Bir Müzik ve Teknoloji Dehası: Burak Ayaz
Bugün sevgili onedio.com okuyucularım için benim çok sevdiğim ve sanatına hayran olduğum bir müzik ve teknoloji dehasıyla sizi tanıştıracağım. Son çıkan single çalışmam İlahi Adalet’in de aranjörü olan sevgili Dostum Burak Ayaz. Onu bir de kendinden dinleyelim bakalım işin mutfağında olan bu genç müzik adamı neler yapmış neler, buyurun:
-Müzik merakın nereden geliyor?
+Çok da uzak değil, sevgili annem ve babam; Tülin & Zafer, 1990-2000’li yıllarda isimlerinden çokça söz edilen, rahmetli Volkan Konak ve birçok değerli müzisyenin konservatuardan arkadaşıydı. Bebeklikten klasik müzik dinleterek beni alıştırdıkları müzik hayatım, 12 yaşında piyano eğitimi almamla pekişti. Bir tutku haline gelmesi ise çalıştıkları sahnedeki unutulmuş bir bass gitarı eve getirmeleriyle başladı.15 yaşımdan itibaren çeşitli türlerde müzik gruplarıyla kayıt, prova ve sahneler aldım. Beraberinde de çeşitli mekanlarda Tonmaisterlik ve Dj'lik yaptım. Bu süreçte ailem bana hep destek oldular, sahnelerinde ve çalışmalarında çokça yer aldım.
-Akademik hayatın nasıl, sadece müzik mi yaptın?
+2010 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Bilgi Üniversitesi Müzik bölümüne %60 burslu olarak girdim ve aynı yıl bir ses ve ışık firmasında teknisyen olarak çalışmaya başladım. Hem okul hem iş paralelinde lisansımı bölümde 2. olarak tamamlayıp yüksek lisans hedefine koyuldum. 2017’de Yıldız Teknik Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları bölümüne girdikten sonra değerli hocam Arda Eden ile 'Görme Engelliler için Müzik Okuma Cihazı' tez konusu üstüne çalışma yaparak 4 GPA ile mezun oldum. Bu benim için hem teknoloji hem de müziği birleştirdiğim ilk çalışmalardan biri oldu.
-İlk profesyonel çalışmanı kiminle yaptın?
+2014 yılında Sarıev Müzik Yapım ve Prodüksiyon stüdyosunda Recording Engineer olarak çalışmaya başladımve bu süreçte Gökhan Türkmen ve Can Gox gibi isimlerin ses kayıt işlerini yapma fırsatım oldu. Aynı yıl Serhat Şensesli vasıtasıyla tanıştığım Laço Tayfa mimarlarından Burç Şensesli ile Ajda Pekkan'ın sahne ekibine dahil oldum. Hayatımdaki dönüm noktaların biri dediğim o an Ajda Pekkan'ın geçmişten bugüne kadar olan aranjmanlarını konser akışına sahnede canlı olarak yürütüyordum. 2016 yılında da Ajda hanımın aranjesi için Volga Tamöz ile tanıştım ve sonrasında asistanı olarak çalışmaya başladım. İlerleyen yıllarda Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Nilüfer, Burak Kut, Bengü, Demet Akalın ve Mirkelamgibi önemli Türk sanatçıların parçalarının şan, enstrümankayıtlarını, düzeltmelerini ve mikslerini yapma imkanım oldu.
-Akademisyenlik hedefin olmadı mı?
+Akademi hedefim hep vardı, fakat müziğe yarattığım zaman kadar akademisyenliğe pek vakit ayıramadım ve haliyle süreci yavaşlattı. Ben de bu süreçte bilgilerimi aktarmak için özel eğitimler vermeye başladım. Armoni, müzik teknolojileri ve enstrüman eğitimi verdiğim öğrencilerim hem akademik hayatlarında hem de müzisyen olarak iyi yerlere geldiler.
-Yaptığın işleri değerli kılan neler?
+Çeşitli müzikler dinlemek, dinlediğim müzikleri icra etmeye çalışmak, analiz etmek; günlük olarak alışkanlık edindiğim şeyler arasında. Bununla beraber teknolojiyi de takip etmek bir zorunluluk olmuş durumda çünkü günümüzdeki değişime ayak uydurmak gerçekten çok zor.
Yaptığım işlerden söz edecek olursak; bir müzisyen adınainsanın ruhuna hitap eden, onlara dokunan her eser bence değerlidir. Merhum kardeşimiz VİO için yaptığımız “Mektup”eseri, benim için büyük önem taşıyor. 2020’li yılların Rap ve Pop müziğine yeni ses getiren Motive, Uzi ve Güneş gibisanatçılarla olan çalışmalarımın yanı sıra VİO ile hiç tanışmasam da müzik bizi bir araya getirdi.
Bir diğer yandan yüksek lisans döneminde tasarladığım Görme Engelliler için Müzik Okuma Cihazı, görme engellimüzisyenler tarafından denendi ve %95 üzerinde verimlilik sağladı. Bunu tecrübe etmek ve onların mutluluğunu görmek yaptığım işi en değerli kılan şeylerden biri.
-Günümüz müziğini nasıl yorumlarsın, son yıllarda neler değişti?
+Günümüz müziği aslında Türkiye Top 50 üzerinden yorumlanır hale geldi; en çok dinlenenler “Günümüz Müziği”olarak nitelendiriliyor ama bence günümüz müziği çok farklı bir yerde ve bunu icra eden, üreten insanlar var. Tabii ki hızlı tüketim ve dikkat çekme ana unsur haline gelse de duygu, hikaye ve ifade her zaman öncü olmaya devam edecek. Benim için somutlaştırmak, düşünmekten her zaman öndedir ve bir müzisyenin icraata koyulması bu dönem için yapılabilecek en verimli şey olduğunu düşünüyorum.
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
