun geleceği için umutlu musun? Çok umutlu değilim, çok da endişeli değilim. İpin üzerinde gidiyoruz. Fatih hoca bunun planlarını yapıyor. Sadece onun değil, altında çalışan herkesin aç olması lazım. Mesela bu ülke Abdullah Avcı’yı kaybetmemeli. Abdullah hoca bir gün tekrar bu milli takımın başına gelebilmeli. Bir kere olmadı diye vazgeçmemeliyiz.
Dünya Bu Olayı Konuşuyor: 1 Saat Sekse Şampiyonlar Ligi Finali!
Şampiyonlar Ligi finali öncesi, bir kadının sevgilisinin de rızasıyla internete verdiği ilan çok konuşuluacak. Dünya bu haberi konuşuyor! Şampiyonlar Ligi finali adım adım yaklaşırken İspanya'dan gelen haber gündemi sarstı. Bir kadının sevgilisinin de onayıyla internete verdiği ilan ortalığı yıkıp geçirecek! İlanın içeriği ise herkesi şoke etmeye yetti. Final öncesi olay 24 Mayıs'ta oynanacak Şampiyonlar Ligi Finali biletleri satışa çıkar çıkmaz saatler içinde tükendi. Fakat Real Madrid-Atletico Madrid derbisine sahne olacak bu karşılaşma için İspanyol taraftarların umudu tükenmiyor. Bu maça gitmek isteyen Atletico Madrid taraftarı bir çift, maça sadece 1 bilet bulabildi. Fakat takımlarına çok bağlı olan ve bu maça beraber gitmek isteyen sevgililer çok tartışılacak bir teklif sundular. İspanya'daki bir sitede bilet istediklerini belirten kadın taraftar bunun karşılığında bileti verenle 1 saat boyunca seks yapacağını yazdı. Bu teklifin erkek arkadaşından habersiz olduğu düşünülürken dakikalar sonra erkek arkadaşından o teklife yorum geldi: 'Bu finali istiyoruz, bize yardım edin.' Bu olay tüm dünyada büyük yankı yaratırken, çiftin istedikleri bileti bulup bulamayacağı merak konusu oldu.Eurosport
Liverpool'u Bunalımdan Arda Çıkartacak...
İngiltere Premiere Ligi'nde şampiyonluğu elleriyle Manchester City'e veren Liverpool, önümüzdeki sezon yepyeni bir takım kurmak ve bu şoku üzerinden bir an önce atabilmek için düğmeye bastı. İngiltere'de son 3 haftasına büyük bir avantajla girip lig sonunda şampiyonluğu Manchester City'e kaptıran ve 24 yıllık özleme yine son veremeyen Liverpool'da hedef Türk oyuncu Arda Turan...Ayağına kadar gelen fırsatı bu sezon tepen Ada devi. 2007 ve 2010 olmak üzere iki kez ABD'li iş adamlarına satılmıştı. Şu anda kulübü yöneten New England Sports Ventures şirketi, kulüp yöneticileriyle yaptığı toplantıda önümüzdeki sezonun transfer bütçesini görüştü. JUVENTUS VE MANU DA PEŞİNDE Alınacak transferler arasında 2013 eylül ayında sözleşmesini Atletico Madrid'le 30 Haziran 2017'ye kadar uzatan Arda Turan da var. Ancak Arda'yı almak o kadar kolay değil. Zira 3 yıl önce 12 milyon euro bonservis bedeliyle Galatasaray'dan Atletico Madrid'e geçen Türk yıldızın şu anki bedeli tam 41 milyon euro. Teknik Direktör Diego Simeone'nin gözbebeği olan, takımdan gönderilmesini istemediği tek futbolcu konumunda bulunan Arda'nın tek talibi Liverpool değil. İtalya'da şampiyonluğu kazanan Juventus, Fransız Monaco, İngiliz devi Manchester United gibi dev takımlar Atletico Madrid'in kapısını aşındırıyor. LIVERPOOL'U BU BUNALIMDAN ANCAK ARDA ÇIKARTIR İngiltere liginin uzmanları ve maç yorumcuları da haylkırıklığıyla biten sezonda yapılacak böyle bir transferin takımı ve camiayı canlandıracağı ve eğilen başları tekrar dikleştireceği kanısında.. Bir bir İngiliz gazetecinin Arda Turan'ın Liverpool'a transferi gerçekleştiği taktirde kulüpte oluşacak havayı yazdı. Yazıdaki bir cümlesi bu transferin önemini en iyi şekilde özetliyor: Liverpool'un bu sezonki hayalkırıklığı ile birlikte oluşan bu bunalımdan Ancak Arda transferi çıkartır. ALİ ESER - GAZETESPORT
Şampiyon Atletico Madrid!
İspanya 1. Futbol Ligi'nde (La Liga) 2013-2014 sezonunun şampiyonu Atletico Madrid oldu.Deplasmanda Barcelona ile karşılaşan Atletico Madrid, ilk yarıyı 1-0 geride kapatmasına rağmen ikinci yarının hemen başında bulduğu golle Nou Camp'tan beraberlikle ayrılmayı başardı ve 18 yıl aradan sonra tarihindeki 10. şampiyonluğunu ilan etti. Lider olarak Nou Camp'a çıkan Atletico Madrid, deplasmanda oynamasına ve şampiyonluk için beraberliğin yeterli olmasına rağmen karşılaşmaya atak bir futbolla başladı. Barcelona'ya nazaran rakip ceza sahasına daha çok yaklaşan Atletico Madrid, şampiyonluğu ne kadar çok istediğini gösterdi. Ancak arka arkaya iki yıldız futbolcusunun sakatlanması, Atletico'nun planlarını alt üst etti. İlk olarak, 14. dakikada Diego Costa, devam edemeyeceğini söyleyip yerini Adrian'a bıraktı. Mücadelenin 23. dakikasında ise Arda Turan, girdiği ikili mücadelede beline aldığı darbe sonucu sakatlandı. Doktorların saha dışındaki ilk müdahalesinden sonra oyuna giren Arda, sadece 1 dakika dayanıp, saha ortasında yere oturdu ve değiştirilmesini istedi. Üzüntüsünden eliyle çimleri döven Arda, daha sonra gözyaşları içinde yerini Raul Garcia'ya bıraktı. Milli futbolcuyu, Atleticolu takım arkadaşları, teknik direktör Simeone ve Barcelonalı futbolcular teselli etti. Barcelona, maçın 33. dakikasında Alexis'in golüyle 1-0 öne geçti. Sol köşeden Cesc'in ortasında Messi topu ilk olarak omzuyla düzeltti, daha sonra göğüsüyle yanındaki Alexis'e verdi. Şilili futbolcu, topu sert vuruşla ağlara gönderdi. Geriye düşmesine rağmen oyun disiplininden kopmayan ve özellikle ilk yarının son dakikalarında tehlikeli ataklar gerçekleştiren Atletico Madrid, beraberlik golüne yaklaşsa da sonucu getiremedi. Soyunma odasına ev sahibi Barcelona'nın 1-0 üstünlüğüyle gidildi. İkinci yarı yine atak başlayan taraf Atletico Madrid oldu. David Villa ile arka arkaya iki tehlikeli pozisyon yaratan Atletico Madrid'in aradığı gol, Uruguaylı defans oyuncusu Godin'den geldi. 49. dakikada Gabi'nin sağ taraftan kullandığı köşe vuruşunda, Barcelona ceza sahasının ortasında topa iyi yükselen Godin, kafa vuruşuyla skora denge getirdi: 1-1. 57- dakikada bu kez Barcelona'da Busquets sakatlanarak, oyundan alındı ve yerine Song girdi. 63. dakikada İniesta ile gelişen Barcelona atağında, rakip ceza sahasında Alves'in pasında topla buluşan Messi, topu ağlara gönderse de pozisyon ofsayt olduğu için gol geçersiz sayıldı. Maçın son 30 dakikasında skoru korumak isteyen Atletico Madrid tamamen kapandı. Şampiyonluk için tek şansı galibiyet olan Barcelona, sürekli gol arayan taraf oldu. Neymar, Adriano ve Alves ile gole yaklaşan Katalan takımı, Atletico defansını ve kaleci Courtois'yı geçmeyi başaramadı. Maç, Atletico Madrid'e şampiyonluğu getiren 1-1'lik skorla sona erdi. Lig sonunda puanını 90'a çıkaran Atletico Madrid şampiyonluğunu ilan ederken, 2. Barcelona ve 3. Real Madrid 87'şer puanda kaldı. Bu arada, sahayı gözyaşları içinde terk eden Arda Turan, maç sonunda büyük bir sevinçle takım arkadaşlarıyla şampiyonluğu kutladı. Milli futbolcu Arda, La Liga tarihinde şampiyonluk yaşayan ilk Türk futbolcu oldu. Ayrıca, Nou Camp Stadı'nda maçı izlemeye gelen küçük bir grup Türk taraftar, Soma'daki maden faciasına atfen, siyah kurdeleli 'Soma' yazılı bir pankart açtı.AA