onedio

Selçuk İnan Haberleri

Selçuk İnan ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Selçuk İnan ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Kartlar Havada Uçuştu Kazanan Aslan Oldu
Tüm Türkiye'nin nefesini tutarak beklediği derbide gülen taraf Galatasaray oldu. Sarı kırmızılı takım Fenerbahçe'yi Hollandalı yıldızı Sneijder'in attığı golle 1-0 mağlup etti. Tüm Türkiye'nin nefesini tutarak beklediği derbide gülen taraf Galatasaray oldu. Sarı kırmızılı takım Fenerbahçe'yi Hollandalı yıldızı Sneijder'in attığı golle 1-0 mağlup etti. Stadı dolduran taraftarlarının önündeki karşılaşmaya iyi başlayan Galatasaray, 9. dakikada Sneijder'in golüyle öne geçti. Orta sahada kontrolü elinde tutarak oyununu Fenerbahçe yarı sahasına yıkmaya çalışan sarı-kırmızılı takım, rakibinin hızlı hücumlarla kalesine gelmeye çalıştığı dakikalarda ise savunmasında açık vermedi. Drobga ile bir topu da direkten dönen Galatasaray, ilk yarıyı 1-0 önde bitirdi. Maça daha kontrollü başladığı görülen lider Fenerbahçe, rakibinin baskısını artırdığı dönemde savunma hatalarıyla dikkati çekti. Yapılan bir kademe hatasında Sneijder'in golüne engel olmayan sarı-lacivertli takım, 1-0 geriye düştü. Golden sonra ani ataklarla rakip kaleye gitmeye çalışan Fenerbahçe, istediği pozisyonları üretemedi ve gergin geçen derbide soyunma odasına 1-0 geride gitti. 9- dakikada Galatasaray 1-0 öne geçti. Soldan Selçuk İnan'ın yaptığı ortada Melo, topu sol çaprazdan ceza sahasına giren Sneijder'e indirdi. Bu futbolcunun gelişine yaptığı sert vuruşta, meşin yuvarlak uzak köşeden ağlara gitti: 1-0 22- dakikada Fenerbahçe'nin kullandığı korner atışı sonrasında hızlı çıkan Galatasaray'da Drogba, uzun pasıyla savunmanın arkasına kaçan Sneijder'i topla buluşturdu. Sol çaprazdan ceza sahasına giren Hollandalı futbolcu, dar açıdan şutunu çekerken meşin yuvarlak araya giren Gökhan Gönül'e çarparak kornere gitti. Aynı dakikada Telles'in ceza sahası dışından çektiği sert şutta, kaleci Volkan Demirel yerden seken topu son anda çeldi. 32- dakikada Selçuk İnan'ın soldan kullandığı serbest atışta, ceza sahası çizgisi üzerinde topu önüne indiren Drogba'nın güzel vuruşunda, meşin yuvarlak yan kale direğinden oyun alanına döndü. 33. dakikada Bekir İrtegün'ün ceza alanı dışından vuruşunda, top yandan auta gitti. 40- dakikada Galatasaray yarı sahasında Melo, Emre Belözoğlu'nun müdahalesiyle yerde kalınca, hakem Bülent Yıldırım, sarı-lacivertli futbolcuyu ikinci sarı karttan, kırmızı kartla oyundan ihraç etti. Kalan sürede sonuç değişmedi ve Galatasaray, gergin bir atmosferde oynanan karşılaşmanın ilk yarısını 1-0 önde bitirdi. İkinci 45 dakikada Burak Yılmaz ile farkı ikiye yükseltmek adına çok sayıda fırsatı değerlendiremeyen Galatasaray rakibine de gol fırsatı tanımadı ve sahadan 1-0'lık galibiyetle ayrılarak hem farkı yediye indirdi hem de Şampiyonlar Ligi için avantaj yakaladı.Eurosport
Galatasaray Avrupa'ya Veda Etti
Şampiyonlar Ligi’ndeki tek temsilcimiz Galatasaray, D grubu beşinci maçında Anderlecht’e 2-0 mağlup oldu. Gruptaki dördüncü yenilgisini alan sarı-kırmızılılar Avrupa Kupaları’na veda ettiAslan Avrupa'ya veda etti!... Prandelli yönetiminde tarihinin en kötü Şampiyonlar Ligi performanslarından birini ortaya koyan Galatasaray, grubun beşinci maçında deplasmanda Anderlecht'e 2-0 mağlup olarak gruptaki dördüncü yenilgisini aldı. Brüksel'in Constant Vanden Stock Stadı'nda oynanan maçta Anderlecht'e galibiyeti getiren goller ilk yarı (Dk. 44) ve ikinci yarının (Dk. 86) sonlarında Chancel Mbemba'dan geldi. Maçta Anderlecht ve Galatasaray'ın birer topu direkte patladı.Selçuk İnan, maçın 82. dakikasında maçın hakemi Ivan Bebek'e yaptığı itiraz sonucu gördüğü ikinci sarı kartın ardından kırmızı kartla oyun dışı kaldı.Bu sonuçla 1 puanla grubun son sırasında kalan temsilcimiz, Avrupa Ligi'ne katılma şansını da yitirmiş oldu. 10 puanlı Arsenal'in ardından puanını 5'e çıkaran Belçika ekibi ise Avrupa Ligi biletini cebine koydu.Galatasaray, D Grubu'nun son maçında Arsenal'i Türk Telekom Arena Stadı'nda ağırlayacak.Karşılaşmaya hızlı başlayan Anderlecht karşısında oyunu ilk bölümde kendi yarı alanında kabul eden Galatasaray, savunmanın kritik müdahaleleriyle kalesini gole kapatırken, ardından rakibinin hızını biraz olsun keserek ileriye çıkmaya başladı.Özellikle Bruma ve Telles'in görev yaptığı sol kanattan rakip kaleye gitmeye çabalayan sarı-kırmızılı ekip bir türlü aradığı pozisyonları yakalayamadı. 34. Anderlecht'in bir topu direkten döndü. Defour'un vuruşunda yan direğe çarpan top, kale çizgisi üzerinde paralel ilerleyerek diğer direğe de çarpıp Muslera'nın ellerinde kaldı.Bu bölümde Anderlecht'in hızlı hücumlarında tehlikeler yaşayan 'Cim Bom', Mbemba'nın golüyle 1-0 geriye düştü. 44. dakikada soldan Conte'nin yaptığı ortada, ceza sahası önünde Praet'ın kafasıyla geriye aşırdığı topu, kale önünde kafa vuruşuyla tamamlayan Mbemba topu ağlara gönderdi: 1-0.İlk yarının son dakikalarında Mbemba ile skoru lehine çeviren Anderlecht, soyunma odasına avantajlı şekilde gitti.Maçın ikinci yarısında yediği golün şokuyla başlayan temsilcimiz, maçın kontrolünü almakta zorlandı. Teknik Direktör Cesare Prandelli, ilk değişikliğini maçın 75. dakikasında yaptı. Karşılaşmanın etkili isimlerinden Bruma'yı kenara alan İtalyan çalıştırıcı, Umut Bulut'u sahaya sürdü. Cimbom, 76. dakikad Burak Yılmaz'la gole çok yaklaştı. Selçuk İnan'ın havadan pasında savunma arkasına sarkan Burak, ceza yayı sağ tarafından ceza sahasına girer girmez yaptığı vuruşta top sol üst direğe çarparak oyun alanının dışına gitti.Galatasaray'da Selçuk İnani maçın 82. dakikasında maçın hakemi Ivan Bebek'e yaptığı itiraz sonucu gördüğü ikinci sarı kartın ardından kırmızı kartla oyun dışı kaldı. 65. dakikada Preat'a yaptığı faul nedeniyle sarı kartı bulunan Kaptan Selçuk, 82. dakikada ikinci sarı kartı görerek takımını 10 kişi bıraktı.Ev sahibi ekipte maçın skorunu 86. dakikada kendisinin ve takımının ikinci golünü atan Chancel Mbemba belirledi. Ceza yayı sağ çaprazının gerisinden kullanılan serbest vuruşta Sacha Kljestan'ın doğrudan kaleye giden topu Muslera son anda çeliyor ancak altıpas sol çaprazına açılan topu Chancel Mbemba tamamlayarak farkı 2'ye çıkaran golü attı.Galatasaray sahadan 2-0 mağlup ayrıldı.Fotomaç
Yine Hüsran!
EURO 2016 Elemeleri A Grubu maçında A Milli Futbol Takımımız, evinde Çek Cumhuriyeti'ni konuk etti.Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda oynanan ve FIFA kokartlı İsveçli hakem Jonas Eriksson'un düdük çaldığı karşılaşmadan galip ayrılan taraf 2-1'lik skorla Çek Cumhuriyeti oldu.A Milli Takımımız'da Umut Bulut, 8. dakikada gol perdesini açarken, Çek Cumhuriyeti'nde geri dönüşü getiren sayılar 15. dakikada Tomas Sivok'tan ve 58. dakikada Dockal'dan geldi.Alınan bu sonuç sonrasında gruptaki ikinci yenilgisini alan Milli Takımımız, son sıraya gerilerken, ikinci galibiyetini alan Çek Cumhuriyeti 6 puanla 2. sıraya yerleşti.Grubun diğer maçlarında Hollanda, geriye düştüğü maçta Kazakistan'ı 3-1 mağlup ederek ilk galibiyet sevincini yaşarken, lider İzlanda Letonya'yı 3-0'la geçti ve liderliğini perçinledi.TOPAL VE OZAN TUFAN SÜRPRİZİMilliler, grupta İzlanda ile yapılan ilk maçın 11'den çok sayıda değişik isimle Çek Cumhuriyeti karşısına çıktı.İlk maçın 11'inde yer alan futbolculardan, sakatlıkları nedeniyle kaleci Onur Kıvrak, Emre Belözoğlu, Burak Yılmaz ve Ömer Toprak aday kadroda bulunmazken, Ersan Adem Gülüm ve Olcan Adın, Çeklere karşı yedek kaldı.Türkiye Futbol Direktörü ve A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Fatih Terim, Mehmet Topal'a Semih Kaya ile beraber stoperde görev verirken, Ozan Tufan orta alanda şans buldu. Terim, Ozan'a ilk kez resmi bir maçta ilk 11'de görev verdi.TERİM, TÖRE'DEN VAZGEÇMEDİ!Terim, milli futbolcular Hakan Çalhanoğlu ve Ömer Toprak ile yaşadığı olayın medyaya yansıması nedeniyle zor günler geçirdiği için maçta görev verip vermemek konusunda kararsız olduğu Gökhan Töre'yi, Çek Cumhuriyeti karşısında ilk 11'de sahaya sürdü.Tecrübeli teknik adam dün düzenlediği basın toplantısında, Gökhan'ı direkt oynatmayı düşündüğünü ancak, gündeme gelen konu nedeniyle futbolcunun psikolojik durumunun iyi olmadığını belirtmişti.MEHTER MARŞIYLA ÇIKTIKAy-yıldızlı ekip saha çıkarken, seyirciyi coşturmak için çalınan şarkılara son verilerek, stat hoparlörlerinden mehter marşı okundu.Tribünlerde bulunan futbolseverler de marşla beraber yaşadıkları coşkuyla ellerindeki Türk bayraklarını dalgalandırarak, futbolculara destek verdi. Seremonide milli maçlar okunduktan sonra futbolseverler 'Şehitler ölmez vatan bölünmez' şeklinde uzun süre tempo tuttu.KADLEC EVİNDE İLK 11 OYNADIÇek Cumhuriyeti savunmasının göbeğinde Fenerbahçeli Michal Kadlec ile Beşiktaşlı Tomas Sivok yer aldı.Çek Cumhuriyeti'nin Hollanda'yı 2-1 yendiği gruptaki ilk maçlarında Kadlec yine ilk 11'de görev almış, Sivok ise sakatlığı nedeniyle kadroda bulunmamıştı.MAÇA GOLLE BAŞLADIK!Gruptaki en önemli maçlarımızdan biri olan Çek Cumhuriyeti karşısında golle başladık. Orta alanda topla buluşan Ozan Tufan pasını sol taraftaki Caner Erkin'e verdi. Caner Erkin topu düzelttikten sonra ceza sahası içerisinde koşu yapan Umut Bulut'a doğru ortasını yaptı. Ceza sahası içerisinde rakibinden iyi kurtulan Umut, şık bir kafa vuruşuyla kaleci Petr Cech'i avladı ve Milli Takımımız'ı 1-0 öne taşıyan golü attı.SIVOK ATTI VE SEVİNMEDİSpor Toto Süper Lig'de Beşiktaş forması giyen Çek Cumhuriyeti'nin önemli savunma oyuncusu Tomas Sivok, 15. dakikada takımının eşitlik golünü kaydetti. Rosicky'nin girdiği pozsiyonda topa siper olan Semih Kaya'nın kornere gönderdiği pozsiyonun devamında kullanılan kornerde topun başına geçen Petr Jiracek altıpasın ön tarafına doğru ortasını yaptı. O noktada iyi yükselen Tomas Sivok rakibi Mehmet Topal'ın yanından kafa vuruşunu iyi yaptı ve top ağlarla buluşturdu.ARDA 90'I SIYIRDIMilli Takımımızın en önemli kozlarından olan Arda Turan, 35. dakikada Çek Cumhuriyeti kalesini yokladı. Ceza sahası dışında sağ çaprazda topla buluşan Arda, topu düzelttikten sonra sağ ayağı ile şutunu çekti fakat top kalenin üstünden az farkla auta gitti. Takımımız önemli bir ataktan eli boş dönmüş oldu.İSVEÇLİ PENALTIYI VERMEDİ!Mücadelenin 37. dakikasında sağ kanattan topla birlikte ceza alanına giren Arda Turan, Vacha'nın müdahalesiyle yerde kaldı. Pozisyon, Eriksson ve çizgi hakeminin görüş açısında olmasına rağmen devam kararı geldi. İsveçli hakemin verdiği bu karara başta Arda ve Fatih Terim olmak üzere tribünde bulunan tüm taraftarlar tepki gösterdi.CANER FRİKİĞİ DİREĞE VURDUKarşılaşmada ilk yarının sonları yaklaşırken Caner Erkin'le frikik atışından yararlanamadık. Ceza sahası çizgisinin hemen önünde kaleyi sağdan gören bir noktadan kazandığımız serbest vuruşta topun başına geçen Caner sol ayağı ile sert ve düzgün vurdu fakat top direğe de çarptıktan sonra auta gitti.Bu pozsiyondan da eli boş döndük ve maçta ilk yarı 1-1 eşitlikle sona erdi.İKİNCİ YARIYA ÇEKLER İYİ BAŞLADIMutlak gol bulmamız gereken ikinci 45 dakikada Türkiye'ye oranla iyi başlayan taraf Çek Cumhuriyeti oldu. Topu iyi çeviren ve Milli Takımımıza boşluk vermeyen Çekler, konrtollü bir şekilde ataklarını sıklaştırdı. Bunun sonucunda da golü buldular....VE TOP AĞLARIMIZDAİkinci yarıya iyi başlayan Çekler 58. dakikada 2-1 öne geçen taraf oldu. Sağ kanatta topla buluşan Pavel Kaderabek, Caner Erkin'den sıyrıldıktan sonra topla birlikte ceza sahasına girer girmez pasını penaltı noktası önünde bulunan Borek Dockal'a gönderdi. Borek Dockal topla buluşur buluşmaz sol ayağı ile şutunu çekti ve maalesef Tolga'yı geçen top ağlarla buluştu.ARDA GOLE YAKLAŞTI AMA...Golden sonra kıpırdanmaya başlayan Türkiye, 61. dakikada Arda Turan'la gole yaklaştı. Sağ kanatta topla buluşan Gökhan Töre arka direğe doğru ortasını yaptı. O noktaya iyi hareketlenen Arda Turan top çıkmadan son anda yetişti ve zor bir pozisyonda topu sağ ayağının dışıyla kaleye gönderdi. Köşeyi iyi kapatan tecrübeli file bekçisi Petr Cech topu direk dibinde kontrol etmeyi başardı.GOL İÇİN DEĞİŞİKLİKLER58. dakikada 2-1 geriye düşen Milli Takımımız'da skoru dengelemek için değişiklikler yapıldı. İlk değişikliğimizi 68. dakikada Olcay Şahan'ı kenara alarak yaptık. Olcay'ın yerine oyuna dahil olan isim Muhammet Demir oldu. Takımımız eşit golü için rakip kalede beklenen baskıyı kuramayınca Gökhan Töre kenara alındı ve yerine Olcan Adın oyuna girdi.Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, son oyuncu değişikliğini ise maç boyunca etkisiz görünen Selçuk İnan'ı kenara alıp, Oğuzhan Özyakup'u oyuna sürerek gerçekleştirdi.CANER, CECH'İ RAHATSIZ ETTİOyuncu değişiklikleri sonrasında da oyunu Çek ceza alanına yıkmakta zorlanan takımımız, uzaktan şutlarla gol aradı. 82. dakikada Caner Erkin, kaleyi sol çaprazdan gören ve yaklaşıkı 25 metre uzaklıkta bir noktadan sert bir şut çekti. Chelsea forması giyen Petr Cech topu güçlükle kornere çeldi. İkinci yarıda gole en çok yaklaştığımız pozisyon Caner'in bu şutu oldu.Sporx
"Türk Futbolu İçin Çok Umutlu Değilim"
Arda Turan, Madrid’de FourFourTwo dergisinden Ahmet Yavuz’a bu sezonki performansının sırlarını anlattı.Bu akşam Atletico Madrid formasıyla Chelsea karşısında yarı final rövanş maçına çıkacak Arda Turan, Madrid’de FourFourTwo dergisinden Ahmet Yavuz’a bu sezonki performansının sırlarını anlattı. İspanya Ligi’nde şampiyonluğu hayal dahi edemeyeceğini belirten milli oyuncumuz şampiyonlar ligi’ndeyse sezon başında final oynama hedefinin olduğunu söyledi. Arda ayrıca gece yastığa başını koyduğunda eğer çok geç olmadan bir gün Türkiye’ye dönmesi durumunda Avrupa’da kupa kazandıracak bir kadronun içinde yer alabileceğini ve o takıma liderlik edebileceğinin hayalini kurduğunu belirtti. “Bu halimi seviyorum” diyor Arda. Kısa saç ve uzun sakal... “Böyle havalı bir şey oldu. Kendime geldim.” Arda’nın çeşitli ve her biri olay yaratan saç stillerinden sonra denediği bu imajı, 300 Spartalı filmiyle birlikte anılmıştı. Taraftarlar, Arda’yı Atletico Madrid’in Real Madrid’i 14 yıl aradan sonra mağlup ettiği maçın ardından filmdeki “Kral Leonidas” karakterine benzettiler. Gerard Butler’ın hayat verdiği bu karakter, gerçek bir öykünün kahramanıydı ve klasik antik çağda var olmuş Sparta Uygarlığı’na komuta ediyordu. Küçük devletini düşman işgaline karşı savunan ve sayıca çok üstün Pers Krallığı’na boyun eğdiren Spartalılar, bunu Kral Leonidas’ın o damarı sayesinde başarmışlardı: İnatçı, risk almayı seven ve korkusuz... Kralın 300 kişilik orduyla Persleri alt etmesi için sihire ihtiyacı vardı. Tıpkı Arda Turan gibi... 'Gözümün korktuğu şeyden korkmam' Kral Leonidas’ın tüm bu vasıfları, Arda Turan’ı ona benzetenlerin ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Gözümün gördüğü bir şeyden korkmam” diyor Arda. Barcelona’ysa çıkar oynarız. Real Madrid’se çıkar oynarız. Evet, dünyanın en iyi takımları, en büyük takımları... Ama öyle kimseden korkacak bir durumumuz yok!” Kral Leonidas, Atletico Madrid forması giyse, muhtemelen o da Real ve Barça için aynı şeyleri söylerdi. Atletico Madrid’le 2017 yılına kadar sözleşmesini uzatan Arda, Madri’de oldukça mutlu... Bu sezon İspanya’ya ve Avrupa’ya damga vuran takımdan ayrılmak gibi bir düşüncesi yok. Elbette kimse sezon başında ligde Atletico Madrid adına böyle bir senaryoyu hayal etmiyordu. Arda da öyle... Açıkçası iyi bir peformans sergileyip ligi ilk dört sırada bitireceğimizi tahmin ediyordum” diyor. Ama asla son haftalara girilirken Real Madrid ve Barcelona’nın önünde puan farkıyla lider olacağımızı düşünmemiştim.” Ligdeki insanüstü” performansa şaşırmış olsa da Şampiyonlar Ligi için büyük” düşünüyordu. Hayallerimi çok fazla söylemiyorum çünkü bazen kendim gibi gülüyorum. O kadar büyük hayallerim var ki...” diyor ama artık Avrupa’nın bir numaralı organizasyonu için sezon başında düşündüklerini rahat rahat söyleyebilir. Sezon başında Şampiyonlar Ligi’nde finale gitmek gibi bir hayalim vardı.” Arda, Atletico Madrid’in sahası Vicente Calderon Stadı’nın çimlerinde FourFourTwo’nun sorularını içtenlikle yanıtladı. Takım olarak bu sezon çok yoğun bir fikstürde mücadele ettiniz. Fiziksel olarak ne durumdasın? Yıprandık... Vücut olarak hepimizin yıprandığı aşikâr. Bizim oynadığımız sistemde biz topa sahip olan değil, topun arkasında duran bir takımız. Savunma üzerine kurulu bir sistemimiz var. O yüzden özellikle benim gibi ikinci bölgenin kenarlarında oynayan oyuncular için çok sıkıntılı bir sistem bu. Çok fazla efor sarfedilen bir sistem. Ama sezon sonuna kadar elimizden ne geliyorsa yapacağız. Simeone senin için “İspanyolca bilmiyor ama onunla bakışarak, vücut diliyle anlaşıyoruz” demişti. Aranızda nasıl bir iletişim var? Biz onunla sahanın içinde bazen bir bakışla bile anlaşıyoruz. Bakışıp gülüşüyoruz... Mesela Şampiyonlar Ligi müziği çaldığında dönüp bana bakar ya da büyük maçlarda seramoniye çıkarken gelip kulağıma bir şey fısıldar... Beni çok fazla geliştirdiğini, çok yönlü bir oyuncu yaptığını düşünüyorum. Beni benden daha iyi tanıyor ve çok iyi kullanıyor. Enerjimi, gücümü ve zekâmı maksimum seviyede kullanabilecek ender hocalardan biri. Onun yönetiminde daha fazla efor sarfedip daha az gole gidip atağı organize ediyorum. Tamamıyla hocanın istedikleri doğrultusunda hareket ediyorum. Zaten doğrusu da bu... Real Madrid ve Barcelona’yla baş edip, onları alt etmek nasıl bir duygu? Barcelona ve Real Madrid’in çok özel oyuncuları var. Messi ve Ronaldo’nun durumu, Neymar’ın ve Bale’in durumu... Çok özel oyunculara sahipler. Ama onlarla savaşmak hoşumuza gidiyor. Finansal güçleri, taraftar sayıları, global değerleri ortada. Ama bizim kendi halinde, taraftarıyla bütünleşmiş, birbiri için savaşan, daha özel bir halimiz var. İnsanların gözünde daha sempatiğiz. Bu güçle, her şeyi kazanabiliriz. Peki sence Atletico Madrid’in başarısı sürdürülebilir olacak mı? Bence Atletico Madrid transfer politikasını çok iyi sürdürebilen bir kulüp. Zaten bu seviyeyi korursak yayın gelirlerinde payımız artacaktır. Tabii ki kulüp olarak Real Madrid ve Barcelona’nın seviyesine ulaşmak çok zor. Zaman alacaktır. Ama Atletico Madrid İspanya’da bu konuda potansiyeli olan en büyük kulüp. Diğer taraftan yeni stat geliyor, yeni tesisler geliyor... Her sene Şampiyonlar Ligi’nde kalıp ligde şampiyonluğu kovalayabilecek bir durumumuz var. O yüzden her şey olabilir. Bir röportajında “Fiziksel olarak Messi ve Ronaldo kadar iyi olmam mümkün değil” demiştin. Senin için zirve noktası neresi? Açıkçası 27 ile 31 yaş arasında sahip olduğum potansiyeli daha fazla açığa çıkarabileceğimi düşünüyorum. Eğer Atletico Madrid gibi dünya devleriyle yarışan, uluslararası arenada boy gösteren bir takımın oyuncusuysam içimde çok büyük bir potansiyel var demektir. Sadece bunu daha sürekli bir hale getirmeliyim. Ama bunu tabii lafta bırakmamak, çok çalışmak lazım. Özellikle Atletico Madrid kariyerine bakınca “çalışmak” kelimesinin senin için anahtar kelime olduğunu söyleyebilir miyiz? Kesinlikle… Mesela bizim takımda Raul Garcia muhteşem bir örnek. Bir gün kitap yazarsam kitabımda muhteşem bir yeri olacak. Yüzde 30 yetenek, yüzde 70 çalışmadır. Çalışırsan oynarsın. Gerçekten kitap yazacak mısın? Evet yazacağım. Çok laylaylom bir kitap olmayacak. Herkesi eleştiren, gerçekleri söyleyen bir kitap olacak. Basının önünde her şeyi söyleyemiyorsun, politik davranıyorsun. Atletico Madrid’e gittiğin ilk aylarda TFF’nin Tam Saha dergisine verdiğin röportajda “Burada insan olarak bir birey olduğumu hatırladım” demiştin. Hala böyle mi düşünüyorsun? Çok büyük laf etmişim be! Doğru laf etmişim ama... Hâlâ arkasındayım! Mesela biraz önce antrenman bitti, bundan sonra hayat bana ait. Kimsenin hatrı gönlü yok. Türkiye’de sürekli birilerini ziyaret etmeniz gerekiyor. Kırılanlar var, bozulanlar var, dedikodular var. Dedikodulara cevap vermek zorundasın... Galatasaray taraftarıyla arandaki buzlar eridi mi? Galatasaray camiasının her zaman altın çocuğu oldum. El bebek gül bebek yetiştik. Tabii ki sorunlar oldu, ağladık sızladık falan. Ben de Galatasaray’a karşı elimden gelenin en iyisini vermeye çalıştım. Sadakatli davranmaya çalıştım. 24 yaşına kadar hep Avrupa takımları isterken Galatasaray’da kaldım. Bu da gözardı edilmemeli. ‘Bırakıp kaçtı’ diyenler var. Ben bırakıp kaçmadım. Takım sekizinciyken iğneyle çıkıp oynadım. Doktorlar orada... Takım yeni sezonda muhteşem bir kadro kurmuştu, şampiyon olacağı belliydi, ben o zaman gittim. Bırakıp kaçmak o zamanlar ben sakatım deyip oynamamaktı. Herkes Manisa’da nasıl oynadığımı biliyor. Öyle üç kuruşa beş köfte yok. Peki bu süreçte suçlu Galatasaray taraftarı mıydı? Taraftar suçlu olur mu? Arda Turan diye stadı inletirken iyiydi. Şimdi kötü mü olacak? Ve sen de kafana koydun ve Atletico Madrid’in yolunu tuttun… Çünkü yaşam alanı bırakmadılar bana... Eğer yaşam alanı verilseydi Selçuk, Burak, Sabri, o zaman Caner de bizdeydi; bu kadroyla Şampiyonlar Ligi olmasa da en azından Avrupa Ligi’nde şampiyon olabilirdik. Hâlâ bazen yatarken eğer çok geç olmadan bir gün dönersem Avrupa’da bir kupa kazandıracak kadronun içinde yer alabilirim diye düşünüyorum. Madrid’de mutlu musun? Burada kendime ait vaktim oldu. Kendimi bıraktım. Düşünme fırsatı buldum. Kafam temizlendi. Geçen gün okuyorum, Selçuk’la Burak’ın stattan arabalarıyla ayırlmaları bile problem. Kardeşim nolur ya! Maç bitmiş, ne istiyorsa yapsın futbolcu. İstiyorsa yürüyerek gitsin. Burada biz maça iki saat kala otomobillerimizle geliyoruz, herkes de otomobiliyle ayrılıyor. Kız arkadaşıyla maça gel, ne var bunda? Profesyonel futbolcu milyon dolarlar kazanıyor. İşyerine ihanet edecek kadar aptal mı? İhanet eden zaten üç gün sonra kendini sahada belli eder. Şikayetçi olduğun hiç mi bir şey yok? Bütün gün uyuyorlar (gülüyor). Geç yemek yiyorlar. Benim de bu yüzden kilo problemim oluyor, moralim bozuluyor. Saat 21:30’da yemek daha yeni başlıyor! Karnını nasıl doyuruyorsun? Her kültürün yemeğini yiyebiliyorum. Dünya mutfağını da seviyorum. Çin yemeği seviyorum ama çok kızartma işi var. Çünkü biz küçükken Bayrampaşa’da arka tarafta Çin restoranı vardı, hep oraya gider yerdik (gülüyor). Paella seviyorum. Deniz mahsullerinden böcekleri çok seviyorum. Şimdi ‘Ne havaya girmiş’ diyecekler ama çok seviyorum, ne yapayım. Sonradan görme olduğum için bunların hepsini çok seviyorum (gülüyor). Galatasaray’daki süreci de takip ediyor musun? Futbolcular da baskı altında... Çok fazla takip etmiyorum çünkü canım sıkılıyor, üzülüyorum. Arkadaşlarımın hepsi özel oyuncular, korunmaya ihtiyaçları yok. Sonuçta son iki senenin şampiyonluğu, Şampiyonlar Ligi çeyrek finali var. Birazcık saygı diyorum. Mancini’yi başarılı buluyor musun? Mancini zaten durumu açıkladı. ‘Ben buraya yeni takım kurma hedefiyle geldim’ dedi. O tabii Avrupa’da görmediği tarzda şeyler gördüğü için yadırgaması, sinirlenmesi çok normal. Ama Türkiye şartları böyle, alışması lazım. Hedefinin bu sene olmadığını söyledi. Beklemek lazım... Manchester City’de, Inter’de yıldız oyuncuları idare etmek ve başarılı olmak... Bunlar büyük işler. Mancini büyük bir hoca. Sana göre Türkiye’den Avrupa’ya gidebilecek oyuncular kimler? Gökhan Gönül ve Caner Erkin oynayabilir. Selçuk İnan, Burak Yılmaz ve Semih Kaya da öyle... Arda, Olcan Adın’ın da büyük potansiyeli olduğunu düşünüyor. Trabzon’da bütün yük ona kalıyor. Salih Uçan’ın, Emre Çolak’ın, Muhammed Demirci’nin ve Muhammed Demir’in kendini geliştirmesi lazım. Cenk Tosun’da iyi bir potansiyel var. Oyuncularımızın potansiyeli var ama bu potansiyel yetmeyebilir. Çalışmak, üzerine koymak lazım çünkü buralar başka bir seviye. “Arda Turan’ın başarısı, Türk futbolunun başarısı değildir.” Bu görüşe katılıyor musun? Yüzde 100 katılıyorum. Şansım çok yanımda oldu. Ben Mleda Boleslav maçında böyle olmasam... Millet bana şımarık falan diyor ya, öyle olmasam bugünlere gelemezdim ki! Ben nasıl oynayacağımı çözdüm, biraz Şam şeytanlığı yaptım. Böyle oynarsam formayı alırım diye kendi yolumu buldum. Sana bir süpergüç verip, “Türk futbolunda bir şeyi değiştirebilirsin” deseler neyi değiştirirsin? Bir hakkım olsa bütün kulüplerin altyapı tesislerini değiştiririm. Yataklı, eğitmenli, psikolojik danışmanlı, özel hocalı, İngilizce eğitmenli... Muhteşem çim sahalar... İşin temeli burada. Altyapı hocasına 2-3 bin lira maaş verirsen bu iş olmaz. Kulüp, altyapılarına kaynak ayıracak ki orası maddi olarak tatmin olunan bir yer olsun. Böylece eski futbolcu yorumculuğa kaçmayıp o işe odaklansın. Maalesesf altyapı hocalığını önemsizleştirdiler, itibarsızlaştırdılar. Kulüplerin altyapı hocaları kendi statlarında maç bile izleyemiyorlar! Türk futbolunun geleceği için umutlu musun? Çok umutlu değilim, çok da endişeli değilim. İpin üzerinde gidiyoruz. Fatih hoca bunun planlarını yapıyor. Sadece onun değil, altında çalışan herkesin aç olması lazım. Mesela bu ülke Abdullah Avcı’yı kaybetmemeli. Abdullah hoca bir gün tekrar bu milli takımın başına gelebilmeli. Bir kere olmadı diye vazgeçmemeliyiz.
Roberto Mancini: "Bu Takımı 9. Sıradayken Aldım"
Galatasaray 'ın İtalyan teknik direktörü Roberto Mancini , sarı-kırmızılı kulüple 2 yıllık sözleşmesi olduğunu hatırlatarak, 'Şu an için kesin olan tek şey bu' dedi. Mancini, İtalyan La Gazzetta dello Sport gazetesine yaptığı açıklamada, ülkesini özlese de Galatasaray'da mutlu olduğunu belirterek, 'Burada gayet iyiyim. Kulüp iyi organize olmuş bir yapıda. (Türkiye'yi) Futbolun üçüncü dünya ülkesi olarak düşünmeyin. İtalya'yı özlüyorum ama yurt dışında olan herkes özler' değerlendirmesinde bulundu. İtalyan kulübü Inter ile herhangi bir teması olup olmadığı sorusuna, 'Hayır, Moratti ile uzun süredir yok' yanıtını veren Mancini, soruya Juventus 'un da dahil edilmesi üzerine, 'Juventus'un en güçlü takım olduğunu her zaman söyledim. Fakat şunu hemen açıklığa kavuşturayım ki Galatasaray ile 2 yıllık sözleşmem var. Şu an için kesin olan tek şey bu' ifadelerini kullandı. Hafta içi Eskişehirspor ile oynayacakları Ziraat Türkiye Kupası finalini kazanmaları ve ligi ikinci sırada bitirmeleri durumunda Galatasaray camiası ve taraftarları için iyi şeyler yapmış olacağını dile getiren 49 yaşındaki teknik adam, 'Kolay değil. Ben bu takımı ekim ayında aldığımda sıralamada 9. basamaktaydı. İkinci sıraya kadar yükseldik. Ligin seviyesi yüksek olmasa da zorlu. Dört büyükler sert rakipler' diye görüşlerini aktardı. Mancini, kendisini Galatasaray'da en çok şaşırtanın ne olduğu sorusuna, ' Felipe Melo . İnanılmaz bir karakteri var. Büyük bir oyuncu ve büyük bir karakter' yanıtını verdi. İtalyan teknik adam, Hollandalı futbolcu Wesley Sneijder 'in ise başka bir sınıfta olduğunu ve işini iyi yaptığını belirtti. 'Balotelli ile Manchester City döneminden beri görüşmedim' Galatasaray deneyiminin kendisi için iyi geçtiğini dile getiren İtalyan çalıştırıcı, 'Juventus'u eledik. Böylece bir mucizeyi gerçekleştirdik. Chelsea objektif olarak imkansızdı' ifadelerini kullandı. Mancini, Galatasaray'da kalırsa nelerin değişeceği sorusuna şu cevabı verdi: 'Burada Semih Kaya , Burak Yılmaz , Selçuk İnan gibi iyi oyuncular var. Gelecek vadeden hücum oyuncusu İsmail Ünsal var ama her şeyin yeniden programlanması lazım.' Mancini, Galatasaray'ın transfer listesinde olduğu iddia edilen eski öğrencisi ve vatandaşı Mario Balotelli hakkında ise şunları kaydetti: 'Manchester City döneminden bu yana onunla görüşmedim. Genellikle bir oyuncuyu bıraktığım zaman iletişim bilgilerini de tutmuyorum. Onun patlama yapması için halen zamana ihtiyacı var.'ligtv
Hamzaoğlu: "Beşiktaş'ı Yenip Mutlu Bir Tatil Geçirmek İstiyoruz"
Galatasaray Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, pazar günü Atatürk Olimpiyat Stadı'nda Beşiktaş ile oynayacakları derbi maçını kazanarak mutlu bir tatil geçirmek istediklerini söyledi.Hamzaoğlu ve yardımcıları Galatasaray Muhabirleri Platformu'nun Aqua Florya'da bulunan Tribeca Restoranda yemek davetine katıldı.DERBİDE BİLİC SİSTEMİNİ DEĞİŞTİRSİNPazar günü Atatürk Olimpiyat Stadı'nda Beşiktaş ile oynayacakları derbi maçta rakiplerinin etkili silahlarının olduğu ve bu nedenle her hangi bir sistem değişikliğine gidip gitmeyeceğinin sorulması üzerine tecrübeli teknik adam, 'Bence Slaven Bilic sistemini değiştirsin. Olmaz mı ? Maç içinde bazı bölgelerde sıkıntı olursa icabına bakarız. Oyun bir başlasın görürüz. Kazanırsak mutlu bir tatil geçireceğiz. Ama bu herşeyin sonu değil. Önemli olan sezon sonu yukarıda kalmak.' diye konuştu.Bir gazetecinin 'Hafta sonu Beşiktaş ile oynayacaksınız. İstatistiklerde Beşiktaş'a karşı hep üstünsünüz.' demesi üzerine Hamza Hamzaoğlu, espirili bir şekilde 'O zaman oynamayalım versinler bize üç puanı. Pazar günü Olimpiyat Stadı'nda oynayacağız. Zemin iyi değil ama oynayacağız. Beşiktaş ile oynayacağız derbi bir maç önce olsaydı Konya'da oynardık. Ancak ilk yarının son maçı olması sebebiyle Konya'ya git bir daha geri dön yapılan programlar aksayacaktı.' diye cevap verdi.Hamzaoğlu, İstanbul'daki derbilerde tribünlerin yarı yarıya olması gerektiğini de düşündüğünü kaydetti.SNEİJDER'E TEKLİF YOKFutbolcu sağlığını hep ön planda tuttuğunu ifade eden tecrübeli hoca, 'Bana göre futbolcu sağlığı kazanacağımız bir maçtan çok daha önemli. Ben hiçbir oyuncumu riske edemem, gelecekteki hayatını da riske edemem. Bir maç kazanacağım ya da şampiyonluk kazanacağım diye oyuncuların sağlıklarını riske etmem. Şu anda Sneijder'in durumu da bu. Baş parmağının yanında bir kemik var. Orada ödem olduğu için ağrı yapıyor. Sakat sakat oynatırsak farklı sakatlıklara sebep olacak.' dedi.Şu dönemdeki transfer haberlerinin kendilerini olumsuz yönde etkilediğini ifade eden Hamzaoğlu, medyada 'Sneijder'e teklif var' haberleri içinse şunları ifade etti:'Manşetlerde hep haberler çıkıyor. Sneijder için bana gelen birşey yok. Bizi hiçbir kulüp aramadı. Şu andaki haberler bizi olumsuz etkiliyor. Pazar günü Beşiktaş ile oynayacağımız çok önemli bir maçımız var. Maç öncesi oyuncunun konsantrasyonunu transfere çevrildiği anda oyuncunun konsantrasyonu bozulur.'ARA TRANSFER DÖNEMİYönetim kuruluna devre arasında takıma yapılacak takviyeler veyahut takımdan ayrılacaklar konusunda herhangi bir rapor vermediğini de dile getiren başarılı hoca, 'Önce pazar günkü Beşiktaş maçını bitirmemiz lazım. Transfer için acelemiz ne ki. Oynamamız ve kazanmamız gereken bir maç var. Maçtan sonra da biz isteklerimizi söyleyeceğiz. İstemesek de ayrılacağımız arkadaşlarımız olacak. 32 kişi ile antrenman yapıyoruz. Bu kolay birşey değil.' dedi.Ara transfer döneminde takıma yapılacak transferler hakkında da Hamzaoğlu, 'Çok fazla bir beklentiye girmeyin. İmkan olsa bir çok şey yaparım. Niye yaparım elimdakiler kötü diye değil, daha kaliteli olsin diye yaparım. Alternatif oyuncu alırım destekleme amaçlı.' diye konuştu.YABANCILARDAN GİTMEK İSTİYORUM DİYE YARDIMCI OLACAĞIZKadrolarında 8 tane yabancı bulunduğunu ve gitmek istemeyen olursa hiçbirini göndermeyi düşünmediğini kaydeden Hamzaoğlu, '8 yabancımız var. Kimseyi göndermeyi düşünmüyorum. Ama gelipte bana 'hocam bana biradan teklif var, iyi para veriyorlar veya kariyerim için önemli' derse ona yardımcı olurum. Kulübe kazanç sağlayacaksa hiç kimseyi tutmam. Ama şu an ikinci yarıya sekiz yabancıya devam etmek istiyorum.' dedi.Kadrolarında yer alan fakat süre almakta zorlanan Türk oyuncularında başka takımlara gidip oynamalarını istediklerini ifade eden tecrübeli teknik adam, 'Bu oyuncular gidip başka takımlarda oynamalı. Sonuçta bu kulübün değeri olan oyuncular. Onları ileriye hazırlamamız lazım. Mesela kadromuzda yer alan Yasin Öztekin, bana gelip 'Ben bir yere gitmek istemiyorum' dedi. Bende 'kimseyi zorla bir yere yollamayız' dedim. Kaldı.' diye konuştu.Galatasaray Kulübü'nde sezon sonunda göreve kalırsa gelecek yıllardaki tranfser politikası hakkında da Hamzaoğlu, 'Kalırsam, kulübün bütçe olarak düzgün olmasına bakacağım. Yüksek ve garanti kontratlar olmayacak. Elimizde genç ve gelecek vaad eden futbolcularımız var. Bu oyuncular oynayabileceklere bir yere gidip kendilerini göstermeliler.'Hamzaoğlu, Galatasaray'ın başına sezon başında gelseydi herşeyin çok farklı olabileceğini ifade ederek, 'Sezon öncesi gelseydik ve beraber çalışsaydık çok farklı olurdu tabii ki. Gerçi şu süreci iyi de geçersek ve bize 'devam et' derlerse güzel şeyler yaparız yine. Şuan önemli olan gemiyi sağ salim limana yanaştırmak.' dedi.ASLA BİR GÖREV TALİP OLMADIM, HEP İSTENDİMHamza Hamzaoğlu, futbolculuk hayatını noktaladıktan sonra teknik direktörlük için koyduğu hedef konusundada şunları kaydetti:'42 yaşındayken Süper Lig takımı çalıştırmıyorsam ve 45 yaşında büyük takım çalıştırmıyorsam ben kendimi iyi ve yeterli bir teknik direktör olarak görmem. Koyduğum hedef buydu. Futbolu bıraktıktan sonra bana herkes, 'Bir sürü çevren var, birini araya sok, milletvekili falan iyi yerden başla' dediler. Ben en aşağıdan başladım. Başardıkça bir yere varmak beni mutlu ediyor. Birisi bugün götürsün beni Milan'ın başına koysun. Mutlu olmam. Ben bir şeyleri yaptıktan sonra oraya layık olmalıyım. Hiçbir göreve de asla talip olmadım, hep istendim. Hiçbir zaman giderken de ben bunu hak ediyorum demedim. Ondan sonra hakettiysem layık görülür. 'BORÇLAR DÜZELSİN YİNE YABANCILARA PARALAR DAĞITIRIZSüper Lig'de son yıllarda yerli teknik direktörlerin fazla görev almasını ie ekonomik nedenlere bağlayan tecrübeli teknik adam, 'Borçlar yavaş yavaş insanları doğru yola getiriyor. Borçlar nedeniyle yerli oyuncular ve teknik adamlar daha revaçta. 10 tane yabancı teknik adam gelsin kaç kişi başarı için gelir? Çok azı. Çoğu para gelir. Ama yarın ekonomimiz yine düzelsin bizde yine uçarız, para savururuz. Aidiyet duygusu olmadan hiç birşey olmaz.' dedi.YABANCI OYUNCU SAYISITürkiye'deki yabancı oyuncu kısıtlamasına yönelik düşünceleri konusunda da Hamzaoğlu, şu düşüncelerini dile getirdi:'Yabancı sayısının serbest kalmasına yönelik düşünceler var. Bilinçli olduktan sonra bütün sısnırları kaldırın. Ama şimdi yabancı sınırlamasını kaldırdığınız zaman ne değişecek? Yabancının en çok serbest kalmasını kimler istiyor ona bakın. Büyük takımlar istiyor, küçük takımlarda istiyor. Sonrasında 'yabancı serbest kalsın, Türk oyunculara çok para veriyoruz' diyorlar. Piyasayı kulüpler kendi kendilerine yükseltti.'SELÇUK İNAN'IN YÜKSELEN GRAFİĞİGalatasaray'da kendisinin göreve gelmesiyle birlikte Selçuk İnan'ın yükselen form grafiği hakkında da Hamza Hamzaoğlu, şöyle konuştu:'İnsan mutlu olmadığı biryerde, mutlu olmadığı bir ortamda başarılı olamaz. Selçuk herhalde mutlu değildi. Ya da kendinden herşeyi verecek bir ortamı bulamamıştı. O yüzden belki yüzde yüzünü veremedi. Ama şuan performansından çok memnunum. Belki sistem etkilemişti onu. Benim onları milli takımda tanımam da bir avantaj. Burak ve Umut'tan da memnunum. Olcan'ı da kazanmaya çalışıyoruz. O bişeyler yapsa kendini bulacak. Hamit'i de kazanmak istiyoruz. Takım uyumu çok önemli. Takım olmak da üç beş ay içinde olmaz. Seneler ister. Oyuncuların beraber hareket etmesi beni çok mutlu ediyor.'SEMİH KAYA'NIN SAKATLIĞINI BİZ YAŞASAK YÜRÜYEMEZDİKÖte yandan Galatasaray'ın savunmasında oynayan ve bazı maçlarda yaptığı hatalar nedeniyle eleştirilen Semih Kaya'ya sahip çıkan Hamzaoğlu, 'Semih buydu. Çalışıyor. Mücadele ediyor. Belinde hala sakatlıklar var. Bizden birine olsa yürüyemezdik. Semih'in bence hiç eleştirilmemesi lazım. Onun şansızlığı kaptırdığı topların gol olması oldu. Burak ve Umut'un kaptırdığı top gol olmuyor, Semih'in kaptırdığ top oluyor. Futbol bu hata oyunu. Savunmada Chedjou ile oturdular. Daha da iyi olacaklar. Onlar oynadıkca uyum yakalayacaklar. Hakan'la da kötü oynamadılar. Koray da var.' dedi.DROGBA'NIN KADROMDA OLMASINI İSTERDİMGeçtiğimiz yıl Galatasaray'da forma giyen dünyaca ünlü yıldız Didier Drogba'yı kadrosunda görmek istediğini dile getiren Hamza Hamzoğlu, 'Drogba iyi bir oyuncu. Kadromuzda olmasını isterdik. Olsaydı değerlendirirdik. Ama şöyle ki ben bütün oyuncularımdan memnunum. Yabancı oyunculardan sakatlığından Dzemaili'yi göremedim. Devre arasında onu göreceğiz. Pandev'de bize ligde katkı sağlayacaktır.' diye konuştu.FENERBAHÇE'YE VERİLEN PENALTILARA BAKMIYORUMŞampiyonluk yarışındaki rakipleri Fenerbahçe'ye verilen penaltılar konusunda da Hamzaoğlu, 'Fenerbahçe'ye verilen penaltılara bakmıyorum. Hakemler hata yapıyorlar. Ama kasıtlı yaptıklarını sanmıyorum. Sahada etkilenmiyorlar mı etkileriyorlar. Ama biz hep hataları görüyoruz. Biz onların yaptığı doğru şeyi görüyor muyuz? Görmüyoruz.' dedi.Cihan
Galatasaray Yarı Finale Yakın
Türkiye Kupası çeyrek final ilk maçında Galatasaray evinde, Manisaspor'u 4-0 mağlup etti. Sarı kırmızılılar, rövanş öncesinde büyük avantaj yakaladı.Türk Telekom Arena'da oynanan maçın ilk yarısı da Sarı kırmızılı takımın 2-0'lık üstünlüğü ile tamamlandı. Galatasaray'ın golleri 34'te Blerim Dzemaili, 40'ta penaltıdan Emre Çolak, 68 ve 88'de Goran Pandev'den geldi.Sarı kırmızılı takımın Yasin Öztekin, Wesley Sneijder ve Olcan Adın ile üç şutu da direkten döndü.Manisaspor'da 39'uncu dakikada Sercan Türkeri kırmızı kart gördü ve takımını 10 kişi bıraktı.Galatasaray, yedek ağırlıklı bir kadroyla sahaya çıktı. Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu, Fernando Muslera, Hamit Altıntop, Selçuk İnan, Bruma, Chedjou ve Sabri Sarıoğlu'nu maç kadrosuna almadı.Hafta sonu Fenerbahçe ile yapılacak derbi maç öncesi takımın önemli isimlerini dinlendirmeyi tercih eden Hamzaoğlu, Manisaspor karşısında Sinan Bolat, Tarık Çamdal, Semih Kaya, Hakan Balta, Telles, Yekta Kurtuluş, Dzemaili, Yasin Öztekin, Emre Çolak, Sneijder ve Pandev 11'i ni sahaya sürdü.Galatasaray'ın 11'inde as kadrodan sadece Wesley Sneijder yer aldı ve Hollandalı futbolcu sahaya takım kaptanı olarak çıktı.Sarı kırmızılı ekibin devre arası hazırlık kampında yaşadığı sakatlık nedeniyle sahalardan uzak kalan Semih Kaya, 1,5 ay sonra yeniden A takımda forma giydi. Semih ikinci yarıda tedbir amaçlı oyundan alındı.Sivasspor ile oynanan karşılaşmada sakatlığı tekrarlayan Burak Yılmaz, Manisaspor maçının kadrosuna da alınmadı.Galatasaray'ın Manisaspor'la yaptığı Türkiye Kupası karşılaşmasına taraftarların ilgisi düşük oldu.Müsabakanın oynandığı Türk Telekom Arena'nın tribünleri büyük ölçüde boş kalırken, yaklaşık 300 kişilik Manisasporlu taraftar grubu da kendilerine ayrılan bölümden takımlarına destek verdi.Kaynak: Al Jazeera ve AA