onedio

İzmir Haberleri

İzmir Türkiye'nin Ege Bölgesi'nde bulunmaktadır. Nüfus açısından Türkiye'nin en kalabalık şehirlerinde 3.sıradadır. Nüfusu 2021 itibarıyla 4 milyondur. Belediye Başkanı Tunç Soyer'dir.

İzmir

Ege Bölgesi'nde yer alan İzmir, uzun bir körfez etrafında konumlanmıştır. Akdeniz İkliminin görüldüğü İzmir'de hava genel olarak ılımandır. Konum açısından deprem bölgesi olarak gösterilmektedir. Ekonomik olarak büyük bir gelişim gösteren il, liman olarak Türkiye'nin en büyük 7. limanıdır. Sanayi alanında da oldukça gelişmiştir. Aliağa, Menemen ve Torbalı'da sanayi açısından zenginlik bulunan ilçeleridir. İzmir, 30 ilçeye sahiptir ve bu ilçelerde turizm alanı olarak gelişmiştir. Yazlık alanları ve plajları ile bilinen İzmir, yaz aylarında büyük bir turiste kitlesine kapılarını açmaktadır. Yöresel lezzetler olarak zeytinyağlı yemekler denilince akıllara ilk olarak İzmir gelmektedir. Kendi içinde birden fazla spor takımını da barındırmaktadır; Göztepe, Karşıyaka, Altay şehrin önemli spor kulüplerindendir. Şehrin içinde 2 devlet üniversitesi vardır. Bundan dolayı öğrenci nüfusu da fazladır.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Balıkesir Depremini Değerlendiren Şener Üşümezsoy'dan Kritik Simav Fayı Açıklaması
Balıkesir beşik gibi sallanıyor! Son olarak 24 Ağustos tarihinde saat 21.58'de 4.8 büyüklüğünde; saat 22.00'da 4.2 büyüklüğünde; 22.14'te 4,3 büyüklüğünde depremler meydana geldi. Başta İstanbul ve İzmir olmak üzere çevre illerden şiddetli şekilde hissedilen depreme ilk yorum Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’dan geldi. Balıkesir depremini değerlendiren Üşümezsoy, Simav fayına dikkat çekti.Kaynak
Rota Oluşturuldu: Eylül Ayında Tatile Nereye Gidilir, Nerede Denize Girilir?
Yaz ayları bitiyor, tatil sezonu açılıyor! Hayır, yanlış okumadınız ve bu cümlede bir hata yok. Pek çok kişi tatilini sıcak yaz aylarında yapmak yerine, serin sonbahar aylarında yapmayı tercih ediyor. Denizin hala sıcak olması büyük bir avantaj sağlarken okulların açılmasıyla kalabalıklar azalıyor, daha uygun fiyatlı konaklama seçenekleri karşımıza çıkabiliyor. İster yurt içinde ister yurt dışında bir tatil planlayın, eylül ayında hatta ekim ayında bile denizin, kumsalın tadını çıkarabilirsiniz.Size eylül ayı tatil rotasıyla geldik!
Atatürk’süz Büyük Taarruz Paylaşımı Tepki Çekmişti: Emniyet Genel Müdürlüğü Yeni Paylaşım Yaptı
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün paylaşımında, Türkiye’nin bağımsızlığı yolunda en kritik simgelerinden olan ve 26 Ağustos 1922 yılında başlayan Büyük Taarruz’un yıl dönümü anmasında Atatürk’ün olmaması sosyal medyada tepki çekmişti.Sosyal medyadaki tepkiler sonrasında paylaşımı silen Emniyet Genel Müdürlüğü yeni paylaşımında Atatürk’ün fotoğrafına yer verdi ve “Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla anıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Afrika Sıcakları Geri Döndü: 22 Ağustos Cuma Hava Durumu Bilgileri ‘Biraz’ Terletecek!
Türkiye, yeniden kavurucu sıcak hava dalgasının etkisi altına giriyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün son verilerine göre, bu gece saatlerinden itibaren hava sıcaklıkları ülke genelinde belirgin şekilde artacak. Özellikle Ege ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde termometrelerin 40 derecenin üzerine çıkması bekleniyor. Ankara’da 34, İstanbul’da 31, İzmir’de ise 37 dereceye ulaşacak sıcaklıklar, günlük yaşamı zorlayacak seviyelere doğru ilerliyor. Aydın, Manisa ve Balıkesir’de 40 derece; Muğla sahillerinde ise 39 derece ölçülmesi öngörülüyor.Afrika üzerinden gelen sıcak hava dalgasının etkisiyle vatandaşların günün en sıcak saatlerinde dışarı çıkmamaları, bol sıvı tüketmeleri ve güneş altında uzun süre kalmamaları konusunda uyarılar yapılıyor. Önümüzdeki günlerde de etkisini sürdürecek bu hava dalgası, özellikle kronik rahatsızlığı olanlar ve yaşlılar için ciddi riskler taşıyor.
Sinop'ta İşsiz Öğretmen Canına Kıydı
Sinop’ta işsiz öğretmen 35 yaşındaki Gamze Filiz Arslan, dün evde bulunan av tüfeğiyle yaşamına son verdi. Bir süre İstanbul’da özel bir dershanede kimya öğretmeni olarak görev yaptıktan sonra işsiz kalarak memleketi Sinop’a gelen Gamze Filiz Arslan, evde bulunan av tüfeğini çenesinin altına dayayıp ateş ederek canına kıydı. Silah sesi üzerine odaya giren aile fertleri Arslan’ın kanlar içerisinde yerde görünce durumu hemen sağlık ekiplerine bildirdi. Eve gelen ekipler, Arslan’ın öldüğü belirledi. İntiharla ilgili soruşturma devam ederken, genç öğretmenin cansız bedeni, otopsi için Sinop Atatürk Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. DHA
Baba Bingöl'den Oğlunun Sözlerine Tepki
Yavuz Bingöl, Ahmet Hakan'a verdiği röportajda 'Tayyip Bey'in annesine küfredildi, o da Berkin'in annesini yuhalattı. Bu çok insani' deyince çok tepki çekti. Tepki gösterenlerden biri de Yavuz Bingöl'ün babası Yılmaz Bingöl. Baba Bingöl, ''Keşke ben de Alzheimer olsaydım da bunları görmeseydim'' diyor.İzmir'de yaşayan Yılmaz Bingöl, 'Oğlum adına Berkin'in ailesinden özür dilerim' diyerek başladı söze... Sonra da oğluna tepkisini dile getirdi...Yavuz düşünmeden konuşuyorÜç-dört gündür uyuyamıyoruz. Yavuz'un toplumda büyük antipati uyandıran, gerçek Atatürkçüleri, devrimcileri ve biz Alevi kitlesini üzen bu davranışlarını tasvip etmiyoruz. Yavuz'u benden daha iyi tanıyan olmaz. Büyük oğlum Yavuz düşünmeden konuşuyor. Ancak eleştirilerin linç edilme haline dönüşmesi de beni üzer.Yavruma yazık, psikolojisi bozukYıllardır gelip gitmiyor. Geçinemiyoruz. Ama evladımdır. Yavruma yazık, psikolojisi bozuk. Yavuz toplumun sanatçısıydı. Artık kasetleri kırılıyor. 30 yıllık emeğini 3 günde heba etti. İnsanın en büyük düşmanı kendisi.Yavrum gaf yapıyor(Yavuz Bingöl'ün 'Babam, Alevi olduğumuz anlaşılmasın diye benim ismimi Yavuz, kardeşimin ismini de Oğuz koydu demesi) Bu bir yalandır. Zavallı yavrum gaf yapıyor. Ben harp okulundan ayrılıp, öğretmen okulunun yatılı kısmındaydım ve Yavuz'un doğduğu gece orada bulunamadım. Ağabey İstanbul'daydı. Kamil ismini düşünüyorlar. Doğumu yaptıran doktorun ismi Yavuz'muş. 'Babası Yılmaz ile uyumlu olur' diye bu adı önermiş. Biz geçmişteki olaylara takıntılı insanlar değiliz.Atadan, dededen CHP'liyizBiz atadan, dededen CHP'liyiz. Kılıçdaroğlu'nun adaylığında Yavuz onun için geceli gündüzlü çalıştı. Belki siyasette kendine bir yer edinmeyi istemiş olabilir. Ama bu konuda onun adına konuşmayayım.Yavuz İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de, ücretsiz veya düşük ücretler karşılığında CHP'li belediyelerin yanında olmuştur. Şimdi nasıl böyle oldu, anlamıyorum. Yavuz şaşkın. Tezcanlı olmasına, düşünmeden hareket eden yapısına bağlıyorum. Yavuz özünde iyi bir insandır.Keşke ben de Alzheimer olsaydımAnnesi rahatsız (Alzheimer) olduğu için gıyabında konuşmayı doğru bulmuyorum. Keşke ben de Alzheimer olsaydım da bunları görmeseydim.Kardeşi de Yavuz'dan şikayetçiDiğer oğlum Oğuz Almanya'da yaşıyor. Geçen ekimde onun evinde misafir oldum. Oğuz da Yavuz'dan çok şikayetçi. Zannedildi ki biz Yavuz'dan para istiyoruz, o da bize bakmıyor. Hayır. Para gönderse ben kabul etmem. Benim için 'kumar oynuyor' denilmiş. Ben kumar bilmem. Kahvehaneye bile gitmem. Üç-dört yıldır Yavuz ile görüşmüyorduk. Kanser olmama rağmen... Geçen mart ayında Yavuz bana telefon etti. 'Baba yanımda kız arkadaşım var. Sizinle tanışmak istiyor' dedi. 'Kapımız açık' dedim. Geldiler, bir akşam bende kaldıar. Yavuz'un bana maddi yardımı üçer, beşer bin lira olmak üzere toplamda 30 bin lirayı geçmez. Benim askerliğinden itibaren ona harcamalarım, verdiğini karşılar.Yavuz'un dik durmasını isterdimBen bu iktidarın anti demokratik uygulamaları karşısında Yavuz'un dik durmasını isterdim. Solcu olup da sağın nimetlerinden faydalanmak için sağa geçen, yalakalık yapan, mevki makam kapan, milyarları kazanan insanların yolunda yer almamalıdır.'''' Yavuz'un adına özür dilerim''Sözcü Gazetesi'ne konuşan Yılmaz Bingöl, Berkin Elvan'ın ailesinden özür dilediğini belirterek, ''Berkin Elvan, İsmail Korkmaz ve diğerleri... Hepsi evladım. Berkin ve annesine yapılan muameleye karşı dururum. Yavuz'un adına onlardan yüz defa özür diliyorum. Yavuz'un villaları vs. var. Gözü daha başka yerlerde... Yükselmek istiyor. Belki de yönünü siyasette makam mevki edinme rotasına yöneltmiş olabilir. Geçen yaz telefonda Yavuz'a 'Oğlum, Gezi'de insanlara zulmeden, gençleri öldüren, kör eden bir anlayışla nasıl yan yana olursun? Onların yanına nasıl gidersin? Onlarla nasıl türkü söylersin' diye sordum. Bana 'Peki baba ben milletvekili olursam ne yapacaksın? Evlatlıktan ret mi edeceksin' ifadelerini kullandı.CNN Türk
Hey Üniversiteli, IEFT  Başlıyor!
IEFT Yurtdışı Eğitim Fuarları bu yıl 8-17 Mart tarihleri arasında6 ayrı merkezde düzenlenecek. Fuarlar süresince 1000 kişiye ücretsiz on-line İngilizce dil kursu armağan edilecek. Ücretsiz İngilizce Kursları nı kaçırma! 2002 yılından bu yana hızla gelişerek Avrupa ve Ortadoğu’nun en büyük yurtdışı eğitim organizasyonu olan IEFT Fuarları (International Education Fairs of Turkey), bu yıl 25’inci kez kapılarını açıyor. 8-17 Mart tarihleri arasında 6 merkezde düzenlenecek olan “25. IEFT Yurtdışı Eğitim Fuarları”na 35 ülkeden 200’e yakın üniversite ve kolejin katılması bekleniyor. Gençleri, öğrencileri ve ailelerini yurtdışındaki eğitim kurumlarıyla buluşturan ve bu kurumların sunduğu burs ve benzeri imkanları ziyaretçilere tanıtan IEFT Fuarları, Ankara, İzmir, İstanbul (Avrupa Yakası), İstanbul (Anadolu Yakası), Eskişehir ve Adana’da düzenlenecek. IEFT Fuarları IEFT Yurtdışı Eğitim Günleri 25. Fuar Armağanı: Ücretsiz Dil Kursu IEFT Fuarları’nın bu yıl 25’inci kez düzenlenmesi nedeniyle, katılımcılara özel armağanlar verilecek. Fuarı ziyaret edenler arasından 25 kişi ücretsiz İngilizce Dil Kursu, 1.000 kişi ise ücretsiz on-line İngilizce Dil Kursu kazanacak. Fuarların İstanbul (Avrupa Yakası) bacağı, artan ziyaretçi hacmi nedeniyle bu yıl Avrupa’nın en büyük kongre merkezlerinden biri olan “İstanbul Kongre Merkezi”nde gerçekleştirilecek. 100’den fazla seminere ev sahipliği yapacak olan fuarlara bu yıl özellikle Kanada ve Almanya’dan önemli bir katılım söz konusu. Kanada’dan 20 üniversitenin yanı sıra 4 lisenin temsilcileri hazır bulunacak; Almanya’dan ise bazıları ücretsiz olmak üzere 12 üniversite katılacak. ABD ve İngiltere’den 50’nin üzerinde olmak üzere, Almanya, Kanada, Rusya, Fransa, İtalya, İspanya, İsveç, İsviçre, Macaristan, Polonya, Çin, Danimarka, Litvanya, Avusturya, Estonya, Kazakistan, Bosna gibi dünyanın değişik ülkelerinden 200’ün üzerinde eğitim kurumu IEFT Fuarları’na katılarak, sundukları imkanları Türk öğrenci ve ailelerine tanıtacaklar. Fuarlara katılacak kurumlar arasında, University of Southampton, University of York, Cardiff University, California State University, New York Institute of Technology, New York University School of Engineering, State University of New York, University of Buffalo, University of Nevada, University of San Francisco (School of Management), University of Southern California, University of Washington, The University of British Columbia, Frankfurt School of Finance & Management, Martin-Luther-Universität Halle-Wittenberg, Fachhochschule Frankfurt am Main, Universität Konstanz, The American University of Paris, Tallinn University, University of Applied Sciences Upper Austria, MIP-Politecnico di Milano, Danish Business Academies, Tomsk Polytechnic University, Sophiahemmet University, University Sarajevo (Faculty of Adminstration) gibi dünyaca ünlü üniversiteler de yer alıyor. Her yıl yaklaşık 50 bin kişinin ziyaret ettiği IEFT Fuarları’na gelen ziyaretçiler, üniversite hazırlık, ön lisans, lisans, yüksek lisans, doktora, üniversite transfer, dil okulları, yaz okulları, sertifika-diploma programları, staj, lise eğitimi ve burslu yurtdışı eğitim konularında kurum temsilcilerinden bilgi alabilecek, ülkelerin eğitim ortamları konusunda merak ettikleri soruları yöneltebilecekler. Burs İmkanları ve Ücretsiz Seminerler Üniversite ve kolejlerin her yıl çok sayıda öğrenciye kısmi veya tam eğitim bursu
Haftanın Magazin Bombaları
Magazin dünyasının usta kalemi Sinan Özedincik, geçtiğimiz haftaya damga vuran olayları Sabah.com.tr'ye değerlendirdi. İşte ünlüler dünyasından son dedikodular, perde arkasında yatan olaylar... BU YAZ NİKÂH MASASINA OTURURLAR  Ünlü sunucu Defne Samyeli'yi, ilk kitabı 'Kısa Lafın Uzunu'nun tanıtım davetinde, kızları ve cemiyet hayatından yakın dostlarının yanı sıra bir yıldır birlikte olduğu sevgilisi Prof. Dr. Emre Alkin de yalnız bırakmadı. Samyeli ile yan yana poz veren Emre Alkin, kitap tanıtımını gölgede bırakacak bir açıklama yaptı ve Defne Samyeli ile nişanlandıklarını söyledi. İkisinin de başından birer evlilik geçen Emre Alkin ile Defne Samyeli, bu yaz evlenmeyi planlıyor. Emre Alkin'in, Samyeli'nin kitap tanıtım davetin, 'Emre'den prensesine' yazılı bir çiçek yolladığı öğrenildi. Samyeli bu kez aradığı mutluluğu buldu mu dersiniz? Çifti yazın nikâh masasında görür müyüz? Emre Bey centilmelik örneği göstermiş. Kendisi zaten çok kibar, kaliteli, düzgün bir insan. Defne Samyeli de bugüne kadar düzgün yaşantısıyla örnek bir insan. Bulunduğu sosyal ortamlarda da duruşuyla farklı bir yerdedir. Her ikisinin de başından bir evlilik geçti. Defne'nin adı boşandıktan sonra kimseyle anılmamıştı. Zaten çok prensipli bir insan. O yüzden bu ilişki muhtemelen evliliğe gider. Duyumlar düğünün bu yaz olacağı yönünde. Kesin olarak açıklanan bir tarih yok ama bu yaz nikâh masasına otururlarsa da sürpriz olmaz. 1-2 yıl flört edelim, sonra evlilik konusuna bakarız diyecek kişiler değiller. Aklı başında insanlar. Bu yüzden bir an önce evlilik tarihini belirleyecekler diye düşünüyorum. SEREN ARTIK LÜTFEN BİR ŞEYLER ÜRETSİN  Seren Serengil, geçtiğimiz yıl ayrıldığı işadamı sevgilisi Oğuz Aşıcı ile barıştı. Aşıcı; yakın dostlarını devreye sokarak sevgilisinin gönlünü yeniden kazandı. İşi gereği Dubai ile İstanbul arasında mekik dokuyan Aşıcı, sevgilisini de yanına alarak Dubai'ye gitti. Çiftin, barışmanın ardından gelecek planları yapmaya başladıkları ve evlilik için ailelerini ikna etmeye çalıştıkları öğrenildi. Çiftin ilişkisinde son durum nedir? Barışma iddiaları doğru mu? Düğün hazırlıkları başladı mı? Seren Serengil sürekli konuşuyor ama ortada bir fotoğraf yok. Ben 25 yıllık gazeteci olarak Seren Serengil haberlerinin yapılmamasından yanayım ancak yapılıyor, yapcak birşey de yok. Gündemde olmak için sürekli konuşuyor, bunu başarıyor da. Seren, Dubai'ye de takmış durumda. Oğuz Aşıcı'dan önce de eşleri, sevgilileriyle Dubai'ye sık sık gidiyordu. Sürekli Dubai yolcusu. Orada bir keramet var diye düşünüyorum. Dubai'de mutlu oluyor herhalde. Hayırlısı olsun diyelim. Ama sürekli ayrıldı, barıştı haberleri çok sıktı. Ortada görünen hiçbir şey de yok. Eskilere karşı saygım sonsuz ama Seren de artık bir şeyler üretsin gündemde kalmak istiyorsa. İnsanlar bir şey üretiyor ama Seren hiçbir şey üretmiyor. Hülya Avşar haberlerinden sıkıldık diye kızıyorlar bazı insanlar ama kadın sürekli bir iş peşinde. Boş durmuyor. Seren'le ilgili ise; evlendi, boşandı, ailesi istemiyor, ailesini ikna etti gibi haberler yapılıyor. Ben artık Seren Serengil'in bir şeyler üretmesini rica ediyorum. N'olur artık bir şeyler yapsın. Sosyal sorumluluk projelerinde yer alsın. O kadar boş zamanını düzgün şeylerle doldursun. İKONCAN EDA TARİHE KARIŞTI İddialı giyim tarzıyla tüm Türkiye'nin yakından tanıdığı bir isim olan Eda Taşpınar, eski günlerini mumla aratır oldu. Yaklaşık 1 aydır avukat Can Verdi ile birlikte olan sosyetik güzel, sevgilisinin giyim tarzına çabuk uyum sağladı. Verdi ile önceki akşam Bebek'teki Lucca isimli mekâna gelen Eda Taşpınar'ı görenler gözlerine inanamadı. Bir zamanlar gündüz saatlerinde bile boy gösterdiği Bebek'te kıyafetleri ve takılarıyla fırtınalar estiren sosyetik güzel, önceki akşamki bakımsız görüntüsüyle hayret uyandırdı. Kendisinden yaşça büyük sevgilisine ayak uyduran Eda Taşpınar'ın yüzü de ilk kez asıktı. Her zaman basın mensuplarına neşeli halleriyle poz veren sosyetik güzelin bu kez yüzünden düşen bin parçaydı. Eda Taşpınar'ın bu bakımsız ve mutsuz halini görenler, 'Eda'nın ikonu gitmiş, canı kalmış. Eski şıklığına geri dönmeli yoksa artık ona kimse ikoncan demeyecek' yorumu yaptı. Nurettin Hasman'dan sonra Bora Kozanoğlu'yla yaşadığı aşk sonrası herkes 'Sonunda kendi yaşına uygun birini buldu' yorumları yapıyordu. Çifti de herkes birbirine çok yakıştırıyordu. Kozanoğlu ile yollarını ayırdıktan sonra uzun bir süre hayatına kimseyi almayan Taşpınar, son seçimini yanlış mı yaptı? Yoksa Can Verdi'ye kör kütük âşık oldu da o yüzden mi kendini baştan aşağı değiştirdi? Değişimin nedeni yeni ilişkisidir. Can Verdi önemli bir avukat. O yüzden de yanında garip garip kıyafetler giyen biriyle dolaşmak istemiyordur. Adam ertesi gün önemli bir davaya girecek, sabahında gazetelerde boy boy fotoğrafları olunca güvenilirliği sarsılabilir. Birçok ünlü avukat tanıyorum. Bu konuda çok hassaslar. Çapkınlık yaptıkları gecenin sabahında önemli bir toplantıya, davaya girecek olanlar oluyor. Gazetelerde fotoğraflarını gördükleri zaman adamları ciddiye almıyorlar. Sonrasında ise, 'Siz haberleri çok rahat yapıyorsunuz. Biz de doğru şeyler yapmıyor olabiliriz ama bu gazeteye yansıdığı zaman bizim işimizi etkiliyor. Bu yüzden iş kaybettiğimiz oluyor' diyorlar. Can Verdi de avukat olarak olaya bu yönde bakıp, Eda'ya eğer bir ilişki yaşayacaklarsa kıyafetlerine dikkat etmesi gerektiğini söylemiş olabilir. Can Verdi, ne Bora Kozanoğlu'na ne de Nurettin Hasman'a benziyor. Adam bu tarz haberlerle gündeme gelmek istemez. Bir de artık Eda da olgunlaşıyor. Çocukça, saçma sapan hareketleri bıraktı. Çok da iyi yaptı. Birçok markanın yüzü oldu. Kendi markasını da üretti. Biraz da iş kadını kimliğine büründü. Eskisi gibi olsa kimse onu ciddiye almazdı. O da bunun farkında sanırım ve bu yüzden de kendini değiştiriyor. YILIN DÜĞÜNÜ KENAN İLE BEREN'İNKİ OLACAK  Oyuncu Özge Özpirinçci ile evliliğe giden ilişkisini sonlandırdıktan sonra sosyetik güzel Neslişah Alkoçlar'la aşk yaşamaya başlayan Engin Altan Düzyatan, yeniden evlilik hazırlıklarında. Geçtiğimiz hafta evlilikle ilgili, 'Önce büyüklerimizin görüşünü almamız lazım. Her şey nasip kısmet' diyen Düzyatan, damat olmak için düğmeye bastı. Alkoçlar'la aşk yaşamaya başladıktan sonra giyiminden başlayıp, gezdiği mekânlara kadar hayatını komple değiştiren oyuncu, hafta sonunu ailesinin bulunduğu İzmir'de geçirdi. Sevgilisiyle birlikte İzmir'de keyifli anlar geçiren oyuncu, burada Alkoçlar'a evlilik teklifi yaptı. Sürpriz karşısında şaşıran Alkoçlar'dan 'Evet' cevabını alan oyuncu, vakit kaybetmeden soluğu kuyumcuda aldı. Alsancak'taki bir kuyumcudan nişan yüzüklerini alan sevgililer, gece ise Alaçatı'da kutlama yaptı. Bu yaz evlenecek çiftlere böylece bir yenisi daha eklendi. Sizce yılın düğünü hangi çiftin olacak? Ben Engin Altan Düzyatan'la Neslişah Alkoçlar'ın bu yaz düğünü olacağına inanmıyorum. Daha çok erken. Belki eylül ayında olur ya da kışa kalır. Yazın olursa çok büyük bir sürpriz olur. Engin Altan evlilikle ilgili, 'Bu işler kısmet meselesi, bakalım' dedi. Ailelerin ve çiftin bu kadar iyi anlaşıyor olması, hemen imza atacakları anlamına gelmez. Bunlar çok hassas konular. Evlilik kararı çok iyi düşünülerek alınması gereken büyük bir karar. O yüzden de ben bu çiftin yazın evleneceğini düşünmüyorum. Yılın düğününe ise Kenan Doğulu ile Beren Saat imza atacak. Bomba bir düğün olacak. Uzun süre düğünün detayları konuşulacak. Onlardan sonra ise sıra Buse Terim-Volkan Bahçekapılı çiftinde. BU AŞK SİNEM'İN BAŞINI ÇOK AĞRITACAK  Muratcan Akdoğan ile aşk yaşadığı iddialarını ısrarla reddeden Sinem Kobal'ın, yalan söylediği ortaya çıktı. Çifte yakın kaynaklar bu aşkı doğruladı. Hatta haberi doğrulayan ve içine sindiremeyenlerden biri de, Sinem'in en yakın arkadaşı ve Muratcan'ın ablası Cansın Hacısoyu. Sinem ile Muratcan'ın yakın çevresinin anlattıklarına göre; 20 gün önce Cansın Hacısoyu, arkadaşlarının partisinde balkona çıkıyor ve kardeşi Muratcan ile Sinem'i çok samimi bir şekilde görüyor! 'Siz ne yapıyorsunuz!' diye çıkışan Hacısoyu, Sinem'den 'Çok sarhoşum' yanıtını alıyor. Ancak bu görüntüyü içine sindiremeyen abla, kardeşinin telefon görüşmelerini inceleyince; Sinem ile Muratcan'ın 89 kez konuştuklarını görüyor. Ondan sonra da ipler kopuyor zaten. Telefonda Sinem'le sıkı bir kavga edip köprüleri atan Cansın Hanım, Sinem'i hayatından çıkarıyor. Cansın Hanım, kardeşi Muratcan'a da 'Sen bunu nasıl yaparsın!' deyip kızmış ve onunla da ipleri koparmış. Haftaya damga vuran olay bu oldu. Sinem Kobal'ın aşk iddialarını yalanlaması anlaşılan Cansın Hanım'ı kızdırdı ve o da işin doğrusunu herkesin duymasını sağladı. Sizce bundan sonra neler olacak? Sinem Kobal, Muratcan Akdoğan ile ilişkisini sonlandıracak mı yoksa el ele ortaya çıkıp herkesi şaşırtacaklar mı? Muratcan Akdoğan, Sinem'den 4 yaş küçük. Henüz yaşı da küçük olduğundan çıkan haberler onu korkutacaktır. Hatta bence birileri kulağını da çekmiştir. Ailesi ona gönül koyabilir. Bu yüzden de tedirgin olur. Bu krizi nasıl yöneteceğini de bilmiyordur. Ablası da ona sırt çevirirse işi zor. Babası da bu ilişkiyi bitirmesini söylerse, onları el ele bile görmeden bu ilişkiye nokta konur. Aile arasında durum nedir bilemiyoruz. Oğullarını karşılarına alıp konuşacaklardır. Şu anda Sinem'le el ele basın karşısına çıkıp birlikteliklerini ilan edeceklerini sanmıyorum. Belki ileride. Sinem'e şu anda Arda Turan'ın arkadaşları da tepki gösteriyordur. Arda'yı sevdikleri kadar Sinem'i de seviyorlardı. İlişkileri bitmiş olsa da Sinem'e karşı bu sevgileri hiç değişmemişti. Türk toplumunda bu tarz şeyler çok çabuk kabullenilmiyor. Sancılı bir dönem yaşanacak. Bakalım bundan sonra nasıl bir yol izleyecekler.FULYA UGAN / Sabah.com.tr
İzmir'de de OHAL Kararı
İzmir’de de İl Emniyet Müdürlüğü’ne il genelinde fiili 'olağanüstü hal' (OHAL) anlamına gelen bir haftalık arama kararı verildiği ortaya çıktı Ankara ve Kadıköy'de olduğu gibi İzmir için de OHAL anlamına gelebilecek bir karar verildiği ortaya çıktı. İzmir'in Konak ve Çiğli İlçelerinde polise 4 Nisan'a kadar 24 saat boyunca her türlü arama yapma yetkisi verildiği ortaya çıktı. Fatih Yağmur 'un radikal.com.tr'de yer alan haberine göre, İzmir’in Çiğli İlçesi için verilen kararda her türlü umuma açık yer ve çevrelerde üst araması, araç araması ve özel eşyalar da dahil arama yapılması için karar verildiği ortaya çıktı. Çiğli Kaymakamı Mustafa Arı tarafından verilen arama kararında alışveriş merkezleri, terminaller ve yollar gibi her alanda arama yapılması açıkça ifade ediliyor. Verilen kararda Çiğli İlçesi için, “11 Şubat 2014 Salı Günü Saat 08.00’den 5 Nisan 2014 Saat 08.00’e kadar arama kararının geçerli olduğu belirtildi. İzmir 22. Sulh Ceza Mahkemesi’nin verdiği arama kararının gerekçesi olarak ise PKK’nın eylemlerini arttıracağı istihbaratlarının olduğu gösterildi. İzmir Konak için verilen arama kararında ise 4-9 Mart tarihleri arasında arama kararının geçerli olduğu belirtildi. Arama kararında kişilerin özel kağıtlarının ve eşyalarının da aranması ifadesinin yer alması dikkat çekti. Bu kararın gerekçesinde ise Taksim Gezi olaylarının engellenmesi ve '17 Aralık' operasyonu çerçevesinde yapılması muhtemel eylemler olduğu ifade edildiT24.