onedio
IŞİD, Horsabad Antik Kentini Yıkmaya Başladı
Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanları Irak’ın tarihi mirasını yok etmeye devam ediyor. Militanlar, Nimrud ve Hatra’nın ardından Horsabad antik kentinin kalıntılarını da yıkmaya başladı.Associated Press’e konuşan Irak Turizm ve Arkeoloji Bakanı Adil Şerşab eserlerin yağmalanması ve bölgenin tahrip edilmesinden endişe ettiklerini söylese de Iraklı bölgesel kaynaklar, Musul’un 14 kilometre uzağındaki Horsabad’ın IŞİD militanları tarafından pazar günü yıkılmaya başladığı iddiasında.Eylül ayından bu yana Suriye ve Irak’taki IŞİD hedeflerine 2 bin 800 hava saldırısı düzenleyen ABD öncülüğündeki koalisyonun yetersiz kaldığı görüşünde.Şerşab’dan uluslararası yardım çağrısı“ Hava sahamız bizim kontrolümüzde değil, onların kontrolünde ” diyen Şerşab, koalisyon güçlerinin Irak’ın kültürel mirasını korumak için daha fazla çaba sarfetmesini istedi.Şerşab, “ Uluslararası topluma ve koalisyona, terörizmi bulunduğu nerede olursa hedef alması çağrısı yapıyorum ” diye konuştu.Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Mun da, IŞİD’in tarihi mirası hedef alan saldırılarının savaş suçu olduğunu söyleyerek uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırdı.Horsabad, millattan önce 8’inci yüzyılda Asur Kralı 2’inci Sargon tarafından başkent ilan edilmiş ve kentin adı Dur-şarrukin olarak değiştirilmişti.IŞİD, Haziran ayından bu yana kontrolünde tuttuğu Musul’da ilk olarak Musul Kütüphanesi’ni ardındansa Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Mirası Listesi’deki Nimrud ve Hatra antik kentlerini yerle bir etmişti.Diken
Tarihin Akışını Değiştiren 20 Kadın
Devletlere yön veren, tek bir sözüyle imparatorlukları titreten, yaptıkları buluşlarla dünyayı güzelleştiren kadınlar, yüzyıllardır tarihin akışını değiştiriyor. İşte tarihin akışını değiştiren kadınlar…
Nimrud'dan Sonra Hatra da Yıkıma Uğruyor
Irak ve Suriye'de geniş alanlar kontrol eden örgüt, türbeler ve heykellerin 'put' olduğuna inanıyor ve yıkılması gerektiğini düşünüyor.UNESCO dünya mirası listesinde olan Hatra 2.000 yılı aşkın bir önce önce Pers İmparatorluğu günlerinde kuruldu.Musul'un yaklaşık 110km güney-batısında bulunan Hatra, kulelerle takviyeli kalın duvarları sayesinde, Roma istilalarına dayanmış bir müstahkem şehirdi.
Çatalhöyük Kazılarında Yeni Bulgular
19 yıldır devam eden Çatalhöyük kazılarında yeni bulgular ortaya çıktı.Çatalhöyük Araştırma Projesi’nde arazi çalışmalarının son yıllarına yaklaşılırken, çapı genişletilen kazı araştırmalarında, neolitik dönem ile ilgili en eski miras alanlarından birinin tümüyle ortaya çıkarılması hedefleniyor.2014 yılının, hız kazanan çalışmalarla birlikte, 9000 yıllık binaların yapısının ve tarihçesinin anlaşılması açısından oldukça verimli geçtiğini belirten Çatalhöyük Kazı Başkanı Prof. Dr Ian Hodder, “Geçmiş kazılardaki veril­erin etkisiyle, geç dönem binaların bir önceki binanın hemen üzerine yapıldığı düşüncesi hakimdi. Ancak, Bina 77 olarak adlandırılan bu yıl bulduğumuz yapıda yeni bir bilgiye ulaştık. Bu da Bina 77’den önce gel­en yapının, aynı büyüklükte ya da şekilde olmamasıydı. Bunun yerine Bina 77’nin 2 katı genişliğinde ve benzeri görülmemiş kalın­lıkta duvarları olan bir bina bulduk. 2015 kazı sezonunda binanın büyüklüğünün özel bir amaç gösterip göster­mediğini anlamak için yapının tamamını ortaya çıkartmayı planlıyoruz.”dedi.Sıradışı yeni bir resimBina 119 adı verilen alanda sıra dışı bir resmin ortaya çıkarıldığını da belirten Ian Hodder; “Çatal­höyük’teki neredeyse tüm binaların kullanım süreleri boyunca çeşitli şekillerde duvarlarının boyandığı bilgisine ulaşmış bulunuyoruz. Ancak Bina 119’da bulunan resim düz sıva üzerine boyanarak yapılmamış. Öncelikle duvar oyulmuş sonrasında ise boyanmış. Bu duvar resmi hem oyulma hem de boyanma işlemlerinin gerçekleştiği ilk duvar resmi olma özelliğini taşıyor. Bu yıl ayrıca kazı çalışmalarının sürdüğü Kuzey Alanı’nda işlenmiş hayvan kemiğinden bir alet, kilden yapılmış hayvan figürü ve yine kilden yapılmış bir obje bulundu” dedi.Haberler
Osmanlı Tarihinde Pek Bilinmeyen Küçük ve İlginç 78 Bilgi
Eski zamanlarda Fatih ve Bayezid Camilerinin avlusunda sergi kurulur ve bu avlular yiyecek v.s. satan küçük dükkanlarlar dolardı.Topkapı Sarayı bu ismini Eski Sarayın sahilindeki toplu kapısından almıştır. Bu sarayın, Fatih zamanındaki adı Yeni Saray idi.Çadıri Osmanlıların ilk hanesi, ilk sarayı, ilk taht evidir. Osmanlı sarayı, pek muhteşem ve çok odalı idi. Hele havaya dayanıklılığı ve ihtişamı pek meşhurdu.II. Süleyman kadınlarla meşgul olmazdı. Saraylılar harem ağalarıyla rezalete başladılar. Bu yüzden hizmeti olmayan ağaların içeri girmesi men edildi.Sultan Orhan zamanında Bizans’ta taht kavgaları oluyordu. Kantakuzinus’un yardımına giden Türkler, Bizans’ta büyük bir itibar kazanmışlardı. Saraya serbestçe girip çıkabiliyor, Bizanslılara hakim sıfatını takınıyorlardı.Osmanlı şehzadeleri babaları ile beraber harbe giderlerse ihtiyat kuvvetlerini kumanda ederlerdi.
Reklam
Tarih Kitaplarında Büyük İhtimalle Adı Bile Geçmeyen 10 İlginç Arkeolojik Buluntu
Küçükken Indiana Jones olmak ister miydiniz? Esas sorun arkeoloji oldukça zor bir alan. Bazen de çok zaman harcadığınız için sıkıcı gelebilir. İtiraf etmeliyiz ki bir arkeoloğun yaşamı, Nazi pataklayan Indiana Jones gibi atraksiyonlu geçmiyor. Fakat arada bir çok harika ve çılgın bir arkeolojik keşif gerçekleştiriliyor. İşte sizin için derlediğimiz 10 az bilinen arkeolojik buluntu.
Evrim Düşüncesine İnandıkları İçin Bugün "Sakıncalı Piyade" Muamelesi Gören 16 İslam Bilgini
etiket
Tarih bilmenin insana kattığı değerlerden birisi de, insan aklını uyuşturan her türlü hurafeye ve de kasıtlı pompalanan yanlış bilgilere karşı uyanık kalabilme yetisidir. Bugün ortalama tarih bilgisine sahip olan her kimse, Avrupa'da rönesans devrinin yaşanmasında İslam coğrafyasında yaşanan 'Aydınlanma Dönemi'nin etkisi olduğunu bilir. Yunan ve Latin kültürü çöküşe geçtiğinde İslam, 7. yüzyılda Arap Yarımadası'nda muazzam bir devrim yaptı. Bunun sonucunda üretim teknikleri ve üretici güçlerde büyük değişimler meydana geldi. Bu süreç içinde, siyasi birliktelik, merkezi otoritenin oluşması, kurumlaşma, kentleşme, ulaşım, silahlanma, sosyal düzenlemeler, teknoloji, edebiyat ve sanat alanlarında büyük atılımlar meydana gelmişti. Bu ivme 13. yüzyıla değin sürdü. Ancak 13. yüzyıl başında İslam Aydınlığı çöküşe geçti. Çünkü İbn-i Sina, İbn-i Rüşd ve Farabi'nin temsil ettiği akli ilimler Eş'ari-Gazali düşüncesinin temsil ettiği dogmatizme yenik düştü. Onlara göre akıl, mutlak hakikate ulaşmakta yetersizdi; aklın yerini sezgi, gönül almalıydı...    Bu yüzden galerimizde düşüncelerine ve eserlerine yer vereceğimiz birçok İslam bilginin adlarını belki de ilk defa duyacaksınız..
Reklam
IŞİD 3 Bin Yıllık Tarihi Kenti Yıkıyor
Musul'daki tarihi heykelleri matkapla kırıp parçalayan IŞİD, kentin simgelerinden 3 bin yıllık Süryani antik kenti Nimrud'u da dozerlerle yıkmaya başladı.Al Jazeera'ye konuşan Musullu kaynaklar, IŞİD üyelerinin öğleden sonra Musul'un 20 kilometre güneydoğusunda bulunan Asur döneminden kalma 3 bin yıllık antik yerleşkeyi dozerle yıkmaya başladığını söyledi.1980'lerin sonunda Iraklı arkeologlar Nimrud'un altındaki bir mezarlarda altın ve mücevher bulmuştu. Bu kazıda bulunan altın ve mücevherler tarihte bir kazıda bulunan en büyük hazine.Nimrud'da kanatlı boğa figürleriyle lamaşsu olarak bilinen heykeller bulunuyor. Mezopotamya'daki Süryani kenti Nimrud, Kalah ve Kalhu olarak da biliniyor. Antik yerleşke 1800'lerin ortasındaki antik kazılarda ortaya çıkarılmıştı.
İnsanlık 400.000 Yıl Daha Geriye Gitti
Etiyopya’da bulunan ve ilk insanlardan birine ait olduğu düşünülen çene kemiğinin, insan evrimi konusunda önemli bilgiler sunacağına dikkat çekildi.Etiyopya’da ilk insanlardan birine ait olduğu tahmin edilen bir çene kemiği bulundu. Bulunan bu kemik, ilk insanın tahmin edilenden çok daha önce yaşadığını gösteriyor.Çene kemiği bulunan ilk insan türü 2,8 milyon yaşında. Etiyopya’da bulunan kemik, daha önce tespit edilen ilk insandan 400.000 yıl daha yaşlı.
Dünyaca Ünlü Kayaköy'ün Adı Referandumla Değişecek
Muğla'da bulunan Kayaköy'ün adının Osmanlı arşivlerinde 'Kayı' olarak geçtiği iddiası üzerine, köyün adının değiştirilmesi için referandum kararı alındı.Fethiye Belediye Meclisi mart ayı toplantısında Kayaköy'ün isminin 'Kayı Köy' olarak değiştirilmesi teklifi görüşüldü. Belediye Meclisi İmar Komisyonu Başkanı Zafer Doğan, yaptığı konuşmada, Kayaköy'ün ören yeri ile tanındığını, isim değişikliğinin turizm açısından sıkıntılı olabileceğini vurguladı.İnsanların 'Kayı' ismine yavaş yavaş alışması gerektiğini belirten Doğan, 'Bunun için etkinlikler yaparak yavaş yavaş değişim sürecini tamamlamak gerekir. Komisyon olarak referandum yapılmasını öneriyoruz' dedi.Meclis, isim değişikliği için referandum yapılmasına karar verdi. Toplantıda Keçiler Mahallesi'nin isminin 'Karakeçililer' olarak değiştirilmesi de görüşüldü. Gündem maddesi, alınan görüşler sonucunda oy birliğiyle kabul edildi.5 BİN İMZA TOPLANDIYörük Türkmen Tarihi Araştırmacısı Eren Fehmi Eroğlu, toplantının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, köyün isim değişikliğiyle ilgili yaklaşık 5 bin elektronik imza toplayarak belediye meclisine teslim ettiklerini söyledi.Kayaköy'ün yurt dışında 'Levissi' ve 'Ghost Village' olarak bilindiğini anlatan Eroğlu, isim değişikliğinin turizm açısından problem yaşatmayacağını savundu. Eroğlu, 'Referandum tarihinin belirlenmesini bekleyeceğiz ve köyümüzde tarih turizmini başlatacağız. Bu noktada gerek belediyemiz gerekse kurum ve kuruluşların yardımını bekliyoruz' diye konuştu.OSMANLI ARŞİVLERİNDEKİ ADI 'KAYI'Rum köyü olarak bilinen Kayaköy'ün Osmanlı arşivlerinde 'Kayı' isminde Türk köyü olduğu da iddia ediliyor.Yörük Türkmen araştırmacısı ve sosyal bilimler öğretmeni Eren Fehmi Eroğlu, Genel Türk Tarihi Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Gökçe ve Fethiye Yörük Türkmen Derneği Başkanı Ramazan Kıvrak, Rum köyü olarak bilinen Kayaköy'ün Osmanlı arşivlerinde 'Kayı' adında Türk köyü olduğu iddiasını ortaya atmıştı.Köyün çevresindeki ev ve cami kalıntılarıyla mezar taşlarında 'Kayı' damgasına rastladıklarını belirten araştırmacılar, bölgede Rumlardan önce Türklerin yaşadığını öne sürüyor.AA
Reklam
Tarihten 15 Ürkütücü ve İlginç Deney
Bilim adamları deneyleri ile bilime birçok katkı sağlamış olsalar da zaman zaman bu işi psikopatlığa kadar götürmüşlerdir. İşte o akıllara zarar deneylerden bazıları;
2015 Şubat Ayının En İlginç 10 Arkeolojik Haberi
Geçtiğimiz Ocak ayında birbirinden ilginç arkeolojik haberleri Arkeofili.com ekibi olarak derlemiştik. Şubat ayında da bu geleneğimize devam ederek sizler için tüm ay içerisinde olan en ilginç arkeoloji haberlerini topladık. Türkiye'de ve dünyada bir ay içinde çıkan arkeoloji haberlerinden en ilginç olanları sadece on tane ile sınırlandırmak biraz zor olsa da, sizlerden de gelen etkileşimler üzerine bu on haberi seçtik.
Reklam
Bulutların Üzerinde Rüya Gibi Bir Şato
Çocukuluğumuzda çizgifilmlerde karşımıza çıkan dev fasulye ağacını hatırlıyorsunuzdur. Bir arkadaş fasulye ağacına tırmanır ve bulutların üstünde esrarengiz bir şato ile karşılaşır. Bir çoğumuz bu şatonun gizemiyle hayretler içinde kalmışızdır. Nasıl yani ? Fasulye ağacı ile  bulutlar arasında bir bağlantı var ve dev bir şato karşınıza çıkıyor, bulutların altındaki tüm kötülüklerden kaçıp kendinizi huzur ve güvende hissediyorusunuz. İşte böyle bir hayal dünyamız vardı ve hepimiz inanmıştık fasulye ağacı ve bulut ikilisine. Çocukluk zamanlarımızda hep hayallerimzle oynamışlar diye düşünmüş olanlarımzı vardır. Ancak gerçekte fasulye ağacı olmasa da bulutların üzerinde bir şatonun olduğu doğrudur. İşte size o şato.
Reklam
'Sirkeci Garı İçin Eylem: 'Garlar Tarihtir, Satılamaz'
Sirkeci Garı'nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)'ne devredilmesine karşı 'Toplum Kent ve Çevre için Haydarpaşa Dayanışması'nın çağrısı ile Sirkeci Garı önünde basın açıklaması gerçekleştirildi.Haydarpaşa Dayanışması ve Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası(BTS) İstanbul 1 no'lu Şube'nin ortaklaşa düzenlediği eylemde, 'Sirkeci gardır gar kalacak', 'Garlar tarihtir satılamaz' ve 'Ulaşım haktır engellenemez' sloganları atıldı.
68. Doğum Gününde 68 Kuşağının Unutulmaz Figürlerinden Deniz Gezmiş ve Sözleri
60'lı yıllar, siyasal mücadelenin toplumun her noktasında kendini hissettirdiği yıllardı ve o dönemlerde devrimci düşüncenin lider isimlerinden Deniz Gezmiş, en ön saflarda yer alıyordu.1971'de Gemerek'te yakalanan Deniz Gezmiş, idam cezasına çarptırılmıştır. İdam cezalarının senatoda oylandığı o dönemde, Bülent Ecevit ve İsmet İnönü, ret oyu vermiş; Süleyman Demirel ise infazdan yana oy kullanmıştır. 6 Mayıs 1972'de ise 60'lı yılların önemli gençlik figürlerinden Deniz Gezmiş idam edilmiştir. Deniz Gezmiş ve fikirleri yüzünden yaşam hakkı ellerinden alınan tüm mücadeleci insanları saygı ile anıyoruz. 68. doğum gününde, Deniz Gezmiş ve akıllara kazınan sözlerini derledik...
Ertem Eğilmez'in Bir Şekilde Elinin Değdiği Efsane 30 Yeşilçam Filmi
Bilerek ya da bilmeyerek ne zaman televizyon başına otursak illa ki bir kanalda Ertem Eğilmez'in elinin değdiği filmlerden birine rastlamamız çok büyük olasılıktır. Yeşilçam tarihinin en üretken isimlerinden biri olarak Ertem Eğilmez, hem yönetmen, hem yapımcı, hem de senarist olarak sinema tarihimize eşsiz eserler kazandırmıştır. Sadece sinema değil edebiyat alanında da yaptığı yeniliklerle de devrim yaratmış karikatür dünyasına da katkılarını esirgememiştir. Ayrıca Türkiye'ye ilk langırt makinalarını getirten adam olarak da tarihe geçmiştir. Farklı yönleriyle sinema ve edebiyat dünyamıza fark katmış Ertem Eğilmez üstatın efsane nitelemesine yakışan herkesin bildiği 30 filmini sizler için derledik.
Reklam