onedio

Osmaniye Haberleri

Türkiye'nin Akdeniz Bölgesi'nde yer alan Osmaniye'nin nüfusu, 2020 verilerine göre 274.420 kişidir. Belediye Başkanı Kadir Kara'dır.

Osmaniye

Osmaniye eski adıyla Cebeliberek, Çukurova'nın en doğusunda bulunmaktadır. Çevresinde Gaziantep, Hatay, Adana bulunun ilin iklimi Akdeniz iklimidir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ise ılık ve yağışlıdır. Ekonomisi için Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi önemli bir yerdir. Halkın mutfak lezzetleri de oldukça sevilmektedir. Yaprak sarması, bazlama, teleme, kaburga dolması gibi lezzetler bunlara örnektir.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Müge Anlı'da Kocasını Öldürdüğünü İtiraf Eden Sebile Yörük Yeniden Tutuklandı
Türkiye’nin gündemine oturan ve Müge Anlı’nın programına da taşınan Mehmet Yörük cinayetinde yeni gelişmeler yaşandı. Osmaniye’de başlayan yasak ilişki iddiaları ve “üfürükçülük” hikâyeleriyle karmaşık bir hâle gelen olay, yapılan itiraflar ve adli tespitlerle farklı bir boyut kazanmıştı. Eşini öldürmek suçundan aylarca cezaevinde kalan Sebile Yörük'ün son durumu ise merak ediliyordu. Sebile Yörük, denetimli serbestliğin ardından yeniden tutuklandı.
Sinop'ta İşsiz Öğretmen Canına Kıydı
Sinop’ta işsiz öğretmen 35 yaşındaki Gamze Filiz Arslan, dün evde bulunan av tüfeğiyle yaşamına son verdi. Bir süre İstanbul’da özel bir dershanede kimya öğretmeni olarak görev yaptıktan sonra işsiz kalarak memleketi Sinop’a gelen Gamze Filiz Arslan, evde bulunan av tüfeğini çenesinin altına dayayıp ateş ederek canına kıydı. Silah sesi üzerine odaya giren aile fertleri Arslan’ın kanlar içerisinde yerde görünce durumu hemen sağlık ekiplerine bildirdi. Eve gelen ekipler, Arslan’ın öldüğü belirledi. İntiharla ilgili soruşturma devam ederken, genç öğretmenin cansız bedeni, otopsi için Sinop Atatürk Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. DHA
Kanlı Seçim: 8 Ölü 27 Yaralı!
Türkiye seçim günü kana bulandı. Çeşitli illerde meydana gelen kavgalarda şuana kadar 8 kişi hayatını kaybetti, 27 kişi yaralandı.Türkiye 30 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri için sandık başına giderken, çeşitli şehirlerde muhtar adayları arasında çıkan tartışmalar can aldı. Ülke genelinde muhtarlık yarışı nedeniyle çıkan kavgalarda 8 kişi hayatını kaybetti. Kavgalarda 27 kişi ise çeşitli yerlerinden yaralandı. Hilvan'daki muhtarlık kavgasında yaralanan 4 kişinin hayati tehlikesi sürerken, 1 polis ve 1 uzman çavuş da kavgaları ayırmaya çalışırken yaralandı. HİLVAN'DA MUHTARLIK KAVGASI: 6 ÖLÜ, 4 YARALI Şanlıurfa'nın Hilvan İlçesi'nin Yuvacık Köyü'nde, 2 muhtar adayı ile yakınlarının tartışması silahlı kavgaya döndü. Ortalığın savaş alanına döndüğü kavgada 6 kişi öldü, 4 kişi yaralandı. Olay, öğle saatlerinde Yuvacık Köyü'nde meydana geldi. Mevcut köy muhtarı ve yeniden aday olan Ertem Çelik ile diğer aday Abit Tanık arasında seçmenleri yönlendirdikleri iddiasıyla tartışma çıktı. İddiaya göre, köy okulunun bahçesindeki tartışma muhtar adaylarının yakınlarının katılmasıyla kısa sürede kavgaya dönüştü. Jandarmanın müdahalesiyle önlenen ve okul bahçesinden çıkarılan Çelik ve Tanık ailesinin fertleri, bu kez köy meydanında kavga etti. Kavga sırasında Çelik ve Tanık ailesi fertleri birbirlerine tabanca, av tüfeği ve kalaşnikof tüfekle ateş açarak çatışmaya başladı. 6 KİŞİ ÖLDÜ Ortalığın savaş alanına döndüğü kavga, köye gelen jandarmaların müdahalesiyle güçlükle önlendi. Tabanca ve tüfek kullanılan çatışmada muhtar adaylarından Ertem Çelik, akrabaları Davut, Semih, Ayhan, Bedirhan ve Nihat Çelik ile karşı taraftan Orhan, Suphi, Mehmet ve Adalet Tanık yaralandı. Yaralananlar, özel araçlarla Hilvan ve Şanlıurfa'daki hastanelere sevk edildi. Şanlıurfa'daki hastanelerde tedavisine başlanan yaralılardan muhtar adayı Ertem Çelik ile Bedirhan Çelik, Semih Çelik ve Davut Çelik ile Orhan Tanık ve Suphi Tanık yaşamını yitirdi. Tedavisi süren diğer 4 yaralının da hayati tehlikesinin sürdüğü bildirildi. KÖY ABLUKAYA ALINDI Muhtar adaylarının silahlı çatışmasının ardından Yuvacık Köyü'ne zırhlı araçlarla takviye jandarma birlikleri gönderildi. Giriş ve çıkışların yasaklandığı köyü ablukaya alan jandarma, muhtar adayları ve akrabalarının karşı karşıya gelmemesi için önlem aldı. Birçok kişi gözaltına alan jandarma kimsenin köye girmesine izin verilmezken, çevik kuvvet polisleri de Şanlıurfa'da yaralıların tedavi gördüğü hastaneler ile cesetlerin bulunduğu morg çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı. Önlemlerin en üst seviyede tutulduğu Yuvacık Köyü'nde güvenlik güçleri olaya karışan kişilerin belirlenmesine yönelik çalışmasını sürdürüyor. HATAY'DA MUHTARLIK KAVGASI: 2 ÖLÜ, 10 YARALI Hatay'ın Kırıkhan İlçesi'ne bağlı Gölbaşı Köyü'nde, muhtar adaylarının yakınları arasındaki tartışma, silahlı kavgaya dönüştü. Olayda, 2 kişi öldü, 1'i ağır 10 kişi yaralandı. Köyde, yeniden aday olan Muhtar Abdo Bilgin ile diğer aday Sıtkı Yüceur'un yakınları arasında dün akşam çıkan tarışma bu sabah sandık başında devam etti. İki tarafından yakınları arasındaki kartışma kavgaya dönüşünce, Yecuur Ailesi taraftarları sandıkların bulunduğu Gölbaşı İlköğretim Okulu'na rastgele tüfek ve tabanca ile ateş açtı. Olayda muhtarın kuzeni İsmail Bilgin ile diğer aday Sıtkı Yüceur'un akrabası Ayşe Yüceur yaşamlarını yitirdi. Olayda 10 kişi ise yaralandı. Hastaneye kaldırılan yaralılardan Süleyman Bilgin'ın sağlık durumunun ağır olduğu bildirildi. Takviye güvenlik ekipleri köye gönderilerek önlemler alındı. ÇOK SAYIDA GÖZALTI VAR Hatay'ın Kırıkhan İlçesi'ne bağlı Gölbaşı Köyü'nde, muhtar adayı yakınlarının karşılıklı silahla ateş açması sonucu 50 yaşındaki Süleyman İsmail Bilgin ile 56 yaşındaki Ayşe Yüceur'un yaşamını yitirdiği olayda, Yusuf Yüceur (32), Cemal Yüceur (49), Şamo Bilgin (42), Erhan Bilgin (40), Abdo Yüceur (59) ve Süleyman Bilgin (18) ile kimlikleri belirlenemeyen 4 kişi daha yaralandı. Yaralı yakınlarının Kırıkhan Devlet Hastanesi'ne akın etmesi nedeniyle hastanede başka olayların çıkmaması için geniş güvenlik önlemleri alındı. Olayla ilgili başlatılan soruşturma çerçevesinde jandarmanın, her iki taraftan çok sayıda kişiyi gözaltına aldığı belirtildi. KOMANDOLAR GÖLBAŞI'NDA Olayların büyümemesi için köyde geniş güvenlik önlemleri alan jandarma, olaya karışanların kaçmasını önlemek için köyün tüm giriş çıkışlarını da kontrol altında tutuyor. Hatay'dan da komando birlikleri köye gönderilirken, gazetecilerin de köye girişine izin verilmedi. Köyün girişinde ayrıca tedbir amaçlı olarak ambulanslar bekletiliyor. VALİLİKTEN AÇIKLAMA: KÖYE TAKVİYE EKİP GÖNDERİLDİ Hatay Valiliği de kavgayla ilgili yaptığı açıklamada olayda 2 kişinin yaşamını yitirdiğini belirterek, hastanelerdeki yaralı sayısını 9 olarak açıkladı. Açıklamada şu bilgilere yer verildi:'Saat 11.45 sıralarında ilimiz Kırıkhan İlçesi Gölbaşı İskan İlköğretim Okulu bahçesinde muhtar adayları arasında oy verme sırası nedeni ile tartışma çıkmıştır. İki tarafın yakınlarının olaya karışması ve tartışmanın büyümesi neticesinde A.Y.isminde bir bayan ve İ.B. isimli bir erkek olmak üzere iki vatandaşımız hayatını kaybetmiş, biri ağır olmak üzere 9 vatandaşımız da yaralanmıştır. Bölgede görev yapan güvenlik güçlerinin takviye edilmesi ile taraflar kontrol altına alınarak tartışma sona erdirilmiştir.' ŞANLIURFA'DA MUHTARLIK KAVGASI: 1'İ POLİS 3 YARALI Şanlıurfa'da, birbirine akraba iki muhtar adayının yakınları arasında çıkan tartışma bıçaklı kavgaya dönüştü. Olayda, biri kavgayı ayırmaya çalışan polis memuru 3 kişi yaralanırken 4 kişi ise gözaltına alındı. Olay, saat 08.00 sıralarında Çankaya Mahallesi'nde bulunan 100'üncü Yıl İlköğretim Okulu'nda oy verme işlemi başlarken meydana geldi. Çankaya Mahallesi Muhtar adayı İsmail Çiftçi ile Şükrü Polatçı arasında seçmenleri yönlendirdikleri iddiasıyla tartışma çıktı. Tartışma, kısa sürede iki muhtar adayının yakınlarının da katılımıyla bıçakların kullanıldığı kavgaya dönüştü. Oy kullanmaya gelenlerin önünde meydana gelen kavgada; muhtar adayı Şükrü Polatçı'nın oğlu Uğur Polatçı ile yeğeni Mehmet Polatçı bıçakla yaralandı. Bu sırada kavgayı ayırmaya çalışan bir polis memuru da elinden hafif yaralandı. Okula takviye olarak çağrılan polislerin biber gazıyla müdahale ederek ayırdığı kavgaya karıştığı belirlenen 4 kişi gözaltına alındı. Ambulansla hastaneye götürülen yaralılardan Uğur Polatçı'nın hayati tehlikesinin bulunduğu bildirildi. YOZGAT'TA MUHTARLIK KAVGASI:3 YARALI Yozgat'ta muhtarlık seçimi nedeniyle iki grup arasında çıkan kavgada 3 kişi yaralandı. Yozgat'ın merkeze bağlı Türkmensarılar Köyü'nün muhtar adayları Hasan Duyar ile Mehmet Özipek'in yakınları arasında tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi nedeniyle 3 kişi kafalarına aldığı taş ve sopa darbeleriyle yaralandı. Kavga sırasında yaralanan Selami Avcı (38), Adem Avcı (46), Hanifi Avcı(27) ambulansla Yozgat Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Hastane ve köyde güvenlik tedbirleri artırılırken olayla ilgili soruşturma devam ediyor. RİZE'DE SEÇİM KAVGASINDA UZMAN ÇAVUŞ AĞIR YARALI Rize'nin Küçükçayır Köyü'nde muhtar adaylarını destekleyen 2 kişi arasında çıkan silahlı kavgayı ayırmak isteyen Jandarma Uzman Çavuş Korhan Soylu, ayak ve kasığına isabet eden 2 kurşunla ağır yaralandı. Olay, bu sabah Küçükçayır Köyü İlkokulu önünde meydana geldi. Oy kullanmak için okula gelen köylülerden destekledikleri muhtar adayları için oy isteyen 30 yaşındaki Ali Tekerlek ve 50 yaşındaki Şakir Gökhan arasında tartışma çıktı. Daha önce alacak konusunda husumet bulunan 2 kişi arasındaki tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Şakir Gökhan silahını çekerek Ali Tekerlek'e ateş etmeye çalıştı. Çevredekiler ve okulda seçim güvenliğini sağlamak üzere görevli jandarma timindeki askerler de kavgayı ayırmak istedi. Bu sırada Şakir Gökhan'ın silahından çıkan 3 kurşundan 2'si 35 yaşındaki Uzman Çavuş Korhan Soylu'nun kasık ve ayağına isabet etti. Şakir Gökhan kaçarken, ağır yaralanan Uzman Çavuş Korhan Soylu, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ameliyata alındı. Şakir Gökhan, bir süre sonra köyde saklandığı evde yakalandı. Jandarma okul çevresinde ve köyde geniş güvenlik önlemleri aldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. HES OLAYLARINDA DA GÖREV YAPMIŞTI Küçükçayır köyünde vücuduna isabet eden iki mermiyle ağır yaralan Jandarma Uzman Çavuş Korhan Soylu, Andon İçme Suyu Tesisleri'ne su sağlayan Andon Deresi'ne hidroelektrik santral (HES) kurulması için durdurulan çalışmaların yeniden başlatılması üzerine, çıkan olaylara müdahale eden jandarma ekibinde de görev yapmıştı.BİRECİK'TE MUHTARLIK KAVGASI: 6 YARALI Şanlıurfa'nın Birecik İlçesi'nde, iki aile arasında muhtarlık yüzünden çıkan silahlı ve sopalı kavgada 6 kişi yaralandı. Olay, sabah saatlerinde Birecik'e bağlı Çiftlik Köyü'nde meydana geldi. Köyde muhtar adayları Ersöz ile Öztürk aileleri arasında tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede kavgaya dönüşürken, kim tarafından ateşlendiği bilinmeyen tabancadan çıkan kurşunların isabet ettiği muhtar adayı Emin Öztürk ile yakınları Salih Öztürk, Hasan Öztürk ve Mehmet Öztürk yaralandı. Kavgada isimleri öğrenilemeyen 2 kişi ise sopa darbeleriyle yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla Birecik Devlet Hastanesi'ne götürülürken, jandarma köyde önlemleri artırdı. DHA
2009 Yerel Seçimlerinde Sandıktan Ne Çıkmıştı?
Türkiye, 2014 seçiminden çıkacak sonuçları bekliyor. Peki sandıktan 2009'da ne çıkmıştı?Yerel seçimde oy verme işlemi sona ererken, Türkiye sandıktan çıkacak sonuçları bekliyor. İstanbul ve Ankara başta olmak üzere Türkiye’nin birçok kentinde büyük bir çekişmeye sahne olması beklenen oy sayma işlemleri sürüyor. Peki 2009’da sandığa giden 40 milyon seçmenin tercihi ne olmuştu? İşte rakamlarla 2009 yerel seçimlerinin sonuçları: 2009’da 48 milyon 49 bin 446 48 milyon 49 bin 446 seçmenden, 40 milyon 932 bin 260’ı sandığa gitti. Katılım oranının yüzde 85,19 olduğu 2009 yerel seçimlerinde, geçerli oy sayısı milyon 988 bin 763 oldu. Toplam 15 milyon 458 bin 985 oy alan AKP, oyların yüzde 38,8’ini toplarken, yüzde 23,1 ile 9 milyon 218 bin 445 oy alan CHP yüzde 23,1 ile ikinci parti olmuştu. 6 milyon 403 bin 831 oy alan MHP yüzde 16,1 ile üçüncü, 2 milyon 271bin 566 oy alan DTP oyların yüzde 5,7’sini almıştı. 2009 seçimlerinde il il alınan sonuçlar şöyle: Adana MHP 29,7 AKP 29.5 CHP 26,2 DTP 9 Adıyaman AKP 49,3 SP 24,1 CHP 13,4 MHP 6,4 Afyon AKP 48,2 MHP 31,6 SP 11,6 CHP 4,7 Ağrı AKP 39,6 DTP 32,4 SP 21,2 MHP 1,6 Aksaray AKP 58,2 MHP 31,5 CHP 5,6 SP 3,4 Amasya AKP 40,1 MHP 27 CHP 24,9 DP 4,9 Ankara AKP 38,5 CHP 31,5 MHP 26,9 SP 1,1 Antalya CHP 40,8 AKP 35 MHP 17,5 DTP 3,4 Ardahan AKP 36,9 DSP 17,5 CHP 15,9 DTP 13 Artvin CHP 43,7 AKP 41,3 DSP 4,5 DP 4,2 Aydın CHP 26 MHP 25,4 AKP 25 DP 17,5 Balıkesir MHP 41,1 AKP 36,4 CHP 14 DP 3,1 Bartın MHP 39,9 AKP 27,9 CHP 23,3 DSP 4 Batman DTP 59,7 AKP 36,7 SP 1,6 BBP 0,7 Bayburt AKP 34,9 MHP 29,9 SP 23,9 BBP 4 Bilecik AKP 38,2 CHP 37,8 MHP 12,7 DP 5 Bingöl AKP 42,8 DTP 33,8 SP 17,2 MHP 1,4 Bitlis AKP 43,1 DTP 34,4 SP 16,1 CHP 1,6 Bolu AKP 43,4 CHP 40,6 MHP 9,2 SP 4,2 Burdur AKP 40 CHP 38,5 MHP 17,8 SP 1,7 Bursa AKP 47,3 CHP 27 MHP 12,5 DP 6,1 Çanakkale CHP 39,4 AKP 32,9 MHP 23 DSP 2,5 Çankırı AKP 46,9 MHP 44,6 CHP 2,3 SP 2,1 Çorum AKP 45,7 CHP 34,8 MHP 11,4 SP 6,5 Denizli AKP 40 CHP 30,1 MHP 21,9 DP 2,6 Diyarbakır DTP 65,6 AKP 31,3 SP 0,6 CHP 0,5 Düzce AKP 42,5 MHP 37 SP 10,4 CHP 6,5 Edirne CHP 57,1 AKP 31,7 MHP 3,8 DSP 2,5 Elazığ AKP 47,8 MHP 23,3 SP 15,4 CHP 7,7 Erzincan AKP 51,3 MHP 33,9 CHP 9,8 SP 2 Erzurum AKP 56,8 MHP 33,9 SP 5,8 DTP 1,2 Eskişehir DSP 51,5 AKP 37,1 MHP 5,7 CHP 2,7 Gaziantep AKP 52,5 CHP 30 MHP 5,8 DTP 5,5 Giresun CHP 46,5 AKP 35,7 MHP 11,8 SP 3 Gümüşhane MHP 41,8 AKP 41,6 CHP 8,6 DP 4,8 Hakkari DTP 80,2 AKP 15,1 CHP 1,2 SP 1,1 Hatay AKP 50,9 CHP 32,8 MHP 9,9 BBP 3,6 Iğdır DTP 39,6 AKP 30,5 MHP 27,1 SP 0,8 Isparta MHP 38,7 AKP 31,9 DP 17 SP 6,6 İstanbul AKP 44,2 CHP 37 MHP 5,1 SP 4,9 İzmir CHP 55,2 AKP 30,7 MHP 7,2 DSP 1,6 K.Maraş AKP 65,3 MHP 22 BBP 4,2 SP 2,6 Karabük MHP 31 AKP 30,9 DP 19,7 SP 9,2 Karaman AKP 49,4 MHP 20,8 CHP 20,7 SP 6,2 Kars AKP 32,7 MHP 27,9 CHP 22,1 DTP 14,7 Kastamonu MHP 49,3 AKP 38,7 CHP 8,6 SP 1,3 Kayseri AKP 60,5 MHP 23 CHP 8,6 SP 4,5 Kırıkkale AKP 31,8 DP 28,3 MHP 21,8 SP 9,4 Kırklareli CHP 49,9 AKP 35,3 MHP 9,9 DSP 1,8 Kırşehir AKP 37,3 CHP 32 MHP 19,5 SP 6,8 Kilis AKP 49,9 MHP 26,2 CHP 11,2 BTP 9 Kocaeli AKP 47,2 CHP 31,3 SP 8,4 MHP 7,2 Konya AKP 68 SP 14,9 MHP 11,2 CHP 3,2 Kütahya AKP 62 MHP 16,6 CHP 8,3 SP 7,6 Malatya AKP 53,1 SP 29 CHP 13,7 MHP 2 Manisa MHP 38,7 AKP 34,7 CHP 13,9 DTP 4,9 Mardin AKP 45 DTP 36,3 DP 10,7 CHP 3 Mersin CHP 31 MHP 25,1 AKP 21,3 DTP 17,5 Muğla CHP 46 MHP 24,2 AKP 20,4 DP 4,9 Muş AKP 50,5 DTP 37,2 SP 6 MHP 2,9 Nevşehir AKP 52,8 MHP 35,4 CHP 4,4 SP 3,9 Niğde AKP 39,9 MHP 29,6 CHP 26,2 SP 1,8 Ordu DSP 52,7 AKP 39,4 MHP 3,5 CHP 2,2 Osmaniye MHP 48,8 AKP 38,8 CHP 6,3 DTP 2,2 Rize AKP 46,8 ANAP 41,8 SP 3,9 CHP 3,3 Sakarya AKP 45,3 MHP 35,7 CHP 8,1 SP 7,3 Samsun AKP 48,4 CHP 21,5 MHP 20,9 DP 3,4 Siirt DTP 49,4 AKP 45,8 CHP 1,8 MHP 1,1 Sinop CHP 52,1 AKP 39,5 MHP 3,6 SP 1,4 Sivas BBP 50,8 AKP 33,3 SP 6,9 CHP 5,7 Şanlıurfa BĞZ 44 AKP 39,3 DTP 10,5 BTP 2,2 Şırnak DTP 53,7 AKP 42,6 DSP 0,9 MHP 0,8 Tekirdağ CHP 45,6 AKP 27 MHP 18,8 SP 3,4 Tokat AKP 49,6 MHP 18,8 SP 18,5 CHP 10,3 Trabzon AKP 47,8 CHP 41 MHP 5,3 SP 3,9 Tunceli DTP 30 BĞZ 24,5 AKP 21,6 CHP 15,1 Uşak MHP 39,6 AKP 33 CHP 20,9 SP 2,9 Van DTP 53,5 AKP 39,2 SP 3,6 DSP 0,9 Yalova DP 35,4 AKP 33,7 CHP 19,1 MHP 4,2 Yozgat AKP 54,7 MHP 39,1 CHP 3 SP 1,6 Zonguldak CHP 45,8 AKP 34,5 MHP 8,5 SP 5,3T 24
İşte Resmi Olmayan Sonuçlara Göre İl İl Kazananlar
Üç büyük şehirde tablo değişmedi. CHP’ İzmir’i kaptırmadı. İstanbul ve Ankara AK Parti’de kaldı. Melih Gökçek Ankara'da 5'inci kez kazandı. Mansur Yavaş CHP'nin oylarını yükseltse de Gökçek'in gerisinde kaldı. Mustafa Sarıgül İstanbul’da Kılıçdaroğlu’nun 2009’da aldığından fazla oy topladı, ancak Topbaş’ı deviremedi. CHP kalesi İzmir’de yüzde 6.63 oy kaybetti. İzmir’in ilçelerinin 23’ünü CHP, 5'ini AKP, ikisini de MHP aldı. MHP’nin Türkiye genelinde oy oranı değişmedi. Ancak sahip olduğu 10 belediye başkanlığı sayısını 8’e düşürdü. 3 şehri teslim eden MHP’nin kazandığı yeni il Mersin. 30 büyükşehirin 18’ini AK Parti aldı. 5 şehri CHP, 3’ünü ise MHP kazandı. Bağımsız Mardin Adayı ile birlikte Diyarbakır ve Van ile birlikte BDP hepsi Güneydoğu’da 3 büyükşehiri elde etti. Şanlıurfa’da Osman Baydemir BDP’nin oylarını üçe katladı. Ancak AK Parti adayı eski vali Celalettin Güvenç’in yarısı kadar oy alabildi. MHP İstanbul’da varlık gösteremedi. MHP oyları ilk kez seçime giren HDP’nin aldığı yüzde 4.84’ün gerisinde kaldı. Güneydoğu’da sürpriz yok. BDP var olan belediye başkanlıklarına 3 yeni il daha ekledi. Toplam 115 belediye BDP’de. Ahmet Türk Mardin'de tek bağımsız aday olarak seçimi kazandı. Al Jazeera Türk
Başbakan Erdoğan Hakkında Suç Duyurusunda Bulundu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen 3 martta Osmaniye'de yaptığı mitingde 'Hırsız var' yazılı pankartı açtıktan sonra gözaltına alınan ve Başbakanlık korumaları tarafından dövüldüğünü iddia eden 35 yaşındaki İbrahim Alıcı, Başbakan Erdoğan, Osmaniye Valisi Mehmet Oduncu, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Yabanoğlu ile Emniyet Müdürü Tayfur Erdal Ceren hakkında kendisine uygulanan şiddete göz yummak, görevlerini ihmal etmek iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.Osmaniye Devlet Bahçeli Bulvarı'nda 3 Mart'ta Başbakan Erdoğan'ın mitingine üzerinde 'Dikkat. İtinayla yürütme yapılır' yazan ve ampul bulunan tişörtle giden eski uzman çavuş İbrahim Alıcı, Başbakan Erdoğan konuşmaya başladıktan sonra yanında getirdiği 'Hırsız var' yazılı pankartı açmış, partililer tarafından tartaklandıktan sonra polis tarafından gözaltına alınmıştı. Emniyete götürülmeden önce Başbakanlık korumaları tarafından bir minibüse bindirilerek elleri kelepçelenip yaklaşık 1 saat süreyle dövüldüğünü öne süren Alıcı, 6 Mart'ta Adana Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla Başbakanlık korumaları hakkında Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu. İbrahim Alıcı dün de Osmaniye Adliyesi'ne giderek Başbakan Erdoğan, Osmaniye Valisi Mehmet Oduncu, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Yabanoğlu ile Emniyet Müdürü Tayfur Erdal Ceren hakkında suç duyurusunda bulundu. Alıcı, dilekçesinde miting alanında güvenliği sağlama görevinin vali ve emniyet müdüründe, soruşturma yetkisinin ise başsavcıda olduğunu belirtirken, korumaların görevinin sadece önleyici hizmet olduğunu kaydetti. Dilekçesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ismini kullanmayarak 'AKP Genel Başkanı' diye belirten Alıcı, savcılığa verdiği dilekçesinde olay sonrası yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: 'Pankart açtıktan sonra AKP Genel Başkanı'nın koruma polislerince miting alanından çıkartılıp platformun arkasında işkence için özel yapılmış minibüse bindirilip ellerim arkadan kelepçeli haldeyken 1 saatten fazla hürriyetimden alıkonulup, darp, ölümle ve yakınlarıma zarar vermeyle tehdit edildim. Bu korumaların gözaltına alma, sorgulama yetkileri yoktur. AKP Genel başkanı, Osmaniye Valisi, Cumhuriyet Başsavcısı ve İl Emniyet Müdürü'nden yetki ve görevlerini yapmamaları, maruz kaldığım kötü muamele, yaralama, cinsel taciz, ölümle ve yakınlarıma zarar vermeyle, tehdit, hakaret, ifade ve düşünce özgürlüğümü engellemek suçlarına iştirak etmeleri ve bu suçlara göz yummalarından dolayı davacı ve şikayetçiyim.' İbrahim EMÜL/OSMANİYE, (DHA)
Ülkü Ocakları'ndan 'Bayrak Yürüyüşü'
İstanbul'da 'bayrak' yürüyüşüÜlkü Ocakları'nın çağrısı üzerine Mecidiyeköy'de toplanan binlerce kişi “Bayrağa Saygı' yürüyüşü gerçekleştirdi. İstanbul'un çeşitli ilçelerinden araçlarla gelen gruplar, saat 20.30'dan itibaren Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı İstanbul Şubesi önünde toplanmaya başladı. Kalabalık burada Türk bayrakları açarak sloganlar attı. Bu sırada, Büyükdere Caddesi'nden geçen araçlar da korna çalarak eyleme destek verdi. Grup daha, yoldan geçen araçların önünü keserek caddenin Şişli istikametini trafiğe kapattı. POLİS, GRUBUN ÖNÜNÜ KESTİ Kalabalık grup, dün saat 21.00'de Mecidiyeköy'den Taksim'e doğru yürüyüşe geçti. Ancak yürümek isteyen kalabalık Şişli'ye doğru yürümeye başladı. Halaskargazi Caddesi üzerinden Şişli Camii önüne kadar gelen grubun önü burada TOMA ve Çevik Kuvvet ekipleri tarafından kesildi. Polis, toplanan kalabalığın Taksim'e yürüyüşüne izin verilmeyeceğini belirtti. Bunun üzerine, Şişli Camii önünde biriken kalabalık, önce tekbir getirdi, ardından İstiklal Marşı'nı söyledi. 'ÜLKÜCÜ YEMİNİ' Ülkü Ocakları İstanbul Şube Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım, yüksek bir noktaya çıkarak kalabalığa seslendi. Konuşma sırasında grup sık sık tekbir getirdi. Yıldırım'ın konuşmasının ardından 'Ülkücü Yemini' edildi. Kalabalık grup daha sonra ' Hükümet istifa', 'Hepimiz ölelim, bayrağımız yaşasın' sloganları attı. DİREĞE ÇIKARAK TÜRK BAYRAĞI ASTILAR Ülkü Ocakları İl Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım konuşmasını sürdürdüğü sırada, kalabalık grup içerisinden sıyrılan bazı kişiler, Şişli Camii önünde bulunan trafik yön levhalarını gösteren direğe tırmandı. Birbirlerinin üzerlerine çıkarak direğin üstüne ulaşan gruptan bir kişi, burada Türk bayrağı açtı. ABDULLAH ÖCALAN MANKENİ YAKILDI Yürüyüş esnasında Şişli Camii önünde toplanan kalabalık, üzerinde gelinlik bulunan bir vitrin mankeni getirdi. Burada vitrin mankeninin yüzüne Abdullah Öcalan fotoğrafı yapıştıran bazı kişiler, mankeni Halaskargazi Caddesi üzerinde bulunan trafik ışığının direğine astı. Daha sonra vitrin mankenini aşağı indiren grup, mankeni cadde üzerinde yaktı. KISA SÜRELİ GERGİNLİK YAŞANDI Konuşmanın ardından, kalabalık saat 22.30 sıralarında dağılmaya başladı. Bu sırada grup içerisinden bazı kişiler polise şişe attı. Bu esnada polis ile grup arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Gerginlik, kalabalık içerisinden araya giren diğer kişilerin müdahalesiyle son buldu. ŞANLIURFA'DA ÜLKÜCÜLERDEN BAYRAK PROTESTOSU  ŞANLIURFA'da, Ülkü Ocakları üyesi 300 kadar kişi, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde çıkan olaylar sonrasında, bir kişinin 2'nci Hava Kuvvet Komutanlığı'na girerek Türk Bayrağı'nı indirmesini 'Bayrağa uzanan eller kırılsın' ve 'Türk Kürt kardeştir, PKK kalleştir' diye sloganlarla protesto etti. Haşimiye Meydanı'nda bir araya gelen Ülkü Ocakları üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yaklaşık 1 kilometre uzaklıktaki Topçu Meydanına kadar yürüdü. 'Gün birlik günüdür. Bir olalım, iri olalım, diri olalım' yazılı dövizleri taşıyan grup, BDP parti binasının bulunduğu Ahmet Bahçıvan İş Merkezi önünde tekbir getirip, 'Şehitler ölmez, vatan bölünmez', 'Ne mutlu Türküm diyene', 'Türk Kürt kardeştir, PKK kalleştir', 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'İmralı'yı basarız, Apo'yu asarız' sloganlarını attı. Polisin zırhlı araçlarla önlem aldığı yürüyüş Topçu Meydanı’nda sonlandırıldı. Burada grup adına konuşan Ülkü Ocakları Başkanı Mustafa Nargülü, 'Siyasi iktidarın bölücülerle yürüttüğü müzakerenin, terörü durduramadığı gibi teröristlerin daha da çok şımardığı bu dönemde bu son hadiselerden sonra herkesin malumu olmuştur. Bölgede Türk Devletinin etkisi git gide azalırken, bölücülerin faaliyetleri her geçen gün yoğunluk kazanmaktadır. Bölücü örgüt mensubu gayet rahat bir şekilde yol ve kimlik kontörlü yapmaktadır' dedi. Bardağı taşıran son damlanın ise Diyarbakır 2.Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı bir askeri alana girerek Türk Bayrağını indirilmesi olduğunu söyleyen Nargülü, 'Böylesi bir ihmal ve acziyet asla kabul edilemez. Bayrak Türk Milleti için her şeyden kutsal olan ve uğruna milyonlarca şehit verilen bir değerdir. Bayrağımız bağımsızlığımızın simgesi olmasının yanı sıra bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Bayrağa uzanan elleri kırmayan ve bu duruma sesiz kalan siyasi iktidar aynı zamanda kendi şerefine ve namusuna da gölge düşürmüştür. Burada herkese açıkça beyan ediyorum. Türk Bayrağına uzanacak eli kırarız. Türk’ün vatanına dikilecek gözü çıkarırız. Türk’ün şerefine uzanacak dilleri kopartırız. Türk Milliyetçileri yaşanan bu ihanet sürecini en kısa zamanda hesabını sormak üzere tek tek not etmektedir' diyerek yaşananlara tepki gösterdi. Açıklamanın ardından grup, olaysız şekilde dağıldı. OSMANİYE'DE 'BAYRAĞA SAYGI YÜRÜYÜŞÜ' İbrahim EMÜL/OSMANİYE, (DHA) - OSMANİYE Ülkü Ocakları Başkanlığı'nın öncülüğünde, Diyarbakır Lice'de Türk Bayrağı'nın indirilmesi nedeniyle 'Bayrağa saygı yürüyüşü' düzenlendi. Saat 18.30 sıralarında Cevdet Sunay Caddesi üzerindeki Ülkü Ocakları Binası önünde toplanan kalabalık, Atatürk ve Palalı Süleyman Caddesi üzerinden Cumhuriyet Meydanına kadar yürüdü. Türk Eğitim-Sen, Türk Sağlık-Sen ve Türkav'ın başkan ve yöneticilerinin de katıldığı yürüyüşte, Türk bayrakları taşıyan kalabalık sık sık 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'İmralı Apo'ya mezar olacak' sloganları attı. Bu sırada BDP Binasının bulunduğu Dr. Sadık Ahmet Caddesi ve Ak Parti İl Başkanlığı'nın bulunduğu Akyar Caddesi, polis barikatıyla kapatıldı. Yaklaşık bin kişilik kalabalığa, esnaf ve vatandaşlarda alkışlarla destek verdi. 'MÜDAHALE BİBER GAZI SIKMAKTAN ÖTEYE GEÇEMEMEKTE' Cumhuriyet Meydanı'nda saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından Ülkü Ocakları Osmaniye İl Başkanı Fatih Eroğlu, basın açıklaması yaptı. Eroğlu, 'Siyasi iktidarın bölücülerle yürüttüğü müzakerenin, terörü durdurmadığı gibi teröristleri daha çok şımarttığı, son hadiselerden sonra herkesin malumu olmuştur. Bölgede Türk devletinin etkisi gitgide azalırken, bölücülerin faaliyeti ise her geçen gün yoğunluk kazanmaktadır. Bölücü örgüt mensupları gayet rahat bir şekilde yol ve kimlik kontrolü yapmaktadır. Dağda, tepede örgüt paçavraları dalgalanmaktadır. Diyarbakır- Bingöl karayolu günlerdir kapalıdır. Askerin ve polisin müdahalesi biber gazı sıkmaktan öteye geçememektedir' dedi. 'BAYRAK, BİZİM ŞEREFİMİZ VE NAMUSUMUZDUR' Konuşmasında, devletin varlığının ortada olmaması hasebiyle bölücülerin bölgeyi kontrolleri altına almış vaziyette olduğunu ileri süren Eroğlu, 'Bardağı taşıran son damla ise bir grup teröristin 2'inci Hava Kuvveti Komutanlığına bağlı bir askeri alana girerek, Türk Bayrağı'nı indirmesi olmuştur. Yüksek güvenlikli bir alan olan 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı'nda bu hadisenin meydana gelmiş olması da olayın vahametini artırmaktadır. Böylesi bir ihmal ve acziyet asla kabul edilemez. Bayrak, Türk milleti için her şeyden kutsal olan ve uğruna milyonlarca şehit verilen bir değerdir. Bayrağımız bağımsızlığımızın simgesi olmanın yanı sıra bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Bu şerefe ve namusa leke düşürmek hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir. Bayrağa uzanan o elleri kırmayan ve bu duruma sessiz kalan siyasi iktidar, aynı zamanda kendi şerefine ve namusuna da gölge düşürmüştür. Atalarımızın uğruna kanını sebil ettiği bayrağımız, hükümetin göstermiş olduğu zafiyetten dolayı öz yurdumuzda hain ellerce indirilmektedir. Bu ihanet sürecine tepkisiz kalma ve oy vermiş olduğun iktidardan bunun hesabını sor. Türk milliyetçileri, yaşanan bu ihanet sürecini en kısa zamanda hesabını sormak üzere tek tek not etmektedir' diye konuştu. Osmaniye Belediye başkanı Kadir Kara, MHP İl Başkanı Fahri Kuyulu, Merkez İlçe Başkanı Ali Fuat Kardaş ve MHP Kadın Kolları Başkanı Selma Yücel'inde katıldığı kalabalık gurup yapılan basın açıklamasının ardından olaysız bir şekilde dağıldı. ŞEHİT VE GAZİLER DERNEĞİ: TÜRK BAYRAĞI'NI GÖNDERDEN İNDİRME CÜRETİNİ GÖSTERDİLER KAYSERİ, (DHA) - TÜRKİYE Harp Malülü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri derneği Kayseri Şube başkanı Ali Yavuz, 'Uğruna şehitler verdiğimiz, gazi olduğumuz ay yıldızlı al bayrağımızın gönderden indirilmesi bardağı taşırdı artık. Bölücü örgütün cüreti öyle bir noktaya geldi ki, ülke ve milletimizin varlığı ve bağımsızlığımızı temsil eden Türk Bayrağı'na bile el uzatır oldular. Hem de bir askeri birliğin tel örgü sınırlarını geçerek, gündüz gözü ile Türk Bayrağı'nı gönderden indirebilme cüreti gösterdiler' dedi. Harp Malülü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri derneği Kayseri Şube Başkanı Ali Yavuz, yaptığı yazılı açıklamada PKK’ya taviz verilmesi sonucu gelinen noktanın kendilerini çileden çıkardığını belirterek, şöyle konuştu: 'Şehit kanı ile boyanmış, ay yıldızlı al bayrağımızın gölgesinde nefes alan ve huzurla yaşayan, ancak olmayan bir etnik ayrımcılığı sanki varmış gibi lanse ederek, ayrılıkçı düşünce ile bölücülük yapan nankör vatan hainlerine, zamanında 'Taviz verilmesin, istenilen tavizlerin ardı arkası kesilmez, ülke bölünmenin eşiğine gelir, yılanın başını küçükken ezeceksiniz' dediğimizde, bizi eleştirenler; 'Şehit gelmiyor, analar ağlamıyor' diyorlardı. Bu anlayışla verilen tavizlerin de ardı arkası kesilmedi. Bitmek üzere olan bir çapulcu sürüsünden, yeni katılımlarla güçlenmiş, dünya kamuoyuna kendini tanıtmış, Devlet tarafından da tanınmış bir örgüt meydana geldi. Bölücü örgütün cüreti öyle bir noktaya geldi ki, ülke ve milletimizin varlığı ve bağımsızlığımızı temsil eden Türk Bayrağı'na bile el uzatır oldular. Hem de bir askeri birliğin tel örgü sınırlarını geçerek, gündüz gözü ile Türk Bayrağını gönderden indirebilme cüreti gösterdiler. Taviz vere vere hangi noktaya geldiğimizi görebiliyor musunuz? Bu nankör vatan hainlerine gereken cevap ne zaman verilecek veya ne bekleniyor? Tavizci anlayışın iflas ettiğini açılım sürecini yönetenlerin de artık görmesi gerekiyor. Analar ağlamıyor söylemi ile süreç daha fazla işin içinden çıkılmaz bir hal almadan, Devlet büyüklerimizin derhal B planını uygulamaya koymalarını, bayrağa uzanan ellerin kırılmasını ve Mehmetçiğin Kandil’e Türk Bayrağını dikmesini ümit ediyoruz.’’ ERZURUM'DA ÜLKÜCÜLER BAYRAK İÇİN YÜRÜDÜ Kerim BURUCU/ ERZURUM, (DHA) - DİYARBAKIR'da 2'nci Hava Kuvvetleri Komutanlığında direkten bayrağın indirilmesini tepki gösteren ülkücüler protesto yürüyüşü yaptı. Atatürk Üniversitesi önünden ve diğer semtlerden bugün saat 18.00'de hareket eden ülkücüler, merkez Yakutiye ilçesindeki Kent Meydanında toplandı. Yaklaşık 300 kişilik grup büyük boy Türk Bayrağı açarak, slogan atarak Atatürk Heykelinin bulunduğu Havuzbaşı semtine geçtiler. Burada Ülkü Ocakları Başkanı Abdullah Kırmacı, son günlerde yaşanan olaylarla ilgili yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: 'Bayrak, Türk milleti için her şeyden kutsal olan ve uğruna milyonlarca şehit verilen bir değerdir. Bayrağımız bağımsızlığımızın simgesini olmanın yanı sıra bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Bu şerefe ve namusa leke düşürmek, hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir. Bayrağa uzanan o elleri kırmayan ve bu duruma sessiz kalan siyasi iktidar aynı zamanda kendi şerefine ve namusuna da gölge düşürmüştür.' Konuşmanın ardından saygı duruşunda bulunarak İstiklal Marşı söyleyen grup, tekrar Kent Meydanına yürüdü. Dağılmak istemeyen Ülkücülere MHP İl Başkanı Zekai Kaya, polis otosundan megafonla seslendi. Zekia Kaya, 'Hiç kimse merak etmesin Türk bayrağı yere düşmez. Şimdi ülkemizin bölünmez bütünlüğü için hep birlikte dağılalım. Polis bizim polisimiz, Türk milletinin polisi. Kardeş kavgasına meydan vermeden dağılıyoruz. Ne mutlu Türküm diyene' dedi. Bunun üzerine ülkücü grup dağıldı. GAZİANTEP'TE ÜLKÜCÜLERDEN BAYRAK PROTESTOSU Eyyüp BURUN/ GAZİANTEP, (DHA)-GAZİANTEP'te, Ülkü Ocakları üyeleri Diyarbakır'ın Lice ilçesinde çıkan olaylar sonrasında, bir kişinin 2'nci Hava Kuvvet Komutanlığı'na girerek Türk Bayrağı'nı indirmesini protesto etti. Aralarında MHP İl Başkanı Muhittin Taşdoğan'ın da bulunduğu 300 kişilik grup, öğleden sonra Kırkayak Parkı'nda toplandı. Ellerindeki bayraklarla 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'Kahrolsun PKK, iş birlikçi AKP' sloganları atarak Yeşilsu Parkı'na kadar yürüyen grup adına konuşan Gaziantep Ülkü Ocakları Başkanı Mehmet Doğan, iktidarın yürüttüğü müzakereye rağmen terörün durmadığını ifade ederek şunları söyledi: 'Bardağı taşıran son damla, bir grup teröristin 2'nci Hava Kuvveti Komutanlığına bağlı askeri bir alana girerek, Türk Bayrağı'nı indirmesi olmuştur. Yüksek güvenlikli askeri bir alanda bu olayın meydana gelmesi durumun vahametini ortaya koymaktadır. Bayrağımız bağımsızlığımızın simgesi olmasının yanı sıra, bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Bu şerefe ve namusa leke düşürmek hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir. Bayrağa uzanan o elleri kırmayan ve bu duruma sessiz kalan siyasi iktidar, aynı zamanda kendi şerefine ve namusuna da gölge düşürmüştür.' Kalabalık, açıklamanın ardından bir süre daha slogan attıktan sonra parktan ayrıldı. SİVAS VE TOKAT'TA 'BAYRAĞA SAYGI' YÜRÜYÜŞÜ Gökhan CEYLAN-Fatih YILMAZ/SİVAS-TOKAT, (DHA)- SİVAS ve Tokat'ta Ülkü Ocakları Başkanlığı üyesi gruplar, Diyarbakır'da Türk bayrağı indirilmesine 'bayrağa saygı' yürüyüşü ile tepki gösterdi. Sivas'ta 300 metrelik bayrak taşındı. Sivas'ta akşam saatlerinde Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı binası önünde toplanan grup, trafiğe kapatılan Atatürk Caddesi'nde Türk Bayrağı açarak çeşitli sloganlar attı. Grup daha sonra İnönü Bulvarı üzerindeki 50'inci Yıl Kavşağı'na yürüyerek burada İstiklal Marşı okudu. 300 metre uzunluğundaki bayrağı taşıyanlar arasında yer alan 30 yaşındaki görme engelli Fatih Karabağ dikkat çekti. Ardından kent meydanına yürüyen grup burada basın açıklaması yaparak Diyarbakır'da bayrak indirilmesine tepki gösterdi. Ülkü Ocakları Sivas İl Başkanı Turan Gazi Yalçındağ, yaptığı açıklamada, 'Siyasi iktidarın bölücülerle yürüttüğü müzakerenin, terörü durdurmadığı gibi teröristleri daha çok şımarttığı son hadislerden sonra herkesin malumu olmuştur. Yüksek güvenlikle bir alan olan 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı'nda bu hadisenin meydana gelmiş olması da olayın vahametini artırmaktadır. Böylesi bir ihmal ve acziyet asla kabul edilemez. Bayrağa uzanan o elleri kırmayan ve bu duruma sessiz kalan siyasi iktidar, aynı zamanda kendi şerefine ve namusunada gölge düşürmüştür. Bayrağımıza el uzatan şerefsizler ve indirlmesine müsade edenler elbette bunun bedelini ödemekten kaçamayacaktır.' dedi. TOKAT'TA DA TEPKİ VARDI Tokat'ta ise Niksar Yolu Kavşağında toplanan yaklaşık 500 kişilik grup ellerinde Türk Bayrakları ile bir araya geldi. Grup daha sonra Gaziosmanpaşa Bulvarı üzerine geçerek yürüyüşe başladı. Sık sık PKK aleyhine slogan atan gruba, çevredeki vatandaşlar da alkışlarla destek verdi. Yürüyüş sonrasında Valilik önünde bir araya gelen grup önce saygı duruşunda bulundu ardından İstiklal Marşı okudu. Ülkü Ocakları Tokat Başkanı Onur Çalışkan, bölücü terör örgütü mensuplarının rahat bir şekilde kimlik ve yol kontrolü yaptığını söyleyerek, 'Dağda, tepede örgüt paçavraları dalgalanmaktadır. Diyarbakır-Bingöl karayolu günlerdir kapalıdır. Askerin ve polisin müdahalesi biber gazı sıkmaktan öteye geçmemektedir. Devletin varlığının ortada olmaması hasebiyle bölücüler bölgeyi kontrolleri altına almış vaziyettedir. Bardağı taşıran son damla ise bir grup teröristin 2'inci hava kuvvetleri komutanlığına bağlı bir askeri alana girerek Türk bayrağını indirmesi olmuştur. Bayrağımız bağımsızlığımızın simgesi olmanın yanı sıra bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Bu şerefe ve namusa leke düşürmek hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir. Türk milliyetçileri yaşanan bu ihanet sürecini hesabını sormak üzere tek tek not ekmektedir' dedi. BİNGÖL'DE TÜRK BAYRAKLI PROTESTO Aziz ÖNAL/BİNGÖL, (DHA)- BİNGÖL'de MHP'liler, Diyarbakır'da 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı'ndaki Türk Bayrağı'nın göstericiler tarafından indirilmesini protesto etmek için dev Türk Bayrağı açıp yürüyüş yaptı. MHP Bingöl İl Başkanlığı, Ülkü Ocakları ve Kamu-Sen Bingöl Şubesi, Diyarbakır 2'nci Hava Kuvvet Komutanlığı'na bağlı askeri alanda göstericilerin Türk Bayrağı'nı indirmesini protesto etti. Ülkü Ocakları binasından yürüyüşe geçen protestocular, Saat Kulesi önünde dev bir Türk Bayrağı açarak basın açıklaması yaptı. Ülkü Ocakları 2'inci Başkanı ve Türk Sağlık-Sen Bingöl Şube Başkanı Salih Kızıboğa, bölgede Türk devletinin etkisinin giderek azaldığını savunarak, 'Bölgede Türk devletinin etkisi gitgide azalırken, bölücülerin faaliyeti ise her geçen gün yoğunluk kazanmaktadır. Böyle giderse önümüzdeki günlerde çok daha vahim gelişmelerin yaşanabileceği anlaşılmaktadır. Bölücü örgüt mensupları gayet rahat bir şekilde yol ve kimlik kontrolü yapmaktadır. Diyarbakır-Bingöl karayolu günlerdir kapalıdır. Askerin ve polisin müdahalesi biber gazı sıkmaktan öteye geçememektedir' dedi. Grup daha sonra sloganlar eşliğinde Şehitlik Anıtı'na kadar yürüyüp, İstiklal Marşı okuduktan sonra dağıldı. ELAZIĞ'DA BAYRAĞA SAYGI YÜRÜYÜŞÜ Gülbin YILDIZ/ELAZIĞ, (DHA)- ELAZIĞ'da Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı, Diyarbakır'da 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı'ndan göstericiler tarafından Türk Bayrağı'nın indirilmesini protesto etmek için 'Bayrağa saygı' yürüyüşü düzenledi. Elazığ Gazi Caddesi üzerinde toplanan yaklaşık 100 kişi, Öğretmevi önüne kadar büyük Türk Bayrağı açarak yürüdü. Yürüyüşte sık sık, tekbir getirilip, 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'Ülkücü hareket engellenemez', 'Ne mutlu Türküm diyene' sloganları attı. Basın açıklamasını okuyan Ülkü Ocakları Üniversite Başkanı Buğra Aydoğmuş, 'Yıllarca milli ve dini duyguları istismar ederek oy alan iktidar din ve devlet düşmanı bölücülerle aynı yolun yolcusu olarak ilerlemektedir. Bayrağa uzanan o elleri kırmayan ve bu duruma sessiz kalan siyasi iktidar aynı zamanda kendi şerefine ve namusuna gölge düşürmüştür. Türk milliyetçileri yaşanan bu ihanet sürecini en kısa zamanda hesabını sormak üzere tek tek not etmektedir. Bu zillete sessiz kalan herkes günü geldiğinde yüce milletimizin önünde hesap verecektir. Bayrağımıza el uzatan şerefsizler ve indirilmesine müsaade edenler elbette bunun bedelini ödemekten kaçamayacaktır. Buradan herkese açıkça beyan etmek istiyoruz. Türk’ün bayrağına uzanacak eli kırarız. Türk’ün vatanına göz dikecek gözü çıkarırız. Türk’ün şerefine uzanacak dilleri koparırız. Hiç kimse Türk milliyetçilerini aşmadan Türkiye üzerinde hesap yapabileceğini sanmasın. Bizim canımız tende olduğu müddetçe Türkiye bir Türk yurdu olarak varlığını sürdürecektir. Türkiye’de hainler olduğu müddetçe bozkurtların mücadelesi bitmeyecektir' dedi. Grup açıklamasının ardından olaysız bir şekilde alandan ayrıldı. ÜLKÜCÜLER KIŞLAYA YÜRÜDÜ Ferah IŞIK- Ramazan ÇETİN/DENİZLİ, (DHA) - DENİZLİ'de Ülkü Ocakları, Diyarbakır'daki kışlada Türk Bayrağı'nın terör örgütü mensupları tarafından indirilmesini protesto etti. Sloganlarla yürüyüş yapan Ülkücüler, Denizli 11. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı İlhan Özcan Kışlası'nın girişine geldi. Grup, nizamiye kapısına Türk Bayrağı astı. Delikçınar Meydanı'ndaki Yeni Cami önünde saat 19.30 sıralarında toplanmaya başlayan Ülkücüler, yaklaşık 1500 kişiyle Lise Caddesi istikametine yürüyüşe geçti. Grup, 'Necdet Özel İstifa', 'Türkiye Türktür Türk kalacak', Dişe diş kana kan' sloganları eşliğinde kışlaya doğru yürüdü. Kalabalık, Denizli 11. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı İlhan Özcan Kışlası'nın nizamiye kapısına gelerek bayrak astı. Bu sırada, kışlanın girişinde hiçbir nöbetçi askerin olmaması dikkat çekti. Kalabalık burada, 'Ordu bayrağına sahip çık', 'Vatan sana canım feda' sloganları attı. Grubun kışlanın içine girmesini polis engelledi. Bu sırada, bir subay eylemin yapıldığı kışlanın girişindeki nöbetçi kulübesine geldi. Ülkücüler, subaya bayrak vermek istedi, ancak subay kulübeden çıkmadı. Bunun üzerine grup subaya sözlü tepkide bulundu. Kışla önünde İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından grup dağıldı. KARABÜK’TE BAYRAK PROTESTOSU Bülent DİKTEPE/KARABÜK, (DHA) – KARABÜK’te, Ülkü Ocakları üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yürüyüş yaparak Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 2'nci Hava Kuvvet Komtanlığı'ndaki Türk bayrağının indirilmesini protesto etti. Karabük Ülkü Ocakları üyesi yaklaşık 200 kişi, Yenişehir Mahallesi’nde bulunan Atatürk Anıtında toplandı. Aralarında MHP İl Başkanı Burhanettin Arslan ve Ovacık İlçesi Belediye Başkanı MHP’li Mustafa Dursun’unda bulunduğu grup, ellerinde Türk bayraklarıyla, 'Ne mutlu Türküm diyene’, ‘Vatan sana canım feda’, ‘Dişe diş kana kan intikam intikam’, ‘Bayrağa uzanan eller kırılsın’ sloganları atarak Karabük Belediyesi önüne yürüdü. Vatandaşlar alkışlarla ve Türk bayrağı açarak yürüyüş yapan gruba destek verdi. Karabük Ülkü Ocakları İl Başkanı Tolga Akay, bir grup teröristin 2’nci Hava Kuvvet Komutanlığı'na bağlı bir askeri alana girerek Türk bayrağını indirmesinin bardağı taşıran son damla olduğunu söyledi. Akay, ’’Bayrak, Türk milleti için her şeyden kutsal olan ve uğruna milyonlarca şehit verilen bir değerdir. Bayrağımız bağımsızlığımızın simgesi olmanın yanı sıra bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Bu şerefe ve namusa leke düşürmek hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir. Bayrağa uzanan o elleri kırmayan ve bu duruma sessiz kalan siyasi iktidar, aynı zamanda kendi şerefine ve namusuna da gölge düşürmüştür' dedi. Basın açıklamasının ardından grup, İstiklal Marşı okuduktan sonra olaysız dağıldı. ESKİŞEHİR'DE BAYRAĞA SAYGI YÜRÜYÜŞÜNDE GERGİNLİK Eyüp KELEBEK/ESKİŞEHİR, (DHA)- ESKİŞEHİR'de Ülkü Ocakları tarafından düzenlenen 'Bayrağa saygı' yürüyüşü sonunda bir barın terasında oturup bira içen 2 Iraklı gençle gruptakiler arasında gerginlik yaşandı. Iraklıları Türk sanıp İstiklal Marşı'nda ayağa kalkmadıklarını öne süren gruptakilerin saldırısını polisler ve ülkü ocağı yöneticileri engelledi. Akşam saatlerinde Hamamyolu Caddesi Yediler Parkı'nda toplanan Ülkü Ocağı üyesi yaklaşık 300 kişi, Diyarbakır 2'nci Hava Kuvveti Komutanlığı'ndaki bayrağın indirilmesi olayı protesto etti. Ülkücüler büyük bir Türk Bayrağı açıp 'Bayrağa saygı' adı altında yürüyüş yaptı. Hamamyolu Caddesi'nden Porsuk Bulvarı'na kadar yürüyen kalabalık sık sık 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'Türkiye uyuma bayrağına sahip çık', 'Bozkurtlar burada çakallar nerede', 'Alparslan Türkeş'in askerleriyiz', 'Ne mutlu Türk'üm diye', 'Şehitler ölmez, vatan bölünmez', 'Milliyetçi Türkiye' ve 'Tencere çalma bayrağına sahip çık' şeklinde sloganlar attı. Porsuk Bulvarı'nda 1 dakikalık saygı duruşunda bulunan kalabalık topluca İstiklal Marşı'nı okudu. Eskişehir Ülkü Ocakları İl Başkanı Engin Şahan yaptığı konuşmada bölücü örgüt mensuplarının yol ve kimlik kontrolü yaptıklarını söyledi. Şahan, 'Bardağı taşıran son damla ise bir grup teröristin 2'nci Hava Kuvveti Komutanlığı'na bağlı bir askeri alana girerek Türk bayrağını indirmesi olmuştur. Bayrağımız bağımsızlığımızın simgesi olmanın yanısıra bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Bu şerefe ve namusa leke düşürmek hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir' dedi. Yapılan konuşmaların ardından kalabalık çeşitli sloganlar attı. Kalabalık dağılmak üzereyken bir-kaç kişi basın açıklamasının yapıldığı yerin yakınında bulunan bir barın terasında oturan 2 Irak uyruklu gence doğru şişe ve taş attı. Iraklıları Türk sanan ve İstiklal Marşı sırasında ayağa kalkmadıklarını öne süren gruptakiler bar içerisine girmeye çalıştı. Araya giren sivil polisler ile Eskişehir Ülkü Ocağı yöneticileri öfkeli grubu engelledi. Gruptaki bazı kişiler görüntü alan basın mensuplarına da saldırmak istedi ancak bunları da Ülkü Ocakları yöneticileri sakinleştirdi. Kalabalık daha sonra dağıldı. Türkçe konuşmasını bilmedikleri öne sürülen 2 Iraklı genç, ülkücü grubun dağılmasının ardından polisler tarafından Eskişehir Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Iraklıların Türkiye'ye nasıl geldiklerinin araştırılacağı belirtildi. BALIKESİR'DE BAYRAK EYLEMİ Coşkun YAMAN / BALIKESİR, (DHA) - BALIKESİR'de Ülkü Ocakları, Diyarbakır'da 2. Hava Kuvvet Komutanlığı'ndaki Türk bayrağının PKK sempatizanlarınca indirilmesine tepki gösterirken, bayrağa saygı yürüyüşü düzenledi. Alihikmetpaşa Meydanı'ndan saat 19.30'da buluşan yaklaşık bin kişi Anafartalar caddesi ve Kızılay caddesini takip ederek, Atatürk Anıtı'na yürüdü. MHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Duran Bulut, MHP İl Başkanı Bayram Çılgın, Balıkesir'in MHP'li eski Belediye Başkanı İsmail Ok da yürüyüşe katıldı. Yürüyüşe katılanlar 'bayrağa uzanan eller kırılsın', 'kahrolsun PKK, işbirlikçi AKP', 'ne mutlu Türk'üm diyene' şeklinde sloganlar attı. Atatürk Anıtı'nda bir dakikalık saygı duruşunda bulunup, İstiklal Marşı'nı söyledi. Ülkü Ocakları Balıkesir İl Başkanı Coşkun Özkan, 'Atalarımızın uğruna kanını sebil ettiği bayrağımız hükümetin gösterdiği zaafiyetten dolayı hain ellerce indirilmektedir. Bu ihanet sürecine tepkisiz kalmayacağız. Bayrağımıza el uzatan şerefsizler ve indirilmesine müsade edenler elbette bedelini ödemekten kaçamayacaktır' dedi. Eyleme katılanlar Atatürk Anıtı'nda ki direkte bayrak olmamasına da tepki gösterdi. Ülkü Ocakları üyeleri yanlarında getirdikleri Türk Bayrağı'nı alkışlar arasında göndere çekti. Polisin özellikle BDP ve AKP il binası önünde önlemler aldığı eylem olaysız sona erdi. AMASYA'DA PROTESTO Sinan HARMANCI/AMASYA, (DHA)- AMASYA'da Diyarbakır'da Türk bayrağının indirilmesini protesto etmek iiçin toplanan gençler, 'Türk bayrağına uzanan elleri kırarız' diyerek slogan attı. Diyarbakır’da Türk bayrağının indirilmesini protesto için toplanan Amasya Ülkü Ocakları Başkanlığı üyesi bir grup genç, Ziya Paşa Bulvarı'nda yürüyüş yaptı. Sloganlar atarak yürüyen gençler, 'Türk bayrağına uzanan eller kırılsın', 'Türk bayrağına uzanan elleri kırarız', 'Ne mutlu Türküm diyene' diyerek slogan attı. Daha sonra Yavuz Selim Meydanı'na gelerek burada dev bir Türk bayrağı açan grup adına bir açıklama yapan Ülkü Ocakları Başkanı Veysel Saka, 'Bölücü örgüt mensupları gayet rahat bir şekilde yol kesip ve kimlik kontrolü yapmaktadır. Dağda, tepede örgüt paçavraları dalgalanmaktadır. Diyarbakır-Bingöl karayolu günlerdir kapalıdır. Askerin ve polisin müdahalesi biber gazı sıkmaktan öteye geçmemektedir. Devletin varlığının ortada olmaması hasebiyle bölücüler bölgeyi kontrolleri altına almış vaziyettedir' diyerek şöyle devam etti: 'Bardağı taşıran son damla ise bir grup teröristin askeri alana girerek, Türk bayrağını indirmesi olmuştur. Burada yüce Türk milletine seslenmek istiyoruz. Yıllarca milli ve dini duygularını istismar ederek senden oy alan siyasi iktidar, din ve devlet düşmanı bölücülerle aynı yolun yolcusu olarak ilerlemektedir. Atalarımızın uğruna kanını verdiği bayrağımız, hükümetin göstermiş olduğu zafiyetten dolayı öz yurdumuzda hain ellerce indirilmektedir.' Açıklamanın ardından grup slogan atarak olaysız bir şekilde dağıldı. MERSİN'DE BAYRAĞA SAYGI YÜRÜYÜŞÜ İbrahim MAŞE - Mustafa İNSAN - Mehmet DOĞANER / MERSİN, (DHA) - MERSİN Ülkü Ocakları'nın düzenlediği 'Bayrağa Saygı Yürüyüşü'ne katılan ülkücüler ve vatandaşlar, Diyarbakır'da yaşanan bayrak indirilmesi olayına tepki gösterdi. Diyarbakır'da 2'nci Hava Kuvvetleri Komutanlığında direkten bayrağın indirilmesine tepki gösteren vatandaşlar, Türk bayrakları ile protesto yürüyüşü yaptı. Hastane Caddesi'nde bulunan Ülkü Ocakları binası önünde toplanan yaklaşık bin kişi, 'Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez', 'Bayrak Şereftir Şerefsizler Ne Anlar' sloganları atarak yürüyüşe geçti. Ellerindeki bayrakları sallayarak yaşanan bayrak indirilmesi olayına tepki gösteren ülkücüler, yolu trafiğe kaparatak İstiklal Caddesi üzerinden Cumhuriyet Meydanı'na kadar yürüdü. Meydanda bulunan Atatürk heykeli önünde saygı duruşunda bulunup İstiklal Marşı okuyan kalabalık, ıslık ve alkışlarla tepkilerini dile getirdi. Ülkü Ocakları Başkanı Hüsnü Doğan, yaşanan olayın kabul edilebilir olmadığına kaydederek 'Dağda, tepede örgüt paçavraları dalgalanmaktadır. Diyarbakır Bingöl karayolu günlerdir kapalıdır. Askerin ve polisin müdahalesi biber gazı sıkmaktan öteye geçmemektedir. Devletin varlığının ortada olmaması sebebi ile bölücüler bölgenin kontrolünü almış vaziyettedir. Bir grup teröristin 2'nci Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı bir askeri alana girerek Türk bayrağını indirmiştir. Yüksek güvenlikli bir alan olan 2'nci Hava Kuvvetleri Komutanlığında bu hadisenin meydana gelmiş olması da olayın vahametini arttırmaktadır. Böylesi bir ihmal asla kabul edilemez' dedi. Öte yandan Erdemli İlçesi'nde bulunan Cumhuriyet Meydanında toplanan yaklaşık bin kişilik grup, ellerinde Türk bayrakları ile birlikte Saim Göküş Parkına kadar yürüdü. Yaklaşık 2 kilometre yürüyen grup, 'Bayrak İnmez Vatan Bölünmez' sloganları attı. Açıklamanın ardından Kur'an okutulurken, grup olaysız şekilde dağıldı. ÇANAKKALE'DE 'BAYRAK YÜRÜYÜŞÜ' Ersan KÜÇÜKKURU / ÇANAKKALE, (DHA)- ÇANAKKALE'de Ülkü Ocakları İl Başkanlığı, Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde 2. Hava Kuvveti Komutanlığı direğindeki Türk Bayrağı'nın indirilmesine 'Bayrak Yürüyüşü' ile tepki gösterdi. Demircioğlu Caddesi'ndeki Ülkü Ocağı'ndan ellerinde Türk bayraklarıyla yürüyüşe geçen 250 kişi, 'Vatan sana canım feda', 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'Ne Mutlu Türküm Diyene' sloganları atarak kordon boyundaki Truva Atı'na ulaştı. Çanakkale Ülkü Ocakları İl Başkanlığı Basın Sorumlusu Ferit Can Özatan burada yaptığı açıklamada, bölücü faaliyetlerin her geçen gün yoğunluk kazandığını ifade ederek, 'Dağda, tepede örgüt paçavraları dalgalanmaktadır. Diyarbakır-Bingöl karayolu günlerdir kapalıdır. Askerin ve polisin müdahalesi biber gazı sıkmaktan öteye geçememektedir. Devletin varlığının ortada olmaması hasebiyle bölücüler bölgeyi kontrolleri altına almış vaziyettedir. Bardağı taşıran son damla ise bir grup teröristin 2. Hava Kuvveti Komutanlığı'na bağlı bir askeri alana girerek, Türk bayrağını indirmesi olmuştur. Yüksek güvenlikli bir alan olan 2. Hava Kuvveti Komutanlığı'nda bu hadisenin meydana gelmiş olması da olayın vehametini arttırmaktadır. Böylesi bir ihmal ve acziyet asla kabul edilemez. Bayrak, Türk milleti için her şeyden kutsal olan ve uğruna milyonlarca şehit verilen bir değerdir. Bayrağımız bağımsızlığımızın simgesi olmanın yanı sıra bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Bu şerefe ve namusa leke düşürmek hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir. Bayrağa uzanan o elleri kırmayan ve bu duruma sessiz kalan siyasi iktidar, aynı zamanda kendi şerefine ve namusuna da gölge düşürmüştür' dedi. Grup, bir süre slogan attıktan sonra sessizce dağıldı. Çağlar ÖZTÜRK / ADANA, (DHA) - DİYARBAKIR'ın Lice İlçesi'nde askeri alanda bulunan Türk Bayrağı'nın indirilmesin, Adana Ülkü Ocakları tarafından protesto edildi. Atatürk Parkı'nda toplanan kalabalık, terör örgütü aleyhine sloganlar attı. İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından açıklama yapan Ülkü Ocakları Adana İl Başkanı Mehmet Ali Arslan 'Siyasi iktidarın bölücülerle yürüttüğü müzakerenin, terörü durdurmadığı gibi daha çok şımarttığı, son hadiselerden sonra herkesin malumu olmuştur. Bölgede Türk devletinin etkisi gitgide azalırken, bölücülerin faaliyeti ise her geçen gün yoğunluk kazanmakta. Böyle giderse, önümüzdeki günlerde çok daha vahim gelişmelerin yaşanabileceği anlaşılmaktadır' dedi. Konuşmanın ardından, kalabalık olaysız bir şekilde dağıldı. SALİHLİ'DE BAYRAK İNDİRİLME PROTESTO EDİLDİ Ekrem Çağlar /SALİHLİ (Manisa), (DHA) - MANİSA'nını Salihli İlçesi'nde, Diyarbakır Lice'de Türk bayrağının indirilmesi, düzenlenen yürüyüş ile protesto edildi. Kent Meydanı'nda ellerinde Türk Bayrakları ile toplanan grup Kurudere, Atatürk Caddesi, Şüheda Caddesi ve Mithatpaşa Caddesi'nden Belediye Caddesi'nde bulunan Ülkü Ocakları binası önüne kadar yürüdü. Tekbir getirerek ve 'Salihli uyuma bayrağına sahip çık', 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'Bozkurtlar burada, çakallar nerede', 'Ne Mutlu Türküm Diyene' sloganları atarak yağmur altında yürüyen gruba MHP Salihli İlçe Başkanı Mesut Kızıltuğ, Ülkü Ocakları Başkanı Musa Şentürk, belediye meclis üyeleri, partililer eşlik etti. Slogan atarak yürüyen gruba vatandaşlar ise alkışlarla ve evlerinden Türk Bayrağı dalgalandırarak destek verdi. Salihli Ülkü Ocakları Başkanı Musa Şentürk, 'Şehitlerimizin kanını taşıyan al bayrağımızı indirenleri şiddetle ve nefretle kınıyoruz' dedi. KARS VE ARDAHAN'DA BAYRAĞA SAYGI YÜRÜYÜŞÜ Diyarbakır 2'nci Hava Kuvvetleri Komutanlığında direkten bayrağın indirilmesine Kars ve Ardahan'da tepki gösteren Ülkücüler protesto yürüyüşü düzenledi. Ardahan Milli Egemenlik Parkı'nda toplanan kalabalık grup, dev Türk bayrağı açarak Atatürk Caddesi'nden PTT Kavşağı'na kadar yürüdü. 'Bayrak şereftir, tavizi olmaz, Bayrağa uzanan eller kırılsın', Ne mutlu Türk'üm diyene' sloganları eşliğinde yürüyen grup adına basın açıklamasını okuyan Ülkü Ocakları İl Başkanı Ercan Ürker; 'Terör örgütü üyeleri tarafından Türk bayrağın indirilmesi büyük zafiyet ve ihanettir, bu durum asla kabul edilemez' dedi. Kars'ın Kazım Karabekir Paşa Caddesindeki ülkü ocakları il başkanlığı önünde toplanan yaklaşık bin kişi Faik Bey ve Ordu Caddesinden yürüyerek Cumhuriyet meydanında toplandı. Grup askerlik şubesi önünden geçerken, 'Ne mutlu Türküm diyene', 'Bayrağa uzanan eller kırılsın' diye slogan attı. Bu sırada kalabalık grup yoldan geçen ve zafer işareti yapan bir kişimin üzerine saldırdı. Polis şahsı bir işyerine sokarak linçten kurtardı. Ülkü Ocakları İl Başkanı Tolga Adıgüzel, burada basın açıklamasını okuyarak Türk Bayrağını indirenleri kınadı. Grup daha sonra sessizce dağıldı. MALATYA'DA TEHLİKELİ GERİLİM Mikail PELİT/MALATYA,(DHA)- Diyarbakır Lice'deki olaylarda PKK sempatizanı bir grup göstericinin 2. Hava Kuvveti Komutanlığı'ndaki Türk bayrağını indirmesini protesto etmek isteyen Malatya'da bir grup ülkücü grup, ellerindeki Türk bayraklarıyla ve sloganlarla BDP ve HDP'nin bulunduğu binaya yürümek istedi. Yüzlerce kişinin yer aldığı grup, Dabakhane mahallesinde bulunan BDP-HDP il binasına yürümek için Yeni Cami yanında toplandı. Bu sırada bölgede güvenlik önlemi alan çevik kuvvet polisi, caddede barikat kurarak, grubun partiye yürümesine izin vermedi. Ülkücü grup bir süre, 'Vatan sana canım feda', 'Şehitler ölmez vatan bölünmez' şeklinde sloganlar atıp tekbir getirirken, ortam bir anda gerildi. Ortamın gerilmesi üzerine biber gazıyla olaya müdahale eden polis ekipleri, yaptıkları anonslarla grubun dağılması yönünde talimatlar verdi. Tansiyonun düşmesiyle grup dağıtılırken ekipler HDP ve BDP'nin bulunduğu iş hanının önünde yoğun güvenlik önlemleri aldı. Parti binasında bulunan BDP'liler uzun süre binada mahsur kalırken alınan güvenlik önlemleri sürüyor. Mehmet Kayhan YILDIZ-Hasan DÖNMEZ-Serdar ÖZGÜR/KONYA-KARAMAN - Konya ve Karaman'da Ülkü Ocakları üyeleri, bir gurup göstericinin Diyarbakır Lice'de 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı'na bağlı bir askeri alana girerek Türk Bayrağı'nı indirmesine tepki gösterdi. Konya'da Ülkü Ocakları İl Başkanlığı önünde toplanan yaklaşık 700 kişi 'Bayrağa Saygı Yürüyüşü' yaptı. Kentin en işlek caddesi olan Zafer Meydanı'nda gerçekleştirilen yürüyüş sırasında, 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'Bayrak şereftir şerefsizler ne bilir', 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'Hükümet istifa', 'Vur vur inlesin Başbakan dinlesin' ve 'Ne mutlu Türküm diyene' sloganları attı. Ellerinde Türk Bayrakları ile yürüyüş yapan guruba çevredeki vatandaşlar da alkışlarla ve bozkurt işareti yaparak destek verdi. Yaklaşık 2 kilometre süren ve polisin geniş güvenlik önlemi aldığı yürüyüş Atatürk Anıtı'nda son buldu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasını ardından toplanan kalabalık sessizce dağıldı. Ülkü Ocaklar İl Başkanı Dr. Ahmet Gedik, Türk Bayrağı'nın Türk Milleti için herşeyden kutsal olan ve uğruna milyonlarca şehit verilen bir değer olduğunu belirterek, 'Bayrağımız bağımsızlığımızın simgesi olmanın yanısıra bizim şerefimiz ve namusumuzdur. Bu namusa ve şerefe leke düşürmek hiç kimsenin hakkı ve haddi değildir. Bayrağımıza uzanan o elleri kırmayan ve bu duruma sessiz kalan siyasi iktidar, aynı zamanda kendi şerefine ve namusuna da gölge düşürmüştür.' dedi. Siyasi iktidarın bölücülerle aynı yolda ilerlediğini öne süren Gedik şunları söyledi: 'Atalarımızın uğruna kanını sebil ettiği bayrağımız hükümetin göstermiş olduğu zafiyetten dolayı öz yurdumuzda hain ellerce indirilmektedir. Bu ihanet sürecine tepkisiz kalma ve oy vermiş olduğun iktidarın hesabını sor. Buradan herkese açıkça beyan etmek istiyoruz. Türk'ün bayrağına uzanacak eli kırarız. Türk'ün şerefine uzanacak dilleri koparırız. Hiç kimse Türk milleyetçilerini aşmadan Türkiye üzerinde hesap yapabileceini sanmasın.Bizim canımız tende olduğu müddetçe Türkiye bir Türk yurdu olarak varlığını sürdürecektir. Türkiye'de hainler olduğu müddetçe bozkurtların mücadelesi bitmeyecektir' KARAMAN'DA YÜRÜYÜŞ Diğer taraftan Karaman Ülkü Ocakları üyeleri de kent merkezinde 'Bayrağa Saygı Yürüyüşü' düzenledi. Aktekke Kent Meydanı'nda toplanan yaklaşık 300 kişilik grup, ellerinde Türk Bayrakları ile slogan atarak İsmet Paşa güzergahından Cumhuriyet Meydanı'na yürüdü. Polis korteji eşliğinde yürüyen Ülkü Ocakları grubu üyeleri, Anıt Park'a gelerek yürüyüşü sonlandırdı. Grup, 'Bayrak Şereftir, Şerefsizler Ne bilirö diyerek slogan attı. Ülkü Ocakları Karaman Şubesi Başkanı Latif Pulcu, yaptığı açıklamada Diyarbakır'da Türk bayrağının indirilmesine tepki göstererek, 'Bölgede Türk Devletinin etkisi git gide azalırken, bölücülerin faaliyeti ise her geçen gün yoğunluk kazanmaktadır. Böyle giderse önümüzdeki günlerde çok daha vahim gelişmelerin yaşanılabileceği anlaşılmaktadır. Bölücü terör örgütleri gayet rahat bir şekilde yol ve kimlik kontrolü yapmaktadır. Dağda derede örgüt paçavraları dalgalanmaktadır. Diyarbakır Bingöl karayolu günlerdir kapalıdır. Askerin ve polisin müdahalesi biber gazı sıkmaktan öteye geçememektedir. Devletin varlığını ortada olmaması hasebiyle bölüler bölgeyi kontrolleri altına almış vaziyettedir.' dedi. Toplanan grup daha sonra sessizce dağıldı. İZMİT'TE BİN KİŞİLİK BAYRAGA SAYGI YÜRÜYÜŞÜ Ergün AYAZ-Orhan UZUN-İZMİT,(DHA)- Kocaeli Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı'na üye yaklaşık bin kişi Lice'de Türk bayrağının indirilmesini protesto ederek sloganlar eşliğinde kent merkezinde yürüyüş yaptı. Merkez Bankası önünde ellerinde Türk bayraklarıyla toplanan yaklaşık bin kişi Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde Türk bayrağının indirilmesini protesto etti. Yürüyüş yolu boyunca 'Vatan sana canım feda', 'Ne mutlu Türküm diyene' şeklinde sloganlar atarak Sabri Yalım Parkı'na kadar yürüdü. Burada gurup adına Kocaeli Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı İbrahim Özcan açıklama yaptı. Bölücülerin her geçen gün faliyetlerinin yoğunluk kazandığını öne süren Özcan konuşmasına söyle devam etti; 'Siyasi iktidarın bölücülerle yürüttüğü müzakerenin, terörü durdurmadığı gibi teröristleri daha da çok şımarttığı, son hadiselerden sonra herkesin malumu olmuştur. Böyle giderse önümüzdeki günlerde çok daha vahim gelişmelerin yaşanabileceği anlaşılmaktadır. Bardağı taşıran son damla ise bir gurup teröristin 2. Hava Kuvvet Komutanlığına bağlı bir askeri alana giderek, Türk bayrağını indirmesi olmuştur. Buradan herkese açıkça beyan ediyoruz. Türk bayrağına uzanacak eli kırarız. Türk'ün vatanına dikilecek gözü çıkarırız. Türk'ün şerefine uzanacak dilleri koparırız' diye konuştu. Grup daha sonra sessizce dağıldı. ÜLKÜCÜLER İNDİRİLEN BAYRAK İÇİN YÜRÜDÜ Mücahit YOLCU-KAHRAMANMARAŞ DHA- Kahramanmaraş'ta yürüyen 500 kişilik ülkücü grubu, Diyarbakır'da 2'nci Hava Kuvvet Komutanlığı'ndaki Türk bayrağının indirilmesini protesto etti. Ülkü Ocakları Kahramanmaraş İl Başkanlığı önünde ellerinde Türk bayraklarıyla toplanan 500 kişilik grup, Trabzon Bulvarı'ndan Özel İdare İş Merkezi'ne kadar güvenlik önlemi alan polis eşliğinde yürüdü. Sloganlarla Türk bayrağının indirilmesine tepki gösteren grup, İstiklal Marşı okudu. Grup, Ülkü Ocakları İl Başkanı Mesut Kaplan tarafından okunan basın açıklamasının ardından olaysız şekilde dağıldı. BURSA’DA BAYRAĞA SAYGI YÜRÜYÜŞÜNE 2 BİN KİŞİ KATILDI Hüseyin TÜCCAR-Mehmet İNAN-BURSA-(DHA) / Bursa’da Ülkü Ocakları üyesi yaklaşık 2 bin kişi , Diyarbakır'ın Lice ilçesinde çıkan olaylar sonrasında, bir kişinin 2'nci Hava Kuvvet Komutanlığı'na girerek Türk Bayrağı'nın indirilmesini protesto ettiler. 'Bayrağa uzanan eller kırılsın' , “Ne Mutlu Türküm Diyeneö, “Kınamak yetmez, indirmek lazım, “Reklam bitti film başlıyor' yazılı pankartlarla yürüdüler. Aynı güzergahta BDP’li gurubun basın açıklaması yapması üzerine Ülkü Ocakları üyeleri Uluyol Caddesi yönüne kaydırılarak Atatürk Caddesi’ne yönlendirildiler. Merkez Osmangazi ilçesi Demiryolu Caddesi üzerinde bulunan Ülkü Ocakları Temsilciliği önünde bir araya gelen yaklaşık 2 bin kişi ellerinde Türk bayrakları ve 'Bayrağa uzanan eller kırılsın' , “Ne Mutlu Türküm Diyeneö, “Kınamak yetmez, indirmek lazım, 'Reklam bitti film başlıyor' yazılı pankartlarla dört kilometre yürüyerek Atatürk Caddesi’ne yürüdüler. 'Şehitler ölmez, vatan bölünmez', 'Ne Mutlu Türküm diyene', 'Türk Kürt kardeştir, PKK kalleştir', 'Bayrağa uzanan eller kırılsın', 'İmralı'yı basarız, Apo'yu asarız' sloganları atarak Atatürk Anıtı önüne gelen Ülkü Ocakları üyeleri şehitler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunup İstiklal Marşı'nı okular. Bursa Ülkü Ocakları Başkanı Fatih Rüştü Sütçü, 'Türkiye bir Türk yurdu olarak varlığını sürdürecektir. Türkiye’de hain olduğu müddetçe bozkurtların mücadelesi bitmeyecektir, bozkurtlar dün buradaydı, yarın da burada olacaktır, Atalarımızın uğruna kanını sebil ettiği bayrağımız, hükümetin göstermiş olduğu zafiyetten dolayı öz yurdumuzda hain ellerce indirilmektedir, Türk Bayrağına uzanacak eli kırar vatana göz dikenin gözünü çıkarırız, Türk’ün şerefine uzanan dili kökünden kopararız, bizim kimse sabrımızı zorlamasın' şeklinde konuştu. POLİS ÜLKÜCÜLERLE BDP’LİLERİ KARŞILAŞTIRMADI Bursa Ülkü Ocakları binası önünde toplanan kalabalık Kent Meydanı yönüne yürüyüşe geçtiği esnada geniş güvenlik önlemleri alan polis burada BDP’li grubun basın açıklaması yapması nedeniyle Ülkü Ocakları üyelerini Uluyol Caddesi yönüne kaydırılarak Atatürk Caddesi’ne yönlendirdiler. Atatürk Caddesi üzerinde Bursaspor’un ateşli taraftar grubu Teksaslı gençler Ülkü Ocakları yürüyüşüne dahil olarak Bayrak yürüyüşüne destek verdiler. Yürüyüşe katılanlar daha sonra sessizce dağıldılar. TÜRK BAYRAĞININ İNDİRİLMESİ PROTESTO EDİLDİ Hakan KABAHASANOĞLU/Hayati YALÇIN/Murat OKUTMUŞ,(DHA) - Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 2. Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı askeri alandaki Türk bayrağının bazı kişilerce indirilmesi Giresun, Gümüşhane ve Bayburt’ta düzenlenen eylemlerle protesto edildi. Giresun Ülkü Ocakları İl Başkanlığı’nın Haydar Aliyev Parkı’nda düzenlediği protesto eyleminde Türk bayraklarının açıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açıklamalarda bulunan Giresun Ülkü Ocakları İl Başkanı Ertuğrul Gazi Konal, iktidarın yürüttüğü müzakere sürecinin terörü durdurmadığı gibi teröristleri şımarttığını ileri sürdü. Konal, “Türk’ün bayrağına uzanacak eli kırarız. Türk’ün vatanına dikilecek gözü çıkarırız. Türk’ün şerefine uzanacak dilleri koparırız. Hiç kimse Türk milliyetçilerini aşmadan, Türkiye üzerinde hesap yapabileceğini sanmasın. Bizim canımız tende olduğu müddetçe Türkiye bir Türk yurdu olarak varlığını sürdürecektir. Türkiye’de hainler olduğu müddetçe bozkurtların mücadelesi bitmeyecektir' dedi. Gümüşhane’de toplanan Ülkü Ocakları ve MHP'liler ise, 'Gümüşhane uyuma bayrağına sahip çıkö, “Vur de! vuralım öl de ölelimö gibi sloganlarıyla yürüdü. Zafer Meydanında toplanan grup, Gümüşhane Ülkü Ocakları Başkanı Fatih Vakur Kara'nın, Türk bayrağının indirilmesine yönelik tepkiyi dile getirmesinin ardından İstiklal Marşı okuyarak eylemi sonuçlandırdı. Bayburt'ta Türk Dünyası Parkı’nda buluşan yaklaşık 100 Ülkü Ocakları üyesi de, Lice’ de yaşanan olaya tepki gösterdi. Bayburt Ülkü Ocakları Başkan Vekili Emre Çimiç’in bayrak indirme olayına tepki içeren konuşmasının ardından grup olaysız dağıldı. BİTLİS'TE ÜLKÜCÜ, BDP'Lİ GERGİNLİĞİ BİTLİS'te bir grup ülkücü, Diyarbakır'da Türk Bayrağı'nın indirilmesini protesto etmek amacıyla yürüyüş düzenledi. Ülkücü gruba bir grup BDP'linin tepki göstermesi üzerine kısa süreli gerginlik yaşandı. Polisin müdahalesi sonucu gerginlik büyümeden önlendi. Diyarbakır'da 2'nci Hava Kuvvet Komutanlığı'ndaki direkte bulunan Türk Bayrağı'nın bir gösterici tarafından indirilmesi, Bitlis Ülkü Ocakları Derneği üyeleri tarafından protesto edildi. Akşam saatlerinde Nur Caddesi üzerinde toplanan yaklaşık 20 ülkücü, Türk Bayrağı taşıyarak kent merkezinde bulunan Ulu Cami önüne kadar yeldi. Cami önünde basın açıklaması yapmak istedikleri sırada ise bir grup BDP'linin tepkisi ile karşılaşıldı. Tepkiler yüzünden Ülkücüler, basın açıklaması yapamazken, olay yerine ise çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Yaşanan gerginlik polisin gelmesi ile son buldu. Olay yerine Emniyet Müdürü Saim işlek de gelerek incelemelerde bulundu ve burada BDP'li grupla bir süre görüşerek dağılmalarını istedi. Bunun üzerine her iki grup, olaysız şekilde dağıldı. DHA
Türkiye'nin Politik Tarihinden Nostaljik Meclis Kavgaları
İngiliz Kralı John, karşılaştığı bir dizi isyandan bunalması ve bu işin böyle gitmesi halinde yerine geçebilecek herhangi bir varis olmasa bile bazı baronların kendisini öldürmesinden korkması gibi her mantıklı insanın pek de fena bulmayacağı sebeplerle, bir kerelik olsun bir değişiklik yaparak farzı misal sırf canı öyle istiyor diye kimseyi öldürmemeyi, vergi konusunda da tebaasına danışmayı kabul etti. Bugün Magna Carta Libertatum adıyla bilinen bu büyük sözleşme gerçi John'un hayatını kurtarmasına yardımcı olmadı ama, 'Parliamentum' adıyla bir kurul kurulmasına ve dünyada modern meclis geleneğinin başlamasına neden oldu. 1215 yılında Thames Nehri'nin kenarında bu gelişmeler yaşanırken, bizim buralarda hava birazcık daha değişikti. Daha ortalarda Osmanlı İmparatorluğu yoktu ve John adı verilen keferenin türlü çeşit garbi nedenle vazgeçtiği imtiyazlarına külli sahip olan Selçuklu Sultanı I. İzzeddin Keykavus, kardeşi Alaaddin Keykubat'a karşı kazandığı zaferin ve Sinop vilayetini küffardan alışının tadını çıkartıyordu. Bu sebeple olacak bize Meclis envai çeşit ecnebi memleketten 6 yüzyıl kadar sonra geldi. Gerçi, bu 6 yüzyıl da pek fena yaşanmış değildi ama 19. asrın sonuna gelindiğinde Devlet-i Aliye artık birazcık kendisini çağın dışında kalmış, küffarla mücadelesinde de biraz geriye düşmüş buluyordu.  Bu sebeplerden, Memleketin halifesi, Memalik-i Ali Osmaniye'nin tek maliki, Rum'un sultanı, Cezayir'den Mısır'a envai çeşit memleketin yegane hakimi biricik Osmanlı İmparatoru İkinci Abdülhamid, üstünde güneş batmayan İmparatorluğun İmparatoriçesi, Hindistan'ın maliki, türlü çeşit uzak diyarda olmadık kolonileri bulunan dönemdaşı Büyük Britanya ve İrlanda Kraliçesi Victoria'nın bile parlamento adı verilen bir kuruma bir takım yetkileri bırakarak rahata erdiğini, memleketin külli ahalisini de Benjamin Disraeli adlı bir başka keferenin idaresine bırakmış olması nedeniyle habire yan gelip yattığını ve bayağı da kilo aldığını farkettiğinden olacak, en sonunda bir Anayasa yazılmasını, memleketin her neviden işiyle uğraşmaktansa bu işlerle tebaasından bir takım tabilerin uğraşmasını, bu arada da sağdaki ve soldaki insanların keyfi olarak tavuk gibi öldürülmemesini, kanun ve nizamın hakim olmasını, herkesin belli haklara sahip olup bu hakların da gene tebaaya mensup şahısların görev aldığı mahkemeler eliyle korunmasını kabul etti. Biz de böylelikle 1876 yılında bir Anayasa'ya kavuştuk. En sonunda şükürler olsun, Meclis-i Umumi adıyla parlamentomuz kapılarını Padişah efendimiz tarafından seçilmiş bulunan Heyet-i Ayan ve bu gariban halkın -artık hangi akıllarla Allah bilir- seçtiği bir takım vekillerden oluşan 'Heyet-i Umumi'ye açtı. Biz de tarihimizde ilk kez olsun Mebus denilen insanlarla tanışmış olduk.  Gerçi o zamanın Mebusları da güçlü kuvvetli kimselerdi ama, birbirleriyle şöyle adam akıllı bir kavga etme fırsatı bulamadan Rus Harbi sebebiyle Meclis kapanıverdi. Daha sonraları bazı tarihçiler bunu bazı mebusların Rus Harbi sırasında Padişah Efendimizin asabiyesini bozacak nazarda yaptıkları tenkitlere bağlarlar ama, Padişah hazretlerinin de bu parlamento denilen işe pek akıl sır erdiremediği, canı nasıl çekerse öyle hükmetme hakkı varken hangi sebeple habire durdurulmaya çalışıldığını pek anlamadığı da vakiadır. Sene 1908'e gelindiği zaman memleket ahalisinde bir takım huzursuzluk baş göstermeye başladı. Özellikle baş vergisi denilen bir vergi türü Erzurum'dan İzmir'e ahalinin canını sıkıyor, olmadık yerlerde olmadık isyanlar baş gösteriyor, Padişah efendimizin yolladığı tabur tabur erat bile isyankarlara katılarak 'hak isteriz' de 'hak isteriz' diye tutturuyor, Avrupa'yı mesken eylemiş bir takım zevatın adalet, özgürlük ve eşitlik talepleri memleket ahvalinde de zemin buluyor, millet Anayasa da Anayasa diye birbirini boğazlayacak hale geliyordu. En sonunda Resneli Niyazi Bey namlı bir zat Manastır'da hürriyeti ilan ediverince iş yayından çıktı ve Padişah Efendimiz, Thames nehrinin kenarında duran John gibi düşünerek, Anayasayı bir kez daha kabul etmenin pek fena bir fikir olmadığı noktasına geldi.  Artık bir Padişah tahta çıktığı zaman, Meclis-i Umumi önünde Anayasa hükümlerine uymaya ve millete sadakat yemini ediyor, en üstün iradenin milli iradenin tecellisi olan Anayasa ve hükümleri olduğunu kabul ediyordu. Birinci Dünya Savaşı bittikten sonra Mondros Mütarekesi ilan edilince, memlekette bir kere daha Meclis kapatıldı.  Gazi Mustafa Kemal Paşa öncülüğünde Kuva-i Milliye hareketi de İstanbul'da açılan Meclis'in pek bir işe yaramadığını, habire kapatılıp açıldığını, böyle açıp kapatma usulüyle de memleketin idaresinin biraz savsakladığını büyük bir isabetle fark ederek, bu Meclis işini Padişah'tan biraz uzakta Ankara civarında hayata geçirmenin çok daha sağlıklı olacağını, hem bu suretle İşgal Kuvvetleri ile de pek muhatap olunmadığını öngörerek, Ankara'da Büyük Millet Meclisini açtılar.  O tarihten itibaren de yüce Meclisimizin çatısı altında vatan görevini ifa etmekte olan vekillerimiz arasında nümayiş hiç eksik olmadı. Vekiller kah alengirli sözcükler ve ithamlarla birbirlerine vatan aşklarını gösteriyor, kah sövgülerle millete hizmet sevdalarını dermeyan ediyor, bazı hallerde fiziken birbirlerine müdahalede bulunmak suretiyle milli çıkarları koruma noktasındaki kararlılıklarını birinci elden gösteriyordu.  Her ne kadar bazı başka parlamentolarda vekiller Judo, Aikido, Karate hatta Kick Boks gibi sporlarla gençlerini teşvik etme yolunda büyük merhaleler kat etmiş olsa da, bizim parlamentomuz böyle bir boyut asla kazanmadı. Konunun özünden sapmadan ve yan yollara dalaşmadan birbirinin üstüne çullanan, yürüyen, tokat, tekme, kafa atma gibi geleneksel ikna yöntemleriyle işini görmeye keskin kararlı vekillerimiz sayesinde memleketin her tarafında tartışma adap ve usulü gittikçe gelişti. Yasama görevini sadece bir gönül ve fikir işi olmaktan çıkartıp fiziki bir kondisyon meselesi haline de getiren bu yöntem uzun yıllar parlamentomuza damgasını vurduğundan olacak, kanun yapma işi de bayağı önemli bir anlam kazandı. Artık kanunlarımız sadece manen veya zihnen yetkin vekillerimiz eliyle değil, aynı zamanda fiziken de dirayetli, memleketin hangi ucuna gitse kondisyonuyla parmak ısırtacak vekillerimiz aracılığıyla yapılıyor, bir kanun vekillerimizi listelere yazan haşmetmaaplarının hoşuna gitmeyecek olsun gerekirse boğaz boğaza ceng edilerek hali yoluna koyuluyor.