onedio
Ünlülerin Desteklediği Okuma Vakti Projesinde Hedef 1 Milyon Kitap
SAMSUN (AA) - FATİH MEHMET KÜRKÇÜ - Samsun Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğünce yürütülen 'Samsun Okuma Vakti' projesinde 1 milyon kitap hedefinde 400 bine ulaşıldı.Toplumda okuma alışkanlığının yaygınlaştırılması, çocukların kitaba kolayca ulaşabilmesi, evlerde okunmayan kitapların kitaba ulaşmakta güçlük çeken çocuklarla buluşturulması amacıyla 3 yıl önce başlatılan projede önce farkındalık çalışmaları yapıldı.Proje kapsamında her gün saat 20.00'de televizyon ve bilgisayarların kapatılıp cep telefonlarının bir kenara bırakılarak velilerin çocuklarıyla kitap okuması istenerek, bu esnada çekilen fotoğraflar sosyal medyada paylaşıldı.Kitap bağışını da içeren projede, toplanacak 1 milyon kitabın 1 gezici kütüphane, 1 merkez kütüphane, 100 mobil kütüphane, 1000 mini kütüphanede okurlarıyla buluşturulması hedeflendi.Ulusal çapta destek gören projeye, sanatçılar Orhan Gencebay, Haluk Levent, Gökhan Tepe, Engin Günaydın, Kıraç, Cengiz Küçükayvaz, Reha Özcan, sunucu Ali İhsan Varol ve Zehra Küçük, köşe yazarı Hikmet Genç, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı, eski Tarım ve Orman Bakanı Sami Güçlü, Samsunspor oyuncuları, milli güreşçi Taha Akgül, iş dünyasından ve eğitim camiasından çevreler de destek verdi.İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen, AA muhabirine, projeyle okuma kültürünü toplumun tüm katmanlarına yaymayı hedeflediklerini söyledi.Öğrenciler ve veliler başta olmak üzere toplumun tüm kesimini saat 20.00'de kitap okumaya davet ettiklerini belirten Esen, 'Bunu yaparken toplumun en alt katmanından en üst katmanına kadar tüm kesimlere ulaşmaya gayret ettik ve ulaştık.' dedi.Esen, projeye gösterilen destekten çok memnun olduklarını vurgulayarak, şöyle devam etti: 'Hizmetlisinden memuruna, amirine, taksi duraklarından hastanelere, postanelere kadar toplumu temsil eden sanat dünyasına, bürokratlarımıza, sanatçılarımıza ulaşarak desteklerini istedik. İnanılmaz destek gördüğümüzü sevinçle ifade edebilirim. Bir konuda başarıya ulaşabilmenin en önemli yolunun o işin iklimini oluşturmaktan geçtiğini biliyoruz. Toplumda okuma kültürünü bir iklime dönüştürdük ve bu sayede hem öğrencilerimizin hem toplumun okumaya olan duyarlılığını artırdığımıza inanıyoruz.'Projede hedeflenen 1 milyon kitapta 400 bine ulaştıklarına dikkati çeken Esen, kütüphane kurma sürecinin ise salgın nedeniyle bir süre askıya alındığını anlattı.Projeyle kütüphanelere abone olma, ödünç kitap alma ve kitap okuma oranlarının arttığına işaret eden Esen, 'Proje sonrası bu oranlar yüzde 90 arttı diyebiliriz. Projemizin tüm Türkiye'ye yayılan etkisinin olduğunu da gördük, Samsun'da çocuklarımızın, toplumumuzun kitaba olan duyarlılığını harekete geçirdiğini çok net şekilde ifade edebiliriz.' diye konuştu.Esen, okumanın saatinin olmadığını, fırsat bulunduğu her an kitap okunabileceğini belirterek, bu kapsamda birçok alanda kütüphaneler oluşturulduğunu, aynı zamanda farklı yerlerde okuma etkinlikleri düzenlediklerini sözlerine ekledi.
Reklam
Reklam
Özge Özdemir Yazio: Başını Ekrandan Kaldır da Kitap Oku Biraz!
etiket
Son yıllarda çoğu ebeveynin ve eğitimcinin ağzından bu cümle çıkmıştır, değil mi? Akıllı telefonlar ve tabletler çağına doğan çocukların çoğu da bu cümleyi muhakkak bir kez işitmiştir. “Başını ekrandan kaldır da kitap oku biraz!” Bu yıl ebeveynler ve eğitimciler olarak ekran konusunda daha da endişeliyiz. Çünkü günlük hayatta çocuklarımızı bir süreliğine ekran başından ayıran okul, pandemi nedeniyle aniden ekran başına taşındı. Uzaktan eğitimle birlikte çocuklarımızın derslerde yalnızca konuşma-dinleme değil, okuma-yazma eylemleri de büyük ölçüde ekran başında gerçekleşmeye başladı. Bu değişimin artıları ve eksileriyle ilgili kafamızda onlarca soru var, biliyorum. Bu yazıda, yalnızca bir soru üzerine düşünmek istedim: İşler böyle giderse, çocuklarımız başını ekrandan kaldırıp kitap okuyacaklar mı? Bu soruyu bana düşündürten, okumanın beynimiz üzerindeki etkisi konusunda çalışan Tufts Üniversitesi öğretim üyesi Maryanne Wolf’un The Guardian’da rastladığım makaleleri oldu.* Wolf, 2011 yılından itibaren yayınladığı üç makalesinde, ekran üzerinden okumanın çocuklarımızın beynini değiştireceğini, bu nedenle dijital çağda yeni bir okur yazarlık modeli geliştirmemiz gerektiğini söylüyor.
Reklam
Reklam
Cansu Poyraz Karadeniz Yazio: 2020 Yılına En Çok Yakışan Kitap Türü: Distopik Kurgu
etiket
Kabul edelim, 2020 nevi şahsına münhasır bir yıl. Hayatlarımızı kökünden değiştiren (en azından çoğumuzun) pandeminin yanı sıra beraberinde gelen ekonomik dalgalanmalar, artan şiddet vakaları, çeşitli ülkelerde çıkan isyanlar ve yönetim değişiklikleri, meteor yağmurları, iklim olayları derken 2020’nin ilk yarısını kapattık. Dürüst olalım, ikinci yarıdan da çok ümitli değiliz. Gamlı Baykuş olmak istemem ama “yaklaşıyordu yaklaşmakta olan” gibi bir durumun içindeyiz. Adeta bir Netflix yapımı olan bu yılın nelerin habercisi veya nelerin sonucu olabileceğine dair kafa yoranlar için birbirinden güzel 5 distopik kurgu kitabını derledim. Ama önce gelin, distopya nedir ve iyi bir distopik kurgu nasıl olur biraz konuşalım.
Reklam
Şezlongda Yayılırken Elinizden Asla Bırakamayacağınız 17 Yeni Çıkan Kitap
etiket
Kitap okumanın bilişsel durumumuzu, konuşma yeteneğimizi ve hayal gücümüzü ne kadar geliştirebileceğini zaten hepimiz biliyoruz. Hem gelişelim hem de keyifli zaman geçirelim diye yeni çıkan bazı kitapları derledim. Açıklamaları okuyarak kitapların ilginizi çekip çekmediğini anlayabilir, linklere tıklayarak daha ayrıntılı bilgi sahibi olup isterseniz satın alabilirsiniz.
Reklam