onedio

SGK Haberleri

SGK ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. SGK ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

AKP Esnafı Da “Sıfırladı”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, TESK’in 2005’ten bu yana tuttuğu kayıtlara göre, AKP iktidarının son 9 yılında toplam 1 milyon 145 bin 641; yani yılda ortalama 135 bin esnaf ve sanatkâr mesleği bırakarak sicil kaydını sildirdiğini bildirdi. Nevşehir, Burdur ve Bartın başta olmak üzere 17 ilde durumun çok daha vahim olduğunu, bakkal, bayi ve büfe esnafının işyerlerinin daha çok kapandığını vurgulayan Umut Oran, '30 Mart'ta esnaf da kendisinin sıfırlayan AKP'yi sıfırlayacaktır. Esnaf ve sanatkârımız ekonomik yapıda hak ettikleri ve olması gereken konuma CHP iktidarında gelecektir' dedi. Yazılı açıklama yapan Umut Oran, CHP'nin esnaf ve sanatkara yönelik proje ve çözüm önerilerini de anlattı. Umut Oran'ın açıklaması şöyle: TESK’in 2005’ten bu yana tuttuğu kayıtlara göre, AKP iktidarının son 9 yılında toplam 1 milyon 145 bin 641; yani yılda ortalama 135 bin esnaf ve sanatkâr mesleği bırakarak sicil kaydını sildirdi. Ocak 2005-Şubat 2014 döneminde ticari faaliyeti bırakan esnaf ve sanatkâr sayısı, aynı dönemde bu alanda faaliyete geçenlerin yaklaşık dörtte üçünü oluşturdu. Bu dönemde faaliyetine son veren esnaf ve sanatkâr sayısı Şubat sonu itibariyle 1 milyon 510 bin dolayında bulunan faaliyetteki mevcut esnaf ve sanatkâr sayısının da yaklaşık yüzde 80’ine denk geliyor. 1.5 milyon dolayındaki mevcut esnaf ve sanatkârlar, aileleriyle birlikte düşünüldüğünde ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 10’unu oluşturuyor. Sosyoekonomik ve demografik açıdan stratejik önem taşıyan, toplumun sigortası konusundaki esnaf ve sanatkâr kesimi, büyük zincirlerle rekabette zorlanıyor, mevzuattan kaynaklanan sorunlar, ağır mali yükler altında eziliyor. AKP iktidarı, küçük esnafı, perakendecilik sektörüne giren büyük sermaye gruplarına ezdirdi. Pıtrak gibi çoğalan AVM’ler, esnaf ve sanatkâra büyük darbe vurdu ve vurmaya da devam ediyor. Esnaf ve sanatkârlarımız, ekonomik ve sosyal yapımızın istikrar unsuru, toplumumuzun orta direğidir; bölgeler arası dengeli büyüme ve gelişmeye katkısı, istihdam artışı-işsizliğin azalmasındaki önemli rolü yadsınamaz. - CHP olarak bizler, esnaf ve sanatkârlarımızın talep değişikliklerine ve çeşitliliklerine ve rekabet koşullarına hızla uyum sağlayabildikleri bir düzen öngörüyoruz. Ekonomik ve sosyal yapımızın istikrar unsuru, toplumun orta direği olan esnaf ve sanatkâr kesim, AKP iktidarı döneminde ağır darbe yedi. AKP iktidarı, küçük esnafı, perakendecilik sektörüne giren büyük sermaye gruplarına ezdirdi. Bölgeler arası dengeli büyüme ve gelişmeye katkısı, istihdam artışı-işsizliği azaltmadaki önemli rolü dolayısıyla Türkiye’nin demografik yapısı açısından son derece büyük önem taşıyan esnaf ve sanatkâr kesimde, AKP döneminde tam bir yaprak dökümü yaşandı. Ülke genelinde pıtrak gibi çoğalan AVM’ler, esnaf ve sanatkâra büyük darbe vurdu ve vurmaya da devam ediyor. Sosyoekonomik ve demografik açıdan stratejik önem taşıyan esnaf ve sanatkâr kesimi, büyük zincirlerle rekabette zorlanıyor, mevzuattan kaynaklanan sorunlar, ağır mali yükler altında eziliyor. 9 yılda 1,2 milyon esnaf ve sanatkâr faaliyetini sonlandırdı Esnaf ve sanatkârların çatı kuruluşu olan Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu’nun (TESK) istatistik kayıtlarını tutmaya başladığı 2005’ten, Şubat 2014’e kadar olan dönemde 1 milyon 212 bin 73 esnaf ve sanatkâr “sicil terkini” yaptırdı, yani faaliyetine son vererek kaydını sildirdi. Buna göre yılda ortalama 135 bin dolayında esnaf ve sanatkar mesleki faaliyetini bırakmak, işyerini terk etmek zorunda kaldı. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesi’nde yayımlanan ilanlardan derlenen bu verilere göre; aynı dönemde esnaf ve sanatkârlık için sicil kaydı yaptıranların sayısı ise 1 milyon 709 bin 438 oldu. Buna göre Ocak 2005-Şubat 2014 döneminde ticari faaliyeti bırakan esnaf ve sanatkâr sayısı, aynı dönemde bu alanda faaliyete geçenlerin yaklaşık dörtte üçünü (yüzde 71) oluşturdu. Anılan 9 yıllık dönemde faaliyetine son verenlerin sayısı Şubat sonu itibariyle 1 milyon 510 bin dolayında bulunan faaliyetteki mevcut esnaf ve sanatkâr sayısının da yaklaşık yüzde 80’ine karşılık geliyor. 17 ilde durum çok vahim Bu dönemde mesleği bırakanların yeni ticaret hayatına atılanlara oranı özellikle Nevşehir, Burdur, Bartın gibi illerde rekor kırdı. Bunlarla birlikte Aydın, Ardahan, Balıkesir, Ordu, Kars, Bolu, Amasya, Afyon, Eskişehir, Düzce, Trabzon, Konya, Artvin veKırıkkale’de de sicil kaydını sildirenlerin sayısı, yeni kayıt yaptıranların üzerinde; Kastamonu, Manisa, Bingöl, Rize, Muğla, Kırşehir, Kütahya, Sinop, Gümüşhane, Niğde, Zonguldak, Karaman ve Yalova’da ise iki sayı neredeyse başa baş gerçekleşti. Mesleği bırakanların, yeni başlayanlar oranı üç büyük kentte de rekor düzeylere ulaştı. Kapanma rekoru bakkal, bayi ve büfelerdeSicil terkini yapan esnaf gruplarının başında bakkallık, bayilik, büfecilik; kahvecilik, kıraathanecilik ve internet kafe işletmeciliği; minibüsçülük; taksicilik; kadın ve erkek kuaförlüğü; nakliyecilik ve nakliye komisyonculuğu; kamyonculuk, kamyonetçilik; lokantacılık; pazarcılık; servis aracı işletmeciliği geliyor. Kır kahvesi, çay bahçesi, çay ocağı, piknik ve dinlenme yeri işletmeciliği; tuhafiyecilik; şoförlük; konfeksiyon imal ve satıcılığı; otobüsçülük; kafe, kafeterya, kahvaltı salonu işletmeciliği; emlakçılık; aperatif yiyecek maddeleri imal ve satıcılığı; turistik, otantik hediyelik ve hatıra eşya imal ve satıcılığı ve hırdavatçılık da en fazla sicil terkini yapılan işler arasında... AKP, AVM’de ranta baktı esnafı unuttu AKP iktidarı, küçük esnafı, büyük sermayeye karşı koruyucu önlemleri almadı. Büyük sermaye gruplarının perakendecilik sektörüne girerek bu işi büyük ölçekli zincirlerle yapma eğilimi sonucunda İstanbul, Ankara, İzmir gibi metropoller başta olmak üzere ülke genelinde pıtrak gibi çoğalan AVM’lerin sayısı 300’e ulaştı. Daha önce çarşı ve pasaj dükkânlarında gerçekleşen perakende ticaret, ülke genelinde yaygınlaşan AVM’lerde toplanırken, kentlerin geleneksel dokusundaki bozulma ve çarpık gelişme de bununla at başı gitti. Kentlerin en merkezi yerlerine dikilen AVM’ler, bir yandan halkın ortak kullanım alanı olan ve nefes almasını sağlayan yeşil alanlar ve meydanları yok ediyor, bir yandan da kent ekonomisi ve demografisinin en önemli unsurları olan küçük mağaza ve işyerlerinin varlığını tehdit ediyor. Esnaf ve sanatkâr kesim nüfusun yüzde 10’u… Şubat sonu itibariyle sayıları 1 milyon 510 bin 945 olan mevcut esnaf ve sanatkârlar, aileleriyle birlikte düşünüldüğünde ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 10’unu oluşturuyor. Esnaf ve sanatkâr sayısında nüfusuyla orantılı olarak İstanbul 169 bin 761 kişiyle başı çekiyor. Bu ili 98 bin 429 esnaf ve sanatkârla İzmir, 71 bin 299 kişiyle Ankara, 63 bin 719 kişiyle Antalya, 57 bin 102 ile Bursa, 44 bin 409 kişi ile Konya, 43 bin 12 kişiyle Mersin, 40 bin 475 kişiyle Manisa izliyor. Daha sonra 38 bin 547 kişiyle Adana ve 37 bin 407 kişiyle Balıkesir geliyor. Ülke genelindeki toplam esnaf ve sanatkârların yüzde 44’ü bu on ilde kayıtlı. Bölgelere göre bakıldığında ise ülke genelindeki toplam esnaf ve sanatkarların yüzde 25.9’unun Marmara’da olduğu görülüyor. Bu bölgede esnafın nüfusa oranı yüzde 1.7 düzeyinde. Ülkedeki tüm esnaf ve sanatkarların yüzde 18’i Ege, yüzde 15.2’si Akdeniz, yüzde 14.6’sı İç Anadolu, yüzde 13.1’i Karadeniz, yüzde 7’si Güneydoğu, yüzde 6.2’si Doğu Anadolu bölgesinde. Esnaf sayısının bölge nüfusuna oranı yüzde 2.8’le Ege’de en yüksek düzeye ulaşıyor. Karadeniz yüzde 2.6 ile ikinci sırada…   Esnaf ve sanatkâr toplumun sigortası… Esnaf ve sanatkârlarımız, ekonomik ve sosyal yapımızın istikrar unsuru, toplumumuzun orta direğidir. Esnaf ve sanatkârlar, özellikle işletme sayılarının çokluğu, ülke çapında istihdama sağladıkları büyük katkı, bölgesel sosyoekonomik dengelerin kurulması ve üretimde azımsanmayacak bir paya sahip olmaları nedeniyle, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ekonomik ve sosyal yapının önemli bir unsurudur. Anayasamız devletin esnaf ve sanatkârları koruyup desteklemesini hükme bağlıyor.  Dolayısıyla esnaf ve sanatkârı koruyup desteklemek anayasal bir görevdir… Türkiye’nin ekonomik ve toplumsal yapısında esnaf ve sanatkârlar ve küçük işletmelerin önemi saymakla tükenmez. Daha az yatırımla üretim yapabilmeleri ve ürün çeşitliliği sağlamaları, emek-yoğun çalışarak ve ülke çapında istihdam yaratarak işsizliği azaltmaya katkıda bulunmaları, istihdamı daha düşük maliyetle sağlamaları bu kesimin ülke ekonomisi açısından önemini gösteriyor. Bu kesim talep değişikliklerine daha kısa sürede uyum sağlama becerisine sahip, ekonomik dalgalanma ve krizlerden korumasız olarak etkilenmekle beraber, bu şartlara genellikle büyük işletmelerden daha kolay ve çabuk uyum sağlayabiliyor. Bölgeler arası gelişmişlik farklılıklarını azaltmaya katkıda bulunan esnaf, sanatkâr ev küçük işletmeler, yan sanayi olarak büyük ölçekli firma ve yatırımları destekliyor ve tamamlıyor, nitelikli işgücünün yetiştirilmesine katkıda bulunuyor.  Bu kesim, gelirin dengeli dağılımına katkı sağlamaları ve orta sınıf olarak toplumsal hayatta denge faktörü olmaları ve istikrara katkıları ile demokrasinin vazgeçilmez unsuru ve adeta toplumun sigortası konumunda bulunuyor. Esnaf ve sanatkâr ağır sorunlar altında eziliyor… ü  Sosyoekonomik ve demografik açıdan stratejik önem taşıyan esnaf ve sanatkâr kesimi, büyük zincirlerle eşitsiz rekabet koşulların yanı sıra mevzuattan kaynaklanan sorunlar, BAĞ-KUR’la ilgili yükümlülükler başta olmak üzere ağır mali yükler altında eziliyor. ü  Esnaf ve sanatkâr kesimi büyük sermaye kuruluşları karşısında yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. ü  Esnaf ve sanatkâr işletmeleri, finans kaynaklarına ulaşamıyor. Bu nedenle de gelişmiş teknoloji kullanarak üretim yapabilme ya da tüketicinin büyük zincirlere tercih edeceği kaliteli ve ucuz hizmeti sunma kapasitelerini geliştiremiyorlar. Yeterli finans desteği bulamadıkları için kendilerini yenileyemiyor, rekabet gücü kazanamıyorlar. ü  Esnaf ve sanatkâr işletmeleri ağır bürokratik işlemlerden mağdurlar; vergi ve sosyal güvenlik ödemelerinden dolayı zorlanıyorlar. ü  Pazarlama, yönetim, tanıtım bilgilerinin eksik oluşu, esnaf ve sanatkâr işletmelerinin büyük perakende zincirleri ve sermaye kuruluşları ile rekabet etmesini imkânsız hale getiriyor. ü  Son kredi kartı düzenlemesiyle taksitin sınırlanması esnafı olumsuz etkiledi. Protestolu senetler ile takipteki alacaklardaki artışlar da koşulları iyice içinden çıkılmaz hale getirmektedir. Esnaf da kendisini sıfırlayan AKP’ye sıfır verecek 30 Mart yerel seçimleri, Türkiye’nin 12 yılını çalan AKP iktidarından kurtulma sürecinde önemli bir dönüm noktası olacak. Yerel seçimlerde oy kullanacak seçmenin önemli bir bölümünü esnaf ve sanatkâr kesim oluşturuyor. Esnaf ve sanatkârın oy tercihi, ülkenin kaderini belirleyecek nitelikte ve AKP uygulamalarından zihniyetinden kurtulma yönünde büyük önem taşıyor. Türkiye’nin 12 yılını çalan; küçük esnafı AVM’lere ezdirerek yok eden bu rantçı iktidardan kurtulmada esnaf ve sanatkârımıza büyük görev düşüyor… Esnaf ve sanatkâr kesimin iradesi;  ekonomide haksız rekabetin ve tekellerin hâkimiyetinin sona erdiği yeni Türkiye’ye giden yolda belirleyici olacaktır. Bu nedenle esnafımız da iktidarı döneminde kendisini bitiren AKP’yi sandıkta sıfırlayacağına inanıyorum. Peki CHP ne yapacak?   CHP ise bölgeler arası dengeli büyüme ve gelişmeye katkıda bulunan, ülke çapında istihdamı artıran, ekonomik ve toplumsal yapının vazgeçilmez unsuru olan esnaf ve sanatkârlarımızın talep değişikliklerine ve çeşitliliklerine, rekabet koşullarına hızla uyum sağlayabildikleri bir düzen öngörmektedir. Esnaf ve sanatkârımız ekonomik yapıda hak ettikleri ve olması gereken konuma CHP iktidarında gelecektir. Bu doğrultuda; 1-      Ekonomik büyümeden esnaf, sanatkâr ve küçük işletmelere yeterli pay verilecektir. 2-      Ülke ekonomisinin canlandırılması için hazırlanan destek paketlerine esnaf ve sanatkârlar öncelikli olarak dâhil edilecek, tamamen bu kesime özel teşvik ve destek paketi hazırlanacaktır. 3-      Bu kapsamda, yeni işyeri açacak esnaf ve sanatkârlara 5 yıl süreyle vergi indirimi, 4-      Esnafımıza, bir önceki yıl ödediği SGK primi ve gelir vergisi oranında, sıfır faizli Cansu Suyu Kredisi verilmesi, 5-      Nakliyeci esnafına indirimli akaryakıt, şoför, minibüsçü ve servisçi esnafına bir kereye mahsus KDV ve ÖTV alınmadan araçlarını yenileme imkânı, esnafın yanında çalışanların sosyal güvenlik primlerinde indirim, kalfaların sigorta primlerinin devlet tarafından karşılanması, enerji fiyatlarında indirime gidilmesi, 6-      Halk Bankası’nın ayakkabı kutuları yerine yeniden esnaf ve KOBİ’lerle ilgilenmesi, Ziraat’in ise yeniden çiftçinin bankası haline gelmesi, 7-      Yapısı güçlendirilecek, siyasi baskılardan arındırılıp, özerkleştirilecek Halk Bankası tarafından kullandırılan esnaf kredilerinde sıfırdan başlayan faizlerle çeşitlendirilmesi sağlanacaktır. 8-      Esnaf ve sanatkârlara Halk Bankası tarafından kullandırılan krediler mesleklere göre çeşitlendirilecek, kredilerin vadeleri uzatılacak ve bütçeden ayrılan destek miktarı artırılacaktır. 9-      Çok sayıda vergi, harç ve prim yükü altında ezilmekte olan esnaf ve sanatkârlar bu kargaşadan ve yükten kurtarılacaklardır. Vergi sisteminde bürokrasi azaltılacak, esnaf ve sanatkârın vergi işlem ve mevzuatı kolaylaştırılıp, sadeleştirilecektir. 10-  Gelir Vergisi Kanunu’nda esnaf ve sanatkâr tanımı yenilenecek, esnaf muaflığının kapsamı yeniden tanımlanacaktır. Kaldırılmış olan, vergiden muaf esnaf ve sanatkârların esnaf odalarına kayıtlı olmaları koşulu yeniden öngörülecek, Vergiden Muaf Esnaf Belgesi’nin esnaf odalarınca verilmesi sağlanacaktır. 11.  __Esnaf ve sanatkârlar ile ücretlilere uygulanan gelir vergisi oranları diğer mükelleflerin tabi olduğu tarifeden 5 puan düşük olarak belirlenecektir. 12-  Esnaf ve sanatkârların birikmiş vergi ve SGK prim borçlarının gecikme faizleri, enflasyon oranı esas alınarak yeniden yapılandırılacaktır. 13-  Esnaf ve sanatkârlarımızı, sanayi ve bilgi toplumunun yeni üretim sektörlerine, katma değeri yüksek yeni mal ve hizmet üretimlerine, kendi faaliyet alanlarında inovasyona yönlendirecek girişimcilik, bilgi ve teknoloji, finansman ve kredi desteği sağlanacaktır. 14-  Küçük Sanayi Sitelerinde faaliyet gösteren esnaf ve sanatkârlara sağlanmakta olan düşük faizli ve sosyal amaçlı kredi desteği uygulamaları güçlendirilerek, bu kesimin üretimini artırıcı, rekabet gücünü geliştirici araca dönüştürülecektir. 15-  Esnaf ve sanatkârların üst destek kuruluşlarının siyasi ipotek veya baskı altına alınma uygulamalarına son verilecektir. Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatiflerinin esnafa destek çalışmalarının güçlü ve etkin olması özendirilecek ve denetlenecektir. 16-  Esnaf ve sanatkârlara, KOBİ’lere sağlanan kredi olanaklarının yeni kredi ve finansman yöntemleri ile ‘on yılda beş katına’ çıkartılması hedef alınacaktır. 17-  Hiper ve grosmarketlerin kuruluş ve faaliyetlerine sınırlama getiren AB mevzuatı ülkemizde de yürürlüğe konularak, bu kurumların mahallelerde alt birimler açarak bakkallarla rekabete girmelerinin önü alınacaktır. 18-  Esnaf, sanatkâr ve KOBİ’lerin sanayi envanteri eksiksiz olarak çıkartılacak, bu birimlerin sorunlarına en üst düzeyde sahip çıkılacaktır. 19-  Anayasada düzenlenen haklardan olan “Yaşam Hakkı” bütün temel haklardan daha üstün olduğundan 60 günden fazla prim borcu bulunan esnaf ve sanatkârların ve ailelerinin sağlık hizmetinden faydalanması sağlanacaktır. 20-  Düz lise ve üniversite mezunu işsiz gençlerin çıraklık eğitimi yoluyla kendilerini yeni meslek alanlarına yönlendirmesi amacıyla çıraklık eğitimi bütünüyle yenilenecek ve geliştirilecektir. 21-  Mesleki eğitim yapan işletmeler ve meslek kuruluşları beşeri, teknik ve mali açılardan teşvik edilecektir. 22-  Esnaf ve sanatkârların el emeğine dayalı veya küçük işletmelerde üretilen mallarının dış pazarlarda tanıtılmasına katkı sağlayacak fuarlara katılmaları, özel teşvik sistemi ile desteklenecektir. 23-  Ticari amaç kapsamında yurt dışında işbirlikleri kurmak ve seminer, konferans ve fuarlara katılmak üzere yapılacak geziler için vize kolaylığı sağlanması amacıyla girişimler başlatılacaktır. 24-  Devlet, esnaf ve sanatkâra yönelik danışmanlık hizmetlerinin yoğunluğu ve çeşitliliğini artırıcı önlemler alacaktır.
SGK'lı Hastalara Resmi Tatilde Poliklinik Hizmeti Yok
SGK, özel sağlık kuruluşlarının dini ve milli bayramları da kapsayan resmi tatiller ile pazar günleri poliklinik hizmeti vermesi uygulamasını kaldırdı. Yeni uygulama 1 Nisan 2014 tarihi itibariyle başladı Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), anlaşmalı özel sağlık kuruluşlarının dini ve milli bayramları da kapsayan resmi tatiller ile pazar günleri SGK'lı hastalara poliklinik hizmeti vermesi uygulamasını kaldırdı. SGK Başkanlığı'nın, yaklaşık 3 yıldır sürdürülen uygulamayı, tatil günlerinde çalışmak istemeyen hekimlerin şikayeti, Türk Tabipler Birliği (TTB) ve bazı tabip odalarının talebi üzerine kaldırdığı bildirildi. Yeni Şafak gazetesinin haberine göre, SGK Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü, 5 Mayıs 2011 tarihinden itibaren medula-Hastane sistemi üzerinden sözleşmeli veya protokollü tüm özel sağlık hizmeti sunucularına resmi tatil günlerinde SGK'lı hastalara tüm branşlardan provizyon vermeye başladı. Bunun üzerine özel sağlık kuruluşları ulusal ve dini bayramlarla pazar günleri de poliklinik hizmetleri sunarken, SGK bir genelge ile uygulamayı kaldırdığını duyurdu. Tatil günleri o hizmet bitiyor SGK, kuruma yapılan başvurular sonrasında resmi tatil günlerinde tüm branşlardan provizyon verilmesi uygulamasının kaldırılması talebinin uygun bulunduğunu bildirdi. Böylece genelgeyle özel hastanelerin resmi tatil günlerinde SGK'lı hastalara poliklinik hizmeti vermelerine son verildi. 1 Nisan 2014 tarihinden itibaren resmi tatil günlerinde acil branş, hemodiyaliz ve onkolojik tedavisi dışında özel sağlık kuruluşlarına provizyon verilmeyecek. SGK kimlerin başvurusuyla bu uygulamayı kaldırdığını açıklamazken, İzmir Tabip Odası'ndan, bu konuyla ilgili olarak TTB ve Ankara Tabip Odası'nın 8 Şubat ve 17 Şubat tarihlerinde SGK yetkilileriyle görüşme yaptıkları, aynı konuda İzmir ve daha birçok tabip odasının da kuruma başvuruda bulunduğu bilgisini verdi. İzmir Tabip Odası'nca yapılan açıklamada, 'SGK, resmi tatiller (23 Nisan, 19 Mayıs, Kurban Bayramı ve Pazar günleri gibi) ve pazar günleri özel sağlık kuruluşlarına bütün branşlar için provizyon verilmesi uygulamasını kaldırdı. SGK tarafından resmi tatiller ve pazar günleri için provizyon verilmesi, meslektaşlarımızın bugünlerde de çalışmaya zorlamasına neden olmaktaydı. 2011 yılından bu yana devam eden uygulama, çalışma ortamına ilişkin birçok sorunu beraberinde getirmektedir' denildi.T24
Türkiye'nin En Mutlu Kenti Sinop
Türkiye'de mutlu olduğunu beyan eden bireylerin oranı 2013'te yüzde 59 olarak tahmin edildi. Türkiye'nin geçen yıl 'en mutlu ili' Sinop, 'en mutsuz ili' ise Tunceli oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 'İl Düzeyinde Yaşam Memnuniyeti, 2013' araştırması sonuçlarını açıkladı. Buna göre, mutlu olduğunu beyan eden bireylerin oranı 2013'te yüzde 59 olarak tahmin edildi. Mutlu olduğunu beyan eden bireylerin oranının en yüksek olduğu il yüzde 77,7 ile Sinop oldu. Sinop'u sırasıyla yüzde 76,4 ile Afyonkarahisar ve yüzde 75,9 ile Bayburt takip etti. Mutlu olduğunu beyan eden birey oranının en düşük olduğu il ise yüzde 42 ile Tunceli oldu. Evli bireylerin, evli olmayanlara göre daha mutlu olduğu görüldü. Evli bireylerin mutluluk oranının en yüksek olduğu il yüzde 80,5 ile Sinop, en düşük olduğu il ise yüzde 43,2 ile Tunceli oldu. Karaman'ı 'aileleri' mutlu etti Türkiye'de kendilerini en çok ailelerinin mutlu ettiğini ifade edenlerin oranı yüzde 73 olarak hesaplandı. Bu oranın en yüksek olduğu il yüzde 83,6 ile Karaman, en düşük olduğu il yüzde 59,7 ile Muş oldu. Kendilerini en çok sağlıklı olmanın mutlu ettiğini ifade edenlerin oranı yüzde 68 olurken, bu oranın en yüksek olduğu ilin yüzde 84,3 ile Afyonkarahisar, en düşük olduğu ilin ise yüzde 52,7 ile Mardin olduğu gözlendi. Balıkesir geleceğinden umutlu Kendi geleceklerinden umutlu olduğunu beyan eden bireylerin oranının en yüksek olduğu il yüzde 86 ile Balıkesir oldu. Balıkesir'i yüzde 85,8 ile Isparta ve yüzde 85,5 ile Bolu izledi. Bu oranın en düşük olduğu 3 il ise yüzde 64 ile Diyarbakır, yüzde 67,2 ile Tunceli ve yüzde 69,6 ile Düzce olarak tespit edildi. Sağlık hizmetlerinden memnuniyet oranının en yüksek olduğu il yüzde 89,1 ile Isparta, en düşük olduğu il yüzde 54,6 ile Hakkari oldu. Türkiye genelinde asayiş hizmetlerinden memnuniyet oranı yüzde 79,4 olurken, memnuniyetin en yüksek olduğu ilin yüzde 94,9 ile Artvin, en düşük olduğu ilin ise yüzde 58,9 ile Şırnak olduğu görüldü. Kahramanmaraş adli hizmetlerden memnun Ulaştırma hizmetlerinden memnuniyetin en yüksek olduğu il yüzde 94,2 ile Afyonkarahisar oldu. Bu oranın en düşük olduğu ilin ise yüzde 50,2 ile Hakkari olduğu tespit edildi. İl düzeyinde bakıldığında eğitim hizmetlerinden memnuniyetin en yüksek olduğu il yüzde 88,9 ile Afyonkarahisar, en düşük olduğu il ise yüzde 48,2 ile Hakkari oldu. Sosyal Güvenlik Kurumu hizmetlerinden memnuniyetin en yüksek olduğu il yüzde 89,5 ile Uşak, en düşük olduğu il ise yüzde 34,8 ile Şırnak olduğu belirlendi. Adli hizmetlerden memnuniyet oranının en yüksek olduğu il yüzde 84,5 ile Kahramanmaraş, en düşük olduğu ilin ise yüzde 28,8 ile Burdur olduğu kaydedildi. Türkiye genelinde belediyelerin 'çöp ve çevresel atık toplama' hizmetlerinden memnun olduğunu beyan eden bireylerin oranı yüzde 73,3 olarak hesaplanırken, bu oranının en yüksek olduğu il yüzde 86,5 ile Eskişehir, en düşük olduğu il ise yüzde 33,1 ile Iğdır oldu. Kanalizasyon hizmetlerinden memnuniyet oranının en yüksek olduğu ilin yüzde 82,6 ile Kastamonu, en düşük olduğu ilin ise yüzde 28,8 ile Hakkari olduğu görüldü. Şebeke suyu hizmetlerinden memnuniyet oranının en yüksek olduğu il yüzde 86,8 ile İstanbul oldu. Bu oranın en düşük olduğu il ise yüzde 30,6 ile Hakkari olduğu tespit edildi. Karaman toplu taşıma hizmetlerinden memnun Belediyelerin 'toplu taşıma' hizmetlerinden en memnun il yüzde 78,8 ile Karaman, memnuniyetin en düşük olduğu il ise yüzde 23,5 ile Hakkari oldu. Yol/kaldırım yapımı hizmetlerinde memnuniyet oranının en yüksek olduğu ilin yüzde 76,1 ile Kastamonu ve Manisa olduğu görüldü. Bu oranın en düşük olduğu ilin ise yüzde 21,4 ile Kilis olduğu kaydedildi. Türkiye'de belediyelerin 'yeşil alan yaratma' hizmetlerinden memnun olduğunu beyan eden bireylerin oranı yüzde 57,1 olarak hesaplanırken, bu oranının en yüksek olduğu ilin yüzde 82,3 ile Kastamonu, en düşük olduğu ilin ise yüzde 22,5 ile Batman olduğu tespit edildi. Belediyelerin 'engellilere yönelik' hizmetlerinden memnuniyet oranının en yüksek olduğu il, yüzde 71,3 ile Manisa, en düşük olduğu il ise yüzde 14,5 ile Siirt oldu. Manisa yoksullara yardım hizmetlerinden memnun Belediyelerin 'hasta ve yoksullara yönelik' hizmetlerinde, memnuniyet oranının en yüksek olduğu ilin yüzde 73,4 ile Manisa, en düşük olduğu ilin ise yüzde 15,3 ile Siirt olduğu belirlendi. Türkiye'de Avrupa Birliği (AB) üyeliğinin birey yaşamına olumlu etkisinin olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 37,1 olarak hesaplanırken, söz konusu oranın en yüksek olduğu il yüzde 75,9 ile Hakkari, en düşük olduğu ile ise yüzde 18,1 ile Burdur oldu. AB üyeliği için referandum yapılması durumunda üyelik yönünde oy vereceğini belirtenlerin en yüksek olduğu il yüzde 78,1 ile Hakkari, en düşük olduğu il ise yüzde 23 ile Şırnak olarak tespit edildi. Araştırma ilk defa il düzeyinde yapıldı İlki 2003 yılında Hanehalkı Bütçe Anketi'nde ek bir modül olarak uygulanan 2004 yılından itibaren düzenli olarak gerçekleştirilmekte olan Yaşam Memnuniyeti Araştırması, 2013'te ilk defa il düzeyinde yapıldı. Araştırma kapsamında, Türkiye genelinde 125 bin 720 haneye gidilerek, 18 ve daha yukarı yaştaki 196 bin 203 birey ile yüz yüze görüşme gerçekleştirildi. Genel kamu hizmetleri altında yer alan belediye hizmetleri sonuçları, il sınırları içindeki bütün belediyelerin hizmetlerini kapsadı.AA
Bir Diyabetlinin Masrafları
Sadece tip-1 diyabetimin 2014 yılında bana getireceği maliyetleri sizinle paylaşacağım. Bu yazının resminden de görebileceğiniz üzere ben insülin yapabilmek için Medtronic insülin pompası, rezervuarı ve infüzyon seti, pompanın çalışabilmesi için ayda 1 kez 3 A’lı pil, kan şekeri ölçümü için kan şekeri ölçüm çubuğu ve parmak delmek için lancet, hipoglisemi anları için 1 yıllık ömrü olan Glucagen Hypokit kullanıyorum. Glucagen Hypokit’i alırken SGK destek oluyormuş. Ama ben bugüne kadar hep ücretini ödeyerek ve reçetesiz aldım. Perakende fiyatı direkt cebimden çıkıyor...
Soma Kömür Ocağı Faciası: 205 İşçi Öldü, 80 İşçi Yaralı
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Soma'da maden ocağında çıkan yangında ölenlerin sayısının 205'e yükseldiğini bildirdi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Soma'da maden ocağında çıkan yangında ölenlerin sayısının 205'e yükseldiğini bildirdi. Eynez bölgesindeki maden bölgesinde çalışmaları takip eden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, gazetecilere yaptığı açıklamada, madene kurtarma amaçlı giren ve dumandan etkilenen bazı kişilerin de yaralılar arasında sayılmış olabileceğini söyledi. Zamanın işlediğini, daha da kritik bir döneme girildiğini dile getiren Yıldız, kurtarma çalışmalarının ara verilmeden tüm hızıyla sürdüğünü vurguladı. Bakan Yıldız, gazetecilerin soruları üzerine 'İhmal varsa biz buna hiçbir yerde kayıtsız kalmadığımız gibi burada da kalmayız' dedi. Personel listesi üzerinde çalışma yapıldığını, adli tıp kurumu ve savcılıkla görüştüklerini, hukuki işlemlerin hızlı şekilde yürütülmesi için uğraş verdiklerini aktaran Yıldız, şunları kaydetti: 'Sayı endişe ettiğimiz noktaya doğru gidiyor. Yarının hazırlıklarını, organizasyonu da bir yandan yapmamız gerekiyor. Cenaze işlemleriyle ilgili bir boşluk olmaması için çalışmamız lazım. Bakan yardımcısı, milletvekili arkadaşlarımızla görev dağılımı yaptık, yüreğimizde büyük bir acıyla bunları yapıyoruz.' Bakan Yıldız, soru üzerine madeni işleten şirketin yetkilileriyle görüştüğünü de bildirdi. Yangın devam ediyor Yıldız, Eynez bölgesindeki madende çıkan yangına ilişkin en son yaptığı açıklamadan bu yana özellikle teknik olarak, içeride tersine hava akımlarıyla alakalı çalışmalara devam edildiğini söyledi. Yıldız, şöyle konuştu: 'Bu sayının artmasından endişe ediyoruz. 80 yaralımız var demiştik. 60 yaralımız madencilerimizle ilgiliydi, diğer 20'si de kurtarma ekiplerinden gelenlerden gazdan etkilenen ve zarar görenlerdi. Şu anda 4 tane ağır yaralımız var, durumları da yine hastanelerimizde kontrol altına alınıyor. İlk etapta çıkan ve çıkartılan 363 madencimiz olduğunu söylemiştik. En son geldiğimiz noktada vefat eden 72 madencimizin otopsisi tamamlandı. Bunlarla alakalı işlemleri Balıkesir Valimizin başkanlığında bir heyetle beraber takip ediyoruz. Cenaze teslimlerini de bizim aradığımız cenaze yakınlarıyla beraber başlatacağız. Herhangi bir karmaşaya yol açmamak açısından. Bir yandan da içeride kurtarma faaliyetleriyle alakalı ümitlerimizin azaldığını söylemem lazım. Ama son noktaya kadar da arkadaşlarımız çalışmalarına devam edecekler.' Bakan Yıldız, kaç madencinin mahsur olduğuna ilişkin soruya içerideki tüm işçiler çıkmadan herhangi bir sayı söylemelerinin doğru olmayacağı yanıtını verdi. Kurtarma faaliyetlerinde bulunan ekiplerin herhangi bir riske girmemesi için oradaki duman ve karbonmonoksit seviyelerinin düşürülmesiyle uğraşıldığını aktaran Yıldız, '460'tan fazla kurtarma ekibiyle beraber çalışıyoruz, farklı bir sıkıntı yaşanmadan bu süreci yönetmemiz lazım' dedi. Bakan Taner Yıldız, bir gazetecinin yangının devam ettiğinin söylendiğini belirtmesi üzerine de 'Yangın devam ediyor evet' cevabını verdi. Yıldız, ulusal yas ilanı ile ilgili de 'Sayın Başbakanımız geldiğinde kendisine sunacağız. Birazdan da kendisiyle görüşeceğim. Ondan sonra arkadaşlarla bu konuyu irdeleyeceğiz' diye konuştu. Mahsur kalan 6 işçi 18 saat sonra çıkarıldı Madende arama kurtarma çalışmalarını yürüten ekipler, 18 saat sonra 6 işçiyi madenden çıkardı. Sedye ile çıkarılan işçiler, ocağın giriş bölgesinde hazır bekleyen ambulanslara konularak gönderildi. Öte yandan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, maden sahasına gelerek ocağın giriş bölgesinde bulunan arama kurtarma ekipleriyle görüştü. İlgililerden bilgi alan Bakan Yıldız, daha sonra maden sahası çıkışında bekleyen ailelerin yanına gitti, kısa bir görüşmenin ardından alandan ayrıldı. Kurtarma çalışmaları sabaha kadar sürdü Maden ocağında çok sayıda kurtarma ekibi gece boyunca çalışmalarına devam etti. Çalışmalara farklı illerden gelen ekipler de destek verdi. Mahsur kalan işçilerin yakınları geceyi uykusuz geçirdi. Yakınları henüz ocaktan çıkarılamayan vatandaşlar çalışmaların olduğu alandan ayrılmadı. İşçilerin yakınlarının yanı sıra olay sırasında madende olmayan mesai arkadaşlarının endişeli bekleyişi devam ediyor. Çok sayıda ambulans alanda hazır bekletiliyor. Ocaktan çıkarılan işçiler ambulanslarla çevredeki hastanelere gönderildi. Bazı işçilere ilk müdahale ocağın sağlık biriminde yapıldı. Polis, arama kurtarma ve sağlık ekiplerinin işlerini kolaylaştırmak için işçilerin yakınları ile çıkarılan işçilerin ambulanslara konulduğu alan arasına barikat kurdu. Madenin havalandırma bacasından içerinde tahliye edilen dumanların yükseldiği gözlendi. Türk Kızılay'ı da alana kurduğu çadırlardan hem işçi yakınlarına hem de görevlilere yiyecek ve içecek servisi yaptı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da geceyi maden sahasındaki TKİ Kurumu Eli Müessesesi Müdürlüğü Eynez Yeraltı Kontrol Şube Müdürlüğü'nde geçirdi. Müdürlükte kurulan kriz merkezinde Sağlık Bakan Yardımcısı Agah Kafkas ve diğer yetkililerle gelişmeleri takip etti. Öte yandan bazı yabancı basın kuruluşları da çalışmaları izledi. Cenazelerin bazıları yakınlarına teslim edilmeye başlandı Arama kurtarma ekipleri tarafından maden ocağından çıkarılan cesetler, ambulanslarla Kırkağaç ilçesindeki Kayadibi Mahallesi'nde bulunan soğuk hava deposuna getirildi. Yetkililer kimlik tespiti için isimleri okuyarak işçilerin yakınlarını deponun içine aldı. Kimlik tespitinin ardından cesetler, yakınlarına teslim edilmeye başlandı. Değişik illerden yaklaşık 80 cenaze aracı ile soğutucu özelliği bulunan 4 tır da ilçede hazır bekletiliyor. Aileler umutla bekliyor Dünden bu yana Soma Devlet Hastanesi'nin bahçesinde bekleyen aileler, yetkililerden yakınlarının hayatta olup olmadığını öğrenmeye çalışıyor. Madenden yaralı olarak çıkarılan işçiler ise sağlık durumlarına göre çevre il ve ilçelerdeki hastanelere sevk ediliyor. Yaralı yakını Sema Korkmaz, gazetecilere yaptığı açıklamada, madende 8 yıldan bu yana kül ustası olarak görev yapan eşine yangının ardından ulaşamaya çalıştıklarını ancak başarılı olunamadığını söyledi. Eşinin birlikte çalıştığı arkadaşının ekipler tarafından kurtarıldığını ifade eden Korkmaz, 'Henüz kocamdan haber alamadık. Birlikte çalıştıkları arkadaşı kurtarıldı ve şu an hastanede. Kocamla birlikte olduğunu fakat havasızlık nedeniyle bayıldığını bize söyledi. İnşallah ona da en kısa sürede ulaşılır' dedi. Bu arada Kızılay ekipleri kurtarma çalışmalarının yürütüldüğü maden alanında yakınlarından haber almak için bekleyişlerini sürdüren işçi aileleri için çadır kurdu. Bazı GSM operatörleri de bölgedeki baz istasyonlarından sinyal alan abonelerinin hatlarına, ücretsiz konuşma ve mesaj paketi tanımladı. Cenazelerin kimlik tespit çalışmaları sürüyor Maden ocağından çıkarılan bazı işçilerin cenazeleri, Kırağaç ilçesindeki Kayadibi Mahallesi'nde bulunan soğuk hava deposuna getirildi. Cenazelerin Kırkağaç'a gönderildiği bilgisini alan pek çok aile de depo önünde beklemeye başladı. Ölenlerin kimliklerinin belirlenmesi için çalışmalara başlandığı ve bu çalışmanın öğle saatlerine kadar sürmesinin beklendiği bildirildi. Öte yandan Manisa Müftülüğü'nde görevli farklı ilçelerden 80 din görevlisi de tesise geldi. TSK başsağlığı mesajı yayımlandı Genelkurmay Başkanlığının internet sitesindeki mesajda, 'Dün Manisa ili Soma ilçesinde vuku bulan, milletçe hepimizin yüreğini kanatan ve acıya boğan müessif maden ocağı yangınında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diler, kederli ailelerinin acısını yürekten paylaşır, kendilerine başsağlığı ve sabır temenni eder, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar dileriz. Milletimizin başı sağolsun' ifadelerine yer verildi. Türk Kızılayı Genel Başkanı Akar Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, Soma'daki maden ocağında yaşanan olayın haberini alır almaz kurtarma çalışmalarına iki yönlü destek verdiklerini belirtti. Öncelikli olarak kan temini konusunda tedbir aldıklarını dile getiren Akay, 'Yaralı kurtulup kan ihtiyacı yaşayabilecek insanlarımızın olacağını düşündük ve gereken tedbirlerimizi aldık. Çok şükür böyle bir ihtiyaç duyulmadı. Halen daha arkadaşlarımız teyakkuz halinde bekliyorlar. İkincisi ise lojistik açıdan bir sistem oluşturduk. Olayın yaşandığı bölgede çadırlar kurduk' diye konuştu. Akar, olayın yaşandığı yerde çok sayıda arama kurtarma ekibinin bulunduğuna işaret ederek, bunların ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik de faaliyet gösterdiklerini ifade etti. Psiko-sosyal destek elemanları bölgede İşçi yakınları ve olaydan dolayı travma yaşayan diğer insanların psiko-sosyal desteğe ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Akar, bu amaçla Ankara'dan 20 psiko-sosyal destek elemanının bölgeye geldiğini söyledi. Ailelerine maaş bağlanacak Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkan Yardımcısı Mustafa Kuruca ise Soma'daki kömür madeninde çıkan yangında hayatını kaybeden madencilerin eş ve çocuklarına ölüm geliri olarak bin liraya yakın aylık bağlanacağını bildirdi. SGK Başkanı Yadigar Gökalp İlhan'ın Soma'ya hareket ettiğini belirten Kuruca, 'Bu iş kazası olayıdır. Hayatını kaybedenlerin eş ve çocuklarına ölüm geliri olarak bin liraya yakın aylık bağlanacak' diye konuştu. Madende 18 yaşından küçük bir işçinin de ölü olarak çıkartıldığı yönündeki iddiaların sorulması üzerine Kuruca, İş Kanuna göre 18 yaşın altındaki erkeklerin ve her yaştaki kadınların yer altı ve su altı işlerinde çalıştırılmasının yasak olduğuna dikkati çekerek, bu iddiayla ilgili soruşturma başlatılacağını bildirdi. Muhabir: Halil Şahin, Ufuk Kırabalı, Soner Kılınç | AA
Messi Hakkında Bilinmeyen 10 Gerçek
Üst üste 4 defa Ballon d'Or ödülüne layık görülen, rekorları alt üst eden ve dünya futbol tarihine adeta damgasını vuran Arjantinli yıldız hakkında pek bilinmeyen gerçekler.Goal.com